NFL hayranları için Pazar günü televizyonun ya da bilgisayarın başına oturup NFL maçlarını takip etmek tam bir keyif ve eğlencedir. Aynı zamanda desteklediği takımın maç kazanması keyfine keyif katacağı kesindir çünkü doğal olarak herkes kendi takımının maçı kazansın ister fakat bu maç kazanma işi tam anlamıyla “Mucize” olacağı veya olabileceğini kimse düşünmez. İşte bu mucize olayı Pazar gecesi Miami’de gerçekleşti. Tüm umutların ve hatta sürenin bitti anda son topu kullanan oyuncular ne düşündü bilmiyorum fakat ben çoktan bu takımın gelecek planını kurmaya başlamak için hemen kolej futbolunu takibe almayı, oradaki oyuncuları incelemeyi ve koç adayları ile alakalı bir yazı hazırlamak için kolları sıvamıştım. Fakat 32 numaralı turkuaz formalı bir oyuncunun elinde topla rakip takımın sahasında koştuğunu ve diğer beyaz formalı oyuncuların ise onu kovaladığını gördüm. Ne olduğunu anlamaya çalışırken o an benim için bilinmezliğin en üst noktasıydı. Bu oyuncu Kenyan Drake’di ve çizgiyi geçip TD yaptığında işin rengi tam anlamıyla değişti. Muhtemelen o anı canlı izleyenler NFL tarihinin en iyi touchdown’larında birine tanıklık etmiştir. Bu tarihi olayı uzun uzun anlatabiliriz fakat onun öncesinde biraz maçtan bahsetmezsek olmaz.

Pazar günü Miami Dolphins sahasında New England Patriots’u ağırladı. Her iki tarafta kendisi için çok kritik maç olacağının farkındaydı. Bir tarafta playoff için yarış veren fakat aynı zamanda eleştirilerin hedefi olan Miami Dolphins, diğer tarafta Miami’de oynadığı son beş maçın dördünü kaybetmiş fakat playoff’u garantilemiş New England Patriots. Maçın zor olacağı Dolphins’in evinde oynadığı maçlarda (bu maçtan önce) 5-1 olduğundan belliydi denebilir. Fakat istatistikler bunun tam tersini söylüyordu. QB savunmasında ligin en kötülerinden olan Dolphins’in savunması bir yana rakip yaşayan efsane Tom Brady olunca işleri kağıt üzerinde kaybetmek daha basit gözüküyordu. Fakat sanıldığı kadar kolay olmadı. Patriots savunması da bu maçta alarm verdi ve eski dostları olan Brandon Bolden’ı durduramadılar. Üstüne Patriots kicker’ı Gostkowski’nin gününde olmamasından dolayı kaçırdığı alan golleri Patriots’a pahalıya mal oldu.

Geçen hafta kazanılan Buffalo Bills maçı Dolphins için hem kazanç hem de kayıp oldu. Xavien Howard, Bills maçından sonra antrenmanlara çıkamadı. İkinci interception’ını yaptıktan sonra sol dizine aldığı darbe Howard’ın bu hafta içi antrenmanlara çıkmasına engel oldu. Hafta içi açıklamalarında koç Adam Gase, Xavien Howard’ın ameliyatlık veya herhangi bir operasyon gerektiren bir durumu olmadığını fakat kendisini riske etmek istemediğini söylemesi bir anda işleri tersine döndürdü diyebiliriz. Yaptığı yedi interception ile birinci sırada bulunan Howard’ın eksikliğinin hissedileceği açık bir şekilde gözüküyordu. Gerçi maçta iki takımın da intercepiton yapamadığını düşünürsek pek bir kayıp olmadı gibi görülebilir fakat Howard şu an bu takımın Kiko Alonso ile birlikte savunmanın deyim yerindeyse bel kemiği. Gelecek maçlarda olup olmayacağı bu haftaki tetkikler sonucu açıklanacak…

