NFL’de geçtiğimiz gün dev bir draft takası yapıldı ve bu takas şimdiden NFL tarihinin en büyük takasları arasında yerini aldı. İlk sıradan seçim hakkına sahip olan Tennessee Titans, işbu draft hakkını, yanına dördüncü ve altıncı turlardaki seçim haklarını da koyarak Los Angeles’ın çiçeği burnunda NFL takımı Los Angeles Rams’e gönderdi. Karşılığında ise bir araba dolusu draft hakkı aldı.

Gelin, şimdi kim ne verdi, ne aldı, bu dev takas neden yapıldı, takas sonrası son durum ne gibi sorularla, son yılların bu en büyük draft takasını analiz edelim…

Los Angeles Rams Neler Aldı?

  • Titans’ın 2016 NFL Draftı ilk tur seçim hakkı (1.Sıra)
  • Titans’ın 2016 NFL Draftı dördüncü tur seçim hakkı (133.Sıra)
  • Titans’ın 2016 NFL Draftı altıncı tur seçim (177.Sıra)

Tennessee Titans Neler Aldı?

  • Rams’in 2016 NFL Draftı ilk tur seçim hakkı (15.Sıra)
  • Rams’in 2016 NFL Draftı ikinci tur seçim hakkı (43.Sıra)
  • Rams’in 2016 NFL Draftı ikinci tur seçim hakkı (45.Sıra)
  • Rams’in 2016 NFL Draftı üçüncü tur seçim hakkı (76.sıra)
  • Rams’in 2017 NFL Draftı ilk tur seçim hakkı
  • Rams’in 2017 NFL Draftı üçüncü tur seçim hakkı

Bu Takas Neden Yapıldı?

Tennessee Titans Cephesi:

Tennessee Titans’ın ilk sıra hakkını büyük ihtimalle takas edeceğini ve ellerinde iki iyi teklif olduğunu geçtiğimiz gün NFLTR’den duyurmuştuk. Titans için en iyi seçenek ilk sıra seçim hakkını takas etmek olacaktı. Bir yıl önce draft’ın ikinci sırasından Marcus Mariota’yı seçen Titans, takımı uzun yıllar emanet edebileceği, franchise quarterback’ini bulduğuna inanıyor. Dolayısıyla draft’ın ilk turundan quarterback seçmek gibi bir dertleri yok. Şuanda takımın en büyük eksiklerinin başında Mariota’yı koruyacak bir left tackle geliyor. Bu sebepten dolayı ilk sıradan draft’ın en iyi left tackle’ı olarak gösterilen Laremy Tunsil’i seçmeleri bekleniyordu. Ancak son yıllarda yüksek sıralardan seçilen offensive line oyuncuları –özellikle left tackle’lar– büyük hayal kırıklıkları yaratmıştı. 2013 NFL Draftı’nda ilk iki sırada seçilen Eric Fisher (Kansas City Chiefs) ve Luke Joeckel (Jacksonville Jaguars) buna en güzel örnekler olarak gösterilebilir. Sonuçta NCAA’de ne kadar dominant bir offensive line oyuncusu olursanız olun NFL’de karşınızda gezegenin en iyi savunmacılarını görünce eliniz ayağınıza dolanabiliyor. Tunsil’i seçip risk almaktansa birkaç draft hakkı karşılığında aşağılara inip, takımdaki diğer gedikleri kapatmak daha mantıklı olacaktı, dolayısıyla Titans için en iyi senaryo gerçekleşti diyebiliriz.

“Tunsil’den başka oyuncu mu yok, ilk sıradan başka birini seçselerdi o zaman” diyebilirsiniz… Off-season öncesi Titans’ın büyük bir running back ihtiyacı da vardı ve bu sene draft’ta Ezekiel Elliott gibi son yılların en iyi running back’lerinden biri geliyor. Ancak Titans, off-season’da dördüncü tur draft hakkını Philadelphia Eagles’a göndererek karşılığında –hala anlamlandırmadığım türden bir ucuzluğa– Eagles’ın dördüncü turunu ve hali hazırda ligin en iyi running back’lerinden biri olan DeMarco Murray’i alarak bu eksikliğini fazlasıyla giderdi.

