Bitime dört maç kala artık heyecan gitgide artıyor. Son zamanlara kalan grup maçları da bu heyecanı iki katına çıkartıyor. Bildiğiniz üzere geçen hafta Pittsburgh Steelers deplasmanda Cincinnati Bengals ile karşı karşıya geldi. Maçı birazdan değerlendireceğim fakat ondan önce konuyu maçta çok talihsiz bir sakatlık geçiren Ryan Shazier’e getirmek istiyorum. Shazier yaptığı tackle sonrası omurgasından sakatlandı ve belden aşağısı hareketsiz kaldı. Bana göre Shazier’in sakatlığı büyük olasılıkla şanssızlık olsa dahi bir noktaya dikkat çekilmesi gerekiyor. Şu an ki toplu sözleşme gereği artık çok az sayılara inen antrenmanlar sonucu, savunma oyuncularının çoğu nasıl tackle yapması gerektiğini bilmiyor. Shazier’in sakatlandığı pozisyonu açın izleyin, tackle’a kask ile başlıyor ve o an rakibini görmüyor bile. Kafasını eğip, ne varsa rakibine giriyor. Eğer bu adam yeterince tackle çalışmış olsa ilk yıllarında, eminim bu sakatlıkların sayıları çok daha az olur. Umuyorum bir sonraki toplu sözleşmede bu antrenmanların sayısı artar ve böyle sakatlıklar azalır. Ben yine her hafta olduğu gibi bu haftaki maçları değerlendireyim ve daha sonra AFC kuzey takımlarının haftaya oynayacağı maçlar ile ilgili öngörülerimi paylaşayım.

Pazartesi gecesi maçında Steelers deplasmanda Bengals ile karşı karşıya geldi ve maçı Chris Boswell’in maçın bitiminde attığı alan golü ile 23-20’lik skor ile kazandı. Maçın ilk serisinde bir interception ile başlayan Steelers, Bengals’ın ataklarını ilk devre boyunca kesmekte zorlandı. İkinci Bengals hücum serisinde top Steelers 25 yardı civarındayken, Andy Dalton’ın Josh Malone’a attığı pastan sonra Malone’a tackle yapan Shazier yere düştüğü anda sol eli ile sırtını tuttu ve ellerinin kuvveti ile sırt üstü pozisyona geldi. Ancak korkutucu olan ise Shazier’in belden aşağısını oynatamıyor olması idi. Shazier önce sabitleyici sedyeye, daha sonra da oyuncu aracına bindirildi ve ambulansla hastaneye kaldırıldı. Tabi ki bu anın Steelers ve hatta Bengals oyuncuları üzerindeki etkisini düşününün. Hemen bir kısa parantez de Bengals QB’si Andy Dalton’a açmak istiyorum. Bu kadar rekabet halinde iki takımın maçında böyle bir olay üzerine Andy Dalton, sedyede yatan Shazier’in yanına gelip iyi dileklerini iletti. Umuyorum ki bu şekildeki centilmenlikler, bu tatsız ve zıvanadan çıkan rekabeti yeniden gerekli seviyelere getirir. Tabi ki daha büyük darbeyi yiyen Steelers oldu bu sakatlıktan. Ryan Shazier çok yetenekli bir ILB olması dışında savunmanın da iletişim kaptanı konumunda. İşin kardeşlik tarafına falan hiç girmiyorum ama pozisyon sonrası Vince Williams’ı kenarda ağlarken görülmesi de pek çok seyirciye de olayın rehavetini göstermiştir. Tabi ki Shazier’ın kaybı, yerine giren Matakevich’in Shazier’in yerini dolduramaması, yedek CB Coty Sensabaugh’un ne koşu ne de pas savunmasında bir etkinlik gösterememesine bir de son haftaların formda görünen hücumunun da uyuması durumu eklendi ve bunun sonucunda ilk devrenin bitimine 31 saniye kala skoru 17-0’a getirdi. Bu 31 saniye de Bell’e atılan screen pası ve Brown’a yapılan faul sonrasında Steelers devreyi 17-3 geride kapattı.

