Bu sezon playoff’lara girdiğimizde Green Bay Packers hiç de güven veren bir portre çizmiyordu. Sezon başındaki ilk altı maçını kazanmış, sonrasında ise 4-6’lık bir grafik çizerek son beş senedir ilk defa NFC North grubunu lider bitirememişti.

Bununla beraber New England Patriots ve Green Bay Packers arkaya yedişer sezondur playoff’lara kalmayı başarıyorlar ve 2016 NFL Playoff’larında da bu serilerini bozmadan Ocak ayına evlerinde değil saha girdiler.

NFL’deki 32 takım AFC ve NFC olarak iki konferansa ayrılıp, bu konferanslarda sezonu ilk iki bitiren dört takım ilk turu bay geçer. Diğer sekiz takım ise wild card adı verilen ilk tur maçlarını oynar. Bu sezon NFC East isimli çukuru kazanan Washington Redskins takımı, Green Bay’in wild card haftasındaki ev sahibi oldu.

Redskins, Packers’ın aksine son dört maçını kazanmış, iyi bir grafik tutturmuştu. Bu sene ilk kez Kirk Cousins’ı tam sezon ilk 11 oyun kurucu olarak kullanıp, bu sürekliliği etkili bir koşu oyunuyla destekleyerek baş ağrıtabilecek bir kadroya sahipti.

Packers ise MVP oyun kurucusu Aaron Rodgers’ı koruyamıyor, receiver’ları boşa çıkamadığından ligin en etkili pas oyunu gıcırtılarla zar zor ilerleyebiliyordu. Sezonun ikinci yarısında aldığı tüm galibiyetleri yavaşça yükselişe geçen savunmasına borçluydu.

Maçın başına Redskins damgayı vurdu. Aaron Rodgers’ı kendi endzone’unda avlayarak yaptıkları safety ile başlayan seride ilk çeyreğe bir de field goal sığdırdılar. İkinci çeyrekte ise buldukları bir touchdown ile 11-0 öne geçtiler.

O ana kadar 2015’in son iki ayındaki standart Packers maçları gibi başlayan karşılaşmada ikinci çeyreğin ortalarına doğru Wisconsin temsilcisinde uyanma gerçekleşti. Bu andan sonra Rodgers ve ekibinin bulduğu 35 sayıya yalnızca yedi sayıyla karşılık verebilen ev sahibi takım ise sezonun geri kalanına veda etti.

Ne oldu da Green Bay maçın ortalarına gelirken canlanıp maçı bu kadar kesin bir skorla (35-18) kazandı? Öncelikle Davante Adams top tutabildiğini gördü ve yan çizgi etrafında Jordy Nelson’ın sakatlığından beri gereken tehlikenin ismi oldu. Randall Cobb ise gerek hücumun arkasından koşucu olarak, gerekse slot’dan receiver olarak çok etkili oldu.

Savunmada ise Kirk Cousins’ın deneyimsizliğinden faydalanan Clay Matthews ve saz arkadaşları altı kere sack yaparak ve daha da fazla sayıda baskı uygulayarak Redskins pas oyununu zora soktu.

Netice olarak, artık gerçek playoff maçlarındayız. Buradan sonra takımların yaptıklarının detayına inip ilerideki maçların falına bakmak saçma oluyor. Packers bir şekilde maçı kazandı ve bir sonraki tura kaldı. Bildiğimiz Packers gibi değillerdi. 141 koşu yardına karşın rakibi 84’te tutarken, Rodgers’ın 210 yardına Cousins 329 ile cevap verdi. Bu rakamlara bakarken maçın tamamında Packers’ın önde olmadığını hatırlatmak gerekir.

Packers’ın Cumartesi akşamı rakibi Arizona Cardinals. Ligin hem hücum, hem savunmada zirvedeki takımı Cardinals ile 16. haftada karşılaşıp sağlam bir dayak yiyen Packers’ı hızlı receiver’lar, kelepçe takıp oynayan cornerback’ler, deneyimli ve yetenekli bir oyun kurucu ve çok uzun bir maç bekliyor.

Green Bay koçu McCarthy’nin cebinde ise zıplayarak değil adım adım, sağlam ilerleyen koşu oyunu, kimseye kolay kolay ilerleme fısatı vermeyen, dominant değil ama dinamik bir savunma, bir de ligin en iyi oyun kurucusu var. Green Bay için en önemli konulardan biri de sakat oyuncular Sam Shields ve David Bakhtiari’nin maça yetişip yetişemeyeceği…

Açıkçası McCarthy’nin takımına fazla şans tanımıyorum, ancak yukarıda da belirttiğim gibi playoff karşılaşmaları, bir şekilde, ne yapıp edip maçı kazanmayı bilenlerin olur. Bir şekilde Cardinals’ı geçebilirlerse karşılarına Panthers – Seahawks galibi, onun da ötesinde AFC’nin en iyi takımı olacak.

Bundan sonra kolay maç, garanti galibiyet yok. Playoff’un güzel yanı da bu. Yarın yok, sadece önündeki 60+ dakika ve sahadaki 11’e 11 mücadele var. Cumartesi akşamki bu mücadeleyi kaçırmayın ve futbol zevkiniz azalmasın.