Her şey, futbolun kurallarından sıkılan bir İngiliz oyuncunun, oyun sırasında topa ayakla vurmaktan sıkılıp, topu eline alıp koşmasıyla başlamış. Bu, her ne kadar normal futbolda kuralların açık bir şekilde ihlali olsa da, oyuna bu yeni yaklaşımın diğer oyuncuların da hoşuna gitmesi üzerine rugby oyunu doğmuştur.

Başlangıçta oyun, bugünkü oyundan çok farklıydı. 1880 ve takip eden üç yıl içinde Yale oyuncusu Walter Camp, Uluslararası Futbol Birliği’ni (IFA) önemli değişiklikler yapmaya ikna ederek, oyunu bugünkü haline çok yaklaştırmıştır. Bu çabalarından dolayı, Walter Camp bugün Amerikan futbolu’nun babası olarak kabul edilmektedir.

Kolej futbolu, 20. yüzyıla kadar kendi içerisinde bir lig kurarak gelişmiştir. Bu tarihten sonra profesyonel takımlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Aynı tarihlerde, Amerikan futbolu, yeni kurulan NCAA (Ulusal Kolejler Atletik Birliği) altında hizmet vermeye başlamış ve profesyonel oyunun kurallarının temeli de kolej ligi kurallarından alınarak uyarlanmaya başlanmıştır.

1920’lerde ondan fazla profesyonel yapıda takımlar, bir araya gelip, NFL (Ulusal Futbol Ligi) olarak bildiğimiz organizasyonunun temellerini atmışlar ve oyun kurallarına zaman içerisinde getirdikleri değişikliklerle; oyunu Amerika’ da bir numaralı spor haline getirmeyi başarmışlardır. Oyun Amerika’da hızla yayılıp taraftar buldukça, NFL’e rakip yeni ligler ortaya çıkmaya başlamıştır. Ancak NFL o kadar güçlü bir hale gelmişti ki, sonucunda diğer ligler fazla dayanamamıştır. Amerikan futbolu, özellikle yurt dışındaki Amerikalı askerlerin oyunu tanıtmasıyla diğer kıtalara da zaman içinde yayılmış ve giderek dünya çapında oynanan bir spor haline gelmiştir.

egitim.com’dan alıntıdır.