Merhabalar, değerli NFLTR.com okurları… Yeni yılın ilk haftasında; playoff’lara kalıp kalamayan takımlar, işine son verilen koçlar, görüşmelere çağrılan koç adayları, kritik bir maçta oyun kurucusunu kenara alan takımlar derken normal sezonun sonuna gelmeyi başardık. Koronavirüs gölgesinde herkesi zorlayan bir sezonun ardından artık Lombardi Kupası’nın sahibini bulacağı kıyasıya bir playoff yarışına hep beraber hoş geldik…

Aaron Rodgers önderliğinde Green Bay Packers konferansını lider olarak bitirdi ve playoff’larda çok büyük bir avantaj elde etmiş oldu. Üst üste iki sezon Matt LaFleur ile 13-3’lük derece ile yine NFC kuzey şampiyonu olup yine wild card maçlarını direkt geçme hakkına ulaştı. Bu yolda herkes tarafından çok eleştirildi ama sezon içerisinde gösterdiği gelişme ile bunu elde etmeyi başardı. Dileriz bu yolun sonu Lombardi Kupası olur…

Green Bay Packers’ı son haftadaki gündemini kronolojik olarak değerlendirecek olursak haftaya All-Pro left tackle oyuncusu David Bakhtiari’nin sakatlığı damga vurdu. Rekor bir kontrat aldığı bu sezonda onun sakatlığının hem şiddeti hem zaman olarak can sıkıcı cinsten. Aaron Rodgers’ın cepteki emniyeti onun yokluğunda büyük bir darbe almış olacak. Playoff’lar sırasında yara almış bu O-Line’ın takıma ne kadar etki edecek merakla bekleyeceğiz. Oynanan Chicago Bears maçında da left tackle olarak takımın right tackle oyuncu Billy Turner sahadaydı. Bir diğer seçenek de kullanılmamış olsa da Taysom Hill’in O-Line versiyonu Pro Bowl Elgton Jenkins’in o rolde kullanılması. Şu an Billy Turner ile pek bir problem gözükmüyor ama akılda tutulması gereken bir seçenek olduğunu düşünüyorum.

Maça gelecek olursak ise öncelikle şunu söylemek isterim: Bears maçı kaybetti ama şaka maka playoff’lara kaldı. Onlardan bu sezon NFC kuzeyde oldukları için çok bahsettik ve ben de hep çok eleştirdim ama öyle ya da böyle playoff’lara katılmayı başardı. Matt Nagy’nin hücumdaki oyunlarda takımın ofansif koordinatörü Bill Lazor’a daha çok sorumluluk vermesi sonucu yükselen Bears hücumu ile takım olarak yukarı çıkan rüzgarlı şehrin takımı, Cardinals’ın da bir düşüş yaşaması sonucu yedinci sıradan adını wild card maçlarına yazdırmayı başardı..

Chicago Bears maça da iyi bir drive ile başladı. Sabırlı ve oturaklı bir hücum izleyen Bears’ın ulaştığı bu TD sırasında Packers iyi bir “3rd down” savunması bunu engelleyebilirdi. Maç sırasında “4th down” savunurken de takımın eksik kaldığı anlar oldu. Bu bağlamda savunmanın maç genelinde rakiplerini daha çok “3 ve dışarı” yapmaya zorlaması Packers’ı playoff maçlarında çok rahatlatacaktır. İyi olarak Packers, red zone defansını bu maçta gayet iyi yaptı. Beş defa red zone’a giren Chicago Bears bunlardan sadece birinde TD ile dönebildi.

Bu maçta Bears için öne çıkan isimler son haftaların yüksek performanslı ismi David Montgomery ve sakatlanıp oyundan çıkan Darnell Mooney oldu. Kevin King her ne kadar iyi bir performans göstermiş gibi gözükse de savunmanın pas oyunlarında zayıf karnı kendisi. Allen Robinson’ı tutma işini Jaire Alexander alırken Robinson’ın maçta donuk kaldığını izledik. Mooney ise 11 catch ve 96 yard ile Bears’ı belli bir yere kadar oyunda tutan isimlerdendi. O sakatlanınca belli bir ritmi kalmayan Bears maçı da devam ettiremedi. Bears hücumu sezon ortasına göre daha iyi bir yerde bulunsa bile bu işler Trubisky’lerle yürümez.

Green Bay savunmasının bu sezon içersinde çok değerli bir yol aldığını söylemek gerekir. Ancak ne kadar yol alırsa alınsın Packers’ın yumuşak karnı defansıdır. Kullanılan dime savunması da playoff’lar için çok güven vermiyor. Takım savunmasının çok kötü olduğu zamanlarda da tamamen suçlanacak kişi Pettine olmasa bile savunma oyuncuların performansı yukarı çıkması ve takım olarak defans adına her maç bir nebze üstüne koyulmuş olsa da Mike Pettine halen taraftarına güven veren bir isim değil. Packers’ı yenmek için en mantıklı taktik Aaron Rodgers’ı köşede tutup Green Bay defansını sahada tutmaya zorlamak. Aksi takdirde MVP sezonunu oynayan Rodgers her türlü rakibinin sahadan üzgün ayrılmasını sağlayacağına inanıyorum.

