Haftalık’ın bir başka bölümünden daha herkese merhaba değerli okuyucular. Öncelikle son derece karmaşık duygular içinde geçirdiğimiz bir haftayı daha geride bıraktığımızı belirtmek istiyorum. Her ne kadar heyecanlı bir hafta daha bitmiş olsa da başlıkta da belirttiğim gibi içimizde hüzünlü bir mutluluk bırakan bir hafta oldu. Bunun nedeni ise iki kısmen benzer hikayenin başkahramanı olan iki oyun kurucu.

Bunlardan ilki Alex Smith. Washington Football Team’de Kyle Allen kafasına aldığı bir darbeden sonra kenara gelip yerini Alex Smith’e bırakması ve Smith’in sahaya adım atışı belki de bu sporda yaşanmış en mutlu olaylardan biriydi. Yaşadığı ağır sakatlık bir yana geçirdiği ameliyat sonrası yaşadığı çok ciddi süreç, Smith’i değil Amerikan futboluna, normal hayata bile geri döndüremeyebilirdi. Yağmurlu bir Washington gününde bile kendisini yalnız bırakmayan ailesiyle birlikte bu uç süreci atlatan tecrübeli oyuncu sahalara tekrardan döndü. Fakat bu sevincimiz ne yazık ki fazla uzun sürmedi. Dallas Cowboys ve New York Giants arasında oynanan karşılaşma da birinci hak almak için koşan Dak Prescott’un sağ ayak bileği Giants defansif back oyuncusu Logan Ryan’ın altında kalarak kırıldı. O anı görüntüleyen kameraman ne olduğunu anlamamış olacak ki Prescott’un yerden kalkamayışını ve ayak bileğine tutuşunu bir hayli yakından izletti bizlere. 25 yaşındaki oyun kurucu düştükten sonra yerdeyken bir şeylerin ters gittiğini sezmişti ve bunun farkına varıp kenara ayak bileğini gösterdiğinde ise her şey anlaşılmıştı. Genç oyun kurucu gözyaşları içinde sahadan ayrılırken destek için tüm takım arkadaşlarının dışında eski koçu Jason Garrett’ın da gelmesi duygulu dolu anlara sahne oldu. Öte yandan sakatlığının açık kırık olduğu açıklanan Prescott, hemen ameliyat edildi ve iyileşme sürecinin dört, altı ay arası olacağı açıklandı. Rehabilitasyon ve fizik tedavi sürecini de hesaba kattığımızda ise Prescott gelecek yazın ortalarına doğru tekrardan antrenmanlara başlayabilir. Tabii Prescott’un tüm yaz boyunca konuşulan kontrat meselesi var ki asıl şimdi neler olacak ve Jerry Jones nasıl bir karar alacak orasını da zaman bize gösterecek.

Haftanın Özeti  

Haftanın açılış karşılaşmasında kozlarını paylaşan Chicago Bears ve Tampa Bay Buccaneers kapışmasında kazanan taraf ev sahibi Chicago Bears olurken, Nick Foles da Tom Brady’e karşı oynadığı maçlardaki durumu 4-1’e getirdi.

Pazar günü erken saatte ise Houston Texans, Jacksonville Jaguars karşısında ilk galibiyetini alırken rakibine karşı oynadığı son 13 maçın beşi üst üste olmak üzere 11’ini kazanmayı başardı. Arizona Cardinals, New York Jets deplasmanından galibiyetle dönerek bu sezonki üçüncü galibiyetini aldı ve 1975 yılından sonra ilk defa New York Jets’i evinde mağlup etmeye başardı. Benzer şekilde Las Vegas Raiders’ta, son şampiyon Kansas City Chiefs’i mağlup ederek 2012 yılından bu yana süren hasretini sonlandırdı. İki Heisman ödüllü ismi karşılaştıran maçta Baltimore Ravens, Cincinnati Bengals’i yendi ve Ravens kendi grubundaki takımlarla oynadığı son beş maçı da kazanmış oldu. Çaylak Chase Claypool’un dört TD ile yıldızlaştığı maçta Pittsburgh Steelers, Philadelphia Eagles’ı mağlup edip Super Bowl kazandığı 1979 sezonundan sonra ilk defa sezona dört galibiyetle başladı. Dan Quinn’in kovulmasına sebep olan maçta Carolina Panthers, Atlanta Falcons’u beş maç sonra yenmeyi başardı. Falcons ise 1997 yılından sonra ilk defa sezona beş mağlubiyetle başladı. Alex Smith’in Amerikan futboluna merhaba dediği karşılaşmada Washington Football Team, Los Angeles Rams’e farklı mağlup oldu.

