NFL’in en iyi quarterback’i kim? Ezelden beri konuşulan, sezon içinde arada hafiften gündeme gelen, yaz aylarında da oldukça alevlenen bir tartışma. Her yıl aşağı yukarı bu dönemde listeler yapılır sebebi ise transferler durulmuştur, draft heyecanı geride kalmıştır. Ya olmadık bir quarterback çıkar “en iyi benim” der ya bir veteran veya yönetici “en iyi quarterback bizde” der ya da averaj bir quarterback 100 milyon dolarlık bir kontrat alır, sonra da bizler başlarız tartışmaya. Bu döngü her sene böyle devam eder.
Bu sene bir liste de benden geliyor. Hemen açıklayayım, çaylakları yani Jameis Winston ve Marcus Mariota’yı daha sahada görmeden bu listeye almadım, onların yerine yedekleri Mike Glennon ve Zach Mettenberger ile başladım, sonra her takımın starter QB’siyle devam ettim. Listede başta geçtiğimiz sezonlardaki performansları ve genel olarak kariyerleri baz aldım diyebilirim. Sürprizler olabilir, sevdiğiniz QB geride kalmış, sevmediğiniz adam da beklediğinizden yukarıda çıkmış olabilir, sonuçta her liste özneldir ancak olabildiğince objektif kalmaya çalıştım. Bakalım kimler kaçıncı sıradan listemize girmiş…
32) Mike Glennon – Tampa Bay Buccaneers
Glennon aslında bu listede olmaması gereken bir isim. Geçtiğimiz sezon formasını anlamsız bir şekilde Josh McCown’a kaptıran Mike Glennon bir türlü Lovie Smith ve ekibinin güvenini kazanamadı. Tampa Bay’in 2015 NFL Draftı’nın ilk sırasında Jameis Winston’ı seçmesiyle de doğrudan ikinci oyun kurucu pozisyonuna geri döndü. Winston’ın başına bir şey gelmedikçe Glennon’ı tekrar izlememiz zor. 25 yaşındaki oyuncu 2013 sezonunda formayı Josh Freeman’ın elinden kaptıktan sonra, bir çaylak için hiç de fena olmayan bir sezon geçirmişti. Coaching staff’ın değişmesi onun şanssızlığı oldu ve beklediği şansları bir daha alması zor görünüyor. İsmi şuan için Cleveland Browns ile takas dedikodularında anılıyor. Yanlış zamanlarda yanlış yerlerde olan biri diyebiliriz kendisi için.
31) Zach Mettenberger – Tennessee Titans
Mettenberger’ın durumu da Mike Glennon’a benziyor. Tennessee Titans, beklenenin aksine yola, geçtiğimiz sezon altıncı turda keşfettikleri bu genç ile devam etmek yerine, 2015 NFL Draftı’nın iki numarası Marcus Mariota ile devam etmeyi seçti. Mettenberger geçen sezon ekmeğini taştan çıkararak, önce sırasını beklemiş ardından Jake Locker ve Charlie Whitehurst hem sakatlıkları hem de kötü performansları sonrasında formayı kapmıştı. Oynadığı yedi maçta da kötü O-Line’ına rağmen oldukça olgun bir performans sergilemişti, J.J. Watt kendisi sakatlayana kadar… Sezon sona erdiğinde Mettenberger, takım arkadaşlarının güvenini kazanmış bir isimdi. Gösterdiği parıltılarla en azından bir sezonluk şansı hak ettiğini kanıtlamıştı. Titans, bambaşka bir yola girmeyi tercih etti ancak günümüz NFL’inde olay draft’ın ikinci sırasından bir quarterback seçmek değil, draft’ın derinliklerinden bir quarterback bulmaktır. Son Super Bowl bunun en büyük örneği oldu diyebilirim (Tom Brady, Mettenberger gibi bir altıncı tur seçimiydi, Russell Wilson ise üçüncü tur). Mettenberger’ın sezon başında Mariota’dan formayı kapması imkansız gözüküyor, zaten kendisine bir forma savaşı imkanı bile verilmiyor. Her ne kadar takım arkadaşlarının desteği Mettenberger’dan yana olsa da kendisi şuan için bir süre gözden kaybolacak.
