Geçen hafta evinde San Diego Chargers’ı mağlup edip 3’te 3 yapan 4 takımdan biri olan Green Bay Packers, bu hafta zorlu Minnesota Vikings deplasmanındaydı. Vikings sıralamada bulunduğu yeri pek de haketmeyen bir takım. Geleceğin koşucusu Adiran Peterson çaylak yılına çok etkili başlamış, arka arkaya 100 yardlık performansları sıralamıştı bile. 2. yılındaki oyun kurucu Tarvaris Jackson ise sakatlığından yedeğe alınmış, yerine deneyimli Kelly Holcomb getirilmişti. Ancak Vikings takımının en etkili silahı kuşkusuz ligin en iyi koşu savunmasını yapan savunma line’ıydı. Pat ve Kevin Williams çok yiğit koşucuyu 100 yardın altında tutmuşken ligin 32. yani sonuncu koşu oyununa sahip Green Bay karşısında zorlanmazlardı herhalde.

Maça Vikings başladı ama 2 tane ilk hak aldıktan sonra etkili Packers savunması yarı sahayı geçemeden rakibi durdurdu. Peşinden Favre sahaya çıktı ve ilk işi eski takım arkadaşı Vikings safety’si Darren Sharper’a interception atmak oldu. Allah redneck kulunu korudu da farklı bir oyuncuya çalınan illegal contact cezasından interception iptal oldu. Şokun etkisinden kurtulamayan Packers hücumu ilk hak alamadan topu punt ile rakibine teslim etti.

Sonraki Vikings hücumunda gelen fumble’ı alan dev savunma line oyuncusu 19 yard da koşunca çok güzel bir yerden Favre yeniden sahaya çıktı. Önce Tight End’i Donald Lee’ye 27 yardlık bir pas attı, 2 oyun sonra da Greg Jennings’e attığı pasla takımınıöne geçirdi: 7-0.

Bu touchdown pası aynı zamanda Dan Marino ile 1 haftadır paylaştığı 420’lik touchdown pas rekorunu kıran oyun oldu. Favre sevincini önce arkadaşları, sonra tribünün en önündeki ailesiyle paylaşırken skorbordda Dan Marino’nun tebrik mesajı yayınlandı. Bu sevinç gösterileri arasında FOX ne ekstra sayıyı gösterdi, ne de reklam aldı ki bu da çok büyük birşeydir.

İkinci çeyreğin ortalarına kadar sırayla punt yapıldıktan sonra Donald Lee rakibin 8. yardında fumble ile topu rakibe teslim edince Green Bay bir anda farkı 14’e çıkarma fırsatını kaçırdı. Ardından Adrian Peterson bir tanesi 55 yard olmak üzere 3 koşu oyunuyla Packers savunmasının üstünden geçti, ancak bu hücum sadece 3 sayı getirdi takımına: 7-3.

İkinci çeyrek bitene kadar iki takım da çok güzel birer zaman kontrolü örneği sergiledi ve birer field goal ile ilk yarının skorunu tayin ettiler: 10-6.

İkinci yarı artık Mike McCarthy Green Bay’in koşu oyunu varmış numarası yapmaktan vazgeçti ve iyice shotgun ve koşucusuz dizilişlere geçti. İlk hücumda sahanın yarısında 4 ve 4’e gelen Packers, punt fake ile punter Jon Ryan’ın 7 yardlık koşusu sayesinde ilk hakkı aldı. Burada ilginç birkaç nokta var. Öncelikle koşu hiç de kolay olmadı. Sağ çizgiye hareketlenen Ryan önce orada 2-3 rakiple karşılaştı. Burada sola çark etti ve 2-3 rakibin belini kırdı. Sonra 2 rakibi birbirine çarptırdı, akabinde kendi  takım arkadaşına çaptı, ardından bir kere daha yön değiştirdi. Bir tackle’dan daha sıyrıldı ve artık yere düşürülürken öne düşerek 2 yard daha aldı. Bu hareketiyle bu haftaki Romo’nun ilginç koşusuyla eş, belki daha ilginç bir oyun yapmış oldu ve gün sonunda yorumcu Deion Sanders “Bu Devin Hester mı?” diye yorumladı oyunu. Maç sırasındaki yorumcu ise “Bakın fake ne kadar etkili, Ryan’ın takım arkadaşları fake olduğunu hiç çaktırmıyorlar.” dedi tekrarı seyrederken. Asıl ilginç nokta da burada. Jon Ryan’ın hemen önündeki (LB’dan bozma FB) Korey Hall oyunu audible ile değiştirdi, ama Ryan bunu duymadı. Dünyada sadece kendisinin koşu olduğunu bildiği oyunla aldığı 7 yard ise takımın o ana kadarki (2,5 çeyrek) en uzun koşusu oldu. Bu oyunu Bart Starr’ın meşhur, sadece kendisinin QB koşusu olduğunu bildiği Ice Bowl’u kazandıran oyunla karşılaştırabiliriz ama Jon Ryan’ın da kulaklarını temizletmesi şart… Fazla uzatmayalım, 9 dakika süren uzun hücum 3 sayıyla sonuçlandı ve hemen ardından Minnesota aynı şekilde cevap verdi: 13-9.

