Dallas Cowboys’un sahası AT&T Stadyumu’nda düzenlenen 2018 NFL Draftı’nı noktaladık ve bu mock draft ya da kim önde, kim daha iyi, kim kimi alacak olaylarının da sonuna geldik. Artık sonuçları tamamen bildiğimize göre ben de kendimce bir değerlendirme yapayım istedim. Öncelikle takımların seçimlerini yorumluyoruz fakat kapalı kapılar ardında neler olduğunu bilmiyoruz. Mesela neden bazı takımlar aşağıya takas yapmadılar diye soruyoruz ama acaba o takası yapacak birini bulabildiler mi? Ya da belki de denediler, fakat diğer takım mantıksız bir takas önerdi. Bunlar hakkında bilgi sahibi olmadan bir GM’i yerin dibine sokmanın pek bir anlamı yok. Benim bu yazıda amacım birazcık seçilen adaydan ve onların sağlayacağı uyumdan bahsederken, GM’in bu oyuncuyu seçerken kafasından neler geçtiğini tahmin etmeye çalışmak. Çok uzatmadan başlayayım…

1- Cleveland Browns, Baker Mayfield, QB

Yazılarımda da belirttiğim gibi bana göre bu senenin en iyi QB adayı Baker Mayfield idi. Koleje gelirken ismi bilinmemesine, boyunun kısa olmasına ve fiziksel olarak efsanevi özelliklere sahip olmamasına rağmen sıfırdan gelip Heisman ödülü kazanan bir isimden bahsediyoruz. Bir de Mayfield’in en öne çıkan özelliği bu senenin sınıfı içinde en isabetli QB olması. İsabetli pas atmak hem NFL seviyesinde öğretilemeyecek bir şey hem de NFL QB’sinde bulunması zaruri bir özellik (eğer Cam Newton değilseniz). Karakter problemleri herkesin dilinde fakat benim gördüğüm daha Oklahoma için önemli bir oyuncu değilken eski senelerinde yapılan birkaç ergen hatası. Tabii ki tasvip etmiyorum ama o kadar da büyütülecek bir şey değil Mayfield’ın karakter sorunları. Acaba kazanma hırsı ve bununla ilgili çok heyecanlı olmasını mı karakter sorunu olarak görüyorlar? Ne olursa olsun, Mayfield bir hücuma ilk günden lider olabilecek bir oyuncu. Bazen megalomanyaklaşıp ben en iyi QB’yim vesaire dediğini gördüm de bu ‘swagger’ denilen ukalalık yeni nesil oyuncularda çok sıklıkla rastladığımız bir özellik. NFL’e hazır mı derseniz cevabım kesinlikle hayır olacak. Tüm 2017 senesinde sadece snaplerin %4.3’ünü center altından almış öncelikle bunu öğrenip oyunun hızına alışması lazım. Zaten Tyrod Taylor’a da Browns o kontratı bu sene Mayfield pişerken takımı idare etsin diye verdi. Bence Cleveland artık bu QB seçememe döngüsünü kırdı. Elit olur mu ya da Hall of Fame’e gider mi diye sorarsanız onun cevabına daha çok var. Fakat benden kesinlikle geçer not alan bir seçim Baker Mayfield.

