Off-season dönemlerinde, serbest oyuncu piyasasının büyük dalgaları dinip draft tamamlandıktan sonra adeta tek bir elden yayınlanıyormuşçasına etrafımızı bir anda “(İlgili sene) Model (Bahsi geçen takım)” başlıklı yazılar sarar. “Sıfır inovasyon” mottosuyla yıllardır aynı teşbihin hiçbir revizyona uğratılmadan başlık olarak kullanıldığı bu yazıları yazan kimseler, bırakın training camp’leri daha Mayıs ayındaki Organized Team Activites (OTA) düzenlenmeye başlamamışken, tuttukları takımların yaptığı off-season hamlelerinden beklentilerini büyük bir iştahla alt alta dizmeye başlarlar. Öyle ki okur bu yazıları okurken, yazarın ağzından akan sular klavyeyi mahvedecek diye tereddüde düşer.

Bol keseden sallamalı yorumlar içeren bu yazılara niş bir örnek istiyorsanız, açın And Kaan Yılmaz’ın 2013’te Jacksonville Jaguars’ın off-season hamlelerini değerlendirdiği “2013 Model Jacksonville Jaguars” adlı yazısını okuyun. Gerçekten üşenmeyip de okuyacak olanlar için müjdeleyelim, ilgili yazı “Ooo Mohammed Masaquoi” veya “Ooo Luke Joeckel” gibi oldukça derinlikli (!) yorumlar içerir.

NFL takımlarının güncel halini otomobil piyasası jargonuyla süslemeye çalışan bu yazıların bir diğer sıkıntısı ise off-season döneminde takımın mevcut kadrosunda oldukça az şey değişmesine rağmen yazarların, sanki tüm kadro baştan aşağı revize edilip ortaya bambaşka bir takım çıkmış gibi bir tavır takınmalarıdır. Bu absürd durum, bazı otomotiv firmalarının belli bir modele sadece panaromik tavan ekleyip müşterilere “son model” diye yutturmaya çalışmalarına benzer.

Her ne kadar şu anda okumuş olduğunuz bu yazı da bu paragrafa kadar bir hayli eleştirdiğim yazıların sınıfına giriyor olsa da, bahsi geçen yanlışlara düşmeyerek emsallerinden ayrılıyor. İlk olarak, 2017 yılına gelindiğinde artık And Kaan Yılmaz, 16 yaşında NFL’i yeni takip etmeye başlamış, bununla yetinmeyip bir de üstüne yazarlık yapmaya cüret etmiş bir “deli”kanlı değil.

İkinci olarak ise 2017 sezonu öncesinde Jacksonville Jaguars hem oyuncu kadrosu hem de teknik kadro açısından çok büyük bir revizyon yaşamış dolayısıyla takımın çehresi de fazlasıyla değişmiş durumda. Öyle ki şu dört beş aylık süreç içerisinde, 2017 model Jaguars’ın anahtarını teslim edebilmek için kadim bir dost, uzun yıllar sonra yeniden takıma getirilirken koç kadrosunda ise head koç değişikliği ve ofansif koordinatör değişiklikleri yaşandı.

Oyuncu bazında incelediğimizde ise takım, serbest oyuncu piyasasında bir kez daha çuvalla para harcarken bir zamanlar, kadrosunu yeniden yapılandıran franchise’ı uzun yıllar sırtında taşıması ümit edilen ancak yıllar ilerledikçe takımın kendilerine verdiği kredileri bir bir tüketen Luke Joeckel, Jonathan Cyprien, Tyson Alualu gibi oyuncularla yollar ayırıldı.

Bunun sonucu olarak da Jaguars’ın kadrosunda, 2014 öncesinde draft edilip de takımla birlikteliğini sürdüren tek oyuncu 2006 NFL Draftı’nda takıma katılmış tight end Marcedes Lewis kaldı. Düşünün, birçok NFL takımı bundan 10 sene önce draft’ta seçmiş olduğu oyuncuları halen ilk 11’de sahaya çıkartıyorken burada, birkaç veteran dışında, takımla birlikteliği üç yıldan fazla olmayan bir oyuncu topluluğundan söz ediyoruz. Şimdi soruyorum size, bu revizyon değil de nedir?

