Bu sezonki draft sınıfının quarterback’lerinin kötü olduğunu sıkça duymuşsunuzdur. Özellikle geçen sezonki sınıf sonrası ciddi bir seviye düşüşü gözlemlediğimiz 2019 quarterback sınıfında yazmaya değer gördüğüm altı oyuncu var ancak takdir edersiniz ki bu altı oyuncunun arasında olmayan bir oyuncu bundan yıllar sonra dönüp baktığımızda beni utandırabilir. Quarterback’lerin NFL kariyerini tahmin etmek çok zor olsa da ben bu altı oyuncuyu elimden geldiğince sizlere tanıtmaya çalışacağım.

Kyler Murray – Oklahoma Sooners

Uzunca bir karar sürecinin ardından baseball’dan vazgeçip NFL Draftı’na girmeye karar veren Murray’nin bu sınıfın en iyi quarterback’i olduğuna dair bir şüphe yok ancak fiziksel yapısı profesyonel seviye için bazı soru işaretleri bulunduruyor. Oklahoma’nın ölçümüne göre boyu 1.79 olan ancak sezon içinde sıkça aslında daha kısa olduğu söylenen Murray’nin combine’da da okulda ölçüldüğü boyda çıkması onun hakkındaki çoğu şüpheyi ortadan kaldırdı. Baker Mayfield sonrası Sooners’ta starter pozisyonunu devralan ve bu zorlu sezonu Heisman ödülü ile tamamlayan Murray, benim gördüğüm draft prospect’leri içerisindeki en çevik oyunculardan biri. İkili tehdit anlamında çok ciddi bir potansiyeli olan Murray’nin geçtiğimiz sezonda elde ettiği 4,361 pas yardı 42 TD ve 1001 koşu yardı 12 TD istatistikleri bu tehdidin ne denli büyük olduğunu kanıtlıyor.

Geçtiğimiz sezon Oklahoma’da kolej futbolunun en iyi offensive line’larından birinin arkasında oynamasının da avantajını kullanan Murray, Lincoln Riley’nin ona göre dizayn ettiği ve bol QB koşusu içeren hücum sistemi ile birlikte kendisi için optimal ortamı sağlamıştı. İnsanüstü hızıyla beraber göz açıp kapayıncaya kadar tüm sahayı kat edip skor yaptığı çokça pozisyona tanık olsak da onu ön plana çıkaran tek özellik bu değil. Fiziğine göre çok iyi bir kol kuvveti olan Murray’nin 50-60 yardlık pasları çok isabetli atabilmesi de onu fazlasıyla özel kılıyor. Dar alanlara attığı isabetli pasları hareket halindeyken de atabilmesiyle birlikte çoğu kişinin aklına hem tarz hem fizik olarak Russell Wilson’ı getiren Murray’nin oyunu için birkaç kritik eksik de mevcut. Zamanlama konusunda zaman zaman sıkıntı yaşayan Murray, baskı karşısında riskli pasları da fazlasıyla deniyor. Çoğu zaman hızına fazlasıyla güvenen ve orta mesafeli net paslar yerine koşmayı deneyen Murray bu pozisyonlarda hatırı sayılır bir başarı elde etse de NFL seviyesinde bu maceralara girişmek pahalı sonuçlar doğurabilir. Attığı touchdown paslarının çoğunu temiz cep ile atan Murray’nin vasat bir offensive line ile göstereceği performans çok belirleyici olacaktır. Çok büyük ihtimalle birinci sıradan seçilecek olan Kyler Murray, oyununu daha güvenilir bir oyuna evirebilir ve insanüstü atletizmini doğru anlarda kullanmayı öğrenebilirse kesinlikle hepimizin izlemekten zevk alacağı bir NFL quarterback’i olacaktır.