Bu hafta yine sahada bir rezalet daha vardı: Special Teams. Bu açıdan her hafta burada ne kadar kötü olduğumuzu söylemekten yoruldum. Bir önceki yazıda Tavon Austin korkak dövüşüyor demiştim. Belki de baştan hiç dövüşmemesi gerekiyormuş. Öncelikle special teams’a etki etsin diye kadroya katılan Austin takıma hiçbir katkıda bulunamadı. Bu maçta gözlere zarar fumble’ı ile de Bears’ı durdurmuş bir savunmayı kendi yirmisine davet etmiş oldu. Her hafta buradan zarar gören Packers buraya bu zamanlarda ciddi bir çekidüzen vermesi gerekiyor. Şu an takımın en büyük sıkıntısı special teams’de izlediğimiz bu becerisizlik olarak göze çarpmaya başladı. Takım, tam momentumu elde etti denildiği anlarda bunlarının yaşanması takıma çok fazla zarar veriyor. Special team’lerde bu hatalara playoff’larda asla yer yok!

Şimdi, biraz da iç açıcı konulardan bahsedelim. MVP ödülünün en büyük adayı Aaron Rodgers önderliğinde Green Bay Packers hücumu tabiri caizse önüne geleni tokatlıyor. Rodgers, bu sezon attığı 48 TD ile izleyenleri mest etti. Kendisi bu sezon rekorlar kırarken, rekorlarını geliştirirken receiver’ları; Davante Adams ve Robert Tonyan’a da rekorlar kırdırdı. Bears karşısında da 240 pas yardı ve dört TD ile sahanın kahramanıydı ve takımına NFC konferansında birinci sırada yer almasında çok büyük katkı sağladı. Maçın ilk yarısında da 10/10 pas isabeti ile hiç de kolay olmayan bir başarı gösterdi. İkinci yarıda ise tüm sezon olduğu gibi takımın momentumu, akıcılığı ilk yarının arkasında kaldı ama bu Rodgers’ın yine sahanın her tarafında her anında çok iyi işler yapmasına engel olmadı ve takımına galibiyeti getirdi.

Bu maç koşuda fazla kazanımlar elde edilemedi ancak sahada rakibin fişini hızlı hücumlarla kesen Rodgers bu haftada da takımına yüksek skorlu galibiyete taşıdı. Davante Adams diğer maçlarına göre sönük kalsa da altı pas yakalama, 46 yard ve bir TD ile sahada Packers tarihine geçen bir isim oldu. Normal sezonda en çok pas yakalayan olan Adams, Sterling Sharpe’ın en çok TD pası yakalama rekoruna da ortak oldu. Bunları gerçekleştirirken iki buçuk maç eksik oynadığını söylemek gerekir. Bu, Bears karşılaşmasında da Rodgers’ın üç defa interception’ın kıyısından döndüğü pozisyonlarda Rodgers sahada onu bularak hem kendini hem hücumun gidişatını rahatlatmasını sağladı. Kendisinin takım için çok önemli ve güvenilir olduğunu bu maçta da gösterdi. Tight end, Robert Tonyan; iki pas yakalama, 18 yard ve bir TD ile sahada gizli kalan isimlerdendi ancak sahada bulunduğu an güvenilebilecek bir oyuncu olduğu hissiyatını vermeye devam ediyor.

Adams dışındaki wide receiver’lardan birkaç maç dışında hiç verim alamayan Packers bu maçta MVS’in 72 yardlık TD -Bears’ın arkada adam bırakmayarak inanılmaz bir hata yaptığı pozisyonu iyi okuyan Rodgers’ın şahane oyunu okuması sonucu attığı derin pası- ile skor elde ettiği pozisyona teşekkür etse gerek ki maçta Packers için en çok receiving yard kazandıran kişi oldu ancak halen taraftarına güven veren bir isim değil ve olacak gibi de gözükmüyor. Envanterinde sadece derin tehdit olacak olması çok büyük bir eksi ama bardağın dolu tarafından bakacak olursak kadroda bu seviyede bu derin tehdidi sağlayacak bir ismin olması çok güzel bir şey.

Soldier Field’dan 35-16 gibi bir skorla ayrılan Packers bu skorla NFC konferansında birinci olarak önümüzdeki hafta bay geçme hakkına erişti. Bu, bay haftasında da kazanan takımlardan en düşük derece ile konferansı bitirecek takım ile Lambeau Field’da karşılaşacak. Saints’in Bears’ı ve Seattle Seahawks’ın Los Angeles Rams’in geçeceğini düşünüyorum ve bu durumda da Washington Football Team’i zorlanmadan yenmesini beklediğim Tom Brady’li Tampa Bay Buccaneers’in divisional maçlarında rakip olacak takım olmasını bekliyorum. Bu sezon bunun ile ilgili provadaki mesajlar çok iyi olmasa da bundan çok zaman geçti ve eğer turu da geçerlerse bu sefer onları soğuk bir Lambeau Field bekliyor olacak. Bunların nasıl bir şekilde gerçekleşeceğini hep beraber göreceğiz. Önümüzdeki haftada bunları netleşmiş bir şekilde, Packers’ın rakibi incelemesinde boylamasına konuşuruz. O zamana kadar hoş çakalın, sağlıkla kalın…