Pazar günü gece saatinde ise Miami Dolphins, 2015 yılından beri en yüksek skoru elde ettiği maçta son finalist San Francisco 49ers karşısından zaferle ayrıldı. 49ers cephesinde ise ilk yarıda iki INT atan Jimmy Garoppolo kenara gelip ikinci yarıda yerini CJ Beathard’a bıraktı. Cleveland Browns evinde ağırlığı Indianapolis Colts’u yenmeyi başararak 1994 yılından sonra sezona dört galibiyet ve bir mağlubiyet ile başladı. Browns’un en son bu dereceyle başladığında ise takımın head koçu Bill Belichick; savunma koordinatörü ise Nick Saban’dı. Dallas Cowboys, ezeli rakibi New York Giants’ı konuk ettiği maçta Greg Zuerlein’in son dakikadaki alan golüyle mağlup etti ve Cowboys bu sezon iki galibiyeti de Zuerlein’in son dakika alan golleriyle elde etti.  Pazar gününün kapanış maçında ise Seattle Seahawks, Minnesota Vikings’i yenip kulüp tarihinde ilk kez sezona beş galibiyet ile başlamış oldu. Russell Wilson ise Vikings’e karşı oynadığı son yedi maçın hepsini kazanmayı başardı.

Pazartesi gecesi futbolunda New Orleans Saints, 17 sayı geriye düştüğü maçı uzatmalara götürmeyi başardı ve Los Angeles Chargers’ı Will Lutz’ın maçı kazandıran alan golüyle mağlup etti. Son olarak haftanın kapanış maçında COVID-19’dan dolayı ertelenen ve iki namağlup ekibi karşı karşıya getiren maçta Tennessee Titans, evinde Buffalo Bills’i mağlup ederek rakibine ilk mağlubiyetini tattırdı.

HAFTANIN OLAYI: Atlanta Falcons’ta ki Kovulmalar  

Bir seneden fazladır koltuğu ısınan koçlar listesinin başlarında yer alan Dan Quinn, NFC Güney’deki rakibi Carolina Panthers’a kaybetmesinin hemen akabinde görevine son verildi. 50 yaşındaki çalıştırıcı geçtiğimiz sezona da benzer mağlubiyetlerle girmiş ve Falcons sezonun ilk yarısında ciddi hayal kırıklığı yaratmıştı. Aynı sezonu takiben Dan Quinn, sazı eline almış; ekibindeki birkaç değişiklikle birlikte savunmadaki play-calling!leri üstlenerek sezonun ikinci yarısında sekiz maçtan altı galibiyet çıkarıp kovulmayı ertelemişti. Ancak sezon başından beri her ne kadar sakatlıklar etkilemiş olsa da Falcons savunmasının tel tel dökülüşü; hücumda Matt Ryan’ın MVP sezonundan sonra yıldan yıla performansının düşmesi kırmızı siyahlı takımı bu noktaya kadar getirdi. Tabii bu sezon kaybedilen beş maçın iki tanesinin fark Falcons lehine çift hanelerdeyken gerçekleştiğini de unutmamak gerek. Falcons’ta yaşanan sıkıntıların sadece ekranlara yansıyan taraflarını toplasak bile değişim çanları uzun süredir zaten çalıyordu ancak yönetimin buna rağmen bu zamana kadar beklemesi de konuşulması gereken bir başka konu. Öte yandan Quinn ile birlikte genel menajer Thomas Dimitroff’un da kovulması Falcons’ta köklü bir değişime işaret gibi gözüküyor. Bu nedenle Matt Ryan’ın da koltuğunun ısındığını ve oyun kurucu pozisyonunda da bir değişim görebilmemiz olası.