30) Blake Bortles – Jacksonville Jaguars
Geldik gerçek starter’lara. Jacksonville Jaguars quarterback’i iseniz zaten bu tarz listelerde 30.sıra civarlarını geçmeniz zordur. 2013 NFL Draftı’nın üçüncü sırasından seçilen Blake Bortles için draft öncesi Ben Roethlisberger benzetmeleri yapılıyordu ancak ilk sezonunda istatistiki anlamda NFL tarihinin en kötü quarterback performanslarından birine imza attı. Jaguars’ın hedefi ilk yılında Blake Bortles’ı kenarda oturtup, genç oyuncuya oyunu öğrenmesi için bir fırsat vermekti ancak Chad Henne’den çabuk vazgeçip Bortles’ı kurtlar sofrasına atmayı tercih ettiler. İsimsiz bir hücum takımda oynayınca kaçınılmaz olarak Bortles, berbat bir çaylak sezonu geçirdi yine de Jaguars genel olarak çok kötü olduğundan çok göze batmadı. Bortles’ın 69.5’lik QB reytingi NFL tarihinin en kötüsüydü, sadece 11 touchdown pası atarken, 17 interception da attı. Bu sezon ister istemez üstüne koyacaktır, en kötü durumda bile kendinden önceki Jaguars quaterback’i Blaine Gabbert’tan iyidir. Üstüne bir de T.J. Yeldon gibi umut veren bir running back ve Julius Thomas gibi ligin iyilerinden olan bir tight end ile oynayacağı için Bortles’ın önümüzdeki sezon bu listede yükselmesi muhtemel. Baskı altında başarısızdı gibi konulara girmeden, çaylak sezonunun günahı olmaz diyerek listemize devam edelim…
29) Josh McCown – Cleveland Browns
Cleveland Browns geçtiğimiz sezon Brian Hoyer ve Johnny Manziel’dan umduğunu bulamayınca, bir de şansımızı McCown ile deneyelim modunda. Tüm kariyerini yedek olarak geçiren, bir sezon önce de Tampa Bay Buccaneers’ta starter olunca adeta “benden starter falan olmaz” diye avazı çıktığı kadar bağıran McCown’a üç yıllığına 15 milyon dolarlık kontrat verdiler. Üstelik Josh McCown, tam 35 yaşında! AFWB kampında Alex Mack, Barkevious Mingo ve Jordan Cameron gibi Browns’ın yıldız isimlerinin McCown transferini öğrendiklerinde yaşadıkları hayal kırıklığına birebir şahit olmuştum. Bu bakımdan Brian Hoyer yerine McCown’ı getirerek, quarterback pozisyonunda gerilemiş oldular diyebilirim. Zaten Cleveland yönetimi de wide receiver kadrosunu Dwayne Bowe ve Brian Hartline gibi en iyi günlerini çoktan geride bırakmış iki oyuncuyla “güçlendirerek” McCown’a başarılı olması için pek imkân da vermedi. Josh McCown, 2013 sezonunda Chicago Bears’ta Jay Cutler sakatlanınca gösterdiği güzel performansın etkisiyle cebini doldurmaya devam ediyor. Listede Blake Bortles’ın üstünde olmasının tek sebebi de, geçirdiği o güzel yarım sezon. Johnny Manziel’ın biraz aklı varsa, bu sezon McCown’dan formayı kapar çünkü böyle bir fırsat her yedek QB’nin eline geçmez. Özetle, Cleveland’da quarterback durumu bu yıl da aynı tas aynı hamam.