İkinci devre de topu alacak Bengals için işler çok iyi gidiyordu fakat ikinci devre hem Steelers hücumu, hem de Steelers savunması uyandı. İkinci devre Bengals üç sayıda kalırken, Steelers 20 sayı buldu ve maç 23-20 ile noktalandı. İkinci devre ilk hücumunda Steelers iyi giderken, Bell’e atılan bir checkdown pasta, ikinci sene oyuncusu CB William Jackson III saha kenarında tackle yapmayı unuttu ve Bell tabiri caizse yürüyerek 6 puanı Steelers hanesine yazdırdı. Ertesi pozisyonda Bengals geri dönüyor mu derken şaibeli bir hakem kararı ile Bernard’a bir tutma faulu çalındı ve A. J. Green’in 61 yardlık TD’ı iptal edildi. Bu seri de bir alan golü bulan Bengals bu noktadan sonra sadece bir ilk hak kazanabildi. Bu noktadan sonra Boswell’in attığı alan golleri ve Antonio Brown’ın yine muhteşem bir pas tutuşu ile yaptığı TD ile geçildi. Fakat ben buradan sonra maçı konuşmak yerine, bu rekabetin saçmalığından bahsedeceğim. Yine son çeyrekte Bell’e atılan bir screen pasında blok yapmaya gelen JuJu Smith-Schuster, Vontaze Burfict’e görmediği taraftan omzu ile giriyor. Tabi ki bunun üzerine Burfict sakatlanıyor ve maçtan çıkıyor. Daha da fena olanı ise JuJu’nun bu darbeden sonra Burfict’in üzerinde durup sağa sola iyi bir şey yapmış gibi poz vermesi. Zaten bir maç cezasını aldı, gençliğine verelim ve bir daha yapmamasını temenni edelim.

Daha sonra Antonio Brown’un TD pozisyonunda, safety George Iloka topla alakasız bir şekilde direk kaska sert bir darbe vuruyor. Tamam top elinden düşsün diye yapılan bir hareket, yine faullü bir hareket ve bunun için 35,000 dolar ceza geldi. Ama bırakın bu hareketleri artık. Tamam lig sporcu sağlığı ve beyin travmaları için önlemler alıyor ama öncelikle oyuncuların birbirine dikkat etmesi lazım. Önce oyuncuların diğer oyuncuların sağlığını düşünmesi ve böyle saçma sapan hareketlerden vazgeçmeleri lazım. Juju aynı bloğu daha düzgün bir şekilde yapamaz mı? Kesinlikle yapar. Iloka kask yerine gövdeye aynı darbeyi vurabilir mi? Tabi ki vurabilir. Vazgeçin oyunu çirkinleştirmekten artık. Tamam Burfict gibi karşı takımın kaptanının elini sıkmayan bir oyuncu var Bengals takımında ama bırak o kendi terbiyesizliği ile kalsın. Siz oyununuza bakın. Bir de NFL’in iki yüzlü kararından bahsetmek istiyorum. JuJu ve Iloka’ya futbol ile alakalı pozisyonda sporcu sağlığını tehlikeye attıkları için ceza verildi. Pazar günü Bills maçında Patriots’ın yıldız TE’i Gronkowski UFC’de gördüğümüz body slam hareketi ile düdükten beş saniye sonra Bills CB’i Tra’davious White’ı beyin travmasına sokan bir harekette bulundu. Tekrar söylüyorum düdükten beş saniye sonra ve tamamen bilinçlice. Ne ceza aldı peki Gronk? Sadece bir maç, bir. Nasıl bu ikisini aynı kefeye koyuyorsun Roger Goodell? Biri düdük çaldıktan sonra tamamen rakibi sakatlamak için hareket, diğer ikisi ise en azından top oyunda iken alınan yanlış kararlar sonucu yapılan hatalar ve sert hareketler. Neyse yine NFL’in kararına elbet saygı duymak lazım ama bana biraz çifte standart gibi geldi.

Grubun ikinci takımı Ravens ise kendi evinde NFC Kuzey ekibi Detroit Lions’ı 44-20 ile geçti. Maçın genelinde özellikle savunması ile büyük üstünlük kuran Ravens, Flacco’nun 2012’den kalma bir kaç derin pası ve Alex Collins önderliğinde ritm bulan koşu oyunu ile Detroit’e pek şans tanımadı. Ravens için en büyük kayıp maç içinde aşil tendonundan kopup sezonu kapatan ve bu sene Pro Bowl performansı sergileyen CB Jimmy Smith oldu. Ravens bu galibiyetle durumu 7-5’e getirdi ve playoff’lar için büyük bir avantaj elde etti. Browns ise Chargers deplasmanında yine mağlubiyetle ayrıldı ve durumu 0-12’e getirdi. 16 yenilgiye emin adımlarla ilerleyen Browns’ta uzun aradan sonra dönüş yapan Josh Gordon iyi hareketler yapsa da maçın kritik anlarında çaylak QB yine bir fumble ile topu kaybetti ve Chargers maçı noktaladı.

