“Özlenen sorularımla geri geldim” toplarına hiç girmeden direk konuya giriyorum sevgili okurlar. NFL’de geride bıraktığımız hafta beni hayal kırıklığına uğrattı açıkçası. Özellikle prime time maçları -ki bunlar TNF, SNF ve MNF oluyor- adının aksine çekişme ve seyir zevkinden uzak, büyük farklarla sona erdi. Arada böyle haftalar olur canınızı sıkmayın. Önemli olan nokta şu ki yıllardır NFC konferansının gölgesinde kalan AFC’de bu sezon müthiş bir playoff yarışı var. Haftanın ilk maçı olan Bills-Dolphins maçına kadar 16 takımdan 11 tanesi winning record’a sahip durumdaydı. Bu yarışın son maçlara kadar sürmesi çok muhtemel gibi de gözüküyor.

Sorulara geçmeden önce geçen hafta tartıştığımız için sorularda yer vermediğim bir konuya değinmek istiyorum. Evet, konumuz Mark Sanchez. Sizlerin de okuduğu gibi yazarlarımızın neredeyse hepsi (ben hariç) Sanchez için ikna olmuş değillerdi ancak geçtiğimiz hafta kendisinden çok iyi bir performans daha izledik. Hala Sanchez’in başarılı olup olamayacağını değerlendirmek için erken ancak aldığımız, en azından benim aldığım ilk izlenimler çok olumlu. Baktığımız zaman ilk dikkat çeken nokta Sanchez’in Chip Kelly’nin sisteminde çok rahat oluşu. İlk bir buçuk maçlık performansıyla bunu çok rahat söyleyebiliriz. Ayrıca çaylak reciever Jordan Matthews ile kurduğu bağ da çok iyi. Foles’un sakatlığı aslında sanıldığı kadar kötü bir haber olmayabilir Eagles için. Sanchez’in durumunu yakından gözlemlemenizi tavsiye ediyorum. Son olarak Jordan Matthews’un da Hall of Fame reciever Jerry Rice’ın yeğeni olduğunu da şuraya not düşelim. Buyurun gelsin sorular;

Haftanın açılış mücadelesinde Ohio derbisinde Cleveland Browns, Cincinnati Bengals’i de farklı devirerek AFC North’un zirvesine kuruldu. Browns’ın bu çıkışında en büyük pay kime ve neye ait? Bulundukları bu noktada kalıcı olabilirler mi? Yıllar sonra playoff mu geliyor yoksa?

Oktay Çavuş: Hangi çıkış? Browns’ın çıkışı ancak köprüden önceki son çıkış olur. Başarı hakkında konuşacaksak biraz beklemek gerekmiyor mu çıkıştan bahsetmek için? NFL dediğin şey, TFF Süper Ligi değil ki, Galatasaray gibi bir senede üç teknik direktör değişsin, ligdeki takımların yarısı gibi üç maçta antrenör, futbolcu, idareci harcansın. Üç dakika sabretmek lazım. Ne oldu season MVP(?) Philip Rivers’a, JJ Watt’a? Ne oldu büyük yetenekler Johnny “Football” Manziel’e, RGIII’ye, Colin Kaep’e? İki haftada methiyeler düzülen, bir anda “elit” olan Big Ben’in bu haftaki performansı için neden tek kelime çıkmıyor? Daha çok örnek verebilirim. Ama fikirlerin kalıcı olması için, zamana karşı test edilmesi gerektiğini bilerek yazmak gerekir. Bengals’ın cürmü ne kadar ki, onu yakan Browns’un ateşinden konuşalım? Browns, playoff’a çıkabilir mi? Çıkabilir. Playoff’ta sürpriz yapabilir mi? Football adına yapamaz. Ama sansasyon ya da sahne şovu adına belki birkaç sürprizi olabilir. Çok da önemli olmaz. Manziel’i alarak sermayeyi kediye bağlamış, NFL’in en lowest seed takımından bahsediyoruz. Çok da konuşmaya değer bir yanı yok bence.