Will Grier – West Virginia Mountaineers

Kolej kariyerine Florida Gators’ta başladıktan sonra aldığı doping cezası sebebiyle bir yılı boş geçirip, West Virginia’ya transferinin ardından başarıyı yakalayan Will Grier bu seneki QB sınıfının da en üstlerinde yer alıyor. NFL quarterback’i olmak için ideal bir fiziğe sahip olan Grier’ın gelişi ile birlikte iki kez galibiyet sezonuna ulaşan West Virginia takımı bu dönemde izlemesi en keyifli takımlardan biri oldu. Özellikle David Sills V ile yakaladığı uyum ile adından söz ettiren Grier’ın en büyük şanslarından biri de West Virginia’nın hücum sistemi oldu. Pas ağırlıklı ve genelde huddle olmayan bir spread ofansta oynayan Grier’ın elinde Sills gibi bir Wr olunca da Grier’ın pas meziyetlerinin öne çıkması için yeterli şartlar oluştu. Zone savunmalara karşı başarısı, cep içinde gelen baskıya göre pozisyon alması ve snap öncesi oyuna dair ileri görüşlülüğü ile birlikte bu sınıfta öne çıkan Grier’ın en dikkat çekici yönü ise özellikle dar boşluklara atabildiği paslar ve orta mesafe pas isabetleri. Çok güçlü olmasa da yeterli seviyede olan kol kuvvetiyle birlikte reciever’larına attığı dengeli paslar takımına ciddi avantaj sağlıyor. Çoğu snap sonrası gayet sakin kalıp tüm opsiyonlarını değerlendirmesi ve panik yapmaması onu otomatik olarak güvenilir bir oyuncu haline getiriyor. Kimi zaman derin toplarda ve hareket halindeyken attığı paslarda sıkıntı yaşasa da bunları geliştirmesi halinde güvenilir bir NFL starter’ı olması gayet olası. Mental olarak da çok kuvvetli ve sakatlığa karşı direnci yüksek bir oyuncu olan Grier, first down almak için vücudunu kullanmaktan da kaçınmıyor. Bana göre pro seviye için en hazır QB olan Grier’ın tavanının diğer oyunculara göre daha düşük olması, onu büyük ihtimalle ikinci turdan seçilen bir oyuncu yapacaktır ancak bu sınıfta garanti bir seçim yapmak isteyen takımın Will Grier’a yöneleceğini söyleyebilirim.

Dwayne Haskins – Ohio State

Okulda kalıp kalmayacağı konusunda kararsız olan Haskins de geçirdiği iyi sezon sonrası profesyonel olmaya karar veren oyuncular arasında yer aldı. Justin Herbert’ın Oregon’da bir sezon daha kalacağını açıklaması, Murray’nin de son ana dek baseball’u seçeceği düşünüldüğü için bu sınıfın en güçlü QB adayı Haskins olarak gösteriliyordu. Uzun süre altıncı sıradan Giants tarafından seçileceği düşünülen Haskins için draft yaklaştıkça işler bir süre olduğu kadar parlak gözükmese de Haskins hala Murray ile birlikte bu sınıfın en potansiyelli iki quarterback’inden biri konumunda. Ohio State’in pas ağırlıklı spread hücumunda genelde kısa ve orta mesafe paslar atan Haskins’in çok temiz bir cep içi pasörü olduğunu söyleyebiliriz. Görüntüsüne ters olarak yavaş ve atletizm konusunda sıkıntılı bir QB olan Haskins’in ilk starter yılında göstermiş olduğu saha içi oyun farkındalığı ise etkileyiciydi. Kalın vücut yapısı nedeniyle dengeli bir oyuncu olan Haskins’in cep içindeki sakinliği ve oradan bulduğu isabetli paslar ile birlikte elde ettiği istatistikler, kazanılan yard ve TD sayısı alanında Drew Brees’in Big 10 konferansı rekorunu geride bırakmasını sağladı. Karar mekanizması gayet iyi olan ve diğer oyunculara göre daha az risk alan Haskins için bence en ideal senaryo ilk sezon hiç maça çıkmayıp adımlaması ve oyununun diğer alanlarını keskinleştirmek üzerine çalışması olur. Baskıya karşı zorlanan yapısı ve reciever’lara atılan toplarda zaman zaman yaşadığı gücü ayarlama sıkıntısı onun problemleri arasında yer alıyor. Saf yetenek olarak baktığımızda franchise QB olabilecek kaliteye sahip olan Haskins’in potansiyeli kesinlikle çok yüksek ancak lige hazır hale gelmek için süreye ihtiyacı olacak.

