Haftalık’ın bir başka bölümünden daha herkese merhaba değerli NFLTR okurları. Ligde altıncı haftayı geride bıraktığımız şu günlerde maç mesaisinin dışında lig etrafında olup biten haberlerin de ardı arkası kesilmiyor. Her ne kadar saha içindeki oyun şu haftaya kadar fazlasıyla keyif vermiş olsa da saha dışında yaşanan olaylarda bir o kadar bu sporu takip eden bizleri ziyadesiyle şaşırtmakta ve hayrete düşürmekte.

Bu bahsi geçen olaylardan birisi de ligin dibine demir atmış takımların kıyasıya rekabete girdiği NCAA takımlarından Clemson Tigers’ın yıldız oyun kurucusu Trevor Lawrence. Bilindiği üzere Trevor Lawrence, Clemson Tigers’taki ilk senesinde şampiyon olup bir anda NFL’in gündemine oturduktan sonra geçtiğimiz Joe Burrow fırtınasının arkasında kalmıştı. Ancak her sezon üzerine koyduğu oyunu bu sezonda inanılmaz bir seviyeye çıkaran Lawrence, Cumartesi gecesi oynanan maçlarda izleyenleri kendisine bir kez daha hayran bırakırken, bir anca kendisini ligde görmek isteyenlerin sayısı da bir hayli arttırdı. Nitekim en büyük soru işareti ise bu genç oyun kurucunun akıbeti.

Şu an hiç galibiyeti olmayan New York Jets, Trevor’un en büyük takipçisi olarak bilinse de takımda hala Adam Gase’ın kovulmaması, eğer Trevor seçilirse üç yıl önce büyük umutlarla takıma katılan Sam Darnold’a ne olacağı konusunda ciddi bir bilinmezlik olması sorun olarak karşımıza çıkıyor. Öte yandan geçen yıl seçtiği Dwayne Haskins’in dağınık görüntüsü de Washington’u bu yarışta var olmasına neden olmakta iken, Gardner Minshew ile sezona iyi başlayıp sonrasında vites düşüren Jacksonville Jaguars’ta Trevor’un duraklarından biri olabilecek bir ekip olarak nitelendirilebilir. Öyle veya böyle hakkında daha Ekim ayında olmamıza rağmen dedikodular çıkan Trevor Lawrence’in bu takımların özellikle Jets’in kötü yönetilmesinden dolayı, New York ekibine gitmek istememesi ve bu yüzden bir sezon daha kolejde kalmayı düşünmesi ihtimali de gelen haberler arasında.

Nihayetinde anlaşılan o ki ligin dibinde yer alan takımlar için Trevor Lawrence haberlerini daha medyada çok göreceğiz ve bu sırada genç oyun kurucu da kolejdeki parmak ısırtan oyununu da keyifle izlemeye devam edeceğiz.

Haftanın Özeti  

Pazar günü erken saat maçlarında Baltimore Ravens, Philadelphia Eagles engelini aşarken 20 sayı ve üstü skor üretme serisini 29 maça çıkardı. Dan Quinn sonrası Minnesota Vikings’e konuk olan Atlanta Falcons aynı zamanda Minnesota’da 2008 yılından sonra ilk defa kazanmış oldu. New York Giants, Washington Football Team karşısında ilk galibiyetini alırken şaşırtıcı bir şekilde NFC Doğu’da playoff potasına girdi. Detroit Lions, Jacksonville Jaguars karşısında bu sezonki ikinci galibiyetini alırken çaylak koşucu D’Andre Swift’in 116 yard ve iki TD ile 1989’dan bu yana bu istatistiğe imza atan ilk çaylak oyuncu oldu. Ezeli rakibi Cleveland Browns karşısında rahat galibiyete ulaşan Pittsburgh Steelers, 1978’den sonra ikinci defa sezona beş galibiyetle başladı. Çaylak Joe Burrow’lu Cincinnati Bengals’i ağırlayan Indianapolis Colts, 17 yıl sonra bir maçta 21 sayı geriden gelerek kazanmayı başardı. Carolina Panthers karşısında galibiyete uzanan Chicago Bears, bu sezon oynadığı üç dış saha maçını da kazandı. Denver Broncos, New England Patriots’u kicker Brandon McManus’un attığı altı alan golüyle mağlup ederken, Cam Newton’da Denver Broncos’a karşı birisi Super Bowl olmak üzere oynadığı dört maçı da kaybetti.