Berk Orkun: En büyük payın çeşitlilik üreten RB rotasyonuna ait olduğunu düşünüyorum. Terrance West, Isiah Crowell ve Ben Tate çizgiüstü işler yapıyorlar dönüşümlü biçimde ve şu ana kadar çok etkili bir çözüm üretebilen bir savunma izleyemedik. Bunun en önemli sebebi üçünün de birer birer spesifik section oyunlarında kullanılıyor olması. Inside handofflar West’in, Outside handofflar Tate’in ve red zone dışı Iso-Dive oyunları genelde Crowell’in. Rams de benzer bir uygulama yapıyor Cunningham-Mason ikilisi ile ve oldukça verim almış durumdalar. Farklı alanlarda en büyük marjinal faydayı sağlayan RB’lerin yakın sayılarda carry elde etmesi bu iki takım için de oldukça büyük bir itki oldu. Playoff için umutlu konuşamam, RB’lerinizin çok önemli performansları sizi normal sezonda nereye kadar itebilir ki? Elbette kader maçlarında bu üçlüden aynı performansı aynı dinginlikte göstermelerini beklemiyorum. Ama ilerleyen haftada kalan fikstürlerini de önüme koyup daha sağlıklı bir yorum yapabilirim sanırım.

Hilmi Çeltikçioğlu: Bir Seahawks veya Steelers taraftarı kadar tanınmasa da Browns taraftarı da kendi çapında oldukça kuduzdur. Ravens öncesini de sayarsak başarıya alışık ama son zamanlarda bunu görememiş Cleveland halkı yönetimin üstünde sürekli bir baskı kurabilmektedir. Browns yıllardır vasat ve altı çizgisi sayesinde epey yukarılardan draft etmişti, ama QB olayını bir türlü oturtamadığından bunun eziyetini hale çekiyor. Couch’lar, Quinn’ler hep takımın salary cap’inde ve gönlünde yara bırakıp gitti. Bugün Hoyer’ın başarısını konuşanlar, aslında kendisini Brady, Manning, Rodgers gibileriyle değil, son senelerde bu takımda starter çıkan isimsiz kalasıcalarla karşılaştırıyor. Bulundukları gruptan çıkmaları mucize falan değil, ama playoff’larda gerçek rakipler karşısında şans vermiyorum. Devir pas devri, oyun QB oyunu. Tutturursan süpersin, tutturamazsan ne edersin?

Sezonun en büyük çıkış yapan takımı olan Arizona Cardinals bu haftada kazandı ve derecesini 8-1 yaparak ligin zirvesindeki yerini korudu korumasına ama oyun kurucusu Carson Palmer’ı kaybetti. İkinci yarıda sakatlanarak sahayı terk eden Palmer’ın sezonu kapadığı açıklandı. Cardinals, direksiyonda Drew Stanton ile mevcut formunu koruyabilir mi? Yoksa Super Bowl artık hayal mi? Ne zaman kariyeri yükselişe geçse sakatlanan Palmer’ın bu şanssızlığı neden kaynaklanıyor?

Oktay Çavuş: Stanton bence yetnekli bir backup QB. Elbette ki Palmer gibi bir lider değil ama Cardinals zaten sistem takımı. İki yıldızın üzerine oyun oynamıyor. O yüzden Stanton ile de istikrarlı bir şekilde ilerleyeceklerdir. Palmer, ne kadar hakkında çok söz edilmese de, Arizona için tam bir franchise QB oldu. Sakatlıktan iyi bir şekilde çıkacağını ve seneye daha da iyi bir liderlik sergileyeceğini düşünüyorum. SB hakkında konuşacakak zaten defans ve special teams hakkında tartışıyor olmamız gerekiyor, QB’ler hakkında değil. Cardinals çok iyi bir takım ve SB olmasa bile Konferans Finali oynama şansı hala var. Şanssızlıktan öte, kuralların yumuşamasına rağmen, bu sezon da çok fazla sakatlık yaşandı. Belki sezon biraz daha uzatılarak, bir-iki bay hafta elenerek, oyuncuların dinlenme ve rehabilitasyon şansı arttırılabilir.