Öte yandan millet, henüz Mart ayında tuttukları takımın off-season hamlelerini değerlendirmeye başlamışken bendenizin içine düşmüş olduğu Jacksonville duyarsızlığı sebebiyle bu yazının bu kadar geçe kalması, Jaguars’ın, draft dahil off-season’da yaptığı bütün hamleleri değerlendirmeme engel oluyor. Buna getireceğim çözüm, bu yazıyı bölüp tıpkı salary cap’te olduğu gibi bir yazı dizisi haline getirmek olabilirdi. Ancak kendi yağında kavrulan garip Jaguars’ın bu kadar derinlikli incelemelere ihtiyacı olmadığını düşündüğümden eteğimdeki bütün taşları tek bir yazıda dökmeyi uygun buluyorum.

Yönetim ve Teknik Kadro Değişiklikleri

Hiç şüphesiz, takımın off-season’da yaptığı en büyük iş Tom Coughlin’i futbol operasyonlarının başına getirmek oldu. Her ne kadar Coughlin, New York Giants head koçu iken iki kez Tom Brady’i devirerek kazandığı Super Bowl şampiyonluklarıyla hatırlanıyorsa da, kendisinin uzun sayılabilecek bir Jaguars macerasına sahip. Nitekim 1995’deki lig genişlemesi ile NFL’e katılan Jaguars’ın ilk head koçu olan Coughlin, ‘96 ve ‘99 sezonlarında takıma AFC Konferans Finali oynatma başarısı gösterirken ’97 ve ’98 sezonlarında da takımla birlikte playoff’larda boy göstermişti. Yıllar ilerledikçe Mark Brunell’li, Fred Taylor’lu, Jimmy Smith’li kadro ile bekleneni veremeyen Coughlin, 2002 sezonu sonrası takımdan ayrılmış ve 2004 yılında da, sonunda iki Super Bowl yüzüğü ile takıma veda edeceği 12 sezonluk Giants kariyerine başlamıştı.

Jaguars, geride bıraktığımız Aralık ayının başında head koç Gus Bradley ile yollarını ayırınca ilk olarak Coughlin’in kapısını çalmış ve 70 yaşındaki tecrübeli koçu takımın başına getirmeye çalışmıştı. Ancak pazarlık masasından head koçluk yerine yöneticilik çıktı ki bence takım için en hayırlısı oldu. Nitekim, Jaguars’ın bir franchise olarak kendisini NFL’e kabul ettirebilmesi için pek çok adımın büyük bir kararlılıkla atılmasına ihtiyaç var. Coughlin gibi bir “futbol adamı” da bu iş için biçilmiş bir kaftan. Kendisi head koç olarak Jaguars’a katılsaydı büyük ihtimalle taktik ve playbook gibi saha içi işlere boğulacaktı.

Ancak tecrübeli koçun takımda şu an sahip olduğu pozisyon, kendisinin hareket alanını maksimize edecek cinsten. Öyle ki Coughlin göreve geldiğinden beri pek çok farklı alana müdahalelere bulundu. Bunların arasında, sabah 09.00’daki toplantılar için saat 08.55’de toplantının düzenleneceği salonda aylak Jaguars oyuncularının hazır bulunmasını zorunlu kılınması, takımda farklı pozisyonlarda oynayan oyuncuları kaynaştırmak adına soyunma odasındaki ünite ayrımına son verilmesi, hatta dikkat dağıttıkları gerekçesiyle takım tesislerindeki pinpon masalarını kaldırılması gibi idari ve disipliner kararlar vardı. Coughlin buna ek olarak, NFL’de en yüksek topu elinden çıkarma zamanına (release time) sahip olan ve dolayısıyla baskı altında takımına ciddi top kayıpları yaşatan Blake Bortles’ın pas mekaniğinin acilen düzeltilmesi gibi daha teknik konulara da müdahil oldu.

Coughlin ile yapılan koçluk görüşmesinin farklı bir biçimde sonuçlanmasının ardından Jaguars, Bradley’den boşalan koltuğa ise geçici head koçu Doug Marrone’u getirdi. ’14 sezonunda 9-7 ile Bills’e yıllar sonra bir winning season yaşatan Marrone, sezonun ardından verdiği akıl almaz karar ile takımdaki görevinden istifa etmiş ve bu kararını da takım oyuncularına ve koçlarına, bir franchise çalışanına çektirdiği SMS ile duyurmuştu. O günden bugüne Bills’den ayrılışının sebebini bir sır gibi sıklayan Marrone, sonrasında bir koçun NFL kariyerinde verebileceği belki de en absürd karara imza atarak 15 yıl sonra ilk kez playoff heyecanı yaşatıp kahramanı olacağı şehrin takımını ardında bırakıp Jaguars’da ofansif line koçluğuna başlamıştı.

