Aslında bir daha yazmayı pek düşünmüyordum ama Kaan’ın ısrarları ve son zamanlardaki gelişmeler beni bu yazıyı yazmaya zorladı. Aslına bakarsanız canım, ülkemizdeki keşmekeş ile ilgili bir şeyler yazmayı hiç istemiyor. Hele hele geçen haftasonu birbirinden zevkli bir NCAA iki de NFL maçını televizyondan canlı izlemişken.

Iowa State – University of Texas maçı son zamanlarda izlediğim en zevkli, çekişmeli maçlardan birisiydi. Ne yalan söyleyeyim ben basketbolda da futbolda da üniversite maçlarını daha bir fazla seviyorum. Longhorns çok şişirilmesine rağmen (aslında Big 12’in bence iyi takımlarındanlar) ISU’nun köylüleri akıllıca yenmeyi başardılar uzun boynuzlarırı.

Skor mu ne? Girin Big 12 web sayfasına öğrenin. Detaya gerek yok. Konuya girmeyeceğim böyle dolanıp duracağım. Canım mümkün olduğu kadar bizdeki saçmalıklara geç değinmek istiyor.

Geçtiğimiz Pazar günü önce Philadelphia Eagles – Tennesse Titans ardından da Oakland Raiders – Denver Broncos maçlarının büyük kısmını izledim. Şehrini çok sevip takımını pek sevmediğim Eagles (benim Cowboys’u habire yenip durduklarından sevmiyorum) başta iyi giderken sonrasında perperişan oldu. Skor mu? Girin NFL.com’dan bakın, muhabir miyim ben? Hem sonuna kadar da izleyemedim, sizin de habire diş çıkaran bir oğlunuz olsun görürüm sizi öyle kolay kolay bir şey yapabiliyor musunuz?

İnatla konuya girmeyeceğim böyle dolanıp duracağım.
Maç bitti Fox’ta aaa bir baktım Raiders – Broncos maçı başlamış. Raiders 5 dakikada dağıttı adamları. Hani denir ya maçı savunma kazanır diye, işte bu tam bir örnek oldu, interception hooop touchdown, aynısından bir daha (aslında fumble recovery), oldu mu sana öncesindeki sayıyla 21 – 0, bir de field goal ilk çeyrek 24 – 0. Sonrasında Raiders 50 küsur sayı atmış,  biraz da yemiş. Skor mu? Girin NFL.com’dan bakın, muhabir miyim ben?

Bu maçlardan neden mi bahsettim. İki nedeni var; birincisi, biz ne zaman bu seviyede olacağız? Hakem de insan onlar da hata yapar hem NCAA de hem de NFL’de, ikincisi bizim mevzulara olabildiğince geç değinmek, çünkü kızgınım, kırgınım ve haklı çıkmak çok kötü.

İlk maddeyi geçiyorum. Umutsuz vakayız, hem zaten bu başka bir yazı konusudur. Bu yazımı bugüne ayırdım. Forumda da yazdığım gibi, olduktan sonra akıl öğreten çok olur. Şöyle olmalıydı böyle olmalıydı. Bir sürü vıdı vıdı.

Seçim oldu hemen arkasından söyledik, olmaz dedik, uyuttular sizi dedik, sonrasında bir daha söyledik, hala uyutuyorlar dedik, olin, komili, kırlangıç falan yok dedik. Neyle karşılaştık hakaret, saldırı, sabırsızlık ile suçlanma vs. vs. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Bunları çok önceden gördük ama ben söyleyince siyaset yapmak oldu. Peki şimdi söyleyenler ne yapıyor o zaman? Herhangi birisi çıkıp ben hiçbir şeye aday değilim diyebiliyor mu? Görevinden istifa eden Alper Gerdaneri neden foruma yazdıklarından sonra alkışlandı da yanlış yaptıkları yüzünden eleştirilmedi. Peluş Truva Atı’na niye laf yok? Yarın öbür gün, yeni bir seçim olsa bu arkadaşlar sizden oy istese verecek misiniz? Yeni bir oluşum olsa onun içinde yer almak için her şeyi yapacaklar, demedi demeyin. Onların çiş parası ödetecek birilerine ihtiyaçları var.