2- New York Giants, Saquan Barkley, RB

Barkley’nin ne kadar iyi bir oyuncu bahsetmeme gerek yok diye düşünüyorum. Adrian Peterson’dan beri gelen en iyi RB adayı. Bir de Peterson gibi sadece tackle’ların arasında koşması ile değil, aynı zamanda pas yakalaması ile büyük fark yaratan bir isim. Oyuncu ile ya da yeteneği ile hiçbir sorunum yok fakat ikinci sıra RB seçmek için erken. Buna antitez olarak 2016 senesinin Dallas Cowboys’unu ya da 2017 senesinin Jacksonville Jaguars’ını örnek verebilirsiniz fakat büyük farkları gözden kaçırmamak lazım. Dallas Cowboys o zamandan bu yana ligin en iyi ofansif line’larından birine sahip o yüzden bunun büyük kısmı Ezekiel Elliott’ın başarısı olsa da ofansif line’ın hakkını yememek lazım. Jacksonville için ise diyeceğim tek şey şu. O defansın yanına Fournette’in %75’i kadar güçlü bir koşucu koysanız da o takım playoff yapardı. Giants’a dönersek ise takımın defansif line’ında sıkıntılar var iken, ya da Eli Manning artık 37 yaşında iken takımın geleceğini düşüneceğiniz zaman gelmiştir çünkü önümüzdeki yıllarda hem Giants muhtemelen ikinci sıra ya da oraya yakın bir yerden seçim yapmayacak hem de böyle bir QB sınıfı gelmeyecektir. Bence Sam Darnold gibi takımın bundan sonraki 15 senesini emanet edecekleri bir ismi kaçırdılar. Bir de RB pozisyonu ile ilgili genel tartışmaya geri dönersek, tek ve güçlü bir RB mi yoksa komite mi kullanmak daha mantıklı? Elbette fantezi futbol oynarken Le’Veon Bell, Todd Gurley, David Johnson çok iyi diyoruz ama son üç Super Bowl’da oynayan takım olan Falcons, Patriots ve Eagles’ın hepsi RB komiteleri ile bu işi götürüyor. Barkley seçimi bana biraz fazla yüksek geldi ama kesinlikle oyuncudan şüphem yok ve Giants ile başarılı olacağına eminim.

3- New York Jets, Sam Darnold, QB

Jets taraftarı kendini Mayfield’a bu kadar hazırlamışken, Browns’ın sürprizi sonrası Darnold kendini bir anda Jets’te buldu. Belki Mayfield kadar garanti başarılı olur denilebilecek bir QB değil ama bu senenin sınıfı içinde “gelecekte bir Aaron Rodgers olabilir” diyeceğimiz belki de tek isim Sam Darnold. Rakibini hem cebin içinden hem de cebin dışından yenebilecek bir QB olan Darnold’ın karar mekanizmalarını güçlendirip birazcık da profesyonel ofansları öğrenmesi gerekiyor. 2017 senesinde koluna fazla güvenip karşı takımları her durumda kolu ile yenmeye çalışması istatistiklerini olumsuz etkiledi. Hatta pek çok gözlemci acaba kolejde bir sene daha oynasa daha iyi olur mu sorusunu gündeme getirdi. Fakat Darnold’a birisi sadece kolu ile değil, snap öncesinde yaptığı ayarlamalarla ya da kısa paslarla da takımları yenebileceğini öğretirse geleceğinin çok parlak olacağını düşünüyorum. Jets yeniden yapılanan bir takım olduğu için bu sene de kazanma dertleri olmayacaktır, o nedenle Darnold kenarda oturup takımın ofansif şemasını da en iyi şekilde öğrenebilir. Fakat tahminimce sezon sonuna doğru Darnold’ın ilk 11’de çıkacağı maçları da göreceğiz. Jets açısından çok başarılı bir hamle.

4- Cleveland Browns, Denzel Ward, CB

Draft’ın ilk acaba sorusunu sorduğum anı idi Ward’un dördüncü sıradan seçilmesi. Acaba fazla mı yukarıdan seçildi diye düşünüyorsanız pek de haksız sayılmazsınız. Ancak Ward gerek oyunu ile gerekse de karakteri ile kendini ispatlamış bir oyuncu. İlk günden sahaya çıkıp takıma katkı verebilecek bir isim. Her ne kadar A.J. Green gibi uzun ve atletik WR’lar ile eşleşeceğini düşünmesem de Antonio Brown gibi bir receiver’ı sene de iki kere başarılı bir şekilde limitleyecek bir isim Denzel Ward. Burada esas konuşulan Browns’ın neden Bradley Chubb’ı seçmemesi idi. Chubb draft’ın en iyi pass rusher’ı idi fakat Browns Chubb’ı seçmeyerek, şu an takımın ikinci pass rusher’ı olan 2016 yılı ikinci tur ilk sıra seçimi Emmanuel Ogbah’a güvendiğini gösterdi. Ward seçimini çok olumlu buluyorum ve çok tartışmaya değer olduğunu düşünmüyorum çünkü ilk 10 sıra içinde seçilen oyuncular arasında (QB’ler hariç) yapacakları etki açısından farklar o kadar az ki Ward ya da Chubb’ı almak çok fark etmiyor.