Takımlar birer kere daha punt’laştı ve ardından gelen hücumda yine Favre ve kolu sayesinde Green Bay 3 puan buldu ve farkı tekrar 1 touchdown’a getirdi: 16-9.

Top yeniden Green Bay’e geçtiğinde maçın bitmesine 11 dakika kalmıştı. Favre ve ekibi bunun 6 dakikasını yiyen bir hücum ortaya koydu ve peşinden gelen ve rekoru 422’ye çıkaran çaylak James Jones’ın kariyerindeki ilk touchdown’ı ile fark 14 sayıya çıktı: 23-9.

Peşinden gelen Vikings hücumunda Kelly Holcomb takımının uzun zamandır ilk hücum touchdown’ını attı ve maçın bitmesine 2 dakika kala takımını tekrar oyuna dahil etti: 23-16.

Burada aynı geçen haftaki San Diego – Green Bay maçında olduğu gibi Minnesota Vikings onside kick denedi. Yine geçen haftaki gibi takımın en iyi top yakalayan adamı Donald Driver topu aldı. Geçen haftadan farklı olarak bu sefer yere diz koyacak kadar az zaman yoktu. O yüzden yapılması gereken 3 hak koşup ilk hak alınırsa maçı doğrudan kazanmak, ilk hak alınamazsa ise en azından rakibe sayı yapması için neredeyse imkansız denecek kadar az zaman bırakmaktı. Yapılmaması gereken ise fumble ile topu rakibe vermekti ki Favre ve koşucu Ryan Grant aynen bunu yaptı.

Şansına inanamayarak sahaya çıkan Kelly Holcomb, gayet yeterli bir zaman olan 1:40 ile oyuna başladı. 1 pas ve 1 ceza ile Green Bay’in 34. yardına kadar geldi. Ardından gelen oyunda receiver’ın elinden seken topu süperman gibi havada yakalayan (Sırma saçlı – komik adlı – undrafted free agent – NFL Europa gazisi – Camp body – starter) Atari Bigby maçı bitirmiş oldu. Brett Fare da iki kere yere diz koyarak takımını 4-0’a getirdi.

Maçın hikayesi buydu, gelelim maçtan ve genel notlara:

•   Green Bay yine koşuda varlık gösteremedi. 6 farklı koşucu (Favre ve Jon Ryan dahil) toplamda 46 yard alabildi ve koşu oyunları sıralamasında ligdeki sonunuculuğunu pekiştirdi. Bu konuda çök istatistik okudum ama özetle ortalama maç başına bu kadar koşabilen takımlar arasında bırakın playoff’a giden, sezonda 2-3 maçtan fazla kazanan bile yok. Packers ise 4-0’a etkisiz korumaya rağmen Favre ile geldi. Favre yard sıralamasında 2., ve bence şu anda ligin en iyisi. Romo, Manning (ikisi birden), Brady, Palmer ve diğerlerini cımbızla sahadan alın ve aynı yere Favre’ı koyun, dediğimi anlayacaksınız. Rating’leri boşverin biraz; koşu gelmeyeceğini bilen rakibe karşı pas atmak çok zordur. Donald Driver dışında adam gibi pas tutacak yetenek de yok. Bu hafta mesela, Favre 32 başarılı pasını 10 değişik adama attı. Bunların 4’ü WR, 2’si TE, 3’ü RB ve 1’i (hani LB’dan bozma) FB. Neyse, bu başarılı pas oyununa rağmen koşamayan ve 1,2 değil 4 sıçrayan ve geçen hafta kanguruya dönen Green Bay çekirgesi hala aynı havada.
•   Green Bay’in olmayan koşu oyununa karşılık Minnesota 112’si Adrian Peterson’dan olmak üzere 155 yard koştu. Packers General Manager’ı Ted Thompson’ın şu sözleri bütün Packers taraftarlarına tercüman oldu: “Peterson yıllar boyu uğraşmamız gereken bir oyuncu.”.
•   Packers’ın sıradaki rakibi geçen senenin Super Bowl mağlubu Chicago. Chicago ilk 4 maçından 1 galibiyet çıkarabilmiş olsa da güçlü defansıyla Favre’ı engelleyebilirse tarihi fark bile atabilecek sürprizlere sahip takım. Gerçi Rex Grossman yerine gelen Brian Griese de geçen hafta tutmadı. Sırada Purdue’da 2 sene seyrettiğim Kyle Orton var ki evvelki sene takımı playoff’lara öyle veya böyle çıkaran adamdır. Bir şans verilebilir.

Bu galiba en uzun maç yazım oldu. Haftaya bakalım kaç takım yenilgisiz kalacak. O zamana kadar sağlıcakla kalın, ve futbol sevginiz azalmasın.