Maça Patriots hücumu ile kafa kafaya başlayan Dolphins hücumunda en etkili isim şaşırtıcı bir şekilde Eylül ayında sözleşme imzalanan Brandon Bolden oldu. Altı sene Patriots forması giyen 28 yaşındaki oyuncu Miami’de bu sezon pek forma şansı bulamadı fakat maçtan da görüldüğü üzere Patriots’a iyi odaklanmıştı. En son 2015 yılında New England forması giyerken TD yapan Bolden üç yıl aradan sonra TD sevinci yaşamış oldu. Toplamda iki top taşıma ve 60 yard koşu ile oynayan running back iki TD ile çok iyi iş çıkardı. Bir diğer running back Frank Gore ise kelimenin tam anlamıyla yaşlı bir kurt. Maç sonrası taraftarlar yorumlarında “Bu adam gerçekten 35 yaşında mı?” şeklindeki gelen sorular herkesin aynı fikirde olduğunu kanıtlar nitelikte. Özellikle kritik yerlerdeki koşu hücumlarının etkili olmasıyla maçın kazanılmasında önemli bir payı olan Gore 12 top taşıma ve 92 yard ile maçı bitirdi…

Pas oyunlarında ise Ryan Tannehill sessiz sedasız son üç maçta sekizinci TD pasını atarak bu sezon ki 16. TD pasını attı. 14-19 pas tamamlama ile yüzde 73 pas isabeti oranını yakalayan Tannehill bu alanda Eylül ayında oynanan Raiders maçından sonra en yüksek pas isabeti yüzdesine ulaştı. Son üç maçta sadece bir interception atması ise bir başka ilginç istatistikten biri. Eğer daha önce dönmüş olsaydı belki şu an Dolphins wild card için daha güçlü bir konumda olabilirdi. Tannehill’in rakibi Tom Brady ise 27-43 pas tamamlama ile yüzde 62 pas isabeti ile oynadı. Üç TD pası atan Brady, özellikle kritik hücumlarda attığı kötü paslar ile Patriots’ın maçı erkenden koparmasına engel oldu.

Maç özelinde Tannehill’in en çok isabet bulduğu isim Kenny Stills oldu. Son zamanlardaki performansı eleştirilen Stills’in 8-9 pas yakalama, 135 yard ve bir TD ile bu sezonki en iyi maçını oynadı ve takımının galibiyetinde büyük pay sahibiydi. Bir diğer eski dost olan Danny Amendola ile sadece 1 pas yakalama ile oynayabildi. Dallas’tan serbest bırakılıp Miami ile sözleşme imzalayan Brice Butler ise bu sezonki ilk TD’nı elde etti. Fakat hafta içi Miami basınında çıkan haberlerde ise Dolphins’in şu an sadece 800 bin dolara oynayan Brice Butler ile devam edeceği ve DeVante Parker’ın aldığı 9.5 milyon dolarlık kontratından vazgeçip sezon sonu serbest bırakacağı haberleri çıktı. Açıkçası Brice Butler, Dallas’taki son performansından sonra bu sezon doğru düzgün forma şansı bulamadı ve takımın elinde receiver kalmamışken sahneye çıkan Parker, dönüş yaptığı Texans maçından sonra etkili bir performans gösterdi. Şu an salary cap’te yedi milyon dolarlık bir boşluğu olan Dolphins için eğer DeVante Parker giderse yerini doldurmak için nasıl bir yol izleyeceğini ve Butler’ın performansı yeterli olup olmayacağını sezon sonunda göreceğiz.

Patriots hücumuna gelecek olursak çaylak running back Sony Michel 20 top taşıma ve 57 yard ile bu sezon kısmen eleştirilen tight end Rob Gronkowski ise sekiz pas yakalama,107 yard ve bir TD ile oynadı. Son maçların öne çıkan ismi James Develin ise bir önceki hafta oynadığı Vikings maçında yaptığı iki TD’dan sonra bu maçta da bir TD ile son haftalardaki çıkışını sürdürdü. Patriots’un pas oyunlarındaki en etkili ismi ise Julian Edelman oldu. 32 yaşındaki wide receiver 9-12 pas yakalama ve bir TD ile maçı tamamladı…

Ve tabii ki de en özel isim hem bu maç için hem de son maçlardaki gösterdiği performansla Dolphins hücumunun can simidi olan Kenyan Drake… 24 yaşındaki running back koşu oyunlarında altı top taşıma ve 24 yard; pas hücumlarında ise bir top yakalama ve 55 yard ile oynadı. Fakat o bir top yakalama NFL tarihine altın harflerle geçti. Maçın son hücumunu kullanan Dolphins’te önce Tannehill pası ile Kenny Stills’i buldu ardından DeVante Parker’a pasından sonra Parker sağ tarafında Drake’in koşusunu gördü ve topu ona bıraktı ve bu andan sonra Kenyan Drake 55 yardlık bir koşu ile o tarihi TD’nı yaptı. Fakat o sırada dikkat çeken en önemli iki detaydan bahsetmek gerek. Birincisi, Tannehill’in pası sonrası koşuya devam eden 31 yaşındaki hücum hattı oyuncusu Ted Larsen’in New England Patriots’ın safety pozisyonunda oynayan oyuncusu Patrick Chung’a yaptığı blok muhtemelen hem kariyerinin hem de NFL’in en değerli bloklarından biri oldu ve bu mucizevi anın oluşmasında en önemli pay sahiplerinden biriydi.