Gelinen son duruma bakıldığında ise, Jaguars ile geçirdiği iki sezonun ardından head koçluk görevini devralan Marrone’un elinde, gerek ’14 Bills gerekse de ’17 Bills’e göre fikrimce potansiyeli daha yüksek bir kadro ve her yıl bu kadronun eksiklerine para harcarken elini cebine atmakta zorlanmayan bir takım sahibi bulunuyor.

Oyuncu Kadrosunda Yaşanan Değişiklikler

Serbest Oyuncu Piyasası

2016 off-season’ında piyasanın en gözde serbest oyuncusu Malik Jackson ile anlaşan Jaguars, bu sene daha agresif bir politika güderek Calais Campbell ve A.J. Bouye gibi piyasanın en değerli iki savunma oyuncusunu kadrosuna kattı. Veteran Jared Odrick’in ayrılışı sonrası onun yerini dolduracak Campbell’ın, defansif end pozisyonunda bir upgrade sağladığı aşikar. Ayrıca Arizona Cardinals’la ile geçirdiği son sezonda savunma hattının içinde oynayan Campbell’ın, Jaguars’da kariyer sezonunu yaşadığı 2014 sezonunda oynadığı defansif end pozisyonuna geri dönmesinin de bir artı olduğunu düşünüyorum.

Geride bıraktığımız sezon Houston Texans formasıyla adından bir hayli söz ettiren A.J. Bouye için ise biraz ihtiyatlı olunması gerektiğine inanıyorum. Nitekim NFL’de tek bir sezon harikalar yaratıp ardından beklentilerin altında kalan cornerback sayısı bir hayli fazla. Nnamdi Asomugha, Chris Culliver, Byron Maxwell ilk aklıma gelen isimler ki belki Josh Norman’ı bile bu listeye ekleyebiliriz. Dolayısıyla, Bouye’nin yerini dolduracağı Davon House’da ısrarcı olmak bana kalırsa Jaguars secondary’si için bir nebze daha güvenli bir tercih olurdu.

Savunmanın bir diğer önemli transferi safety Barry Church ise tıpkı Bouye gibi iyi bir sezonun sonrasında piyasasını artırmış bir isim. Church’ün, off-season’da takımdan ayrılıp Tennessee Titans ile anlaşan Jonathan Cyprien’a göre daha komple bir safety. 2013’teki sözde yeniden yapılanmanın cornerback Dwayne Gratz ile birlikte secondary’deki temsilcisi Cyprien’a ise Titans kariyerinde başarılar diliyorum.

Campbell – Bouye – Church üçlüsü dışında Jaguars’ın off-season’daki bir diğer önemli hamlesi Miami Dolphins’in tecrübeli sol tackle’ı Branden Albert’ı yedinci tur draft hakkı karşılığında takıma katması oldu. Ancak 32 yaşındaki Albert, toplamda dört ay kadroda bulunmasına rağmen kendisinin takımdaki varlığı bir hayaletten öteye geçemedi. Nitekim, Jacksonville otogarında indikten sonra şöyle bir soluklanıp takım tesislerinde Shahid Khan’ın bir çayını içmeden “Uzun vadeli kontrat isterim” diye tutturan Albert, bu talebine cevap bulamayınca OTA’leri boykot etmiş, zorunlu olan mini kamplarda da sadece üç antrenmana çıkarken formsuzluğuyla dikkat çekmişti.

Temmuz ayının sonunda ise halen takımdan istediği cevabı alamayan sol tackle, emekliliğe ayrıldığını duyurdu. Bu haberin üzerinden tam bir hafta geçmişti ki Albert emeklilikten geri döndüğünü açıkladı. Tabi bizim Jaguars front office’ı durur mu? Hem formsuz hem de kararsız Albert’ı önce emekli oyuncular listesine aldı sonra da takımdan kesti, böylece Dolphins ile yaptığın takasın şartlarına göre Albert’ı normal sezonda kadrosunda bulundurmadığı için, gönderdiği draft hakkını da geri aldı. Off-season’da veteranlara para dökmeye hevesli Jaguars’ın, bu olayda temkinli davranıp Albert’ın mızmızlanmasına kanmadan 32’sindeki oyuncuya büyük paralar bağlamaması ise olmayan “Jaguars hısımlarını” orta yerlerinden çatlattı.

