Sezonun son haftasının ardından hepinize merhabalar değerli NFLTR okurları. Bir normal sezonu daha geride bırakırken, sitede yazmaya başlamamızdan bu yana geçen ikinci sezonda da hiç bir haftayı boş geçmeden eksiksiz bir şekilde yazılarımızı göndermiş olmanın da haklı bir gururu içerisindeyiz. Bu hafta Cardinals lobisi üyeleri olarak biraz hayal kırıklığı içinde olsak da biraz da normal sezonun bitmesiyle gelen bir rahatlık içerisindeyiz. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz haftaki yazımızda San Francisco 49ers’ın Los Angeles Rams’i mağlup etmesi ve Cardinals’ın Seattle Seahawks’ı mağlup etmesi durumunda Arizona Cardinals’ın NFC Batı grubunu kazanacağını söylemiştik. Fakat 49ers galip gelmesine rağmen Cardinals bu fırsatı değerlendiremediği için birinciliği Rams’e bırakmak durumunda kaldı. Bu da çok büyük sürpriz olmaz ise playofflar boyunca deplasman yollarına düşeceğimiz anlamına geliyor. NFC Batı birinciliğini kaybetmiş olmamızdan ötürü hayal kırıklığı yaşıyor olsak da içimizi rahatlatan bazı durumlar var. Buna daha sonra değineceğiz, fakat önce Seattle Seahawks maçında yaşananlara değinelim.

Öncelikle maçın henüz ikinci snapinde yapılan fumble return TD ile maç aslında Cardinals için çok güzel başlamıştı. Chandler Jones’un rakip dokuzuncu yardında yaptığı sack esnasında Zach Allen’ın yere düşen topu yakalayarak daha maç başlayalı 10 saniye olmadan yaptığı savunma TD’u ile Cardinals maça muhteşem bir giriş yapmıştı. Fakat Seahawks’ın ikinci hücumunda Rashaad Penny ile toplam üç snap’te 30 yard ilerleyip Russell Wilson’ın Tyler Lockett’e attığı 43 yardlık touchdown pası ile maçı hızlı bir şekilde eşitlemeyi başardılar. Garip bir şekilde Tyler Lockett’ın sergilediği müthiş oyunlar sayesinde Seahawks hücumu Cardinals deplasmanlarında sezon ortalamalarının oldukça üzerinde performanslar ortaya koyuyor. İlk yarının kalan kısmında oyunun hakimiyetini ele geçiren Seahawks’ın Tyler Lockett ile bulduğu ikinci TD ve bir de FG’e Cardinals yalnızca tek bir FG ile cevap verince ilk yarı 17-10 Seattle üstünlüğü ile tamamlanmış oldu. Los Angeles Rams’in de aynı dakikalarda 49’ers karşısında ilk devreyi 17-3 önde kapatmasıyla bizim umutlarımız da hafiften kırılmaya başlamıştı. Ancak maçta asıl çekişme ikinci yarıda başladı…

Üçüncü çeyreğe girerken geriden gelen Cardinals, Kyler Murray’nin James Conner’a attığı 20 yardlık touchdown pası ile durumu 17-17’ye getirdi. İşin ilginç yanı tam o sıralarda 49ers ve Rams maçı da 49ers’ın üst üste bulduğu 2 TD ile 17-17 konumuna geldi ve NFC West’de kartlar yeniden dağıtılmış oldu. Bu anlarda gerçekten bu grubun adına layık şekilde ne kadar vahşi bir division olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Seahawks’ın bir sonraki drive’ında Russell Wilson’ın RB Travis Homer’a attığı kısa pas denemesinde Cardinals safety’si Jalen Thompson’ın interception yapıp neredeyse pick-six’e ulaşacakken 1 yard kala Jake Curhan tarafından durdurulmasına rağmen James Conner touchdown’u tamamladı ve Cardinals geriden gelerek yeniden yedi sayı öne geçmeyi başardı. Artık işlerin tamamen lehimize döndüğünü düşünsek de ne yazık ki bundan sonraki kısım beklediğimizin tam tersine gitmeye başladı. Bir sonraki drive’da Cardinals defansı Seahawks hücumunu punt’a zorlayarak Cardinals’ın eline arayı daha da çok açmak için şans vermişti fakat Cardinals hücumu bu fırsatı değerlendiremedi. Hücum hakkı Seahawks’a tekrar geçtiğinde ilk önce 29 yardlık koşusuyla Rashaad Penny ardından 25 yardlık touchdown pasıyla Russell Wilson ve WR Freddie Swain Cardinals defansını hızlı bir şekilde delmeyi başardı ve maç tekrardan eşitlendi. Maçın Cardinals için çöküş dönemi tam da bu andan itibaren başladı.