Titans’ın diğer eksikleri cornerback, safety ve defensive end pozisyonları olarak göze çarpıyor. Draft’ın en iyi cornerback’i olarak gösterilen Jalen Ramsey’i veya en iyi defensive end’i olarak gösterilen Joey Bosa’ı ilk sıradan seçmeye değecek kadar değerli görmediler demek ki… Sonuçta takımınız bir sezon önce ligin en kötü ikinci, bu sezon da en kötü derecesini alınca eksiğiniz de bir o kadar fazla oluyor. En mantıklı seçim, birinci sıra hakkını takas edip alınacak birkaç draft hakkı (ya da bu takasta olduğu gibi bir ton draft hakkı) ile birden fazla eksiği gidermeye çalışmaktı.

Los Angeles Rams Cephesi:

Rams her ne kadar koçlarıyla, kadrosuyla yeni bir takım olmasa da yeni bir şehirde olması dolayısıyla yeni bir takım. 2003 sezonundan beri sekiz (8) galibiyetin üstüne çıkamamış, ya çok kötü sezonlar geçirmiş ya da sürekli yerinde saymış bir takımın, Los Angeles gibi bir şehre gelirken sürekli “as oyun kurucumuz Case Keenum” demesi insanları heyecanlandırır cinsten demeçler değildi. Eski adıyla St. Louis Rams, yeni adıyla Los Angeles Rams, NFL’in en vasat, en yerinde sayan, en heyecan vermeyen takımlarından biri durumundaydı. Özellikle Jeff Fisher (Uzun yıllar Tennessee Titans’ın koçluğunu yaptığı için elindeki çoğu draft hakkını Titans’a verip eski takımına kıyak geçtiğini düşünebilirsiniz) geldiğinden beri Rams’in sözlükteki karşılığı “7-9” olmuştu. Her sezon kötü takımlara karşı kaybedilen saçma sapan maçlar, iyi takımlara karşı alınan birkaç sürpriz galibiyetle Rams, iyi takım olmak için gereken adımı bir türlü atamıyordu. Burada da birçok takımın kanayan yarası olan quarterback sorununa geliyoruz…

2010 NFL Draftı’nda ilk sıradan Sam Bradford’ı seçen Rams, Bradford’ın sakatlıklar sonrası bir türlü istedikleri oyuncuya dönüşmesi sebebiyle geçtiğimiz yıl bu zamanlarda ondan vazgeçmişti. Sam Bradford’ı Philadelphia Eagles’a gönderen Rams, karşılığında Nick Foles’u ve Eagles’ın dördüncü tur draft hakkını almıştı. Nick Foles, 2013 sezonundaki performansını gösterecek olsa aslında bir franchise quarterback kumaşına sahip bir isimken, 2015 sezonunda Rams’te o kadar kötü oynadı ki formasını Case Keenum’a kaptırdı. Case Keenum ise draft edilmemiş bir oyuncu olarak NFL’de şuana kadar oynadığı maçlarda bir takımın starter’ı olacak düzeyde bir isim olacağını gösteremedi. Dolayısıyla Los Angeles Rams için en iyi senaryo “yeni şehir-yeni quarterback”ti. Sahadaki performansını bir kenara bırakın, Case Keenum, Los Angeles gibi bir şehirde posterlerinize koymak isteyeceğiniz türden bir quarterback dahi değil…

“Neden 15.sıradan bir quarterback seçmeyi tercih etmediler?” diyebilirsiniz. 2016 NFL Draftı’nın en iyi iki quarterback’i Carson Wentz ve Jared Goff’un 15.sıraya kalmayacağı barizdi. Cleveland Browns’ın ikinci sıradan quarterback seçecek olması burada işleri karıştırdı. “Yahu bu adamlar daha yeni Robert Griffin III’yi almadılar mı? Ne QB’si?” demeyin, Cleveland bu! 15.sıradan alabilecekleri isim Paxton Lynch, şuanda draft uzmanları tarafından Wentz ve Goff’tan bir gömlek aşağıda gösteriliyor. Dolayısıyla Rams bu takasla kaderini Cleveland’ın ya da başka bir takımın seçimine bırakmak yerine, kendi eline almış oldu.

