“Kader, savaşçıya fısıldadı: Bu fırtınaya dayanamazsın.
Savaşçı, fısıltıyla cevapladı: Ben fırtınayım.”

New England Patriots, 2000 NFL Drafı’nda altıncı tur 199. sıradan Tom Brady’i seçtiği andan beri geçen süre: 574.300.740 saniye. Birçok otorite tarafından “Tarihin En İyi Oyuncusu” ünvanlı yakıştırılan Brady için, bir elin parmaklarını dolduracak sayıdaki yüzük bile kendisine verilen değeri tam anlamıyla kanıtlıyor sayılmaz. Ancak Brady’nin lige girdiği günden itibaren (ilk iki yılını saymazsak) seyircilerin en nefret ettiği oyuncu olduğu da bir sır değil. Şimdilik tarihin en iyisi olup olmadığı tartışmalarını kenara bırakalım ve Patriots tarafından seçildiği günün ertesine bakalım…

New England Patriots’ın sahibi Robert Kraft anlatıyor: “İnce, uzun bir genç adamdı. Bana geldi, gözlerimin içine baktı ve dedi ki; Bay Kraft, ben bu organizasyonun şimdiye kadar yaptığı en iyi tercihim.”

Draft esnasında yalnızca ‘sıska, yavaş ve oyunu okuması yetersiz’ diye nitelendirilmiş ve son turlardan seçilmiş bir oyuncu için şüphesiz fazla büyük sözler… Ancak yıllar içinde görecektik ki; Brady’nin seçildiği ilk günden itibaren sergilediği bu kararlılık olmasaydı, normal sezonda ve hatta Super Bowl’larda başardığı deli saçması geri dönüşler de mümkün olmayacaktı. Yıllar sonra, elinde üç şampiyonluk yüzüğü varken NFL Network’e verdiği röportajda gözyaşları içinde bahsi geçen draft günlerini anış şeklinden bile, neden 45 yaşına kadar oynamayı istediğini anlayabiliyoruz: “İnsanlar sizin hakkınızda ne bilebilir ki? Kariyerim baştan itibaren kendimi ispatlama çabamdan ibaretti.”

Her ne kadar Patriots’a baktığımızda tarihte görülmemiş bir ‘hanedanlık’ görüyor da olsak, aslında Brady’nin hikayesi hiç de peri masalı şeklinde başlamadı. 41 yaşına girdiği şu günlerde, kırdığı yüzlerce bireysel rekorun yanında kıramadığı birkaç rekorun nedeni, kariyerinin ilk yıllarında istatistik hanesinin Rodin heykelleri kadar temiz olması. Kariyeri boyunca her saniye karşılaştırıldığı Peyton Manning lige adımını attığı andan itibaren bir yıldızdı. Amerikan futbolunun en takım bazlı spor olduğunu bir anlığına unutacak olursak, belki de iki oyuncu arasındaki en temel fark kendini ispat etme gerekliliğinden tomurcuklandı. Tom Brady ilk yılında üç pas denemesinde bulunmuş, onlardan da yalnızca birini başarıyla tamamlayarak sezonu altı yard istatistiği ile bitirmişti. İkinci sezonunda Drew Bledsoe’nun iç kanamayla sonuçlanan ağır sakatlığı, Tom Brady ve Bill Belichick hanedanlığı için kırılma noktasıydı. Sakatlığın ardından takımın yönlendiricisi pozisyonuna geçen Brady, New England Patriots’ı tarihinin ilk şampiyonluğuna ulaştırıyordu. İşte bu şampiyonlukta, sıradan bir oyuncu ile Tom Brady arasındaki nüans gözümüze çarpıyor… Super Bowl XXXVI’da karşılaşmanın son 1:30 dakikasında 17-17 eşitlik devam ederken spikerlerden, Boston şehrindeki taraftarlara kadar herkesin dilinde tek bir cümle vardı: Süreyi erit!