NFL Draft 2017

Jaguars, son yıllarda olduğu gibi yine fena olmayan bir draft geçirdi. İlk tur dördüncü sıra seçimi Leonard Fournette, Maurice-Jones Drew’ün düşüşü sonrası Jaguars’ın elde ettiği en iyi three-down workhorse konumunda. Hem bir power back gibi box’ı karıştıran hem de bir scat back gibi geniş alanda çabukluğuyla tackle’lardan kaçabilen Fournette, önündeki hücum hattının berbat koşu performansına rağmen aslanın ağzındaki ekmekten en azından birkaç parça koparacaktır. Kendisinden 1000 yard’a yakın bir performans beklemek makul gibi duruyor. Tabi ilk preseason maçı sonrasında “NFL’de de amma yavaş top oynanıyormuş, bizim SEC’te bile oyun daha hızlıydı” diyen LSU çıkışlı Fournette, bu demeciyle erken konuşmayı seven koç, yönetici ve oyuncuların membahı olan Jaguars ile oldukça kısa sürede büyük bir özdeşleşme yaşadığını ispat etse de bir özgüven problemi yaşamayacağının da sinyallerini vermiş oldu.

Takımın ikinci tur seçimi Cam Robinson’ın seçilme amacı ise ilk olarak Albert’ın arkasında bir sol tackle derinliği yaratmak ve bir ihtimal de Dolphins’in geride bıraktığımız yıl ilk tur seçimi Laremy Tunsil üzerinde uyguladığı gibi, genç tackle’ı hücum hattının en problemli pozisyonlarından sol guard’da denemekti. Ancak Albert’ın yarattığı fiyasko sonrası Robinson, kendisini bir anda ilk 11 sol tackle’ı olarak buldu. Henüz ilk yılında Robinson’dan, geçen sezonki ilk 11 tackle’ı Kelvin Beachum’un istikrarını beklemek biraz hayal olur. Ancak zaman geçtikçe genç oyuncu, kendisini takıma kabul ettirebilecek potansiyele sahip.

Üçüncü tur seçimi defansif end Dawuane Smoot ise pass rush opsiyonu kısıtlı Jaguars’da iyi bir derinlik yakalamak için ideal bir seçim oldu. 2015 draft’ı ilk tur üçüncü sıra seçimi Dante Fowler Jr., çaylak sezonunu sakatlığı sebebiyle kaçırdıktan sonra geride bıraktığımız sezon ortaya pek de bir şey koyamazken zaman zaman yerini çaylak Yannick Ngkaoue’ye kaptırdı. Sezonu sekiz sack ile bitirerek Tony Brackens’ın franchise rekorunu kıran Ngakoue, Campbell’dan sonra takımın güvenebileceği tek pass rusher konumundaydı. Dolayısıyla kadro derinliğinin oldukça önemli olduğu defansif end pozisyonuna yapılan takviyeyi yerinde buluyorum.

Geçelim preseason’da hype’ını bir hayli genişleten dördüncü tur seçimi Dede Westbrook’a. Ben, birçoklarının aksine Westbrook’un büyük bir patlama yapacağına inanmıyorum, en azından ortada bunun için bir kanıt göremiyorum. İlk top tutuşunu üçüncü çeyrekte karşı tarafın 15618. string savunmacılarına karşı yaptıktan sonra toplam 176 yard’lıktop tutuş ile preseason’ın top tutuş yardı kralı olsan ne olur, olmasan ne olur? Bundan üç sene önce de Jaguars running back’i Jordan Todman preseason’ı koşu yardı kralı olarak tamamlamıştı. Adamın adını hatırlayan veya bilen var mı?

Takım Hakkında Genel Yorumlar

Jaguars, savunmada eksikleri büyük ölçüde giderse de hücum anlamında takımın halen büyük bir quarterback ve hücum hattı problemi bulunuyor. Blake Bortles, istikrarı yakalama konusunda çok büyük problemlere sahip. Kendisi üç sezondur NFL’de boy göstermesine rağmen, preseason maçlarında gördüğümüz üzere halen ciddi saha görüşü problemleri yaşayabiliyor. Buna ek olarak, Bortles’ın bir türlü düzelmeyen pas mekaniği de quarterback’i top kaybı anlamında bir saatli bombaya çevirebiliyor.