Pazar günü gece saat maçlarının ilkinde, Miami Dolphins, New York Jets karşısında hiç sayı vermeden kazanırken altı yıl sonra bir maçta bu başarıyı tekrarladı. İkinci maçta ise karşı karşıya gelen Tom Brady-Aaron Rodgers maçında sevinen taraf Tampa Bay’li Tom Brady olurken, Aaron Rodgers kariyerindeki üçüncü Pick Six’ini attı. Pazar gününün kapanış maçında ise San Francisco 49ers, Los Angeles Rams’i mağlup ederken Jimmy Garoppolo, Prime Time’da oynadığı sekizinci maçtan yedinci galibiyetini aldı.

Haftanın erteleme maçında Kansas City Chiefs, Buffalo Bills deplasmanından galibiyetle dönerken, 2012 yılından bu yana en çok koşu yardı (245 yard) kat ettiği maçı oynadı. Son olarak haftanın kapanış maçında ise Arizona Cardinals, Dallas Cowboys’u 28 sayı farkla kazandı ve 2016 yılından beri en farklı skoru elde etti.

HAFTANIN OLAYI: Le’Veon Bell’in Jets’ten Ayrılışı ve Kansas City Chiefs’e Gitmesi  

Adam Gase ve Joe Douglas tarafından müthiş yönetilen New York Jets, bir başarıya daha imza atarak, iki sezon önce milyon dolarlar verilen Le’Veon Bell’i serbest bıraktığını açıkladı. Takıma geldiğinden beri yarardan fazla zararı olan Adam Gase, kötü head koçluk becerisi dışında takım idaresi ve oyuncu idaresi konusunda da ne kadar yanlış bir isim olduğunu bilmem kaçıncı kez daha kanıtlamış oldu. Miami Dolphins döneminden bu yana takımın yıldız isimleriyle problem yaşayan ve onları takımdan küstüren Gase’in, Jets’in başında hala durabilmesinin izahı yok. Öte yandan Buffalo Bills, Miami Dolphins ve Kansas City Chiefs arasındaki tercihini kırmızı beyazlı ekipten yana kullanan Bell, son yıllarda eline geçen koşucuları bir şekilde parlatmayı başaran hücum koordinatörü Eric Bienemey ve hücum dehası olarak bilinen Andy Reid gibi iki fevkalade isimle çalışarak son yıllarda düşüşe geçen kariyerini yeniden canlandırabilir. Bununla birlikte bu hamleyle koşu hücumlarında Clyde Edward-Helaire ve Le’Veon Bell’i barındıran Chiefs ise deyim yerindeyse gücüne güç kattı.

HAFTANIN MAÇI: Houston Texans (36) – Tennessee Titans (42)

Maçın Adamı: Derrick Henry (212 yard koşu, iki TD koşusu, 2-5 pas yakalama, 52 yard)  

Haftaya damgasını vuran AFC Güney derbisi maçında Tennessee Titans, bu sezon işleri pek yolunda gitmeyen Houston Texans’ı evinde uzatma anlarında mağlup etmeyi başararak sezona namağlup olarak devam etti. Maç özelinde Deshaun Watson ve J.J. Watt ikilisi Texans’ı ayakta tutmaya çalışırken; Titans’ta ise Ryan Tannehill – Derrick Henry ikilisi galibiyetin mimarları oldular. Nitekim Tannehill-Henry ikilisinin üretkenliği ile birlikte bu isimlerin belki de ligin en iyi QB-RB ikililerinden olarak değerlendirilebilir.

Kazanan ekipte Ryan Tannehill, Miami Dolphins günlerinden katbekat iyi performansıyla sezon başında aldığı kontratın hakkını vermeye devam ediyor. Özellikle maç içinde pas opsiyonlarını doğru değerlendiren ve topu da elinden çok hızlı bir şekilde çıkartan Tannehill, birçok kritik pozisyonda doğru işler yaparak kilitleri maç içinde bir bir açtı. İkinci tight end Anthony Frisker ve Adam Humphries’ı doğru eşleşmelerde topları buluşturması da maç içinde dikkat çeken noktalardan biriydi. Öte yandan maçın kahramanı olarak bahsedebileceğimiz Derrick Henry ise yine fiziksel üstünlükleri ve koşu bilgisiyle muhteşem işlere imza attı. Hızlandığı zaman iri cüssesi ile momentumu da bir hayli artan Henry’i durdurmak neredeyse imkânsız hale geldiğinden Texans defansını epey bir hırpaladı. Bununla birlikte özellikle inside koşularda hücum hattıyla ilişkisi yüksek olan Henry, line oyuncularının açtığı boşluklara çabucak hareketlenmesi de başarısındaki etmenlerden birisiydi. Titans hücumu açısından koşu ve pas oyunlarının neredeyse eşit şekilde kullanılması ve her ikisinden de başarı sağlanması Titans adına koç ekibi tarafından yapılan doğru işlerin başında geldi.