Takas Sonrası Takımlardaki Son Durum

Tennessee Titans Cephesi:

Takas sonrası Titans taraftarları adeta bir rüyayı yaşıyor diyebiliriz. Altı adet yüksek tur seçim hakkı aldılar. 2016 NFL Draftı’nda dokuz seçim hakları bulunuyor. Üstüne üstlük bu hakların beşi ilk üç turdan!

Başka bir deyişle, Rams ilk sıra seçim hakkını göndermiş oldu ancak şimdi ilk 50 içinden dört seçim hakkı var. İlk 76 içinde ise altı (6) seçim hakları var. Yetti mi? Yetmedi. Önümüzdeki yılın draftı’nda ise iki adet ilk tur, bir ikinci tur, iki de üçüncü tur seçim hakları olacak. Biraz önce takımın left tackle, defensive end, cornerback, safety ihtiyaçları var demiştik. Şimdi tüm bu ihtiyaçları mantıklı seçimlerle bu yıl ikinci tur sona erdiğinde giderme imkanına sahipler. Üstüne 2017 NFL Draftı’nda yapacakları seçimlerle, gelecek yıllarda şampiyonluk mücadelesi verecek bir takımın çekirdeğini oluşturabilirler. Abarttığımı düşünenleriniz olabilir ama yapılmışı var. Nerede mi? 1990’ların başında NFL’de!

Dallas Cowboys, running back’i Herschel Walker’ı Minnesota Vikings’e gönderip, o takasla aldığı altı draft hakkı ile seçtiği running back Emmitt Smith ve safety Darren Woodson’ı hali hazırda takımda bulunan quarterback Troy Aikman ve wide receiver Michael Irvin ile birlikte takımın çekirdeğine oturtarak 90’ların Dallas Cowboys efsanesi yaratmıştı. Bu ekip üç Super Bowl kazanarak tarihe geçmişti. Tennessee Titans da aynısı yapacak demiyorum ancak yapma ihtimalleri bulunuyor.

Titans’ın elinde geçtiğimiz yıl ikinci sıradan seçtiği Marcus Mariota gibi bir quarterback var. Mariota geçen sezon sakatlıkların ötürü dört maç kaçırsa da bir çaylaktan beklenmeyecek bir biçimde oldukça dev performanslar ortaya koymuştu. Çaylak sezonunda ikişer maçta dört touchdown pası atabilen tek isim olan Mariota hem cep içinde akıllıca oynayabilen hem de gerektiğinde koşabilecek (Russell Wilson misali) bir QB olabileceğinin sinyallerini vermişti. Bir çaylağa göre de az top kaybı yapmıştı. Özetle, çok büyük sakatlıklar olmadıkça Mariota, bu takımın gelecekteki quarterback’i olabileceğinin mesajını verdi.

Titans hücumunun en büyük sıkıntısı tüm hücum yükünün Mariota’nın üzerinde olmasıydı. Running back’ler Bishop Sankey, David Cobb, Antonio Andrews bu konuda bir çare olacak gibi durmuyordu. Her ne kadar kötü bir sezon geçirse de bir sezon önce NFL’in en iyi hücum oyuncusu seçilen DeMarco Murray’i kadrolarına katarak koşu hücumunu emin ellere teslim ettiler. Wide receiver olarak ellerindeki en iyi oyuncu Dorial Green-Beckham, muhteşem bir potansiyele sahip bir oyuncu ve saha dışı problemlerinden arındığında NFL’e damga vuracak bir isim gibi gözüküyor. Muhteşem bir çaylak sezonu geçirmese de zaman zaman potansiyelini sahaya yansıtabileceğini gösterdi. Sözün özü Titans’ın QB-RB-WR çekirdeği hazır. Geriye savunmayı ve offensive line’ı güçlendirmek kalıyor ki aldıkları draft hakları bu eksikleri gidermek için bulunmaz bir nimet. Doğru draft seçimleriyle Titans bir-iki sezon sonra ligin en can yakan takımlarından biri haline gelecektir.