Berk Orkun: Ben Drew Stanton’un da gayet iyi bir yedek QB olduğu kanısındayım. Palmer kadar büyük katkı veremese de onunla arasında da çok büyük bir fark olmayacaktır. Cardinals, Arians’ın üzerinde ince ince çalıştığı sisteme artık oturmuş durumda. Stanton veya Palmer, kalite farkı çok büyük olmadığı sürece bu Cardinals için çok büyük bir değişiklik anlamına gelmeyecek. Bence Cardinals hala çok önemli bir playoff ve şampiyonluk adayı. Peterson da devreye girmiş durumda ve Cromartie ile çok önemli bir secondary gücü oluşturuyorlar. Fitzgerald istediği pasları almaya başladı, Floyd dengesiz olsa da etkili performanslar gösteriyor, Ellington sezon başından beri DeMarco Murray’den sonra bence en önemli performansı gösteren RB LeVeon Bell ile. Böyle bir hücum ve savunma sekansı yakalamışken Cardinals durdurulması çok güç bir takım haline geliyor.

Hilmi Çeltikçioğlu: Eğer ligde vasat bir QB ile playoff’larda etkili olabilecek iki-üç takım varsa, bunlardan biri kesinlikle Arizona’dır. Palmer’ın sakatlığında yedeği Stanton’dan doğacak eksikliği kapatacak koşu oyunu ve maçlarda bataklığa batmaklarını engelleyecek savunma Cardinals’da mevcut. Ancak ligde o kadar iyi yedek QB varken Stanton ile yetinecek olmaları gerçekten yazık. Kim bilir, belki de Stanton hepimizi şaşırtacaktır. Benim tahminim ise, Cardinals’ın 8-1’in faizini yiyerek playoff’lara erişeceği, ama orada NFC’nin güçlü kollarından birine takılacağıdır. Palmer’a tavsiyem ise zamanda geriye yolculuk yaparak Bengals taraftarlarının ahını aldığı yıla gidip özür dilemesidir. Üstüne bir de Lombardi Baba Türbesi’ne flag bağlasın, geçer.

San Francisco 49ers, New Orleans Saints’i uzatmalarda yenerek bir anlama sezon için iddiasını korudu. Sezon boyunca defansın kilit isimleri NaVorro Bowman ve Aldon Smith’den yoksun oynayan Niners, bu oyuncuların dönmesine yakın şimdi de Patrick Willis’i sezon sonuna kadar kaybetti. Playoff ümitleri pamuk ipliğine bağlı oynayan Jim Harbough’un öğrencileri Seahawks’ı geride bırakabilir mi? Jim Harbough ve oyuncular arasında sorun olduğu dedikodularına ne diyorsunuz? Bu Jim Harbough’nun San Francisco’da son sezonu mu?

Oktay Çavuş: Sorun olmasa şaşarım. Elde Harika bir defans, çok iyi bir OL ve RB-WR kadrosu, vasatın üstü bir secial teams ile çok başarılı bir beş yıllık period’a sahip malzeme varken, ailenin kompleksli oğlu Harbough ve ne yaptığından kendinin bile haberi olmayan avare QB Kaepernick’in ellerinde heba olan yıllar. Bazı insanların potansiyeli vardır, sabetmeye değer. Bakınız Eli Manning. Yıllarca sabredildi, uğruna Kurt Warner bile kızağa çekildi, ama meyvasını verdi. Harika bir liderlikle takımına iki Super Bowl kazandırdı. Ancak Kaepernick’in QB, Jim Harbough’un head koç olmayacağı o kadar belli ki. Alırsın iyi bir veteran QB, Jim’in yerine de tilki bir Coach, hatta Rex Ryan bile olabilir, Kaep ile JimH’u kesmene de gerek yok, back-up olarak devam edebilirler. Ta ki, “istikrar” ve “güvenilebilirlik” kelimelerinin içini doldurup, “fantasy” ve “last action hero” kelimeleri tamamen zihinlerinden kazınana kadar.

