İkinci ligde oynanması beklenen maçlarla A grubunun yavaş yavaş netleşeceğini düşünüyordum. Tam tersine işler iyice karıştı çünkü A grubunda ikinci hafta maçları oynanmadı. Forumu takip etmeyen var mı bilmem ama ben kısaca öğrendiğim kadarıyla ile anlatayım…

Isparta Spartalıları ile BSK Yunusları maçı 18 Aralık tarihinde Isparta’da oynanması gerekirken ileri bir tarihe ertelendi. Ertelenme sebebi olarak havanın kararmasına bağlı olarak 14:15’te başlayacak olan maçın tamamlanamayacağı gösteriliyor. Bu yazımda bu olaydan sonra yaşanan Isparta ve BSK arası tartışmalara girmek istemiyorum…

A grubunun diğer maçı Mersinde Yabanatları ile Efeler arasında oynanacaktı. Bu maç önce 17 Aralık Cumartesi gününden 18 Aralık Pazara alındı. Daha sonra da iptal edildi. İptal sebebi Mersinli arkadaşlardan öğrendiğime göre Efelerin deplasman için yaşadığı finansal problemler, tam içeriğini bilmiyorum hatam varsa affola. Sonuçta bu maçta oynanmadı zaten ben Efeler veya Yabanatları olsam diğer maçın ertelenmesine bağlı olarak bu maçında ertelenmesini isterdim. Sebep, maç skoru hangi takımın 1. lig şansını devam ettireceğini doğrudan etkiliyor da ondan. Bu konuya geri döneceğim.

İkinci lig B grubundaki 2 maç ise sorunsuz oynandı. Cumartesi günü İstanbul’da oynanan karşılaşmada Koç Aygırları – Selimiye Parsları karşısında 70 – 6’lık rahat bir galibiyet aldı. Bu maç için söylenebilecek tek şey Pars takımına, alınan farklı sonuçlar sizi yıldırmasın yeni kurulan takımlar her zaman bu tür sonuçlar alabiliyor, önemli olan çalışmaya devam edip takım ve oyunculara tecrübe kazandırmak.

Grubun diğer maçında ise Sakarya Tatankaları, Anadolu Akıncılarını ağırladı. Bu maç iki takım içinde 1. lig yolunda önemli bir dönemeçti. Bu vİrajı dönen 16- 6’lık galibiyet ile Tatankalar oldu. Tatankaların artık birinci lig yolundaki tek engelleri Yeditepe Kartalları ile oynayacakları maç. Aranın ardından oynanacak ilk maç olması Tatankalara rakibe hazırlanmak için bolca zaman veriyor. Akıncılar ise bu sene yenilenen kadrolarıyla ilk iki maç sonundan birinci lige çıkma şanslarını yitirdiler. Maçın kritik anları olarak ilk yarıda Akıncılar QB’sinin pas oyunundaki 90 yardlık koşusu sonucu alınan TD. İkinci yarıda Tatankaların 4 ve 40 oynarken uzun pasla buldukları TD sayılabilir. Bu maçta en iyi performansı kim sergiledi derseniz, cevabım tereddütsüz hakemler olacaktır. Benim Türkiye’de şimdiye kadar gördüğüm en iyi yönetimi sergilediler. Topun oyuna hazır hale getirilmesinden, sürenin takibine, oyun süresinin hatırlatılmasından atılan bayraklara kadar mükemmele yakın bir yönetimdi. 148 down oynanan maç devre arası dahil olmak üzere 2 saat 49 dakika sürdü. Tebrik ediyorum.

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=u6sdwjm6u7s]

Şimdi gelelim ilk yarının ardından ligde yaşanan olaylara. Önem sırası ile gidecek olursak…

1- İstanbul Süvarilerinin ilk maçın ardından kapanması. Bu konuyla ilgili Federasyondan bir açıklama yapılmasa da 1. lig maçlarında ve takvimde bir boşluk yaratacağı kesin. Türk Football’u adına Süvariler önemli bir referans olacaktır. Kuruluşundan gelişmesine alınan şampiyonluktan kapanmasına kadar geçen süre dökümante edilmelidir. Bu sayede yeni kurulması planlanan bağımsız kulüplere sunulması muhtemel eşsiz bir belge elde edilecektir.