28) Brian Hoyer – Houston Texans
Yukarıda dedik ya, Cleveland Browns, Brian Hoyer yerine Josh McCown’ı getirerek quarterback pozisyonunda geriledi diye, benzer bir durum da Houston Texans için de geçerli. Ryan Fitzpatrick gibi gittiği her takımda, fena oynamayan, tecrübeli bir isim yerine Brian Hoyer’ı getirmek son derece mantıksız bir hamle oldu. Takımınızın geri kalanında şampiyonluk adayı olabilecek bir kadronuz varsa quarterback pozisyonuna daha iyi bir isme emanet etmeniz farzdır. Houston istinasız olarak QB pozisyonunda her yıl geri gitmeyi başarıyor. Hoyer, Ohio’lu olmasından dolayı Cleveland’da sevilen bir isimdi. Geçtiğimiz sezonda performansı averaj kalınca Johnny Manziel’ın etrafında oluşan basın ve taraftar avantajına yenik düştü. Houston’da da formayı Ryan Mallett’a kaptırması olası. Hoyer ve Mallett’ın da New England Patriots’ta Tom Brady’nin yedeği olarak bir haleflik-seleflik durumu olduğuna da hatırlatalım. Ancak iki isimle de Houston Texans’ın işi zor. Geçen sezon savunmada ligi domine edip aynı zamanda arada hücumda tight end oynayarak touchdown pasları yakalayan J.J. Watt yakında, “çekilin quarterback oynayacağım” derse bile Texans’ta işler daha bile iyiye gidebilir. Bu takımın quarterback sıkıntısı ligin en önemli bayrak adamlarından Andre Johnson’ın Indianapolis Colts’a gitmesine sebep oldu, düşünün yani…
27) Geno Smith – New York Jets
Geno Smith’in 2013 NFL Draftı öncesi potansiyel ilk sıra seçimi olarak gösterildiği günler çok da uzakta değil. Ancak kariyerinin ilk iki sezonunda gösterdiği performans ile kendisi ilk turda seçmeyip, 39.sıraya kadar gerilemesine sebep olan tüm genel menajerleri haklı çıkardı. Geno Smith’in iki yıllık performansı NFL’in en iyi koçlarından biri olan Rex Ryan’ın New York günlerinin sona ermesine sebep oldu. Smith’in dönem dönem yaptığı “kendimi halen bir franchise quarterback” olarak görüyorum açıklamaları çoğu kişinin kendisine gülmesine sebep olsa da, sezonun son maçında Miami Dolphins karşısında, 358 yard, üç touchdown pası ve 25’de 20 isabet ile aldığı 158.3’lük quarterback reytingi (ki alınabilecek en yüksek QB reytingidir 158.3) çoğu kişinin kafasında olumlu anlamda bir soru işareti oluşturdu. Halen tercihleriyle güven vermiyor, halen çok top kaybı yapıyor ancak etrafında artık iyi bir receiver kadrosu var. Bu sezon Geno’nun “ya tamam ya devam” yılı olacak. Olası bir kötü performans halinde sezon sonunu görmeden, yerini yeni transfer Ryan Fitzpatrick’e kaptırabilir. Hatta, Jets’in kurduğu iddialı kadro için Ryan Fitzpatrick daha da güvenli bir tercih.
26) Matt Cassel – Buffalo Bills
Matt Cassel sonunda Minnesota Vikings’ten kurtuldu. Onu, 2008 sezonunda New England Patriots’ta Tom Brady sezonun ilk maçında sakatlandığında gösterdiği performansla kontratı kapan tek sezonluk bir isim olarak hatırlayabilirsiniz. Ancak hafızaları biraz zorlarsak, Todd Haley’nin koçluğunda Kansas City Chiefs’teki 2010 sezonunda gösterdiği, 27 touchdown pası ve sadece yedi interception’lık performansla bir takımın starter’ı olabileceğini biraz olsun kanıtlamış bir isim. Ardından sakatlıklarla geçen sezonlar tecrübeli oyuncunun biraz unutulmasını sağladı ancak son iki yılda Vikings’te bulduğu sınırlı şansların hepsini iyi de değerlendirdi. Cassel, günümüzün neredeyse tamamen pas odaklı NFL’inde başarılı olabilecek saf bir pocket passer ve kendisine gereken tek şey biraz sabır. Ancak bunu Buffalo Bills’te de bulamayabilir. Takımda halen beklentileri veremeyen 2013 NFL Draftı’nda ilk turdan seçilen EJ Manuel, Rex Ryan’ın çok güvenip transfer ettiği, minik Russell Wilson dediği Tyrod Taylor da var. Bu üç isim arasında en iyi seçim Matt Cassel olacaktır. Cassel, benim için güven veren bir isim, Bills iddialı transferleriyle playoff kovalayacaksa macera aramamalı, Rex Ryan da Jets’te Mark Sanchez’e gösterdiği sabrın yarısını burada Matt Cassel’e göstermeli.