Los Angeles Rams Cephesi:

Rams, Titans’tan farklı olarak iyi bir savunmaya sahip bir takım. Ayrıca muhteşem bir çaylak sezonu geçirip bir anda belki de Adrian Peterson’dan sonra ligin en iyi ikinci running back’i konumuna gelen Todd Gurley’e sahipler. Todd Gurley, Adrian Peterson takımı sırtlayabilecek bir isim. İyi bir savunma, iyi bir koşu hücumuna sahipken, ligin en heyecan vermeyen ve işlemeyen pas hücumuna sahiptiler. Üstelik Tavon Austin gibi potansiyelli bir wide receiver’ları varken. İşte bu yüzden draft’ta quarterback seçerek takımdaki en büyük eksiği gidermek amacındaydılar ve öyle yapacaklar.

Rams’in şuanda ilk sıradan bir quarterback seçmesine kesin gözüyle bakılıyor ancak konu burada ilk sıradan seçilen quarterback’in kim olacağı. Carson Wentz, fizik olarak Andrew Luck’a benzetiliyor. Hatta takas sonrası NFL.com’da Mike Mayock, Wentz için yeni Tom Brady ya da yeni Peyton Manning olacak potansiyele sahip dedi. Açıkçası ben bunu oldukça hayali bir tahmin olarak buluyorum. İş böyle olsaydı bu tahminleri draft’a bir ay ya da iki hafta kala değil sezon içinde duyardık. Andrew Luck ve hatta Sam Bradford da olduğu gibi. Öte yandan Jared Goff da NFL sezonunun bitmesiyle adını draft’a yakın duyurmaya başlamış bir isim. Goff, lige daha hazır gelen daha güvenilir bir isim olarak gösteriliyor ancak Wentz’deki potansiyel onda yok deniyor. Özetle, 2014 yılındaki “Jameis Winston-Marcus Mariota” ya da 2012 yılındaki “Andrew Luck-Robert Griffin” tarzı bir quarterback ikilemiyle karşı karşıyayız. Ancak ne Wentz ne de Goff, bu isimler kadar garanti ya da bir takımı sırtlayacak oyuncular değiller. Andrew Luck’ların Robert Griffin’lerin, Jameis Winston’ların, Marcus Mariota’ların ilk sıralardan seçilmeleri draft’a girmelerinden iki sene öncesinden belliydi. Wentz ve Goff ise uzunca bir süre sönük bir quarterback sınıfına sahip olduğu söylenen 2016 NFL Draftı’nın, biraz da takımların ihtiyaçları sebebiyle öne çıkan, çıkartılan isimler.

Madalyonun öteki yüzünde ise Los Angeles Rams ilk sıradan quarterback’ini aldıktan sonra 110.sıraya kadar seçim yapmayacak. Dolayısıyla bu draft onlar için quarterback draft’ı. Ayrıca önümüzdeki sene için de ilk tur ve üçüncü tur draft haklarını kaybetmiş durumdalar. Özetle Rams, aradığı quarterback’i bulmak için geleceğini ipotek altına almış durumda.

Takasın Kazananı Kim?

Takası iki takım açısından değerlendirdikten sonra sanırım bu sorunun cevabı çok açık. Bu takasın kazananı yüzde yüz Tennessee Titans!

“Los Angeles Rams, Carson Wentz’i seçti ve Wentz iki sezon sonra NFL’in en iyi quarterback’lerinden oldu. O zaman da mı bu draft’ın kazananı Titans?” derseniz, cevabım hiçbir şekilde değişmeyecektir. Zaten Tennessee Titans’ın elinde Marcus Mariota varken, ilk sıradan bir quarterback seçme ihtimali hiç olmadı. Hani zaman makinesi alın 2012’nin Stanford’ından Andrew Luck’ı getirin, Titans yine Mariota varken quarterback seçmezdi. Üstüne şimdi “Mariota-Murray-Beckham” etrafına oldukça tehlikeli bir takım hatta ve hatta geleceğin takımını kurabilecek kadar draft hakkı elde ettiler. İşler kötü gitse bile aldıkları altı draft hakkından en az ikisiyle takıma hatırı sayılı bir süre eşlik edecek en az iki ilk 11 oyuncusu çıkaracaklardır.