HAFTANIN MAÇI: Minnesota Vikings (26) – Seattle Seahawks (27)  

Maçın Adamı: DK Metcalf (6-11 pas yakalama, İki TD)  

Pazar gecesi futbolunda Seattle Seahawks ve Minnesota Vikings yağmurlu bir Seattle akşamında kozlarını paylaştı. Russell Wilson’lu Seahawks, Vikings’e karşı oynadığı son beş maçını kazanması ve ligin bu sene zirvesinde yer almasından dolayı maçın favorisi konumundaydı. Ancak karşılarında her ne kadar kadrosu yetersiz olup aynı zamanda sezona da istediği gibi başlayamamış bir Vikings olsa da, Gary Kubiak ve Mike Zimmer gibi bu ligin iki deneyimli koçuna karşı kazanmak pek de sanıldığı kadar kolay olmayacaktı. Nitekim maç boyu öne geçmekte zorlanan Seahawks, bir ara kontrolü eline alsa da Vikings’in hücumlarına engel olamadı ve son dakikalara ecel terleri dökerek girdi. Ancak Seahawks, Russell Wilson gibi bir oyun kurucuya sahip olmanın getirdiği büyük avantajla maçın son saniyelerinde zorla da olsa topu endzone’a taşıyarak galibiyeti kucakladı.

Kazanan tarafta Russell Wilson hem pas isabeti yüzdesinde hem de pas yardasında bu sezon kendince en düşük rakamlarını elde etmiş olsa da yine zor anlarda sorumluluk alarak sahneye çıktı ve takımını taşıyan isim oldu. Özellikle maçın son dakikalarında Vikings blitz’lerine karşı cep içinde ayakta kalmayı başaran ve yaşına göre mobilitesini ziyadesiyle koruyan Wilson, bu sayede takım arkadaşlarına yeterli seperation süresi tanıdı ve topu receiver’larıyla buluşturmayı başardı. Zaten maçın o dakikalarında hem yağmur hem de omuzlarında ciddi bir stres ile baş ederken o pasları atabilecek ender isimlerden biridir kendisi. Öte yandan Wilson’un birinci opsiyonu olan DK Metcalf’ta zor anlarda öne çıkan isim olarak iki TD pası tuttu ve maçın adamı da olmayı başardı. Karşısında eşleştiği oyunculara hem fiziksel hem de atletizmiyle ciddi fark yaratmayı başaran Metcalf, tuttuğu iki TD pasında da kısa mesafedeki rota takibinin ne kadar ileri seviyede olduğunu kanıtladı.

İşin savunma kısmında ise rakiplerine en çok pas yardasına izin veren takım olarak ligin son sırasında yer alan secondary, istatistiki anlamda çok fazla sırıtmasa da maçın kırılma anlarında defoları yine ortaya çıktı. Bilhassa Adam Thielen’ı savunmaya çalışan cornerback Shaquill Griffin, bu işte pek başarılı olamadı ve rakibine iki pas TD’si izni tanıdı. Hele ki safety Jamal Adams’ın olmaması savunmanın arka bölümündeki yetenek havuzunu epey bir daralttı. Her ne kadar bireysel anlamda değerli isimlere sahip olsalar da uyum açısından Seahawks seconary’sinin yaşadığı sorunlar olduğu da bir gerçek. Ancak savunmanın “Russell Wilson”u olan Bobby Wagner, bu maçta bir kez daha neden en iyi olduğunu kanıtlayacak bir oyun ortaya koydu. Oynadığı bölgenin görevleri dışında takım arkadaşlarını da sık sık yönlendiren isim olan Wagner, özellikle “dört ve bir” oynanırken Vikings koşucusu Alexander Mattison’u durdurması son dakikalardaki galibiyeti getiren Seahawks oyununun fitilini ateşleyen etmendi.

