Mevcut Durum
Gazi Warriors – Boğaziçi Sultans maçının sonlarına doğru. Gazi 1 sayıyla önde ve Boğaziçi hücumda. Endzone’a atılan bir pas interception’la son buluyor. Burada topu kapan Gazi oyuncusu endzone’un yan çizgisinden (artık hangi takımın bakış açısından bakıldığına göre) kendi koşusuyla veya rakibin atmasıyla dışarı çıkıyor. Hakemler önce safety kararı veriyorlar. İtiraz sonucu gözlemci, koçlar sahaya giriyor, peşinden kural kitabı da giriyor. Uzun uzun tartışmalar, bir o yana bir bu yana dönen fikirler, free safety’lerin evde saatlerce bekleyen çoluk çocuğu, sıkılıp giden seyirciler, ve daha neler neler… Sonuçta safety oluyor ve Boğaziçi maçı kazanıyor.

Burada kararı ve getirdiklerini (veya götürdüklerini) yazmayacağım. Burada bizim kurallar üzerinde yapmamız gereken değişikliklerden bahsedeceğim. Federasyon bilindiği gibi branşların iç işlerine çok da fazla karışmıyor. Sporun kuralları hakkında tek yetkili hakem kurulumuz ama bu kurul da maalesef bazı konulara tapu kadastro veya nüfus müdürlüğü kağnılığında yaklaşıyor. Kurulun mevcut ve geçmişteki bir sürü üyesi çok yakın arkadaşım da olsa durum böyle.

Hakemlik İşlerinin Layığıyla Memnuniyetle İdaresi

Tamam, diyelim kurul yarından itibaren yıkıldı ve bu işlere bakacak tek kişi atandı “Hakemlik İşlerinin Layığıyla Memnuniyetle İdaresi” makamına, o da ben oldum. Kurallar konusunda neler yapardım, görelim. Burada hakem eğitimi, atanması, ödenek, vs. konularına girmiyorum, sadece kurallar.

İlk ve en önemli iş, kuralları bizim koyacağımızı, değiştireceğimizi ve kaldıracağımızı iyice kavramak. Kuralları değiştirmekten korkmamak gerekli. EFAF, IFAF ilişkileri önemli ama sonuçta NBA oyuncuları da yıllarca olimpiyatlarda değişik kurallarla oynadılar.

NFL’de takım sahipleri (Green Bay’in CEO veya GM’i) senede bir kere toplanıp kural değişiklikleri yaparlar. Bizim karar mekanizmalarımız biraz değişik de olsa aynı yapılanma göstermememiz için bir neden yok aslında.

Kural değişiklikleri yapmanın birkaç sebebi olabilir. Bunları detaylı inceleyelim:

1 – Seyirci ve genel ilgi artırmaya yönelik değişiklikler

Bu grupta toplanan değişiklikler, adı üzerinde seyirci çekmek ve ilgi artırmak için gereken değişikliklerdir. Bu yazıda uygun gördüğüm değişiklikleri yazmayacağım, çünkü o çok daha değişik bir konu. Ama örnek vermek gerekirse; eğer bütün camia maçların çok uzun olduğunu düşünüyorsa çeyrekler 15 değil 12 dakikaya çekilebilir. Veya 25’er dakikadan iki yarı. Eğer seyirciler pozisyonları daha yakından görsünler isteniyorsa, saha 120 yard yerine 80 yard’a indirilebilir. Daha çok sayı olsun diye 9’ardan maç yapılabilir. Double Wing çıkmak yasaklanabilir.

Bunlar hep aşırı örnekler, ama kaderimizin kendi elimizde olduğunu anlamamız için böyle bakmak da önemli.

