Bu sezon 50.si düzenlenecek, San Francisco’da Levi’s Stadyumu’nda Denver Broncos ve Carolina Panthers arasında oynanacak bir karşılaşma var. Bu karşılaşma, finale kalan takımların belli olduğu günden beri konuşulmakta ve herkes Pazar gününü beklemekte, insanların ağzına da pelesenk olmuş bir laf var şu ara: Super Bowl…
Peki nedir bu Super Bowl?.
NFL (Ulusal Futbol Ligi)’in final karşılaşması ve bu sezon 50.si sahne alacak, yarım asırı geçmiş, reklamlarından tutun da devre arası gösterisine kadar her şeyin olay olduğu bir gösteri aslında Super Bowl. Üstelik bu gösteri içinde, rekabetin en üst noktasında yer alan ve şampiyonluk kazanmayı hedefleyen iki takım yer alıyor. Rekabet, hikaye, gösteri, eğlence, birçok şeyi içinde barındıran bu karşılaşmanın oynandığı pazar günleri tabir yerindeyse Amerika’da resmi olmayan bir tatildir. Super Bowl’u yayınlayan TV kanalı haricindeki kanallar yayın akışlarında değişiklik yapar zira reyting alamayacaklarını bilir. Super Bowl saatinde ABD’de her iki TV’den biri maçın olduğu kanalı göstermektedir, üstelik devre arası gösterisinde bu oran artmaktadır da.
Super Bowl’un kaçıncı maç olduğu Roma rakamları ile yazılır çünkü bu şampiyonluk karşılaşması sezonun bitiminden sonraki yıl yapılmaktadır ve Roma rakamı kullanılması kafa karışıklığını önler. Örneğin ilk Super Bowl, 15 Ocak 1967’de yapılmıştır ancak 1966 sezonunun şampiyonluk maçıdır (NFL, tarihinde ilk bu sezon Super Bowl’da Roma rakamı yerine 50’yi kullanmayı tercih etti. Önümüzdeki yıl Roma rakamları Super Bowl’lara geri dönecek).
AFC ve NFC konferanslarından playoff’lardan şampiyon olarak çıkan takımlar (eğer aşina olmayan varsa NBA usulu doğu ve batı konferanslarından çıkan takımların final maçı oynaması gibi) bu final karşılaşmasını oynarlar. Hali hazırda NFC’nin AFC’ye karşı 26-23 bir üstünlüğü söz konusudur ve Super Bowl’u en çok kazanma başarısını göstermiş takım da altı defa ile Pittsburgh Steelers’dır.
Super Bowl’un takvimde standart bir yeri de oluşmuştur, her Şubat ayının ilk Pazar günü bu büyük karşılaşmanın günü olarak alışılagelmiştir, fakat orijinalinde Ocak ayının ortasındaki Pazar günü bu karşılaşma oynanmaktaydı, NFL’de takım sayısının artması, normal sezon ve playoff karşılaşmalarının fazlalaştırılmasıyla beraber 1990’dan beri şuandaki takvim yerini aldı.
Super Bowl karşılaşmaları seyir zevkini artırmak, hava muhalefetinden etkilenmemek adına genelde ya sıcak bölgelerde ya da üstü kapalı (dome) stadyumlarda oynanır. Bunun yakın tarihteki tek istisnası ise, iki sezon önce Seattle Seahawks ve Denver Broncos’un New Jersey’de oynadığı karşılaşmaydı. Üstü açık olan MetLife Stadyumu’nda oynanan maçın öncesinde kar beklentisi olmasına rağmen karşılaşma New York hava şartlarına göre gayet ılıman bir biçimde seyretmişti.
Eğer normalde reklama denk geldiğiniz zaman kanalı değiştiren biriyseniz, reklamlar sizi sıkıyorsa, Super Bowl’a reklam veren firmalar bunun da bir yolunu bulmuş durumda. Super Bowl’da reklam vermek için geçtiğimiz sene 30 saniyelik ücret 4,5 milyon dolar iken bu sene bu fiyat aynı zaman zarfı için 5 milyon dolara çıkmış durumda, firmalar sadece Super Bowl’da gösterilmek üzere eğlenceli reklamlar yaparlar, reklamlarda ayrıca büyük yıldızları da oynatırlar, bu durum izleyicinin reklamda dahi kanalı değiştirmemesini sağlar.
Karşılaşmayı NFL yayın haklarını elinde bulunduran üç kanal, her üç senede dönüşümlü olarak sırayla bu dev karşılaşmayı verirler. Bu sene yayını CBS yapacak, bu yayını Türkiye’den izlemek de mümkün olacak ayrıca, Digitürk, D-Smart ve Teledünya üzerinden yayın yapan Fox Sports kanalı karşılaşmayı verecek aynı zamanda CBSSports.com üzerinden de karşılaşma takipçilerle buluşabilecek…
Bu kadar girizgâhın ardından toparlama mahiyetinde karşılaşma ile alakalı görüşlerimi de yazmam gerekiyor sanırım, altı ay boyunca futboldan ayrı kalmadan önceki son ve en güzel karşılaşma hakkında da kelamda bulunmadan olmaz…
Öncelikle, her iki takım da sezon boyunca defansları ile çok başarılı oldular, bu nedenle her ne kadar Peyton Manning gibi bir efsane ve Cam Newton gibi bir canavar oyun kurucu olsa da her iki tarafta, karşılaşmanın belirleyicisinin defanslar olduğunu düşünüyorum. Denver Broncos defansı, AFC finali karşılaşmasında New England Patriots ve Tom Brady üzerine kabus gibi çöktükten sonra aynı işi Cam Newton üzerinde başarabilirlerse bir adım öndeler. Ayrıca unutmamak gerekiyor ki bu tür maçlarda “deneyim” çok önemli bir faktör ve topu yönlendiren oyuncu olması nedeniyle de Peyton Manning, Cam Newton’a bu konuda çok ağır basıyor.
Indianapolis Colts’dan tartışmalı bir şekilde ayrılıp Denver Broncos’a katılırken, Peyton Manning’in amacı Broncos’ta bir yüzük kazanabilmekti. Bu yolda birçok defa direkten döndüler, Ravens karşısında uzatmada bir playoff, Seahawks karşılaşmasında daha ilk toptaki hatanın etkisiyle beraber kaybedilen bir final, Colts karşısında hücum edemeyişlerinden ötürü kaybedilen bir playoff maçı… Ancak her sezon playoff’a kalmayı başardılar. Muhtemeldir ki Manning’in son sezonu ve parmağında bir yüzükle veda etmek gibisi de olmaz sanırım…
Olur da dediğim gibi Broncos defansı ilk bir iki hücumda Newton ve ekibini durdurmayı başarabilirse ibre tamamen Broncos’dan yana olacak, Carolina Panthers normal sezon maçlarına da playoff karşılaşmalarına da çok hızlı girmesine rağmen tökezleyebiliyor, üçüncü defa bir tavşan zıplaması gerçekleştiremeyebilirler.
Beyaz formalılar, Denver Broncos, karşılaşmayı kazanmaya yakın takım. Bir sonraki Amerikan futbolu sohbetine kadar şimdilik hoşçakalın…