5- Denver Broncos, Bradley Chubb, DE

İkinci sıradan da seçilse altıncı sıradan Colts’a kadar düşse de kimsenin geç kalındı ya da erken alındı diye sormayacağı bir isim Chubb. Bir NFL GM’inin oyuncu seçerken eğer QB ihtiyacı yoksa ihtiyaçtan çok alabileceği en iyi oyuncuyu alması gerekir. O nedenle elinde Von Miller gibi bir yıldız olsa da, onun karşı tarafında Shane Ray gibi oldukça yetenekli bir ilk tur seçimi olsa da gidip en iyi pass rusher oyuncuyu seçiyorsunuz. Merak ettiğim konu Broncos gibi 3-4 oynayan bir takımda kimin pozisyonu değişeceği. 3-4 defensive end pozisyonu için çok uygun olduğuna inanmadığım için tahminimce Shane Ray’i biraz daha iç LB pozisyonuna kaydırabilirler. Bir de NFL’de kullanılan bir laf vardır. Hiçbir zaman yeterli sayıda pass rusher’ınız yoktur derler. O mantıkla Chubb’ın da çok iyi bir seçim olduğunu ve önümüzdeki yıllar isminden oldukça söz edeceğimizden neredeyse emin gibiyim.

6- Indianapolis Colts, Quenton Nelson, G

Bu sene pek çok yorumcuya göre Saquan Barkley’den sonra en iyi ikinci oyuncu adayı Quenton Nelson’dı. Gücünü, sertliğini, defans oyuncularını sağa sola iteklemedeki başarısını anlatmıyorum bile. Önümüzdeki 10 sene birinci ya da ikinci takımda All-Pro olması beklenilen bir guard’ı, Andrew Luck gibi kırılgan ve çok iyi koruma isteyen bir QB varken, seçmek oldukça mantıklı bir hareket. Nelson hem koşu oyununda hem de pas hücumunda sağladığı katkı ile Luck dönerse Colts’un yeniden AFC güney grubunda tepeye oynamasını sağlayacaktır. Guard pozisyonu kolejden çıkınca lige uyum sağlama konusunda sorun yaşamayacak bir bölge olduğu için Nelson’dan ilk günden itibaren katkı almaya başlayacaklardır. Bir de eski Eagles hücum koordinatörü ve şu anki Colts’un head koçu olan Frank Reich’ın hoşlandığı screen gibi oyunlarda ya da guard’ların pull yaptığı dışarı koşu oyunlarında varlığını hissettirecektir. Çok başarılı bir seçim.

7- Buffalo Bills, Josh Allen, QB

Buffalo’nun bu seçimine bakınca herkes şaşırmıştır elbette ama gayet normal. QB seçerken oyuncunun şu an ne olduğundan daha fazla gelecekte ne olabileceğine bakıp seçim yapıyorsunuz. Josh Allen da bu senenin en güçlü koluna sahip oyuncusu, iki sene sonra Brett Favre gibi olursa o zaman bugünün eleştirilen Brandon Beane’i, geleceği gören muhteşem genel menajer olur. Allen’ın en büyük sıkıntısı pas isabetinin düşük olması ve de ayaklarının ve kollarının düzgün bir ahenk ile çalışmaması. İsabet çok öğretilemese de diğer problemler çalışma ile ortadan kaldırılabilir. Sonuçta bu seçimi değerlendirirken Josh Allen’ın tavanının ne kadar yüksek olduğunu düşünmek lazım. Ben de pek beğenmedim Bills’in seçimini ama eminim pek çok NFL GM’i Josh Allen’da risk almayı göze almıştır. Bu nedenle Bills muhtemelen daha yukarı çıkmayı denemiş fakat verilen en mantıklı teklif olan yedinci sıraya yükselmiştir diye düşünüyorum. Bir de gözden kaçırılan Josh Allen’ın Cam Newton kadar büyük olmasa da iri bir oyuncu olduğu ve Lamar Jackson’dan sonra bu sınıfın en atletik QB’si olması. Belki bir ofansif koordinatör Allen’ın bu özelliklerini de kullanır ve de Allen çok etkili bir silaha dönüşür.