Kyler Murray ilk önce -11 yard sonra da -12 yard’lık sacklerden kurtulamadı. Punt denemesine gelindiğinde ise maçın kırılma anı yaşandı. Travis Homer, Cardinals Punter’ı Andy Lee’yi fumble’a zorladı ve Cody Thompson topu Cardinals 10. yardında almayı başardı. Rashaad Penny de bu 10 yardı hücumda tamamlayarak Seahawks’ı tekrardan öne geçirdi. Maçın kalan kısmında Cardinals hücumu ne kadar zorlasa da Seahawks defansını aşamadı. Aslında Andy Lee’ye punt sırasında yapılan fumble maçın bitiş noktası oldu denebilir. Hücumda gördüğümüz sıkıntıları ele alacak olursak sezonun ilk bölümlerinde bu kadar sıkıntısını göremediğimiz O-Line ünitesi son haftalarda aşırı disiplinsiz oynuyordu ve aynı disiplinsizliği bu maçta da devam ettirdiler. Kyler Murray’nin dört kez sack olmasına izin vererek çok kötü bir performans gösterdiler.

Öte yandan DeAndre Hopkins’in yokluğu da büyük sıkıntılar yaratmaya devam ediyor. Onun yokluğunda WR ünitesi bu maçta adeta yokları oynadı. Christian Kirk iki pas yakalamada 43 yard, A.J. Green dört yakalamada 23 yard ve son iki haftada yıldızı parlayan Antoine Wesley ise iki yakalamada 17 yardda kaldılar. Bu noktada tek iyi performansı ise yedi yakalamada 84 yard pas tutan TE Zach Ertz’den alabildik.

Hücum adına en başarılı isim ise kuşkusuz sakatlıktan dönen RB James Conner oldu. Maçı toplam 52 yard koşu ve bir TD koşusu, toplam 41 yard pas yakalama ve bir TD pası tutuşu ile bitiren Conner maçın son çeyreğinde yaşadığı sakatlık nedeniyle son bölümde kenarda oturmak zorunda kaldı. BU haftaki maçta oynayıp oynamayacağı ise maç günü belli olacak.

İşin savunma kısmına geçtiğimizde ise ne yazıkki olumlu şeyler söylemek zor. Yukarıda değindiğimiz gibi maça fırtına gibi başlayan savunma ilerleyen bölümde sadece Jalen Thompson’ın interception’ı dışında fazla etkili olamadı. Özellikle Seahawks RB’i Rashaad Penny’nin 23 denemede 190 yard koşmasına izin verilen bir gecede mağlubiyet çok da sürpriz sayılmamalı.

Giriş kısmında bahsettiğimiz rahatlama kısmına gelecek olursak, her ne kadar son haftalarda takımın genel performansı düşmüş olsa da sezonun ilk yedi haftasında tüm maçlarını kazanmış olmasının sayesinde Cardinals playofflara ulaşmayı başardı. Konferans finali oynadığımız 2015 sezonunun ardından uzun bir aradan sonra yeniden playofflarda olmak ve o heyecanı yaşamak bizim için çok güzel olacak.

Seahawks maçını kaybetmemiz aynı zamanda wild card turunda ev sahibi olma avantajını da kaçırmamıza neden oldu. Ancak bu sezonki galibiyet sayılarına baktığımızda ilginç bir durum görüyoruz. İç saha maçlarında 3-5’lik bir dereceye sahip olan Cardinals deplasmanda ise 8-1 ile muhteşem bir başarı gösterdi. O tek mağlubiyetin de Detroit Lions karşısında alındığını düşündüğümüzde playoff maçlarını deplasmanda oynamak belki de bizim açımızdan çok avantajlı bir durum olabilir.

Her şeye rağmen bu haftaki maç için yine de bazı umutlarımız var. Sezon ortasında sakatlanan defansın en önemli isimlerinden J.J.Watt’ın bu hafta dönme ihtimali var ve her ne kadar uzun süredir maç oynamıyor olsa da onun varlığının savunmaya pozitif etki edeceği kesin. Ancak yine de durumu maç gününde belli olacak. Eğer Watt oynarsa Matthew Stafford üzerinde kurulan baskı artacak ve defansın secondary’deki eksikliğinin sezon başındaki gibi üstü örtülecektir. Bekleyip görelim bakalım. Hücum kısmında ise DeAndre Hopkins’in divisional round’da tekrardan dönmesi planlanıyor. Eğer Cardinals bir şekilde bu maçı kazanabilirse divisional round’dan itibaren tam kadro olarak playoff’lara devam edebilecek. Ancak şu anda etap etap düşünmek zorundayız ve tüm dikkatimizle Rams maçına odaklanmak durumundayız.

Cardinals – Rams maçının değerlendirmesiyle haftaya yeniden görüşmek dileğiyle…