Kabul ediyorum ki Chicago Bears taraftarı can verdi neredeyse Vikings karşısında. Son hücum dahil olmak üzere. Sıkıntılı başladı maç Minnesota Vikings karşısında, sezonun açılışında Soldier Field’da oynanan ilk iki maçtan birini mağlubiyetle tamamlayacağımız hissiyatına sahiptim, bir şekilde kazanmıştık Bengals karşısında ancak henüz başlama vuruşunda Robbie Gould’un tekmelediği topu Vikings returner’ı Cordarrelle Patterson return touchdown ile sonuçlandırdığı zaman “işte bu maç, sezonun ilk kayıp maçı olacak” diye düşünmeye başlamıştım. Chicago ahalisi de muhtemelen aynı fikirdeydi. Sonrasında maç iyi bir hal almaya başladı.
Bears, Martellus Bennett, Brandon Marshall’ın touchdown’ları ve Tim Jennings’ten gelen interception return touchdown’ı ile öne geçmesine rağmen, üçüncü çeyreğin sonu ve maç bitimine kadar Vikings hücumunu ancak alan golü seviyesinde durdurabildi. Son hücumda da Martellus Bennett’ın sayısına kadar da diken üstünde oturdu Soldier Field kalabalığı.
İlk maçta Bengals karşısında iyi bir iş çıkaran hücum çizgisi, Vikings karşısında bazı pozisyonlarda S.O.S verdi. Jermon Bushrod (LT), Matt Slauson (LG), Roberto Garza (C), Kyle Long (RG-Çaylak) ve Jordan Mills (RT) hücum çizgisi, Bears’ın son karar kıldığı ve muhtemelen Marc Trestman tarafından da zorunlu olmadıkça sahada bulundurulacak takım olarak endam gösteriyor iki karşılaşmadır. Özellikle hücum çizgisinin sağ tarafını çaylaklar oluşturuyor, Jay Cutler’ın fumble pozisyonunda hücum çizgisinin çabuk patlaması ve sonrasında pozisyonu toparlayamamaları Bears’ın elinden kaçırıyordu maçı.
Hücuma değinmişken takımın olumlu ve olumsuz taraflarını maç özelinde tekrar bir gözden geçirmek gerek. Martellus Bennett, Bengals karşısındaki touchdown’ından sonra bu sefer iki TD ile Bears’a maçı getirmeyi başardı (olumlu!). Brandon Marshall maçı toplam 113 yard ve bir TD ile bitirdi (olumlu). Matt Forte 90 yard koşu ve 71 yard pas oyunu ile toplamda 161 yard ile maçı tamamladı (gayet olumlu, ligin en iyi pas yakalayan RB’lerinden biri olduğu biliniyordu, tekrar tekrar tasdik edecek bunu sezon boyunca belli ki). Jay Cutler mı? Üç TD pası (standartlarına göre muazzam!) ve iki INT (standartlarına göre normal ama taraftara göre kahredici) ile tamamladı maçı. Zira bu oyunda zurnanın zırt dediği yer QB. Jay Cutler da sahaya tatmin edici performans yansıtmadıkça Bears’ın işi zor. Geçen seneki 10-6 derecesine ulaşmak dahi mümkün olmayabilir. Daha iyi hücum organizasyonu olmasına rağmen, Bears’ın 10-6 derecesi ile sezonu tamamlayamayabilir dememin basit ve tek bir nedeni var: Defans!
Defans takımına değinecek olursak Bears, geçen seneki kadar güçlü duramıyor. Brain Urlacher’ın kaybından sonra linebacker pozisyonunda James Anderson ve D.J Willams güven vermiyorlar. Lance Briggs bildiğimiz gibi, onda sorun yok. Geçen hafta değinmiştim, pek de kaygılanmamıştım açıkçası. Ancak Bears taraftarını Julius Peppers’ın formsuzluğu kaygılandırıyor. Bengals maçını tackle dahi yapmadan geçtikten sonra Vikings karşısında sadece bir tackle ile maçı tamamladı, henüz sack olayına giremedi bile. Defansı iki maçtır CB’ler Tim Jennings ve Charles Tillman kurtarıyor, umarım beklenen performansa erişebilir takım. Zira Christian Ponder’ın kumandanı olduğu orduya kendi sahasında yenilmek çok büyük eksi olacaktı Bears adına.
Buradan iki satır da Vikings için söyleyeceklerim var. Adrian Peterson ligin en iyi running back’i, en özel oyuncularından biri, kabul. Yine de sezona onun da formda girmediğini söylemek lazım. Bir önceki hafta Lions karşısında da izlemiştim Vikings’i, Adrian Peterson’a rakiplerin fazla önlem aldığını, Vikings’in hücumunu özellikle koşu oyunu ile kırmaya çalıştıklarını kabul ediyorum. Christian Ponder’ın belki de ilk opsiyon QB’ler arasında en kötülerinden olduğunu da kabul ediyorum ancak Vikings’in durumu da iç açıcı değil. Geçen sezonki wild card takımı görüntüsünden çok uzaktalar ve NFC North grubunun dibinde yer almayı hak edecek bir performans sergiliyorlar şu ana kadar…