8- Chicago Bears, Roquan Smith, LB

İç linebacker pozisyonunda Danny Trevathan’ın yanında kullanmak için yüksek kalitede bir oyuncusu olmayan Bears, Roquan Smith gibi oyun zekası yüksek, hem koşuya karşı iyi hem de TE ve RB’leri pas oyununda durdurabilecek bir LB’ı buradan kaçırmadı. Takımın diğer ihtiyaçları arasında iç ofansif line, safety ve CB vardı. Fakat bu seçim anında en iyi iç ofansif line oyuncusu Nelson gitmiş, bu kadar yukarıdan seçilecek bir CB kalmamıştı. Belki Minkah Fitzpatrick burada seçilebilecek bir isim olsa da, ILB pozisyonu bu draft’ta çok derin olmayan ve Roquan Smith gibi bir isim bulduğun zaman tetiği geçmen gereken bir pozisyondu. Ryan Pace’te çok düşünmedi ve NFC North’ta muhtemelen önümüzdeki on sene kendinden bahsettirecek bir ismi takıma kattı. Roquan Smith, 2017 senesinde Georgia’nın kolej şampiyonluk maçına giden kadrosunda 137 tackle ve 6.5 sack ile muhteşem bir performans ortaya koymuştu. NFL running back’lerine tackle yapmak kolejdeki kadar kolay olmayacaktır fakat Smith bu senenin en iyi LB adayı kesinlikle.

9- San Francisco 49ers, Mike McGlinchey, Offensive Tackle

Draft’ın öncesinde büyük çoğunluk 49ers’ın iç linebacker ya da safety pozisyonuna katkı yapacağını düşünse de takım ilk turda Mike McGlinchey gibi bir yeteneği burada pas geçmek istemedi. Bir de takımın şu an elinde olan Jimmie Ward ve Jaquiski Tart rahatlıkla ilk 11’de oynatabileceğiniz oyuncular. O yüzden hem sağ hem de sol tackle pozisyonunda rahatlıkla oynatabileceğin ve gelecekte sol tackle’da Joe Staley’nin yerini kesinlikle alabilecek bir isim olan Mike McGlinchey’i kadrolarına kattılar. Mike McGlinchey, 2017 senesi boyunca, yukarıda bahsettiğim Bradley Chubb ile de karşı karşıya gelmesine rağmen, toplamda sadece üç sack’e izin vermişti. Şimdi NFL seviyesinde daha iyi pass rusher’lar ile karşılaşacak olsa da sağ tackle’da sol tackle’a göre biraz daha rahat olacaktır ve ilk seneden çok fazla katkı sağlayacaktır. Doğru yerde iyi bir oyuncu seçtiler ve gelecek için iyi bir yatırım yaptılar çünkü alt turlardan iyi bir offensive line oyuncusu bulmak genellikle zordur.

10- Arizona Cardinals, Josh Rosen, QB

Oakland’ın 10. sıradan Roquan Smith gittikten sonra Tremaine Edmunds’u seçeceğini pek düşünmüyordum. Edmunds gelecek için yatırım olabilecek bir oyuncu çünkü henüz hala çok çiğ bir durumda ve Oakland’ın o kadar sabrı yok. O yüzden Oakland takas yapabilecek birini buldu ve 10. sıraya Arizona Cardinals çıktı. Cardinals, doğal olarak Carson Palmer’ın emekliliğini açıklamasından sonra uzun süreli bir QB arayışındaydı. 11. sıradaki Miami’de Ryan Tannehill’den sonrasını düşünüp bir QB seçebilecek bir takımdı. Bu takas ile Miami’nin önüne geçen Cardinals bu sınıfın NFL’e en hazır ama bir o kadar da problemli olabilecek QB’si olan Josh Rosen’ı kadrosuna kattı. UCLA’in sisteminin biraz daha NFL sistemine yakın olması Rosen’ın ilk seneden maçlara çıkması için oldukça avantaj. Önündeki QB’nin geçtiğimiz sezon bir buçuk maç oynayan Sam Bradford olduğunu düşünürsek bu sene sakatlanmadan kaç maç oynayacağını siz düşünün. Rosen’ın karakter sorunları olsa da ve futbola olan bağlılığı %100 gibi görünmese de Arizona yeniden yapılanan bir takım. O yüzden hem seçim olarak hem de hamle olarak Arizona’nın bu hareketini mantıklı buluyorum.