Berk Orkun: Kaepernick gibi arıza bir adamınız varsa gerçekten çok fantastik işler görebilirsiniz. Bir yaptığı bir yaptığını tutmama kelimesinin yürüyen hali Kaep, “şunu da şöyle çizelim” demeyi çok seven playbook seri katili Harbaugh ile birleşince yılların playoff abonesi takım paspas oluyor. Jim Harbaugh varsa üstüne bir de Kaep varsa ve şehir San Francisco ise elbette sorun olur. Harbaugh umarsızca tersten Shanahan olmanın yollarını aramaya devam ede dursun, 49ers backroom’u yeni koç arayışına başlamıştır bile. Allah acil şifalar versin, ne diyeyim.

Hilmi Çeltikçioğlu: Tersten başlayalım; Harbaugh’nun San Francisco’da kalıp kalmamasında, takımın başarısı dışında da etkenler var. Jim Schwarz mesela Detroit’te çok da başarısız değildi, ama itici kişiliği takımın o son adımı atmasını engelliyordu. Jim’de de bunu görüyorum. Kendisine NCAA koçluğuna dönmesini tavsiye edip bu seneye gelecek olursak, 49ers’ın derdi Seahawks’ı geçmek değil, Cardinals’ı yakalamak olmalıdır. Seattle’ın form yakalaması ve Palmer’ın sakatlığı ile bu grup, takip etmesi zevkli olacak gibi görünüyor. Sakatlıklara fazla girmek istemiyorum. Sonuçta sert bir spor ve kulübeniz kaliteli değilse, Eylül’de sahaya sürdüğünüz ilk 11’in fazla bir önemi kalmıyor. Referans olarak 2010 Green Bay takımını gösterebilirim. Göstereyim hadi. Aha bak…

Green Bay Packers ve Chicago Bears prime time’da karşılaşırken sahada tam tersi paralellikte bir futbol izledik, en azından Bears tarafından. Amerika’nın dört bir yanından Jay Cutler’ın forma yakılma videoları gelirken sizce takımın şuanda içinde bulunduğu utanç verici durumdan kim sorumlu? Phil Emery, sezon başında Cutler’a verdiği dev kontrattan pişman olmuş mudur? Bu takıma hücum yaptırması için gelen Trestman’nın hücumdan anladığı bu mudur?

Oktay Çavuş: Bu ligde kimler ne kontratlar yaptı. Hepsi de hala pişkin pişkin takımlarının başında. Flacco’nun kontratı ile Brady’nin kontratı arasındaki fark örnek olmalı. Chicago Bears’da gerçekten tek sorun Cutler mı? Yani herşey harik gidiyor da, bir tek o mu takımı dibe çekiyor? Eğer öyleyse, neden hala oynatılmaya devam ediyor? Sorun tamamen idari bence. Sen asırların savunma tkımında, bşarıyı bir QB le koalamaya çalışırsan, NFL yakın tarihinde ikinci Jim Harbough-Colin Kaepernick vakası olarak yer alırsın. Forma yakılması ise tam bir kıro redneck geleneği oldu, birkaç yıllık Tony Romo protestolarıyla birlikte. Amerikalı kırolar, Türk kıroları örnek alsın bence. Kulüp binası önünde forma yakacağınıza bari gece kulübünde ceket yakıp, kurtlarını döksünler. :)