Drew Lock – Missouri

Drew Lock da bu sınıfın en riskli seçimlerinden biri olarak gözüküyor. Az önce Haskins için de bahsettiğim lige hazır olmama durumu Drew Lock için de fazlasıyla geçerli. Lock’ı kısaca tanımlamam gerekse, kol kuvveti derdim ancak elit kol kuvveti ve iyi sayılabilecek atletizmi dışında çok çiğ bir yetenek olduğunu söylemem gerek. O da Missouri’de spread ofans oynayan bir QB olarak gayet iyi istatistiklere sahip. Fizik kuvveti nedeniyle koşarak yard kazanabilen ve tackle yapılması çok kolay olmayan Drew Lock’ın da çoğu prospect gibi adımlamayı öğrenmesi gerekiyor. Mental olarak gayet beğendiğim bir isim olan Lock, maç sonları sorumluluk almaktan asla kaçınmamakla birlikte baskıya rağmen iyi paslar atabiliyor. 65 yardlık paslar atabilmekle birlikte dar alanlara attığı paslarda da hiç fena olmayan Lock’ın koluna fazla güvendiği pozisyonları azaltması gerekecek. Ortalama bir derin top başarısı olan Lock, kimi zaman kalabalık yerleri fazla deniyor. Cep içi farkındalığı da çok iyi olmayan Lock’ın baskıya karşı topu dışarı atabilmeyi de öğrenmesi gerekecek. Kesinlikle ilk sezon sahaya çıkmaması gerektiğini düşündüğüm Lock, iyi bir mentor ile birlikte oyununu geliştirebilirse, kol kuvveti ile birlikte iyi bir starter olabilir ancak başta da söylediğim gibi özellikle ilk tur için riskli bir seçim olacaktır. QB sınıfının kötülüğü sebebiyle ilk turdan seçilmesini beklediğim Lock’ın NFL kariyerinin ne olacağını tahmin edebilmek gerçekten zor.

Daniel Jones – Duke

Basketbol okulundan quarterback mi çıkar diyorsanız, arada böyle sürprizler olabiliyor. Duke Blue Devils forması ile üç sezonda starter olarak görev yapan Jones da çoğu kolej takımı gibi spread ofans ile oynadı. Görüntüsünün aksine gayet iyi bir atletizmi olan ve bu sayede cep dışında da kendine imkân yaratabilen Jones’un etrafındaki takım ise diğer quarterback’lerin aksine onu kısıtlayan bir unsur oldu. Kuvvetli fiziği ile birlikte darbe almaktan korkmayan Jones’un kolu da gayet iyi. Lock kadar olmasa da uzun mesafeli paslar atabilen ve orta mesafede isabet yüzdesi gayet güzel olan Jones’un pas mekaniğini biraz daha çabuklaştırması gerekiyor. Zamanlama ve adımlama konusunda çoğu kolej oyuncusu gibi eksiği olan Jones’un tavanının ve tabanının da belirli olduğunu düşünüyorum. Ligi girdikten sonra düzenli bir gelişim göstermesi halinde ortalama bir starter QB olacağını düşündüğüm Jones, sınıfın zayıflığı nedeniyle kendine ilk turda yer bulabilir.

Tyree Jackson – Buffalo

İlk olarak Tyree Jackson’ın ilk beş QB’den net bir şekilde daha geride olduğunu belirterek başlamak istiyorum. Altıncı QB olarak Ryan Finley, Brett Rypien, Jarrett Stidham, Gardner Minshew veya Trace McSorley’den de bahsedebilirdim ve buna genel olarak çok bir itiraz olmazdı ancak Tyree Jackson’ın fiziksel özellikleri onu diğerlerinden ayırıyor. Quarterback’ler arasında çok zor bulunan bir boya ve kol gücüne sahip olan Tyree Jackson’ın boyu tam iki metre ve boyuna göre gayet atletik olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle bu kuvvetli yapısı nedeniyle pas opsiyonu bulamaması sonrasında koşuyla oyunu uzatabilen bir QB Tyree Jackson. 60 yardı aşan pas atabilme yeteneğini kimi zaman gerektiğinden fazla kullanan bir prospect olan Jackson, oyununu düzenli bir hale getirirse iyi bir yedek olabilir. Dört ila beşinci tur civarlarında seçilmesini beklediğim Jackson için takımlar aynı zamanda onun kısa yardlardaki koşu tehdidini de kullanacaktır…