Peki ben çıksam kulüpler ligini NFL’e sattım desem bana oy verir misiniz? Ya da seçim günü çanta içinde 1 milyon lira getirsem size göstersem, sonra da aaa kuş deyip el çabukluğu ile parayı yok etsem beni başkan yapar mısınız? Bedeliniz bu sefer ne kadar olacak? Geçen sefer hayali bir şişe yağa gittiniz, bundan sonraki seçimde daha mı ucuz yoksa daha mı pahalı olacaksınız? Pahalı olacaksanız rayiç bedeli şimdiden açıklayın da şimdiki gibi bir devlet memuru belki bir şeyler olurum gelecekte diye aday olacaksa şimdiden kaynak aramaya başlasın. Haaa bu arada uğraşanlar var bilginiz olsun, şimdikinden farksız bir hırs küpü aportta bekliyor gibi duyumlar alıyorum.

Çözüm zor arkadaşlar… Yönetmek hem sanattır hem bilim. Yani hem kabiliyet olacak hem de biraz detay okuyacaksın, mürekkep yalayacaksın. Devlette yöneticilik yapmak ne sanattır ne bilim, temelde siyasettir. Doğru zamanda doğru yerdeysen, senin inancın yanaştığın kişilerle tutuyorsa bu karışıma biraz biat biraz da sadakat ekleyip, bir taşım kaynattıktan sonra üstüne de siyaset serptin mi, devlette bir yerler kapma olasılığın mevcuttur. Hemen taarruza geçilmesin, ben herkes öyle demiyorum, ama malumunuz her cinsten insan her yerde var.

Sizin neye ihtiyacınız var biliyor musunuz? Profesyonel yöneticilere. Bu insanların işi yönetmektir. Hesap verirler hesap da sorarlar, beğenmezseniz atarsınız, atabilmeniz içinde her şeyleri şeffaftır. Kendileri de şeffaflık isterler, performansa bakarlar, beğenmediklerini de atarlar. Ehveni şer ile uğraşmazlar, en iyisini hedeflerler, federasyon görevlilerinin kuklası olmazlar, çünkü işleri onlara devretmezler.

Profesyonel bir yönetici, hem bilim adamıdır hem de sanatçıdır. Eserini bilimsel şekilde planlar, projelendirir, yönlendirir, bunu yaparken de ona ruh katar, eşsiz bir şekilde yol almasını, vücut bulmasını sağlar. Hatta biraz daha üstün nitelikleri ve karizması varsa biz ona lider de diyebiliriz. Unutmayın lider bir yerin başkanı falan seçilince olunmaz. O çakma liderliktir. Gerçek lider, sinerji yaratır, motivasyon sağlar, yönlendirir, hedef çizer, strateji belirler, politika yapar, gerekirse keser atar, kısaca olunmaz, doğulur.

Şimdi bizim tablomuza bakıyorum…
Artık umurumda değil çekilmeyen fikstürler, yayınlanmayan kriterler, yapılamayan eğitimler, olmayan hakemler, patlayan ligler, uyduruk organizasyonlar, ödenmeyen paralar, boş vaatler, GSGM veya Spor Toto’dan gelmeyen paralar. Bunları şimdi eleştirmeye başlayan, daha önce susan veya babacanlık yapmaya kalkanlar da umurumda değil. İki yaşındaki oğluma Amerikan Futbolu’nu da öğretmeyi planlamaktan vazgeçtim. Spor mu yok, gitsin basketbol oynasın mesela. Ama Amerikan futbolu yok.
Ne zamana kadar mı? Sizler bu spora sahip çıkmaya karar verip sarı renkli akışkanlara, bir koyunu güdemeyecek şaklabanlara, vücudu büyümüş, beyni aynı oranda gelişmemiş ama kendini çok akıllı sanan şişmanlara kanmamaya başladığınız zamana kadar…

Ne zamana kadar mı? İçinizdeki ayrık otlarını ayıklayana, kanserli hücreleri kesip atana, forumda oylayalım, forumda tartışalım, forumda yok lig şöyle olsun böyle olsun demeyene, az konuşup çok iş yapmaya başlayana, federasyona sahip çıkıp elinizi taşın altına koyup bu işleri adam edene kadar…
Kırdıysam özür dilerim, ama kırılın biraz da canım…

Saygılarımla,

Bülent Batmaca (Frankfurt ve Brüksel semaları)