İşin savunma kısmında ise Jeffery Simmons’un takıma dönüşü gayet olumlu oldu. Yaptığı bir sack dışında savunma hattında tackle yükünü de çeken genç savunmacı, ne kadar önemli bir isim olduğunu kanıtladı. Rashaan Evans, Harold Landry ve Jayon Brown üçlüsünden oluşan linebacker oyuncularının savunmaya kattığı esneklik ile gerek Texans koşularını durdurma da gerekse savunma hattı arkasında rakip receivarlara alan vermeme konusunda iyi iş çıkardılar. Ancak secondary’de ise Malcolm Butler ve çaylak Kristian Fulton takımın zayıf halkası oldular. Özellikle Butler’ın maçın dördüncü çeyreğindeki Texans TD’sinde arkasında Will Fuller’ı görmemesi çok büyük bir hataydı. Fulton’un da üçüncü çeyrekte yapmış olduğu pass interference ise Texans’ı maça ortak eden bir durumdu.

Houston Texans hücumu ise genellikle Deshaun Watson üzerinden şekillendi. Ancak O’Brien’ın gidişinden sonra performansı artan Watson yine takımını sırtlamayı ihmal etmedi. Nitekim yeni receiverlarıyla pek anlaşamayan Watson, birçok pozisyonda çareyi yakından tanıdığı Will Fuller ve Darren Fells’te buldu. Fuller derin paslarda; Fells ise line arkası paslarda iyi işler çıkardılar. Fakat takımın işlemeyen koşu hücumu yine büyük bir sorundu. Sezon başında DeAndre Hopkins’e karşılık takıma katılan David Johnson, eski günlerinden epey bir uzak olması Texans’ın öne geçtiği zamanlarda koşu ile oyunu tutamamasına ve redzone’da zorlanmasına neden oldu. Hücum hattıyla uyumu pekiyi olmayan ve koşu koridorlarını doğru kullanamayan Johnson’un bu hususta Texans hücumuna ne kadar katkı verebileceği de ciddi soru işareti.

Savunma da ise J.J. Watt yine J.J. Watt gibiydi. Yeri geldi pas savundu yeri geldi asıl görevi olan sack yaptı ve yeri geldi fumble’a zorlama ile takımına kritik yerde topu da verdi. Fakat linebacker pozisyonunda yetenek havuzu son derece dar olan Texans savunması Anthony Frisker ve Adam Humphries gibi iki slot oyuncusunu durdurmakta zorlanmakta kalmadı, her iki oyuncunun da yüzde yüze yakın top yakalama ile oynamalarını sağladı. Özellikle Frisker’a yakaladığı paslardan sonra 50 yard koşmasına izin vermeleri bu eksiklerini kanıtlar nitelikteydi. Tyrann Mathieu’nun gidişinden sonra safety pozisyonunu devralan Justin Reid, secondary’de fena oynamasa da ön alan ile uyumsuzluğu birçok pozisyonda başını ağrıttı. Genel anlamda ise Texans secondary’sinin doğru düzgün işlememesi de rakiplerine kritik pozisyonlarda ciddi şanslar verdi.

Sonuç olarak Tennessee Titans, galibiyete uzanarak bu sezon sadece kendi grubunun değil aynı zamanda AFC Konferansının da en iddialı ekiplerinden biri olacağını kanıtladı. Houston Texans cephesinde ise alınan mağlubiyet takımın moralini iyice düşürürken, daha head koç ve genel menajerin belirli olmaması Texans adına işlerin daha da kötüye gidebileceğine işaret olarak değerlendirilebilir.

HAFTANIN OYUNCUSU: Derrick Henry  

Derrick Henry oynadığı oyunla ligin en iyi koşucusu olma konusunda kendisini izleyenlere bir kez daha kanıtlamış oldu. Takımını bu kritik maçta da galibiyete taşıyan 26 yaşındaki oyuncu, istatistikleri ile de ligde birden fazla alanda lider konumda bulunuyor. Beş maçta elde ettiği 588 koşu yardasının yanında maç başı elde ettiği 117,6 yard ile lider olan Henry, temas sonrası yardada da 365 yard ile bireysel anlamda üst sıralarda yer alırken, takım anlamında da Titans’ı istatistiklerde ikinci sırada bulunmasının en büyük müsebbibi. Derrick Henry’nin bu performansıyla kendisini “Haksız Rekabet” olarak nitelendirsek yanılmayız umarım.

