Haftanın maçlarına aday bile olmayan ve kimsenin umursamadığı maçta Miami Dolphins kendi konferansındaki rakibi Buffalo Bills’i 21-17 yenerek Miami’de oynadığı maçlarda durumu 5-1’e getirerek bu alanda sessiz sakin ilerlemeye devam etti. Dolphins’ten önceki iki maçı olan Jets ve Jaguars maçlarından galibiyet ile ayrılan Buffalo Bills ise bu maçta galibiyeti son saniyede Josh Allen’ın pasını yakalayamayan Charles Clay ile kaçırdı. Hücum performansı *adına sezonun en kötüleri arasında gösterilen Buffalo Bills’i bu maçta ilk defa izleyen biri herhalde ilk 10’da olduğunu zannedebilir. Bu tabii ki de Dolphins savunmasının bir başka başarısı diyebiliriz.

Maçtan da öte 12. haftada kaybedilen Colts maçından sonra son üç sezonda toplam 25 maç kaçıran Ryan Tannehill ve verdiği hatalı kararlarla maçın seyrini olumsuz anlamda değiştiren Adam Gase bu maçın adeta hedef ikilileriydi diyebiliriz. Bu maç özelinde gayet baskı altında gözüken bu ikili, hafta içinde de Miami basınından fazlasıyla eleştiri almışlar olacaklar ki maç içinde de birçok hatalı karara imza attılar. Özellikle Ryan Tannehill’in bu maç için topu elinden çıkarması gereken sürede çıkarmaması ve üstüne Dolphins hücum hattı oyuncularının yetersizliği sayesinde her maç en az iki kez sack olarak rakip savunma hattı oyuncularının sözleşmelerindeki bonus paraları almalarını sağlıyor. 16-24 pas tamamlama, üç TD pası ve bir interception ile maçı tamamlayan Tannehill, pas ile kazanılan yardda toplam 137 yard takıma kazandırdı ve bu alandaki 2015’ten sonra en kötü performansını göstermiş oldu.

Fakat bu hafta Ryan Tannehill’e rakip olan ve son yıllardaki en ilginç çaylak oyun kurucu olan Josh Allen’a geniş bir parantez açmak istiyorum Josh Allen’ı yazmadan önce ise şunu belirtmek gerek, 22 yaşındaki Allen maçta pas opsiyonu bulamadığı anlarda hemen koşuya geçmesi bir yana 10 yardı tamamlasa bile koşusuna devam etmesi ve gidebildiği yere kadar topu taşıması izlerken benimle beraber herkesin dikkatini çekmiştir eminim. Bu maçta Buffalo Bills’in running back’i LeSean McCoy, 52 koşu yardı ile oynarken Josh Allen 135 koşu yardı ile oynadı ve bu sezonki en yüksek koşu yardı sayısına ulaştı. Evet, bunları bir oyun kurucu için yazmak gerçekten ilginç. Hatta işin daha ilginci bu sezonun MVP adayları arasında gösterilen Rams forması giyen Tod Gurley, Detroit Lions maçında 132 yardda kalırken Allen’in 135 yard koşması gerçekten enteresan. Ayrıca Allen, Dolphins maçını 18-33 pas tamamlama, iki TD pası ve iki interception ile tamamldı.

Kolej kariyerinde üç sene Wyoming forması giyen Josh Allen ilk sezonunda sadece iki maç oynarken, ikinci sezonu olan 2016 sezonunda ise büyük bir çıkış gösterdi. Oynadığı 14 maçta 209-373 pas tamamlama, 28 TD pası ve 15 interception ile ligi bitiren Allen aynı sene içinde birçok istatistikte üst sıralarda yer aldı. 2017 sezonunda ise çıktığı 11 maçta 152-270 pas tamamlama, 16 TD pası ve altı interception ile oynayan Allen, 2018 NFL Draftı’nda birinci tur yedinci sıradan Buffalo Bills tarafından seçildi. Nathan Peterman’dan sonra ikinci oyun kurucu olarak takıma katılan Allen bu sene en kötü hücum istatistiklerine sahip Buffalo Bills için adeta bir umut oldu ve Peterman’ın kötü performanslarından sonra birinci oyuncu kurucu pozisyonuna yükseldi. Dolphins maçı da dahil olmak üzere 101-109 pas tamamlama ile oynayan forma giydiği sekiz maçta beş TD pası ve yedi interception ile oynadı. Yaptığı koşuların dışında pas oyunlarında da etkili olan Josh Allen, Buffalo Bills için büyük bir şans ve çok iyi bir draft seçimi diyebiliriz. Eğer Buffalo Bills, Josh Allen etrafında bir doğru yapılanma oluşturursa ise gelecek yıllara damga vuracak bir oyun kurucunun gençlik yıllarını izliyor olabiliriz.