25) Jay Cutler – Chicago Bears
2014 yılında imzalanan yedi yıllığına imzalanan 126 milyon dolarlık bir kontrat. Üstelik 54 milyon dolarlık garanti para. Her türlü pası atabilecek bir kol ve yetenek. Ancak sıfır oyun zekası ve sıfır liderlik vasfı. Üstelik takındığı tavır ve tutumlar sebebiyle NFL’in en sevilmeyen figürü haline gelmiş bir quarterback. Konferans finalinde ne olduğu belli olmayan bir sakatlıkla takımını terk eden bir isim. Özetle yetenek var ama kalp yok. Jay Cutler halen gezegenler sıralanırsa, elit olabilecek bir isim. Kontratı sebebiyle Chicago Bears’ın elini kolunu bağlamış durumda ve takım arkadaşları dahil kimse ona güvenmiyor. Umursamaz tavırlar da cabası. 2013’te Josh McCown’a ardından 2014’te Jimmy Clausen’e forma kaybetmeler, sık sık sakatlanmalar… Aslında eski güzel günleri ve birkaç canavar performansının hatırına Jay Cutler’ı 21.sıra civarlarına koymayı düşünüyordum ama ben bile yazarken sinir, stres oldum. Bir quarterback 28 touchdown pası attığı sezonda kendisi için bunları yazdırıyorsa, Bears taraftarlarına sabır diliyorum. Sırf potansiyelin için buradasın Jay Cutler ama 32 yaşına da geldin, “feda” de, kulakların daha fazla çınlamasın, Jimmy Clausen izleyelim…
24) Robert Griffin III – Washington Redskins
Kontratı yüzünden Jay Cutler’ı saymazsak, sonunda geldik yeri bu sezonluk biraz daha garanti olan isimlere. Robert Griffin III’i 24.sırada görmek çoğu kişiyi şaşırtabilir ancak bahsettiğimiz RGIII, 2012 yılındaki çaylak sezonundaki RGIII’den çok uzaklarda. İki yıldır sağlıklı kalamayan, sağlıklı olduğunda oldukça kötü performanslara imza atan RGIII için “küllerinden doğabilecek mi?” tartışmalarını geçtim, “sağlıklı kalabilecek mi?” tartışmaları yapılıyor. Geçtiğimiz sezon Washington Redskins’in kazandığı ve iyi oynadığı maçlarda quarterback’lerinin Colt McCoy olması da RGIII’nin ne kadar gerilediğini, taraftarın güvenini ne kadar kaybettiğinin bir göstergesi. Sağlıklı olduğunda ligi alt üst edebilecek bir yetenek ancak en son, iki touchdown pası attığı karşılaşma 2013 yılının Kasım ayında kalan bir quarterback’ten söz ediyoruz, maalesef.