HAFTANIN HÜCUM VE SAVUNMA 11’i  

QB  Deshaun Watson (HOU)DE  DeForest Buckner (IND)
RB  Derrick Henry (TEN)DT  Shelby Harris (DEN)
WR  Justin Jefferson (MIN)DT  Chris Jones (KC)
WR  Julio Jones (ATL)DE  Bradley Chubb (DEN)
WR  Will Fuller IV(HOU)OLB  Bud Dupree (PIT)
TE  Travis Kelce (KC)ILB  Deion Jones (ATL)
LT  Garrett Bolles (DEN)OLB  Malik Reed (DEN)
RT  Mike McGlinchey (SF)CB  Jason Verret (SF)
RG  Graham Glasgow (DEN)CB  Jamel Dean (TB)
LG  Chris Reed (CAR)S  Budda Baker (ARI)
C  Frank Ragnow (DET)S  Minkah Fitzpatrick (PIT)

  

GELECEK HAFTANIN MAÇLARI  

Cuma: 03.20  New York GiantsPhiladelphia Eagles
Pazar: 20.00  Green Bay PackersHouston Texans
Dallas CowboysWashington Football Team
Carolina PanthersNew Orleans Saints
Detroit LionsAtlanta Falcons
Cleveland BrownsCincinnati Bengals
Buffalo BillsNew York Jets
Pittsburgh SteelersTennessee Titans
Pazar: 23.05  Tampa Bay BuccaneersLas Vegas Raiders
Jacksonville JaguarsLos Angeles Chargers
Kansas City ChiefsDenver Broncos
Pazar: 23.25  San Francisco 49ersNew England Patriots
Ptesi: 03.20  Seattle SeahawksArizona Cardinals
Salı: 03.15  Chicago BearsLos Angeles Rams

Bay Takımlar: Baltimore Ravens, Miami Dolphins, Minnesota Vikings, Indianapolis Colts  

Bir haftalık aranın ardından yeniden Perşembe gecesi futboluna geri dönüş yapacağımız yedinci haftanın Pazar günü 20.00 seansında geçtiğimiz haftanın yenilenlerinden olan Green Bay Packers, altı maçta sadece bir galibiyeti olan Houston Texans’a konuk olacak. Öte yandan Carolina Panthers-New Orleans Saints ve Cleveland Browns-Cincinnati Bengals gibi iki önemli karşılaşma da yine erken saatte başlayacak maçlar arasında. Ancak bizi ilgilendiren en önemli maç ise Pittsburgh Steelers – Tennessee Titans arasında oynanacak. İki 5-0’lık takım namağlup unvanlarını korumak için sahaya çıkacaklar. Kazanan takımın AFC liderliği içinde ciddi bir avantaj elde edeceği maçta, bu sene playoff’ta bay hakkını kazanacak takımın bire inmesinden dolayı önemi bir hayli fazla bir karşılaşma olacak.

Pazar günü 23 seansında ise kağıt üzerinde gayet güzel bir maç vaat eden Tampa Bay Buccaneers – Las Vegas Raiders kozlarını paylaşacak. Bu maçın ilginç tarafı ise Raiders head koçu John Gruden’ın 2002 yılında Super Bowl kazandığı takımı olan Buccaneers’a ilk kez rakip olarak çıkması.  Kansas City Chiefs ise AFC Batı’daki rakibi Denver Broncos karşısında boy gösterecek. Ayrıca Chiefs’in yeni transferi Le’Veon Bell’in de Broncos karşısında forma giyme olasılığının da bir hayli yüksek olduğunu belirtelim. Öte yandan Jimmy Garoppolo, eski takımı New England Patriots’a yine aynı saatte konuk olacağı maç da haftanın enteresan karşılaşmaları arasında yerini almış durumda. Pazar günü maçlarının kapanışı ise bay haftasından dönen Seattle Seahawks, NFC Batı’daki rakibi Arizona Cardinals’a karşı namağlup unvanını korumaya çalışarak yapacak.

Haftanın kapanışını ise Los Angeles Rams ve Chicago Bears takımları Los Angeles’ta oynayacak. Bu maçın öne çıkan notu ise Los Angeles Rams’ın evinde oynadığı son 18 maçın 14’ünden galibiyetle ayrılması.

Son olarak siz değerli okurlara biraz kötü bir haber vermek istemezdim ancak yedinci haftadaki oynanacak maçlar bu sezon izleyeceğimiz son erken saat maçları olacağını hatırlatmak isterim çünkü sekizinci haftadan itibaren tüm dünyada saatlerin geri alınmasıyla birlikte 20.00 maçları bize göre 21.00’da; 23.00 maçları 00.00’da ve gece 03.00 maçları da 04.00’da oynanacak.

Herkese iyi haftalar…