Evindeki altıncı maçta beşinci galibiyetini alan Miami Dolphins’te dış sahada adeta kedi yavrusuna dönen Dolphins hücumu Miami’de oynanan maçlarda ise deyim yerindeyse aslan kesiliyor. Houston Texans ve Green Bay Packers maçlarında nerede olduklarını şaşıran Dolphins hücumu bu maçtaki istatistikleri ile gene dikkat çekti. Özellikle Jakeem Grant’in sakatlığından sonra performansında gözle görülür biçimde artış olan Kenyan Drake en dikkat çeken isimlerin başında geliyor. Hem koşu oyunlarının hem pas oyunlarının adeta merkezi haline gelen 24 yaşındaki running back Kenyan Drake son maçlarda skor yükünü tek başına çekiyor desek yalan olmaz. Koşu oyunlarında yedi top taşıma ve 31 yard koşu mesafesi kat eden Drake pas oyunlarında ise iki pas yakalama, bir TD ile oynadı ve son iki maçtaki üçüncü ve bu sezonki sekizinci touchdown sayısına ulaştı.

Maçtaki diğer sürpriz isim ise ekim ayında Dallas Cowboys tarafından serbest bırakılıp kasım ayında Dolphins ile sözleşme imzalayan wide receiver Bruce Butler. Dolphins ile ilk maçına geçen hafta Colts karşısında çıkan Butler herhangi bir istatistik kaydedemedi. Fakat bu maçta hücum oyuncularının önemli kısmı sakat olan Dolphins’te ilk istatistiklerini yakaladı ve dört pas yakalama ile oynadı. Son maçların suskun ismi Kenny Stills ise hafta içi pas oyunlarında hedef olmadığı için kızgınlığını dile getiren açıklamalarından sonra dört pas yakalama ve bir TD ile oynadı ve ekim ayında oynanan Lions maçından sonra ilk touchdownı yaptı. DeVante Parker ise fantezide kendisini seçenleri üzmedi ve dört pas yakalama ve bir TD ile oynadı.

Buffalo Bills hücumu ise oynadığı New England Patriots’a karşı atı, Indianapolis Colts’a karşı beş ve Chicago Bears’a karşı dokuz sayı elde ettikten sonra oynadığı Jets maçında 41, Jaguars maçında 24 ve en son oynadığı Dolphins maçında da 17 sayı kaydederek ilginç performansların bir yenisini ekledi.

Dolphins hücumu için yaptığımız eleştirilerin aynısı Dolphins savunması içinde yapabiliriz. Fakat tek fark savunmanın maça kafaca hep geç gelmesi hatta bazen hiç gelmemesi. Çok istikrarsız bir görüntü veren Dolphins savunması toplamda 58 tackle ve iki sack ile maçı tamamladı. Kiko Alonso gene savunmadaki en önemli parçaydı ve yaptığı 11 tackle ile bu sezonki toplam 106 tackle sayısına ulaştı ve genel istatistiklerde ikinci sırada yer aldı. Bobby McCain bu seneki ilk sack’ini elde etti. Diğer sack ise Robert Quinn’den geldi. Fakat bu maçta en dikkat çeken isim kuşkusuz 2016 NFL Draftı’nın ikinci tur seçimi olan Xavien Howard idi. Maçta iki interception yapan Howard bu sezonki toplam yedinci interception’ına ulaşmış oldu ve bu alanda şu an lig lideri konumunda bulunuyor.

Takımın röportaj veren tek ismi olan Cameron Wake maç sonraki açıklamalarında ise playoff hedefinin kendi radarında olmadığını Aralık ayındaki maçları kazanmanın önemli olduğunu söylemesi, takımın şu an playoff odaklı olmadığını açıkça gösteriyor. Elindeki fırsatı dış saha maçlarını kaybederek çok zora sokan Dolphins’in gelecek maçta Tom Brady’nin NFC Doğu’yu yıllardan beri domine eden New England Patriots’ı ile karışılacak. Tek olumlu istatistik Miami’de oynanan son beş maçta Dolphins’in dört galibiyeti olması. Maçın büyük favorisi Patriots olsa da iç sahadaki galibiyet serisinin devam etmesini umuyorum…