Öncelikle belirtmemde fayda var; son derece kişisel olan listemi son derece kişisel-garip nedenlere dayandırarak oluşturdum. Takımın seyir zevki vermesi de önemli tabii ama mesela tek bir oyuncusuyla, içinde barındırdığı skandallarla, beklentilerin altında kalacak olma ihtimalleriyle, “Herkese göstereceğim” motivasyonuyla dolu oyuncularıyla bazı takımlar öne çıktı benim için. Bir de kazanan takımlar zaten eskiden beri beni kendilerinden iterler. Bu yüzden Chiefs ve 49ers’ı listeme almayı düşünmedim bile. İşte nedenleriyle beni 2019-2020 sezonu için en çok heyecanlandıran 11 takım…

1- NEW ENGLAND PATRIOTS ve TAMPA BAY BUCCANEERS

Yeni sezon için en çok heyecanlandığım takım hanesinde iki takım var. Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan… Tom Brady, koçu Bill Belichick olmadan başarılı olabilir mi? Peki Belichick, QB’si Brady olmadan playoff yapabilir mi? Bu sene her iki takımın maçını izlerken diğer takım bu hafta ne yapacak diye düşünmemek zor olacak. Açıkçası bana göre en heyecan verici oyuncusu bir cornerback (Stephon Gilmore) olan Patriots’ı, Brady sonrası Bill Belichick – Jarrett Stidham ikilisi ne yapacak merakıyla izleyeceğiz. Geçen sene “Ama silahı yoktu” diye izlenen Brady’nin de elinde ligini en iyi WR ikilisi (Odell-Jarvis ve Julio-Calvin kusura bakmasın), eski takım arkadaşı Gronk ve iki iyi tight end varken ne yapacağını göreceğiz. Patriots, 5-11’le kötü bir sezon geçirse de eğleniriz, sürpriz yapıp wild card takımı olsa da. Buccaneers, playoff yapamazsa da büyük olay olur, konferans finaline çıkarsa da. Stidham beş maç sonra yerini Hoyer’a bıraksa, sonra da camiadan Cam Newton sesleri yükselse, Brady de sezonu 18 TD, dokuz INT ile bitirse ve hepimiz “Meğerse yaşlanmış garibim” desek fena mı olur? Bize de konuşacak bir sürü şey çıkar…

2- CLEVELAND BROWNS

Geçen sene izlemekten en zevk aldığım takım. Oyun kalitesinden değil tabii ki, koçlarının kötülüğünden, Baker’ın çöküşünden, Myles Garrett’ın karakolluk hareketinden, Odell’in sahada taktığı iki milyon dolarlık saatinden, kısaca her hafta saha içi ya da dışı bir olay yaşamalarından dolayı zevkle takip ettiğim bir organizasyon kendileri. Baker bu sene ilk senesinin üstünde bir performans yakalayamazsa yeni Mitch Trubisky olabilir, Odell muhtemelen “Come get me” dediği bir takıma takas olur, biz de “Bu Brown bir 10 sene daha adam olmaz” der, şansımızı Case Keenum ile denesek durumdan bir ‘Cleveland Miracle’ çıkartamaz mıyız diye düşünmeye başlarız. Gerçi ben bütün bunlara gerek kalmadan Baker’ın fena olmayan bir sezon geçireceğini, darbe aldıktan sonra bile ortalama dört yard gidebilen Nick Chubb’ın kariyer sezonu yaşayacağını, yeni koç ve Austin Hooper-Jack Conklin hamlelerinin playoff’a yeteceğini düşünüyorum. Kısaca Browns’ı izlemek için gün sayıyorum.

3- DALLAS COWBOYS

İzlerken, hakkında yorumları dinlerken, sahibiyle ilgili bir şeyler okurken en çok heyecanlandığım takım ‘Amerika’nın Takımı’ Cowboys. Sezonun başlamasına üç ay kala hala kontratını imzalamayan bir Dak Prescott’ın sezon içinde yerini Andy Dalton’a kaptırabilecek olma ihtimali bile beni benden alıyor. Ezekiel Elliott çaylak sezonundaki kadar heyecan versin istiyorum. CeeDee Lamb kardeşimiz Amari Cooper ve Michael Gallup’dan daha iyi bir sezon geçirsin, Mike McCarthy ne bileyim bir Eagles galibiyetinden sonra “Bu takımın ilacı benim!” diye bağırsın istiyorum. Ancak işte biliyorum, bunların hiçbiri olmayacak, belki de zar zor playoff yapılacak ve biz bundan çok zevk alacağız!