23) Sam Bradford – Philadelphia Eagles
Sam Bradford için de Robert Griffin III’nin içinde bulunduğu durumun bir benzeri söz konusu. Lige girdiğinden beri sakatlıklarda boğuşan Bradford’ın da bu yıl son şansı. Sağlıklı olsa bir Andrew Luck olabilecek belki de Luck’ı geçebilecek bir potansiyel söz konusuyken iki sezondur çapraz bağlarını koparan Bradford ilginç olarak sağlıklı olduğu ender zamanlarda da hep iyi performanslar sahaya koymuştu. St. Louis Rams forması altında 2014 sezonunun tamamını sakat geçiren Sam Bradford, bu yıl Philadelphia Eagles forması giyecek. Kontrat senesinde sağlıklı kalabilirse NFL tarihinin en güzel geri dönüş hikâyelerinden birini izleyebiliriz yoksa Mark Sanchez, Tim Tebow, Matt Barkley falan…
22) Teddy Bridgewater – Minnesota Vikings
2013 NFL Draftı’nda bir dönem ilk sıra için ismi geçen Teddy Bridgewater, ilk turun son sırasından Minnesota Vikings’in kucağına düşmüştü. Sezona Matt Cassel ve Christian Ponder’ın arkasında başlasa da üçüncü hafta itibariyle formayı kaptı, dördüncü hafta itibariyle de starter oldu. Son yılların en kötü Minnesota Vikings’inde ilk 11’de çıktığı 12 maçın, altısında takımı sahadan galip ayrıldı ve bu isminiz Andrew Luck veya Russell Wilson değilse, çaylak yılınızda oldukça güzel bir istatistik demek. Mobil bir oyun kurucu değil ancak cep içinde güven veren bir isim olabileceğini gösterdi. Bu sezon Adrian Peterson’ın geri dönüşüyle güçlenecek olan Vikings koşu hücumu, genç oyuncuyu iyice rahatlatacaktır ve önümüzdeki sezon Bridgewater, bu tarz listelerde birkaç basamak yukarı çıkabilir. Sophomore Slump’tan etkilenmeyecek derecede Vikings taraftarlarına güven veren bir isim.
21) Derek Carr – Oakland Raiders
Sıra, geçtiğimiz sezon benim favori çaylaklarımdan olan Derek Carr’da. İlk turdan seçilebilecek bir yetenek olan Carr, pek çok oyuncunun başına gelmeyecek bir şekilde, kendisinden 12 yaş büyük abisi, quarterback David Carr’ın 2002 NFL Draftı’nın ilk sırasından seçilip, NFL tarihinin en büyük hayal kırıklığı olmasının etkisiyle, ikinci turdan Oakland Raiders’ın yolunu tutmuştu. Son derece kısıtlı, Darren McFadden’ın sürekli sakatlanıp durduğu, Maurice Jones-Drew’un röveşatalar çektiği, averaj altı bir wide receiver kadrosuyla, 3,000 yard üstü pas, 21 touchdown pası, 12 interception gibi oldukça güzel çaylak istatistiklerine ulaştı. Abisinin Houston Texans’tan gidiş biletini ayırtan, kendisinden kat ve kat tecrübeli Matt Schaub’un elinden sezon başlamadan formayı kaptı. Yeri geldi dört touchdown pası attığı maçı oldukça zorlama bir interception atarak takımına kaybettirdi, yeri geldi idolü Brett Favre gibi bir “Gunslinger” bir quarterback olabileceğini gösterdi, yeri geldi minimum riskle takımına maç kazandırdı. Hepsinden önemlisi Oakland Raiders’a umut verebilen bir isim oldu, franchise quarterback olabileceğinin sinyallerini verdi (Burada birkaç sezon önce Terrelle Pryor’ı Oakland Raiders’ın franchise quarterback’i olarak gösteren Görkem Şahinoğlu’nu tenzih ederim). Derek Carr’ın kariyer gelişimini izlemek oldukça zevkli olacak…
20) Nick Foles – St Louis Rams