11- Miami Dolphins, Minkah Fitzpatrick, CB

Dolphins’in kadrosuna bakınca ihtiyaçtan daha çok alabilecekleri en iyi oyuncuyu alacaklarını hissedebiliyorsunuz çünkü takımın her bölgesine ihtiyaç var. Zaten 11. sıraya gelindiğinde kalan en iyi oyuncular iki defensive tackle ve Minkah Fitzpatrick idi. Ndamukong Suh takımdan ayrılmış olsa da onun yerine gelen Robert Quinn, Andre Branch ve Jordan Phillips bu boşluğu iyi kötü kapatabilirler. Safety pozisyonunda ise Michael Thomas yerine oynayabilecek bir oyuncuya ihtiyaç duyuyorlardı ve bu boşluğu doldurabilecek en iyi oyuncu da Alabama’nın savunmadaki liderlerinden Minkah Fitzpatrick oldu. Fitzpatrick en kötü nickel back pozisyonunda ilk günden başlayacak ve ilk dört haftadan birinde ilk 11 safety pozisyonunu kazanacak bir yeteneğe sahip. İlk sene sonunda takımın savunmadaki lideri olursa da şaşırmamak lazım. Hem yetenek ve atletizm olarak hem de liderlik yönü ile savunmada tam anlamıyla kazanan bir oyuncu ekledi Miami Dolphins. Fakat diğer bölgelerindeki, özellikle hücumdaki, problemlerini bir şekilde çözmeleri gerekiyor yoksa seneye yine yükseklerden seçim yaparlarsa şaşırmayız.

12- Tampa Bay Buccaneers, Vita Vea, DT

İzlerken herkes Bucs’ın Derwin James’i seçeceğini olacağını düşünmüştür çünkü hem Tampa Bay’in ihtiyacı olan safety pozisyonunda oynaması hem de o an seçilebilecek en iyi isim olması bu seçimin Derwin James olmasını gerektiriyordu. Fakat açıp koşu istatistiklerine bakınca Tampa Bay’in 2017 senesinde 23. sırada olduğunu görüyoruz. Bu yüzden Gerald McCoy’un yanına konulduğunda koşuya karşı tam bir duvar olacak bir ön dörtlü kurmak isteyen Tampa Bay, Vita Vea’yı seçti. Jason Pierre-Paul’un ve Vinny Curry’nin takıma eklenmesinden sonra Vita Vea seçimi ile Tampa Bay ligin en iyi ön dörtlülerinden birine sahip oldu. Vita Vea eğer 8-10 kilo verirse ligde en çok can yakacak bir iki DT’dan olacaktır. Şu an 150 kg civarında olan Vita Vea sıkıntı çekmeden koşuyu durdurabilecek ve de pas durumlarında da sahada kalıp QB’e gidebilecek bir oyuncu. Birazcık kilo verip ayaklarını hızlandırırsa Vea’ya karşı oynayan guard’ların uykuları kaçmaya başlayacaktır. Oyuncu ile ya da yeteneği ile hiç sıkıntım yok ama takımın CB’leri Ryan Smith ve Brent Grimes iken biraz daha aşağıya gitmeyi deneyip bir CB seçebilirlerdi diye düşünüyorum ama defensive tackle da çok önemli pozisyon ve draft’ın aşağılarından işe yarar oyuncu bulmak çok zor.

13- Washington Redskins, Da’ron Payne, DT

Mock draft’ımda da yazdığım gibi, Washington Redskins 2017 senesinde koşu savunmasında lig sonuncusu durumda idi. Bunun bir kısmı takımın LB’ları yüzünden olsa da bunun büyük kısmı defansif line’ın başarısızlığıydı. Da’ron Payne bu draft’ın Vita Vea ile beraber en iyi iki DT’ından bir tanesi. Alabama’dan eski takım arkadaşı DE Jonathan Allen ile yeniden bir araya gelen Payne disiplinli, güçlü ve teknik olarak çok iyi bir oyuncu. Vita Vea ilk günden daha iyi bir katkı sağlayacak gibi görünse de uzun vadede ayakları yere daha iyi basan ve teknik olarak daha temiz oynayan Payne daha çok başarı kazanacaktır. Redskins için birincil ihtiyaç ve 13. sırada kalan en iyi oyuncu olduğu için bu seçimi de mantıklı buluyorum.