2- Oynanmayan maçlar. İlk yarı oynanması planlanan 8 ikinci lig maçından ikisi, 8 birinci lig maçından üç tanesi (DAÜ – ODTÜ 25 Aralık’ta oynanacak) zamanında oynanmadı. Bu % 30’luk oran ligimiz için belkide son yılların en büyük problemi. Deplasman ve deplasman giderlerinin sabit takvim ile daha idare edilebilir olması gerekiyor. Tabi bu sene ilk maçlar yakın tarihte açıklandığı için sorun oldu. Bakalım Şubat sonu başlayan ikinci yarı ve Üniversiteler Ligi maçlarında bu oran düşecek mi?

Maçların tarihinde oynanması büyük önem arz ediyor. Düzenli olan bir lig olması şu aşamada kimin kazandığından bence çok daha önemli. Maçların tarihleri oynanabilir olmalı. Aralık, Ocak ve Şubat ayları hava şartları nedeniyle zor aylar. Takımların sahaları belirli olmalı çünkü son anda yapılan değişiklikler organizasyon adına zarar verici oluyor ve takvim stabil olmalı. Bir maçın tarihi değişince sadece o takımları değil diğer takımlar da etkileniyor. Özellikle federasyon bu konuda otoriter olmalı. Maçların oynanması için baskıcı olmalı. Esnek davrandığı zaman, rakip kabul ederse olur şartı iki takım arasında gereksiz gerilimlere sebep olabiliyor.

3- Bu sene uygulamaya giren 12 x 4 devre uygulaması. Geçen sene farklılıklar olmasına rağmen bu sene genel uygulama ile maç sürelerinde kısaltmaya gidildi. Aynı zamanda hakemlerinde iyi hazırlanması ile maçlar artık daha hızlı oynatılıyor. Daha önceleri 4-5 saat süren maçlar 2-3 saate kadar düştü ki bu da bence memnuniyet yaratan bir durum.

4- Sabit takvim uygulaması. Federasyon sene başında yayınladığı takvimi bundan sonra her sene uygulayacağını belirtti. Ben bu uygulamayı olumlu bulsam da eleştirilmesi gereken yönleri var. Sezonun Aralık- Mayıs arasında seyretmesi, Ocak ve Şubatta verilen ara (her ne kadar milli takım ve eğitimler için de olsa) bence sıkıntılı. Önerim her zamanki gibi iki yarıyı iki farklı grupta değerlendirmek. Özellikle 2.lig maçları, zaten 4-5 maç oynayan takımların takvimini beş aya yaymak bence anlamsız. Ekim ve Kasım gibi havanın güzel olduğu aylar boşa harcanmamalı. Her ne kadar takımların temeli üniversite olsa da kulüp maçlarına çıkacak takımların bir kulüp yapılanması içinde olması önemli… 1. lig maçları Avrupa ile entegre olması adına ilk baharda yapılabilir. Ama benim görüşüm en azından 2. lig maçlarının Ekim-Kasım ayında tamamlanıp, hala saçma bulduğum play-out uygulamasının kaldırılması yönünde.

Bir diğer eleştirdiğim nokta ise ligler arasındaki boşluklar. Benim görüşüm ligler bir birini takip eden haftalarda oynanmalı. Örneğin, iki ligde 4 + 2 maç yapılacaksa, 1-2 haftada ara verip, maçlar 7-8 hafta içinde tamamlanmalı. Aksi takdirde liglerin gelişmesi mümkün değil sebebi de 10 maça çıkıldığında üç haftada bir maç mantığıyla bir ligin 30 hafta sürecek olması. Takımlar ve oyuncular şimdiden arka arkaya haftalarda maç oynama sistemine gerek kondüsyon açısından gerekse antrenman programı açısından alışmalılar. Yoksa ligler olgunlaştıkça problemleri de artmaya başlayacak.

Önümüzdeki hafta: Sabit Takvim Nasıl Düzenlenebilir…?