Tamam, pas atış şekli bir quarterback için her şey demek değil. Örneğin Phillip Rivers, NFL’in gelmiş geçmiş en absürd pas stillerinden birisine sahip olmasına rağmen kariyerinin sonunda Hall of Fame’i zorlayacak ancak burada bahsettiğimiz fundamental sıkıntısı çok daha temel. Nitekim Bortles, topu elinden çıkarma süresi (release time) en uzun olan quarterback’lerden bir tanesi ve bu da onun fumble ihtimalini fazlasıyla artırıyor.

Off-season döneminde kontratının beşinci yıl opsiyonu kullanılan Bortles, berbat bir hazırlık kampı ve preseason dönemi geçirince Jaguars için ortaya başka bir durum da çıktı. Draft’ın ilk 10 sırasından seçilen oyuncular için o oyuncuların takımlarına tanınan beşinci yıl opsiyonu sayesinde takımlar, genç yıldızlarının çaylak kontratı tamamlandığında, pozisyonlarında NFL’in en çok kazanan 10 oyuncusunun ortalama senelik kazancını garanti ederek bu genç oyuncuları bir sene daha kadrolarında tutabiliyorlar.

Takımlar beşinci yıl opsiyonundan vazgeçebilseler de bu opsiyon sakatlığa karşı korumalı. Yani oyuncu, dördüncü sezonunun sonunda sakatlanıp beşinci sezonunu kaçırırsa beşini yıl opsiyonundan gelen parayı yine kazanıyor. Dolayısıyla Bortles bu kadar kötüyken ve beşinci yıl opsiyonu kullanılmışken oyun kurucuyu bu sezon kenarda tutmak mantıklı olabilir; çünkü olası bir sakatlık, quarterback’in 2018 sezonunda oturduğu yerden salary cap’te bir franchise quarterback’i kadar yer işgal etmesine sebep olacak. 2015 sezonu öncesi Washington Redskins’in Robert Griffin III’yi kenara çekip sezona Kirk Cousins ile başlaması da bu tehlikenin önlenmesi sebebiyleydi. Bu yüzden, Jaguars koç kadrosunun ikinci quarterback Chad Henne’yi Bortles ile ilk 11 rekabetine sokması açıkçası beni fazlasıyla mutlu etti.

İşin savunma tarafında ise Myles Jack’in middle linebacker’a çekilmesi beklenen etkiyi yaratamamışa benziyor. Side by side koşusu hızlı olan, tight end ve slot receiver’ları hem zone hem de bire birde savunabilecek kapasitede olan Jack, savunmanın quarterback’i konumundaki middle linebacker’ın en temel görevi olan hücumu down başlamadan okuma ve takım arkadaşlarına direktif vermek gibi konularda tecrübesizliği sebebiyle halen eksik. Dolayısıyla en azından bir sezon daha Paul Poszluzny ile bu kritik pozisyonu oynamak Jaguars için daha mantıklı.

Buna benzer küçük problemler bir tarafa, Jaguars savunmasının özellikle son iki yılda çok büyük mesafe kat ettiği aşikar. Ancak, savunmanın bu sezon da potansiyelinde oynayacağını düşünmüyorum. Bir savunma ne kadar iyi olsa da, sahada kalma süresinin artması üniteleri fazlasıyla yoruyor. Bunun en çarpıcı örneğini Super Bowl LI’de gördük. Atlanta Falcons, ilk yarı harika bir savunma yapmasına rağmen ikinci yarıda hücumdaki yanlış oyun seçimleri ve alınan cezalar, savunmanın sahada kalma süresini maksimize etti ve bu da üniteleri fazlasıyla yıprattı. Sonuç olarak Tom Brady ve arkadaşlarının uzatmanın ilk drive’ında tereyağından kıl çeker gibi touchdown’a ulaşması kaçınılmaz oldu.

İster Bortles isterse de Henne önderliğinde olsun, Jaguars hücumunun bu sezon yard almakta ciddi zorluk çekeceğini düşündüğümden savunma takımının uzun süreler sahada kalacağını ve özellikle maçın orta ve sonlarına doğru, yıpranmanın etkisiyle ciddi hatalar yapacağını düşünüyorum.

Son Eklemeler…

Sözün özü, bu takımda quarterback ve hücum hattı problemleri çözülmeden savunmaya ne kadar para dökülse yine de işe yaramaz. Ey Shahid Bey, bu takımın daha temel eksiklerini lansman fiyatına kapatmak varken, “İlla da full’ünü isterim” diye birkaç yıldıza ateş pahası ücretler verirsen daha çok seneler “Jaguar aldık ama LPG’li Şahin gibi rölantide stop ediyor” dersin…