14- New Orleans Saints, Marcus Davenport, DE

Green Bay Packers 14.sıradan hangi CB’i seçer diye düşünürken bir baktık ki yeni Green Bay GM’ı Brian Gutekunst, New Orleans’ta banka soymaya gitmiş. Elindeki 14 numaralı seçime karşılık, 27. sıra yanında 2019’un ilk tur seçimi ve bir de beşinci tur seçim hakkı alan Gutenkunst, Green Bay’in geleceğine büyük bir yatırımda bulundu. Diğer taraftan Saints bu hamleyi yapınca hemen herkes acaba Lamar Jackson mı geliyor diye düşündü. Herkesin o an kafasında, Sean Payton gibi orijinal fikirleri olan bir koçun Lamar Jackson gibi atletik yetenekleri çok üst düzey olan bir QB’yi nasıl kullanacağını düşünürken seçim University of Texas, San Antonio’dan Marcus Davenport oldu. Davenport hem atletik olarak, hem de fiziksel olarak bu kadar üst düzey olmasına rağmen hala çok çiğ olduğu için herkesin kafasında ‘Acaba fazla mı verdiler?’ soruları dolaştı. Bana göre Davenport kesinlikle ilk 20 sıradan seçilecek bir yetenek ama Saints’in bu kadar harcaması gerekli miydi onu tam anlayamadım çünkü draft’ın devamında Harold Landry gibi ya da Tremaine Edmunds gibi çok iyi olabilecek OLB adayları vardı. Oyuncu ile ya da yeteneği ile ilgili bir sıkıntım olmamasına rağmen bence Saints bu seçim için çok sermaye harcadı. Bana göre kendi seçimlerinde kalıp bir tight end seçseler daha iyi olurdu.

15- Oakland Raiders, Kolton Miller, Offensive Tackle

Oakland’tan herkes bir LB ya da CB beklerken bir anda Kolton Miller’ı seçtiler. Donald Penn’in ilerleyen yaşı bu kararı vermelerinde etkin olmuş olabilir ama Kolton Miller gibi 205 cm boyunda bir oyuncuyu sağ tackle da nasıl oynatmayı planlıyorlar bilemiyorum. Eğer 10. sıraya Roquan Smith kalmış olsaydı muhtemelen seçim o yönde olacaktı fakat Smith çoktan gitmişti. Bir de Jon Gruden’ın Tremaine Edmunds gibi bir oyuncuyu eğitmek ile uğraşmak istemediğini düşünüyorum. Bu nedenlerden dolayı aşağıya takas yapmaları oldukça mantıklı idi fakat daha aşağıya inmeye çalışsalar daha da iyi olabilirdi. Ancak denediler mi bilemiyoruz ve asla öğrenemeyeceğiz. Miller bu seçimi çok beğenmedim ama eğer birkaç sene içinde Kolton Miller, Raiders’ın çakılı sol tackle’ı olursa da şaşırmam. Yeteneği ve agresifliği ile hiçbir sıkıntım yok sadece birazcık kilo alması ve doğal pozisyonu olan sol tackle’a geçmesi lazım.

16- Buffalo Bills, Tremaine Edmunds, LB

Ravens,  Lamar Jackson’ı alacak mı diye düşünürken bir anda gördük ki Buffalo Bills, 22. sıradan 16. sıraya çıkmış. Kendi adıma oldukça şaşırdım çünkü takımın ihtiyacı olan ofansif line oyuncuları 16. sıra için biraz yüksek seçimler olacaktı. Beklediğim gibi Bills yine şaşırttı ve bu senenin tavanı en yüksek olan LB adayı Tremaine Edmunds’ı seçti. Yüksek tavanı kadar da çiğ durumda olan Edmunds henüz NFL’e hazır değil ama ilk günden ilk 11’de başlayacak gibi duruyor. Eğer spor sırf atletizm üzerine olsaydı, bu boyutlarda ve bu atletizmde bir oyuncu olan Edmunds gelmiş geçmiş en iyi oyuncu olurdu. Tremaine Edmunds gibi bir yeteneğin Sean McDermott gibi iyi bir defansif koçun ellerine gitmesi biz NFL izleyicileri için oldukça sevindirici fakat gerçekten Bills’in bir LB’ı yukarı çıkıp da draft etmeye ihtiyacı var mıydı? Bana göre yerlerinde kalıp bir center ya da guard seçmeleri daha iyi olurdu…