2 – Oyuncu sağlığını korumaya yönelik değişiklikler

Heyyy gidi “Head Tackle”, ne baba kuraldın sen. Facemasking’in uzaktan akrabası olan bu kural ekipmansız zamanlarda çok hayat kurtarmıştır. Kısaca, omuz hizası üzerinden tackle yapmayı yasaklayan bu kural başka hiçbir amerikan futbolu oluşumunda görülmez. Demek ki biz de oyuncu sağlığını korumaya yönelik, sıfırdan kurallar yapabiliyormuşuz.

Yine yapalım o zaman, veya mevcut kurallarla oynayalım. Bütün kasklarımız süngerden olsun mesela. Veya NFL’deki değişiklik gibi kick’lerde 2 kişiden fazla wedge yapılmasın.

3 – Kural hatalarını azaltmaya yönelik değişiklikler

Yazının başındaki pozisyona geri dönelim. Burada kural kitabında “Kendi endzone’unda interception yapan oyuncu endzone’dan ileriye çıkamazsa safety olur” veya “…oyuncu endzone’dan saha dışına nasıl çıkarsa çıksın touchback olur” gibi ifadeler olsaydı bu tartışmalar olmazdı. Burada mesele hakemlerin gördükleri değil, yorumladıkları durumlar. Yani olaydan hakem kanaatini kaldırmak.

NFL’de geçtiğimiz sezonun başında force-out kuralını kaldırdılar. Bu kural sahanın dış çizgilerine yakın yerde havada top tutan oyuncu, kendi haline bırakılsa saha içine inebilecekken, rakip tarafından yere düşmeden saha dışına atılırsa topun tutulmuş sayılacağı şeklindeydi. O tip bir pozisyonda hakem “acaba rakip cornerback itmeseydi bu adam nereye düşerdi” gibi lise 2 fizik problemleriyle uğraşırdı. Kuralın kalkmasıyla beraber yorgan gitti, kavga bitti.

Bizim maçlarda küfür yüzünden ceza yiyen oyuncuların ilk cevabı çoğunlukla “Hocam sana değil, kendime/arkadaşıma/kramponuma/talihime/zemine küfrettim” şeklinde olur. Burada hakemin yine kanaat kullanması gerekir. Bu konuda genel bir kural değişikliğine hiç gidilmedi, ama uygulamada bazı hakemler kanaat durumunu ortadan kaldırmak için “herhangi bir küfürde ceza” yöntemini kullandı.

Sonuçta kural hatalarını azaltmak için ilk iş kanaata bakan kuralları incelemek. Sonrasında görmesi zor olan durumlarla ilgilenmek. Bunlara da örnek olarak 2020 yılında topun first down çizgisini geçip geçmediğini lazerle ölçmek gibi yöntemler sunabiliriz.

Nasıl olacak bu değişiklikler?

Çok kolay. Hakemlik İşlerinin Layığıyla Memnuniyetle İdaresi (hala baş harflerine dikkat etmeyenlere teessüf ederim) liderliğinde senede bir kere takım temsilcileri, hakemler, ve gerekli görülen herkesi içeren uzun, tartışılacak değişiklikler önceden çalışmalarla belirlenmiş bir toplantı yapılır. Sonra bu değişiklikler kural kitabında gerçekleştirilir. Hakemlere de en yakın seminerde öğretilir.

Peki ya NCAA’deki değişiklikler?

Onlar da bu toplantıda tartışılabilir. Adamlar 35 yerine 30 yarddan kick vuruyorlar diye biz de öyle yapmak zorunda değiliz. Biz 25’ten vuralım, daha az touchback olsun. Veya toplara helyum dolduralım, daha güzel gitsin kicklerde.

Yazı içindeki örnekleri bilerek saçma sapan fikirlerle verdim, sınırlarımızın çok geniş olduğunu göstermek için. Ama öncelikle bu oluşumun tohumları atılmalı. Bu sene maçların başlamasından çok önce böyle bir toplantının ön hazırlıklarını yapmak lazım. Hele bir de aylardan nisan ise yeterli vaktimiz olduğunu düşünüyorum.

Futbol sevginiz azalmasın/