Merhaba sevgili NFLTR.com okuyucuları. Normal sezonun son haftasına denk gelen ilk Seattle yazımla sizlerleyim. Seattle Seahawks ile St.Louis Rams arasındaki karşılaşma, division maçından çok öte bir maçtı ki maç sırasında bunu belirgin olarak gördük. Maç bittiğinde NFC’nin tahtında da olabilirdik beşicni sıradan wildcard’a da kalabilirdik. Rams’a mağlup olmamız ve San Francisco’nun galibiyeti mükemmel sezonumuza ve şampiyonluk hayallerimize ciddi darbe vurabilirdi.

Seattle’ın misafirperver olduğunu söylemek zor. Evimizdeyken gözümüz dönüyor, kralını tanımıyoruz. 2 Aralık’ta New Orleans’ı yedi sayıda tutmamız en güzel örneği. Maça savunmada gayet sert başladık. DE, DT’ler koşu oyununa izin vermediler. Üçüncü çeyrek bittiğinde Rams’ın koşu oynunun yanında -1 yazmaktaydı. Kellen Clemens topu bizim sahamızda eline aldığında üçüncü çeyrekten üç dakika geçmişti bile.

Hücumda tutuk başladık, ilk first down’ımız Lynch’in koşusuyla ilk çeyreğin bitimine iki dakika kala geldi. Interception aşığı savunmamız, Smith ile TD yapıp korkulu rüya görmemizi engelledi.

Son dört maçta 3rd down yüzdemiz %41’den %25’lere kadar düştü, ki buplayoff için endişe vermiyor değil. İlk yarıyı 13-0 önde bitirsek de oyun kimliğimizden uzakta bir ilk yarıydı.

Sekizinci haftaki gergin ve son topa kalan maçtan sonra Rams’li sert abilerimiz epey sinirliydi. Maçın gerginliğini arttırdılar ki rakiple dalaşmakla yetinmeyip hakemlerle de uğraşınca –NFL’de pek görülmeyen– oyundan atılmaya kadar giden üçüncü çeyrek sonu yaşadık. Golden Tate’e epey bilenmişler, hemen hemen her pozisyonda bunu gösterdiler. Tate ile yetinmeyip hakeme istemsiz de olsa vurmaya kadar gidildi. Tate de boş durmadı ve beden diliyle hakemleri işkillendirmeden mini tiyatrosunu sergiledi. Üçüncüğü çeyreğin son dakikaları bu spordaki tüm sertliği, gerginliği, adrenalini sundu.

Savunma ve skor anlamında kontrolde olan oyunu üçüncü çeyrek sonu ve son çeyrek başı TD sayıları ile bitirdik. Golden Tate pas tutma ve toplam yard anlamında (8-129) kariyer sayılarına ulaştı. Ocak ayında bu performansını yine bekliyoruz. Yavaşlatılabilecek fakat durdurulamayacak “beast mode” Marshawn Lynch, 14 TD ile (12’si koşu) kariyer sezon rekorunu kırdı.

NFC West bu sene en zorlu ve başarılı grup oldu. Gruplar arasında en çok toplam galibiyete sahip gruptan birinci çıkmayı başardık, hatırlıyorum da 2010’da 7-9 ile NFL tarihinin en kötü grup lideri olmuştuk. AFC ve NFC’de ikisi Pete Caroll ile olmak üzere toplam sekizinci grup liderliğini kazandık.

Kazandığı NBA şampiyonluklarıyla yüzük koleksiyonu yapan Bill Russell ekmeğini yiyip havasını soluduğu şehrin takımını son maçta yalnız bırakmadı ve hiperaktif koçumuza “Kendinize ve takımınıza güvenin. Kim olduğunuzu bilirseniz büyük anlarda kendinize olan güveni kaybetmeden oynarsınız.” gazıyla playoff öncesi taktik ve moral vermeyi de eksik etmedi.

Green Bay, San Francisco ve New Orleans muhtemel üç rakip. Üçü de ateşten gömlek. Aralarından en zevkli eşleşme Green Bay ile olacaktır. Tahminin New Orleans olacağın geleceği yönünde. 2 Aralık’tan, 2010 Wild Card’dan kalan ve almak isteyecekleri iki hezimetin rövanşı var. 2013 Wild Card’ının 2012’ye göre daha kaliteli ve zorlu geçeceğini düşünüyorum. Şampiyonluk için dört yerine üç maçımızın olması, bir hafta dinlenecek olmamız, maçların 12.adamımızın desteği ile Kuzey Pasifik’te oynanacak olması en büyük avantajımız.