Minnesota Vikings cephesinde ise ne yaptığı bilen bir hücum vardı sahada maçın başından itibaren. Topu sürekli yerde tutarak hem Seahawks savunmasını yormayı hem de Russell Wilson’un oyuna kalma süresini minimize etmeyi çalışmaları aslında çok doğru bir tercihti en başta. Bu planı Dalvin Cook ile çok güzel bir şekilde uygulamaya da koyması Vikings’in farkı çift hanelere taşımasına ve üretken Seahawks hücumunun da ilk yarıda hiç sayı bulamamasına neden oldu. Ancak Gary Kubiak’ın her ne kadar A planı işlemiş olsa da bir B planı olmaması işleri biraz sıkıntıya soktu çünkü Dalvin Cook maçın ikinci yarısının sonlarına doğru sakatlanıp yerini Alexander Mattison’a bırakmak zorunda kaldı. İkinci koşucu olan Mattison ise Cook’tan devraldığı bayrağı 20 koşu denemesinde 112 yard elde ederek iyi de iş yaptı ancak Cook çıktıktan sonra oyuna ağırlığını biraz daha koyması gereken Kirk Cousins bu hususta bir geri kaldı. Diğer taraftan Kubiak’ın play-callinglerinde hücumda genellikle kısa yardlar üzerine kurulu pas oyunlarını tercih etmesi de Vikings hücumunu Cooks’tan sonra verimini düşüren nedenlerdendi. Hele ki karşılarında ligin en çok pas yardasına izin vermiş secondarysi ve ellerinde de Adam Thielen ve Justin Jefferson gibi iki kaliteli receiver varken tercih ettikleri oyun Vikings’e yeterli olmadı.

Cornerback pozisyonunda Trae Waynes, Xavier Rhodes ve Mackensie Alexander’ın takımdan ayrılışından sonra o bölgeyi drafttan seçilen iki çaylak olan Jeff Gladney ve Cameron Dantzler henüz istenilen seviyeye ulaşamadıklarından dolayı DK Metcalf’ı kritik anlarda savunmada ciddi sorun yaşadılar. Ön tarafta ise bir pass rusher eksikliğinden dolayı sıklıkla Harrison Smith’in blitlzere katılması secondary’de vahim hatalara sebebiyet verdi. Öte yandan Mike Zimmer gibi savunma anlamında ligin en kaliteli koçlarından olan bir ismin, son pozisyonda Wilson’u baskı altında bırakmak uğruna line’a ekstra adam gönderip endzone civarında Metcalf’a alan bırakması çok doğru bir tercih olduğu söylenemez.

En nihayetinde Russell Wilson’lu Seahawks, Vikings’e bir kez daha kaybetmeyerek namağlup unvanını korudu ve bay haftasına girerek inzivaya çekildi. Vikings ise eski savunmasının yokluğunu hissetmeye devam etmesinin yanında Kirk Cousins’in bir büyük maçta daha ön plana çıkamamasının bedelini mağlubiyet ile ödedi.

HAFTANIN OYUNCUSU: Ryan Fitzpatrick (22-28 pas isabeti, 350 yard pas, üç TD pası)  

Miami Dolphins’in sürpriz bir şekilde Santa Clara deplasmanından elde ettiği galibiyetin baş mimarı kuşkusuz 37 yaşındaki tecrübeli oyun kurucu Ryan Fitzpatrcik idi. Maç boyunca ipleri eline alan ve takımın hücumunu adeta bir “maestro” gibi yöneten Fitzpatrick, 49ers savunmasının da eksiklerini oyun içinde çabucak tespit ederek attığı nokta paslarla maça damga vurdu. Özellikle bu sezon başında hem New York Jets hem de Buffalo Bills’te beraber çalıştığı hücum koordinatörü Chan Gailey’i emeklilikten dönüp takıma katılmasıyla birlikte performansı da artan Fitzpatrick, maç içinde yeri geldiği zaman mesuliyet alması ve bunda başarılı olmasıyla da farkını ortaya koydu. Belki de kariyerinin son yıllarında olan Fitzpatrick’in bu oyunu da ligdeki oyun kuruculara taş çıkarır nitelikte.

HAFTANIN HÜCUM VE SAVUNMA 11’İ  

QB  Ryan Fitzpatrick (MIA)DE  Maxx Crosby (LV)
RBTodd Gurley (ATL)DT  Vita Vea (TB)
WRBrandin Cooks (HOU)DT  Aaron Donald (LAR)
WRChase Claypool (PIT)DE  Demarcus Lawrence (DAL)
WR  Mike Williams (LAC)OLB  Khalil Mack (CHI)
TE  Travis Kelce (KC)ILB  Patrick Queen (BAL)
LT  DJ Humpries (ARI)OLB  Jerome Baker (MIA)
RT  Trent Brown (LV)CB  Marlon Humprey (BAL)
LG  Quenton Nelson (IND)CB  Jamel Dean (TB)
RG  Dru Samia (MIN)S  Ronnie Harrison (CLE)
C  Ryan Kelly (IND)S  Bobby McCain (MIA)