Sporda en sevmediğim tabir, sanırım “kapalı kutu”dur. 2013 sezonunda Philadelphia Eagles’ta Michael Vick’ten formayı kapıp, 27 touchdown pası ve sadece iki interception ile oynayarak, takımını son maçta playoff’a taşıyan Nick Foles, kesinlikle bu listede daha yukarılarda olmayı hak ediyor. Ancak bir de geçtiğimiz sezon oynadığı sekiz maçta oldukça bocalayan ve sakatlanarak sezonu erken kapatan Nick Foles, kendisi hakkında “acaba tek sezonluk bir adam mı?” sorularını beraberinde getiriyor. Üstelik bu yıl da Sam Bradford karşılığında St. Louis Rams’e takas olduğunu varsayarsak, Nick Foles tam bir “kapalı kutu”. Hangi Nick Foles’u izleyeceğiz? Rams forması altında, Nick Foles’un, 2013’te Philadelphia’da geçirdiği gibi dominant bir sezon geçiren son quarterback’in adı Kurt Warner’dı o zaman da takvim yaprakları 2001 yılını gösteriyordu. Maalesef Foles, geçireceği vasat ya da averaj sezonlar ile bir takımda tutunabilecek popülariteye sahip bir isim değil…
19) Andy Dalton – Cincinnati Bengals
Turuncu saç, turuncu forma. Andy Dalton, NFL’deki dördüncü sezonunu geride bırakırken oldukça istikrarlı kariyerine devam ediyor. Her ne kadar bir sezon önceki 33 touchdown paslık performansı 19 touchdown pasına gerilese de takımını yine de playoff’a taşımayı taşıdı. Interception’ları çaylak sezonundan beri 16’nın altına düşüremiyor ama takımını vezir de edebilen rezil de edebilen bir quarterback değil. Normal sezonda belli bir standardın altına hiç düşmüyor ancak iş playoff’a gelince, işte orada bocalıyor. Her sezon bir playoff maçı oynamayı başaran Red Rifle lakaplı oyuncu bu maçların hepsinden boynu bükük ayrıldı. Playoff’lardaki bu başarısızlığı kimine göre üstüne bir “overrated” kimine göre de “underrated” etiketi yapıştırmış durumda. Ben, Dalton’ın “underrated” olduğunu düşünsem de, turuncu kafayı ne bir eksik, ne bir fazla ile 19.sıraya koyuyorum.
18) Cam Newton – Carolina Panthers
Cam Newton, 2011 NFL Draftı’nda ilk sıradan seçildikten sonra, Rob Chudzinski gibi oldukça kötü bir offensive coordinator ile birlikte –ki Cleveland Browns bu arkadaşı head koç yaptı, bir yıl sonra kovdu, üzerinden yıllar geçse de hala neden aldılar, neden kovdular anlamış değilim– ligin altını üstüne getirdikten sonra her yıl biraz daha kötüye gidiyor. Hadi oyun tarzı çözüldü öyle 21 touchdown pası atıp, 14 touchdown koşusu yapmasını beklemiyoruz ama saha içinde verdiği kararlarda da bir gelişme yok. Geçtiğimiz sezon Panthers’ın Derek Anderson ile birlikte dahi maç kazandığını düşünürsek, sanırım Cam Newton’ın en iyi halini 2011’de izledik diye düşünmeden edemiyorum. Ancak bu demek değil ki Cam Newton, 2011’deki halinden uzak olduğunda kötü bir quarterback. Kendisinden beklentiler o kadar yükselmiş durumda ki Cam bize son üç senedir çok kötü geliyor. Atletizm olarak belki de ligin en iyi quarterback’i ancak o neyin var neyin yok, hepsini bize 2011’de göstermeyecektin Cam…
17) Carson Palmer – Arizona Cardinals
USC Trojans formasıyla Heisman Trophy kazandığı günlerden tutun da, 2003 NFL Draftı’nda ilk sıradan seçilmesi ve Cincinnati Bengals’taki NFL’e hızlı girişine kadar Carson Palmer için yapılan tabir “Can’t Miss Kid” idi. Sonra sakatlıklar geldi, Cincinnati’de çarşı karıştı, Oakland Raiders’a sürgün edildi, derken geçen sezon Arizona Cardinals’a geldi. İşte o Cardinals, Kurt Warner’dan beri aradığı quarterback’i buldu ve Carson Palmer dümenine oturduğu Cardinals, savunmasının da etkisiyle bir anda Super Bowl adayı oluverdi. Sezonun çoğunda Seattle Seahawks’ın olduğu grubu lider götürdüler. Sonra 35 yaşındaki “Can’t Miss Kid” sakatlandı ve yine Cardinals tepetaklak oldu. Kendi sahalarında Lombardi Trophy kaldırma hayalleri de yarınlara kaldı. Playoff’ların ilk maçında first down bile almakta zorlanan Arizona Cardinals’ı gözünüz önüne getirin, bu bile Carson Palmer’ın değerini anlamaya yeter.