Önümüzdeki hafta Steelers, Pazar gecesi futbolunda ezeli rakibi Baltimore Ravens ile Heinz Field’ta karşı karşıya gelecek. Maçtan bahsetmeden önce kısaca bu rekabeti ile Bengals rekabetini karşılaştırayım. Bu rekabette zamanında çok çirkin seviyelere gelmişti ama o dönemde NFL’de tüm maçlar çok sert oynanıyordu. Troy Polamalu, Ed Reed, Ray Lewis, Hines Ward, Terrell Suggs, Haloti Ngata gibi çok üst düzey fiziksel oyuncular bu rekabeti bir üst seviyeye çıkarmıştı. Bir de tabi ki iki takımında başarılı olan son 20 senesi ve aynı grupta bulunmaları çoğu sene üç maç oynamalarına neden oldu. Ama 2012 yılında Torrey Smith’in kardeşinin bir motorsiklet kazasında yaşamını yitirmesi sonrası Steelers oyuncuları Torrey Smith’e baş sağlığı dilemesi ve artık rekabetin Bengals durumundakinin tam tersine saha içinde kalması, bu rekabeti belki de NFL’in en keyif verici rekabetlerinden biri haline getirdi. Artık bu takımlar sahada en ağır rekabeti yaşayıp, maçtan sonra her sporcunun yapması gerektiği gibi el sıkışıp birbirlerine sarılıyorlar. Eğer bu rekabetin bir tarafındaysanız ve maçlara ısınmak istiyorsanız sıraladığım maçların özetini, hikayesini izlemenizi ya da okumanızı tavsiye ederim: 18 Ocak 2009, AFC şampiyonluk maçı; 15 Ocak 2011, AFC division turu maçı; 14 Aralık 2008; 3 Ekim 2010. Maçların hikayeleri ile ilgili videoları internette bulabilirsiniz.

Neyse maça geri dönersek eğer, Steelers için iyi haber, bu sezon transfer edilen TE Vance McDonald’ın uzun aradan sonra tekrardan antremanlara dönmesi. McDonald pas oyununda pek etki göstermese de koşu bloklamasında diğer iki TE’e göre çok daha başarılı. Açıp McDonald’ın oynadığı maçları izlerseniz, Bell’in koşu performansındaki artışı kolaylıkla görebilirsiniz. Baltimore için ise oyun planı basit. Top kaybı yapma, yıldız punter Sam Koch, 10 yard içine indirsin, savunmada rakibi durdur, iyi bir saha pozisyonu, koşup bir kere ilk hak kazan, Justin Tucker ile 50 yardtan alan golü at. Benim gördüğüm Ravens eğer defansif olarak eli yüzü düzgün bir takıma karşı oynarsa maçı kaybediyor. Bu sene kaybettikleri takımlar şunlar: Jaguars, Steelers, Bears, Vikings ve Titans. Çünkü iyi savunmaya karşı hücum edemiyorlar, sonrasında Ravens savunması ister istemez yoruluyor ve bir şekilde yeniliyorlar. Yine bu hafta da Steelers’ın kazanacağını düşünüyorum ama yine her zaman olduğu gibi yakın geçen bir maç olacak. Skor tahminim 27-22 Steelers.

Diğer takımlardan Bengals kendi evinde Chicago Bears ile oynayacak. Steelers ile oynanan maç Bengals soyunma odasını biraz revire çevirdi. RB Joe Mixon, CB Dre Kirkpatrick ve takımın savunmadaki lideri LB Vontaze Burfict ligin beyin travması protokolünde ve tahmini bu haftaki maçı kaçıracaklar. Onun dışında kasıktan sakatlık yaşayan Adam Jones’ta bu maçı kaçırmasa bile yüzde yüz performans ortaya koyamayacaktır. Bu kadar eksiğe rağmen, Chicago’nun limitli olan pas oyununa karşı çok sorun yaşayacaklarını düşünmüyorum. Maçın kazananını ise Chicago defansif line’ı ile Cincinnati ofansif line’ı arasında olan mücadele belirleyecek. Bengals’ın 23-14 kazanacağını düşünüyorum. Bu haftaki ilginç tahminim ise Browns’ın, NFLTR Podcast tayfasının favori takımı Green Bay Packers’ı yeneceği olacak. Özellikle Kizer’ın top kayıplarını azaltması ve Josh Gordon’ın dönüşü ile bu maçta evinde skor yapabilecek olan Browns, eğer koşu oyununu durdurabilirse maçı kazanmaması için hiçbir neden görmüyorum. Özellikle Davante Adams ile Jason McCourty eşleşmesi maçın izlemeye değer tek mücadelesi olacak. Ancak tavsiyem izlemeyin sonradan özetine bakarsınız. Skor tahminim 31-17 Browns’ın kazanacağı yönünde.

Geçen haftaki tahminlerime gelirsek ise Steelers maçı için 17-14 demiştim. Farkı tuttursam da, skoru tutturamadım. Ravens için 23-21 demiştim, Browns içinde 34-3 ile yenilir demiştim ama sonuçlar benim tahminlerimden baya alakasız çıktı. Pek tutturamadım bu hafta. Ben de bu hafta Ravens-Steelers maçını Heinz Field’te izleme şansı bulacağım. Ama açık tribünün en üst sıralarında bir yerden izleyeceğim, hava sıcaklığı -4 derece ve kar fırtınası bekleniyor. Önümüzdeki hafta izlenimlerimi paylaşıp, belki çekeceğim bazı fotoğraflar (videolar) ile ortamı size en iyi şekilde aktarmaya çalışacağım. Donmazsam bir sonraki yazımda görüşmek üzere…