Oysa Tom Brady çaylaklığın pelerinine sığınmıyor, riskleri alıyor, takımını 48 yarda kadar taşıyor ve Adam Vinatieri’nin vuruşuyla ilk Super Bowl MVP’si ödülünü kazanıyordu. Hayatını tırnağıyla kazıyarak kazanan insanların ortak özelliğidir, ihtiyaç duyulduğunda harekete geçmekten tereddüt etmezler. Bill Belichick’in hanedanlığın temeline oturttuğu “Do Your Job” felsefesinin vücut bulmuş hali, 24 yaşındaki bu gençten başkası değildi.

İlk şampiyonluğun ardından gelen üç yıldaki iki şampiyonlukla Patriots ulaşılması çok zor bir çıta belirledi. Ayrıca kazanılan her türlü başarı, Tom’a duyulan nefreti de biraz daha körüklüyordu. Tekrar tekrar söylediğimiz üzere, Tom’un kariyeri asla Bosch’un Dünyevi Zevkler Bahçesi’ne benzer bir yol değildi. Kariyeri boyunca birçok şeyle suçlandı. Siyasi isimlerle arkadaşlığından, topun havasını indirme (deflategate) skandalına kadar uzayan geniş bir liste bahsettiğimiz. Aslında yeterince iyi bir QB olmadığı ve Belichick’in kurduğu muhteşem sistemin ekmeğini yediği düşüncesi ise bunlar arasında en yaygın olandı. Ne var ki bu görüşün savunucuları, çoğu zaman Belichick’in savunma odaklı bir koç olduğunu da unutuyorlardı. Kam Chancellor, Richard Sherman, Earl Thomas ve Bobby Wagner’lı Seahawks savunması karşısında, en büyük geri dönüşün yedi sayıdan yapıldığı Super Bowl’da hem de son çeyrekte 10 sayıdan geri döndüğünde de “Tom Brady sistem QB’si” görüşünü koruyan insanlar oldu. SB 51’de tarihin gördüğü en büyük geri dönüşe 28-3’den imza attığında ve bunu takımın en önemli oyuncusu Rob Gronkowski yokluğunda, hücumdaki takım arkadaşlarının tamamı dördüncü tur ve sonrası seçimleriyken, 39 yaşındayken başarırken de düşüncesi değişmeyen insanlar oldu. SB 51’de tanıklık ettiğimiz insanüstü olay, bu yazının kaleme alınıyor olmasının temel nedenidir. Zira birçok spor branşında, birçok kusursuza yakın oyuncu vardır. Ancak bahsi geçen tanıklık, nezdimde herhangi bir spor müsabakasının çok üzerinde, kuvvetle muhtemel patolojik bir sorundur. Daha da önemlisi bu patolojik sorun öyle bir seviyede ki, ligde Tom Brady karşısında oynayan her oyuncu buna tanıklık ediyor hatta bunu kabulleniyor. Şimdi bunu kanıtlayan bir konuşmadan bahsedelim…

SB51’da Tom Brady’nin ilk yarıda attığı dramatik Pick-6 -ve kaybetmiş olsalar muhtemelen ikonlaşacak yerde yattığı fotoğrafı- sonrasında, Patriots henüz toparlanmış değil. Birçok izleyen maçı kapatmış bile. Falcons tarafında ise kenarda Taylor Gabriel ve Mohamed Sanu konuşuyor: Bu gidişle Patriots’a 40 civarı atacağız gibi duruyor, diyor Sanu. Gabriel ise aradaki inanılmaz farka rağmen şöyle cevaplıyor: “Karşımızdaki Tom Brady dostum”…