4- NEW ORLEANS SAINTS

PFF Fantasy Football’a göre Alvin Kamara RB’lerde, Michael Thomas da WR’lar arasında pozisyonlarında bir numaralı oyuncular. Buna QB Drew Brees’i, TE Jared Cook’u, yaşlı kurt WR Emmanuel Sanders’ı, S Malcolm Jenkins’i ekleyin, işte karşımızda heyecan verici bir takım. Aslında geçen sene playoff’lar başlamadan bu takım şampiyon olur diyordum ama küçük bir yol kazası yaşadılar. Taysom Hill’i nasıl kullanacaklarını izlemek için bile ekran başına geçilebilecek bir takım. Muhtemelen Brees son ‘prime’ sezonunda her şeyini ortaya koyacaktır. Ancak mesela Brees sakatlansa, Jameis Winston son üç, dört maç ve playoff’larda bize bir Nick Foles çekse, takım şampiyon olsa güzel olmaz mı? Lord of the Rings’den sonra gelmiş en uçuk fantezi…

5- BALTIMORE RAVENS

Geçen seneki takıma Calais Campbell’ın katılması, Lamar Jackson’ın “Ray Lewis Jr.!” diye bağırarak takıma hoş geldin dediği LB Patrick Queen draft’ından sonra takım biraz daha korkutucu oldu sanki. Lamar’ın 12 maç üst üste kazanıp tüm oyları toplayarak MVP olduğu sezonun ardından playoff’ta başarılı olamaması, bu sene takımla ilgili heyecanımı daha da arttırıyor. Super Bowl’a çıkmak dışında olabilecek her şeyin başarısızlık olarak değerlendirileceği bir sezonda playoff’ta 0-2 yapmış bir Lamar’ın baskıyla nasıl başa çıkacağını izlemek eğlenceli olacak gibi.

6- ARIZONA CARDINALS

Kyler Murray bir mini Russell Wilson olabilir mi? Bill O’Brien sağ olsun Larry Fitzgerald’ın yanına DeAndre Hopkins geldi, şimdiden “Zaten en iyi WR benim, düzgün QB’im pek olmadı ki” diyor. Takıma herkesin draft’ın en çok-yönlü savunmacısı olduğunu söylediği Isaiah Simmons da eklendi. Geçene sene 48 kere düşürülen Murray biraz rahatlar belki. Takım sezonu 5-11 de bitirse, 9-6 da yapsa şaşırmayacağım. (Pek de iyi bir tahminci olduğum söylenemez zaten) Emin olduğum tek şey bu sene Arizona’yı izlemek çok zevkli olacak.

7- PHILADELPHIA EAGLES

Geçen sezonun hikayesinin anlatıldığı ‘All or Nothing: Philadelphia Eagles’ dizisinin izlediğimden beri yeni bir Eagles maçı izlemek için sabırsızlanıyorum. Zaten en iyi beş QB’den biri olarak gördüğüm Wentz, Zach Ertz, Fletcher Cox, Brandon Brooks, Brandon Graham en iyi arkadaşlarım, onlarla oturup “Geçen sezon neler atlattık, ne sezondu be!” diye Budweiser içmek istiyorum. Koç Pederson’a gidip “Bravo Darius Slay iyi hamle, Nelson Agholor’dan falan kurtulduğun da iyi oldu, Wentz arada sakatlanabiliyor, Jalen Hurts de işimizi görür” demek istiyorum. Kısaca acilen Eagles izlemek istiyorum.

8- MIAMI DOLPHINS

Gözünüzü seveyim Tua sakat değilse birinci haftadan sezona onunla başlayın, bizi Ryan Fitzpatrick’le falan uğraştırmayın. Az da olsalar bazı uzmanlar Dolphins’in bu sene playoff yapabileceğini söylüyorlar ama çoğumuz gibi ben de şüpheliyim. Yine de Tua söylenildiği kadar iyi miymiş diye Miami maçlarını izlemek istiyorum. Byron Jones, Kyle Van Noy iyi transferler ama playoff için yeterli olmayan bir kadroya ne katabilirler emin değilim. Üçüncü kez Tua demiş olayım, oynatın şu çocuğu, ‘redshirt’ falan, aklınızdan bile geçirmeyin.

9- SEATTLE SEAHAWKS

Her sene playoff yapan, içinde fazla sürpriz ve drama barındırmayan bir takım neden beni heyecanlandırıyor? Nedeni -bence- NFL’in en iyi oyuncusu olan Russell Wilson. Geçen senenin en çok koşan dördüncü takımına Greg Olsen, Phillip Dorsett gibi tanıdık yüzler eklendi. Jadeveon Clowney ya da Beast Mode’u geri getirseler biraz daha ilginç bir takım olabilirler ama tek başına Wilson için bile bu takım izlenir bence.

10- NEW YORK GIANTS

Aslında takım için beni heyecanlandırıyor demek yanlış olur ama şehre gönlümüzü kaptırmışız bir kere. 2020 oyuncu seçiminde modern draft tarihinde ilk beş turda ilk defa üç offensive linemen seçmiş bir takımdan bahsediyoruz. Sakatlık olmazsa Saquon Barkley Christian McCaffrey’den ‘En İyi RB’ unvanını geri alır, tüm sezon da bizi heyecanlandıracak tek şey bu olur gibime geliyor ama belli de olmaz. Jason Garrett’ın hücum koçu olarak Daniel Jones’a neler katacağını (muhtemelen hiçbir şey) görmek de eğlenceli olabilir…