Berk Orkun: Burada Cutler effect hakkında o kadar çok şey yazmayı istiyorum ki, bu başlı başına bir yazı olur. Ama şanslıyım ki biri benim yazmak istediklerimi zaten yazmış. Aynen Goldilocks ve üç ayı -nefis yazı ismi olurmuş yalnız, not alındı.- hikayesinde olduğu gibi sevgili Jay Cutler, Matt Forte-Brandon Marshall-Alshon Jeffrey üçlüsüne sahip olmasına rağmen neler yapıyor neler. Ulu önder Peppers’ın gidişiyle de iyice sarpa saran defans Tillman dışında ışık vermiyor. Kısacası Bears için yolunda giden herhangi birşey yok. Phil Emery’nin en büyük hatası “offense wins games, defense wins championships.” klişesinin bu ligde geçerli olduğunu unutması. Cutler’ın kontratı kabul edilebilir değil, ancak farklı yönlerden anlaşılabilir. Anlaşılamaz olan şey defans takımına olan yatırım hedefinin bu denli az olması.

Hilmi Çeltikçioğlu: Cutler elit oyun kuruculardan biri olmasa da, franchise QB olduğu açık ve bu pazarda bu parayı alır. Verilmezse, veren takım bulunur sonuçta. Bill Belichick okulunun kuvvetli temsilcilerinden Scott Pioli ile çalışan Phil Emery bence oldukça yetenekli bir GM’dir. Üç senedir draft sınıfları gayet başarılı. Kurduğu takım fena değil, ama savunmada eksiklikleri görülüyor. Chicago son derece zorlu bir grupta ve iniş çıkış grafiğinin dibinde olma şanssızlığını yaşıyor. Büyük şehir takımı olmanın getirdiği büyük beklentilerin altında ezilmek de çok kolay üstelik. Kazanılır, kaybedilir, yeri gelir fark yenir. Utanılacak bir şey yok. NFL’de üç büyük yoktur, rekabeti artıracak türlü kuraldan faydalanan, son derece yetenekli personelle çalışan 32 takım vardır. İki maç kaybettiler diye Brady’yi yedeğe çekmeyi düşünen taraftarın oksijen tükettiği dünyada, iki Cutler forması yakılmış çok mu?

Son olarak bu sezon gerçekten çok özel çaylak performansları izliyoruz, özellikle de topun hücum tarafında. Bunda belki de lig tarihinin en iyisi wide reciever sınıfını içeren bir grupla karşı karşıya olmamızın payı büyük. Eğer yılın en iyi hücum ve savunma çaylaklarını seçmek sizin elinizde olsa bu ödülleri kimlere verirdiniz?

Oktay Çavuş: Hücmda Derek Carr banko, Kelvin Benjamin ve Terrence West de mansiyon alır. Neden Carr? Çünkü kötü bir takımı, baskı altında ve zor bir sezonda devralmasına rağmen çok iyi bir performansla takıma liderlik ediyor. Takımın onu takip edecek hali olmasa da. Defansta Khalil Mack. Sebebi Carr ile tamamen aynı. Mansiyon ise Kyle Fuller ve CJ Mosley

Berk Orkun: Hücum için birinci adayım Kelvin Benjamin, runner-up Derek Carr, jüri özel ödülü Odell Beckham, gönüllerin birincisi Brandin Cooks. Savunma için ise sırasıyla Aaron Donald, runner-up Trent Murphy, Calvin Pryor ve Bashaud Breeland. Özellikle Donald enfes işler çıkartıyor, Pryor da takımı yüzünden göz ardı edilse de önemli işler yapabileceğini sezdirmeyi ihmal etmedi.

Hilmi Çeltikçioğlu: Hücumda Odell Beckham Jr çok hoşuma gitse de Sammy Watkins diyorum. Savunmada ise Khalil Mack’i seçerken zorlanmadım bile. Yanağından makas aldığım oyuncular ise Kyle Fuller ve Ha-Ha Clinton Dix.