Öte yandan Los Angeles Rams için durum böyle mi? Eğer seçtikleri quarterback (Wentz ya da Goff) yeni Andrew Luck çıkmazsa, Rams boşu boşuna geleceğini çöpe atmış olacak! Tamam, 15.sıradan birinci sıraya çıkmanın bir bedeli var, üstüne şuana kadar hiçbir takım bu kadar geriden birinci sıraya çıkmamıştı ancak bir quarterback için geleceği ipotek altına almak her zaman çok büyük bir risktir. Üstelik bunu da en iyi Rams bilir…

2012 NFL Draftı’nda Rams, benzer bir takasın karşı tarafıydı. Washington Redskins, ikinci sıra seçim hakkı (Robert Griffin III) için Rams’e üç ilk tur hakkı ve bir ikinci tur hakkı vermişti. Rams, bu seçim haklarını çok iyi kullanamadı ancak o yıl draft’ta eline geçen sekiz seçim hakkı ile oldukça iyi görev adamlarını takıma kattı. 2012 NFL Draftı ile Rams’e gelen left tackle Greg Robinson, linebacker Alec Ogletree ve defensive tackle Michael Brockers halen takımın ilk 11 oyuncuları ve gelişmeye devam ediyorlar. Öte yandan Robert Griffin III ise şuanda Cleveland Browns’ta ve Redskins, uğruna geleceğini ipotek altına aldığı RGIII’nin meyvesini sadece çaylak sezonunda yiyebildi. Üstüne üstlük Rams koçu Jeff Fisher, bu takas sonrası, 2014 sezonunda, RGIII draft’ı sayesinde aldığı altı oyuncuyu Redskins karşısında, para atışında kaptan olarak sahaya sürmüş ve adeta Redskins organizasyonuyla dalga geçmişti. Öyle ki bu takasın tek taraflılığı Hollywood filmlerine replik bile olmuşken, Rams şimdi Hollywood’un takımı olarak nasıl böyle bir işe girişti anlamak güç.

Sözün özü, tarih RGIII takasıyla, Herschel Walker takasıyla, hatta Ricky Williams (New Orleans Saints, running back Ricky Williams’ı seçebilmek 2000 yılındaki tüm draft haklarını Washington Redskins’e yollamış, Williams’ın Saints kariyeri üç sezon sürmüştü) takasıyla, bir oyuncu karşılığında bir ton draft hakkı veren takımların üzüldüğünü, draft hakkı alanların sevindiğini gösteriyor. Üstelik 2016 NFL Draftı’nın en iyi oyuncusunun bir quarterback olmadığını da unutmayın.

Los Angeles Rams’in tek şansı seçecekleri quarterback’in takımı sırtlayacak bir superstar’a dönüşmesi olacak. Aksi takdirde tünelin ucunda ışık yok. Bekleyip göreceğiz… Tabii bir de ilk sıra için o kadar draft hakkı veren Rams’in quarterback seçmemesi gibi bir ihtimal de var, işte o zaman her şey daha da garipleşecek.

Yazıyı, Kobe Bryant’ın emekliliğini gölgelememek için bu dev takası Kobe’nin son maçından bir gün sonra açıklamayı tercih eden Los Angeles Rams head koçu Jeff Fisher’ı tebrik ederek bitirelim. Bu öyle bir takas oldu ki, açıklandığından itibaren Los Angeles şehri Kobe Bryant’ın emekliliği eski bir haber niteliği aldı. Şimdi ise Jeff Fisher için tek çıkış yolu seçeceği quarterback’in Los Angeles Rams’in Kobe Bryant’ı olması…