Keza maçın ilerleyen döneminde Tom Brady herhangi bir spor müsabakasında şahit olunmuş en muhteşem geri dönüşlerden birinin lideri oluyor (466 yard, iki TD). Az önce bu yazının kaleme alınma sebebinin o maç olduğunu dile getirmiştim. Maçta fark 25 sayıya çıkmışken bile koruduğu soğukkanlılık, gözlerindeki ancak çok özel oyuncularda gördüğümüz -Kobe ve Jordan’dan aşina olduğumuz- öldürme içgüdüsü ile başardığı şey muhtemelen tekrar izleyemeyeceğimiz kadar değerli. Tom Brady bu şampiyonluğu ile kariyeri boyunca “Tarihin En İyi Oyuncusu” tartışmalarında kıyaslandığı -kendi çocukluk kahramanı- Joe Montana’nın bir yüzük üzerine çıkmış olmuştu. Yüzük savaşlarında gelinen nokta, birçok insan için tarihin en iyi oyuncusu tartışmalarını da bitirmiş bulundu. Öte yandan ligin en yetenekli QB’lerinden -aynı zamanda Brady’nin en çok kıyaslandığı oyunculardan- Aaron Rodgers malum geri dönüşün ardından yüzük tartışmalarının gereksizliğine noktayı koyuyordu: “En iyisi olduğunu kanıtlamak için kazanmasına gerek yoktu.”

NFL Network’ün ligdeki oyuncuların görüşleriyle 2011 yılından beri hazırladığı yılın en iyi 100 oyuncusu listesinin 2018 versiyonu Hazian ayında tamamlandı. Birinci sırada tahmin edebileceğiniz üzere Tom Brady var ki bu listede iki defa zirveye yerleşebilmiş başka bir oyuncu yok ve bu Tom’un üçüncü birinciliği. Listeyle ilgili verdiği röportajda ligin birçoklarına göre en iyi savunma oyuncusu ve Super Bowl 50’nin en değerli yuncusu Von Miller, birçok şeyi özetliyor: “Onun önüne başka bir oyuncuyu koyabilirdim. Ancak yaptıklarını göz önüne alırsak, kendisine ne kadar iyi baktığını, başardıklarını görünce… Bunu yapan insanlar yalnızca nefret dolu kişilerdir. Ben böyle biri değilim. O, ligin en iyisi.”

Geçtiğimiz sezonun MVP ödülünü kucaklamasına rağmen yedek QB Nick Foles’a şampiyonluğu kaybetmiş de olsa biliyoruz ki Brady bu sene yine zirvede olacak. Yedek bir QB karşısında kaybettiği eleştirisini yaparken 505 yard pas dağıtıp (Super Bowl rekoru), üç TD ve sıfır INT ile maçı tamamladığını ve bunları 40 yaşında yaptığını da unutmamak gerek. Nasıl ki ligde nefes alan her oyuncu, karşısında Tom Brady varsa asla büyük konuşmaması gerektiğini biliyorsa, biz izleyiciler de onun hanedanlığı üzerine asla bahis oynamamamız gerektiğini biliyoruz.

Beş şampiyonluk, dört Super Bowl  MVP ödülü, üç normal sezon MVP ödülü ve daha nice heykeller, rekorlar… Ancak bunların hiçbiri Tom Brady’nin kusursuzluğunun güzellik noktasında bulunmuyor. O, lige adımı atalı 574.311.350 saniye geçti. Geçen her saniye yeni bir kendini kanıtlama mücadelesiydi. 41 yaş emeklilik için hiç de fena bir yaş sayılmaz, özellikle de geçmişinizde ulaşılması imkansıza yakın bir hanedanlık varsa. Oysa Brady 45 yaşına kadar oynayacağını çoktan açıkladı bile. Şimdi altıncı şampiyonluk yüzüğü için tekrar geliyor. İşte bu, daha önce kendi alanlarında zirvenin sahibi isimlerde göremediğimiz bir şey. Her şeyin fiziksel güç temelinde şekillendiği oyunda, Tom Brady’i tarihin en iyi oyuncusu yapan şey…

“Eğer benimle rekabet edecekseniz, hayatınızdan vazgeçmeye gönüllü olsanız iyi olur çünkü, ben kendiminkinden vazgeçiyorum.” – Tom Brady