Son birkaç gündür forumlarımızda süren bir tartışma var… Üni lig ile pro lig ilişkisi football severler tarafından değerlendiriliyor… Bu yeni bir tartışma değil ama yine geçen seneki gibi maalesef sezon başında değil sezon ortasında hararetlendi… Sezon başlamadan Üni lig ve pro ligle ilgili değerlendirmelerimi sunmuştum.

Bu yazımda önerilerimi tekrardan süren güncel tartışma içinde değerlendirmek istiyorum… Türkiye’de footballun kısa tarihine bakacak olursak bir üniversite sporu olarak doğduğunu görürüz… İlk başlarda korumasız olarak oynanan football, ragbi ile amerikan futbolu karışımı bir spor olarak başladı. Footballa olan ilgi ve bu sporu yapan oyuncu sayısı arttıkça yavaşta olsa ilerleme başladı ve doğal olarak gerekli malzemenin eklenmesiyle NCAA kuralları uygulanan bir ligimiz oluştu.

Bu doğal seyrin bir sonucu olarak ilk kurulan takımlar daha çok oyuncu ve daha erken malzemeye kavuşmanın avantajlarıyla ilk resmi olmayan ligleri domine etmeye başladılar. Bu üstünlük yeni kurulan takımları olumsuz etkilerken… Oluşan anlaşmazlıklar sonucu resmi olmayan lig ikiye bölündü… Neyse ki bu dönem, bir kaç arkadaşımızın özverili çalışmaları sonucu, Federe bir spor olmamız ile aşıldı…  Ligdeki takım sayısının artması ve yeni takımların çoğunluğunun üniversite takımları olması dolayısıyla ligimiz geçen yıl üni ve pro lig olmak üzere ikiye ayrıldı… Bu ayrılma birçok yeni ve sadece üniversite oyuncularından oluşan eski takımlar açısından bir dönüm noktasıydı… 10 senelik oyuncular ile bu spora yeni başlamış 20 li yaşlarda sporcuları karşı karşıya getirme adaletsizliği çözülmüş oldu… Buna ek olarak  bulunan mezun öğrencilerin birleşmesi ile Üniversiteden bağımsız biri Ankara’da, diğeri İstanbul’da iki kulüp takımı kurulmuş oldu…

Fakat geçen sezon ve bu sezon hazırlanan fikstürde Üni ligde 4 veya 5 takımlık gruplar ve tek devreli maç sistemi birçok takımı kötü etkiliyor… Football un kulüpleşmesi gelecekte bu sporun gerçek anlamda profesyonel olarak yapılması ve Avrupa liglerinde oynayabilecek takımlarımızın oluşması açısından çok önemlidir… Fakat unutulmamalıdır ki Footbalun ülkemizdeki geleceği, geçmişi ile aynı yerdedir, yani üniversitelerdedir…

Bugün footballu geliştirmek adına alt yapı çalışmaları ve liselerde flag football gibi tartışmalar yapılırken… Sporumuzun asıl dayanağı olan üniversiteler arası ligi göz ardı etmek veya bir kulüp takımları altyapısı olarak görmek son derece hatalıdır… Bugün Pro ligde oynayan birçok takımın temelini halen üni ligde oynayan oyuncular oluşturmaktadır. Bu oyuncular iki ligde birden oynadığı için kulüp liginde oynayan takımların oyuncuları az maç yapmak gibi bir sıkıntı çekmemektedirler…

Ama üniversite takımı olarak kalmak isteyen veya Pro liginde mücadele edemeyecek takımları olumsuz etkilemektedir… Yeni kurulan takımları ise hazır olamadan kulüp ligine girmeye zorlamaktadır… Çünkü üni lig bir takımın gelişmesini bırakın mevcudiyetini koruması için bile yeterli maç sunmamaktadır.

Bu acilen çözülmesi gereken bir sorundur yoksa Türkiye’de football’un geleceği tehlike altına girer…

Bu konuda yapılması gerekenleri öneriler halinde tekrar etmek gerekirse:

1- Üni lig ve pro lig birbirinden bağımsız olmalıdır…

2- Oynanacak maç sayısı iki ligde de en az 8 olmalıdır playofflar hariç…

3- pro lig en geç eylül başında başlamalı ve şubattan önce bitmelidir… Bu sayede gerçekten kulüpleşmeyi başarmış, sadece üniversiteye bağlı olmayan takımlar ortaya çıkmış olur. Ek olarak iki ligde birbirinin gölgesinden kurtulmuş olur…

4- Üni ligde maç ağırlığı bahar aylarına verilmelidir… Bu sayede üniversitelerin açılma zamanları önemini yitirirken… Sene başında okula ve takıma yeni katılan oyuncuların hazırlanması için yeterli zaman sağlanmış olur… Bahar aylarında düzenlenen bahar şenlikleri ise Footbalun tanıtımı için önemli bir fırsattır ve bu sayede değerlendirilmiş olur…

5- Bu sporun alt yapısı, temeli, dayanağı, Üni ligdir… Bu sebeple Üni lige daha çok yatırım yapılmalı spor tüm Türkiye’de daha çok sporcuya ulaşmalıdır… Ankara ve İstanbul’da hemen hemen bütün üniversiteler takıma kavuşmuştur… Sporun yayılması Anadolu’da kurulma çalışmaları yürüten ve malzeme bulmaya çalışan takımların maddi ve manevi olarak desteklenmesi ile mümkündür… Manevi destek ise ancak bu takımların mücadele edebileceği düzenli ve yeterli sayıda maç yapılan bir lig olması ile mümkündür…

6- Üni ligde spora yeni başlayan insanlara destek olunmalıdır… Bunun içinde 4+2 uygulanmalıdır… Yani bir üniversite öğrencisi 6 yıllık öğrenim hayati boyunca 4 sezon oynayabilmelidir…

7- Geçen senede sorun olan ve bu sene daha da artan takımların maça çıkmama problemi mutlaka aşılmalıdır… Bunun için önümüzdeki sezon başlamadan takımlardan öneriler ve garantiler alınmalıdır…

Türkiye’de football üniversitelerde doğmuş ve hızla büyüyen bir spordur… Bu sporun geleceği olması içinde Üniversiteler son derce önemlidir… Kulüpleşmek sporun halka yayılması ve yurt dışında temsil edilmemiz açısından çok önemlidir… Fakat üniversite footballunu… Kulüpleşme adına arka plana itmek çok büyük bir hata olur… Diğer spor branşları gibi 2-3 kulüp takımının domine ettiği bir spor dalı olmamızı kimsenin istemeyeceği inancındayım…

İleriyi düşündüğümüzde oluşacak dengeli bol çekişmeli ve izleme zevki veren, Her şehirde takımı ve her takımın kendi taraftarı olan bir Profesyonel lig için Bağımsız bir üniversite ligi çok büyük önem taşımaktadır..

Biz Kulüplerden bağımsız, bir üniversite sporu yaratalım… Sonuçta bu spor Üniversitelerde doğdu ve geleceğini de Üniversitelerden başka yerde aramak doğru olmaz…