İkinci önemli detay ise Bill Belichick’in Rob Gronkowski’yi o pozisyon için safety pozisyonunda oynatmasıydı. Kenyan Drake ile birebir kalan Gronkowski, Kenyan Drake’in bir anda yön değiştirmesi ile ters ayakta yakalandı ve dengesini kaybetti. Koç Belichick’in bu hamlesi maç sonunda çok eleştirildi. Fakat sadece eleştirilen kararı bu değildi. Son hücumda Brady ile pas oyunu yerine Sony Michel ile koşu hücumunu tercih etmesi başka bir eleştiri konusu oldu.

Her zaman çok eleştirdiğim Dolphins savunmasını ise bu maç için birçok hataları olsa da eleştirmemeye karar verdim çünkü hem bu galibiyetin tadını bir hafta daha çıkarmak istiyorum hem de bu sefer çok da kötü bir performans sergilendiğini düşünmüyorum ama Xavien Howard’ın eksikliği çok hissedildi. Kiko Alonso yine savunmanın en iyilerindendi ve 10 tackle ile maçı tamamladı. Çaylak Minkah Fitzpatrick ise bu sezon ki en iyi performanslarından birine imza attı ama bazı pozisyonlarda yavaşlığı dikkat çekti. Gene de Dolphins için iyi bir draft seçimi diyebiliriz. Bobby McCain ise bir sack ve yedi tackle ile oynadı ve son maçlardaki çıkışını sürdürdü. Maçtaki diğer sack ise Robert Quinn’den geldi. 28 yaşındaki DE bu sezonki 4.5 sack yaparak savunmadaki istikrarını devam ettirdi. Cameron Wake’te ise yavaş yavaş yaşlılık sinyalleri aldık desek yalan olmaz. 36 yaşındaki oyuncunun bu sezon için tackle ve sack istatistiklerinde geçmiş yıllara göre düşüşünün gözle görülebilir olması Wake için emeklilik çanları çalmaya başladı diyebiliriz.

Öte yandan Patriots savunması ise bu maçla birlikte alarm verdi. Koşu oyunlarında genel savunma istatistiklerinde on sekizinci sırada yer alan Patriots, pas oyunlarında ise yirmi üçüncü sırada yer alıyor. Fakat Patriots defansının 35 yaşındaki Frank Gore’u durduramaması Super Bowl adayı bir takım için gerçekten kötü bir durum…

Evindeki yedinci maçında altıncı galibiyetini alan Miami Dolphins, playoff umutlarını evindeki kazandığı maçlarla canlı tutmaya çalışıyor. Bu maçın etkisi kalan üç maça mutlaka yansıyacaktır fakat oyuncuların maçın etkisinde çok fazla kalmaması ve kalan maçlara odaklanmaları koç ekibinin ayrı bir görevi. New England Patriots için birkaç bir şey söylemek gerekirse, bu savunma ile playoff’ta işleri pek kolay gözükmüyor. Emekliliği yaklaşan Tom Brady için acaba son Super Bowl’unu oynayabilecek mi soruları da gelmeye başladı. Fakat Belichick gibi bir koç varken bu kötü performansın sürekli olacağına inanmak gerçekten zor. Mutlaka bu takımdan kalan maçlarda savunma ve hücum yönünden pozitif şeyler göreceğimize inanıyorum ve playoff’larda daha iyi bir Patriots izleyeceğiz.

Gelecek hafta Vikings ile karışılacak olan Dolphins’te deplasman fobisini bu maçla kırabileceğini söylemek zor. Fakat Vikings’in, Pazartesi’yi Salı’ya bağlayan gece oynanan ve kaybedilen Seattle Seahawks maçından sonra hücum koordinatörünü kovması Dolphins açısından pozitif bir olay. Miami’nin şu an için wild card’daki en önemli rakibi Baltimore Ravens’ın da maç kaybetme ihtimali en az Vikings maçı kadar önem taşıyor…