GELECEK HAFTANIN MAÇLARI  

Pazar: 20.00Houston TexansTennessee Titans
Atlanta FalconsMinnesota Vikings
Baltimore RavensPhiladelphia Eagles
Washington Football TeamNew York Giants
Detroit LionsJacksonville Jaguars
Cleveland BrownsPittsburgh Steelers
Cincinnati BengalsIndianapolis Colts
Chicago BearsCarolina Panthers
Denver BroncosNew England Patriots
Pazar: 23.05New York JetsMiami Dolphins
Pazar: 23.25Green Bay PackersTampa Bay Buccaneers
Ptesi: 03.20Los Angeles RamsSan Francisco 49ers
Salı: 00.00Kansas City ChiefsBuffalo Bills
Salı: 03.15Arizona CardinalsDallas Cowboys

Bay Takımlar: Los Angeles Chargers, Las Vegas Raiders, Seattle Seahawks, New Orleans Saints  

Gelecek haftanın maçlarından önce altıncı hafta da Perşembe gecesi Amerikan futbolu olmadığını belirtelim çünkü Buffalo Bills, normal şartlarda altıncı hafta maçını Perşembe günü Kansas City Chiefs ile oynayacaktı ancak beşinci haftadaki Tennessee Titans maçının Salı gecesine koyulması doğal olarak bu maçı Pazartesi gecesine öteledi ve Perşembe gecesi futbolunu bizden aldı. Öte yandan söylemek gerekirse altıncı hafta maçları adeta bir “derbi haftası” tadında. Bunun nedeni ise oynanacak 14 maçın beş tanesinin aynı gruptan takımları karşı karşıya getirecek olması.

Erken saati maçlarından başlayacak olursak henüz galibiyeti olmayan Atlanta Falcons, Minnesota Vikings karşısında ilk galibiyetini arayacak. Bununla birlikte sekiz seansında bizleri üç tane aynı gruptan ekipleri karşı karşıya getirecek maçları barındırıyor. Bunlardan ilki geçtiğimiz hafta Bill O’Brien’ın kovulmasından sonra ilk galibiyetini alan Houston Texans’ın yarıştan kopmamak için mutlak galibiyet almak isteyeceği Tennessee Titans maçı. İkincisi ise ne kadar önemli olduğu şüpheli olan Washington Football Team ile New York Giants karşılaşması. Bu maçtan önce Giants’ın, Washington’a son beş maçta sadece bir kere kaybettiğini belirtelim. Son önemli grup maçı ise asıl en önemlisi olanı Cleveland Browns – Pittsburgh Steelers maçı. Pittsburgh Steelers’ın şu ana kadar namağlup olması; Cleveland Browns’un ise üst üste dört maçını kazanıp sezonun flaş takımlarından olması maçın ehemmiyetini arttırıyor. Lakin asıl bu karşılaşmanın asıl muhabbeti ise hatırlanacağı üzere geçen sene oynanan Browns – Steelers maçında Myles Garrett – Mason Rudolph olayından sonra oynanacak ilk maç olması.

Normalde 10. hafta oynanacak olan bu karşılaşma yapılan değişiklikler sonucu erkene çekilen New York Jets Miami Dolphins maçıyla gece seansına açılış yapacağız. Ancak Pazar gece seansında bizi iki elit oyun kurucuyu karşı karşıya getirecek olan müthiş bir kapışma bekliyor. Evet, bahsettiğim Aaron Rodgers – Tom Brady mücadelesinden başka bir şey değil. Her ne kadar maçın adı Green Bay Packers – Tampa Bay Buccaneers olsa da bu maçın bize vaat ettiği bir NFC maçından fazlası. Karşılaşmayı daha heyecanlı yapan durum ise bu iki elit oyun kurucunun daha önce iki kez karşılaşıp birbirlerine karşı birer galibiyetlerin bulunması. Pazar gününün kapanışını ise NFC Batı ve Kaliforniya derbisi olan Rams – 49ers maçı ile yapacağız.

Pazartesi gecesi ise ertelenen maçta Kansas City Chief, Buffalo Bills karşısında geçen haftadaki mağlubiyetin yaralarını sarmaya çalışacakken, Andy Dalton’da Dallas Cowboys ile ilk kez starter olarak Arizona Cardinals önünde galibiyet kovalayacak.

Herkese iyi haftalar…