16) Ryan Tannehill – Miami Dolphins
Ryan Tannehill, 2012 NFL Draftı’nda sekizinci sıra gibi gayet yüksek bir yerden Miami Dolphins’in yolunu tutarken, Google halen “Did you mean this…” dercesine sadece kız arkadaşının fotoğraflarını ortaya çıkartıyordu. İşte o Ryan Tannehill, üç sezon boyunca sessiz sedasız gelişimine devam etti ve geçtiğimiz sezon oldukça kötü bir O-Line ile 27 touchdown pası, 12 interception, 92.8 QB reyting ile takımının playoff’u zorlamasını sağladı. Her yıl üzerine biraz daha koyan Ryan Tannehill için, yapılan yıldız transferleri ve akıllı draft hamleleri sonrası 2015, çıkış yapma zamanı. NFL’in önü en açık genç quarterback’lerinden biri.
15) Colin Kaepernick – San Francisco 49’ers
2012 sezonu ve ardından 2013’te yaptıkları Super Bowl sonrası NFL’deki Colin Kaepernick çılgınlığı durulmuş durumda. Geçtiğimiz yıl hem Kaep hem de San Francisco 49ers için büyük bir hezimetti. Sezon sonu koç Jim Harbough takımdan ayrılırken, artık sayısını unuttuğum kadar 49ers oyuncusu sürpriz emeklilik kararlarını açıkladılar. Niners her şeye rağmen sezonu 8-8 bitirdi. Bardağın dolu tarafından bakalım biz; bu tarz kaotik sezonlar bir quarterback’in olgunlaşması güzel fırsatlardır (Örneğin, Tony Romo, Ben Roethlisberger ve Philip Rivers gibi isimler yaşadıkları bu tarz kaoslardan daha olgun ve güçlü çıkmayı başaran isimler). Kaepernick istatistiklerine yansımasa da pocket içinde her yıl kendini geliştiriyor, mobilitesini anlatmaya gerek yok zaten. 2015 onun için zor bir sezon olacak, altından nasıl kalkacağı da bu tarz listelerdeki yeri için belirleyici olacak.
14) Alex Smith – Kansas City Chiefs
Baltimore Ravens, Trent Dilfer ile şampiyon oldu, Tampa Bay Buccaneers, Brad Johnson ile şampiyon oldu, sonra yine Baltimore Ravens, Joe Flacco ile şampiyon oldu. Bu tarz, yıldız olmayan ama iyi bir takımı şampiyonluk yolunda kazasız belasız taşıyabilecek quarterback’lere NFL’de “Game Manager Quarterback” denir. İşte günümüz NFL’ine de Alex Smith, bu tanımın sözlük karşılığı. 2013 sezonunda bu formül işe yaradı, Chiefs playoff’larda herkesin sakatlandığı maçta Colts’a yenilmese belki Super Bowl’a yürüyecekti. Ancak 2014 sezonunda Chiefs için işler yolunda gitmedi ve sezon Alex Smith için büyük hayal kırıklığı ile sonuçlandı. Smith, 18 TD pası ve altı interception ile bitirdiği sezon boyunca hiçbir wide receiver’a touchdown pası dahi atmadı. Vakti zamanında 2005’te ilk sıradan draft edilen Alex Smith’in, bu macera aramayan, garantici tarzı, ben dahil çoğu izleyen için oldukça sıkıcı gelse de NFL’de halen böyle “Old School” quarterback’ler olduğunu bilmek güzel. Zaten, Chiefs head koçu Andy Reid’in de ihtiyacı Alex Smith gibi bir quarterback. Ne diyelim, onlar ermiş muradına, biz çıkalım playoff’una…
13) Joe Flacco – Baltimore Ravens
İki yıl önce playoff’larda gösterdiği muhteşem performans ile takımını Super Bowl’a taşıyan Joe Flacco, aldığı 120.6 milyon dolarlık kontrat ile quarterback ücretlerinde yeni bir standart belirlemişti. O şampiyonluğun ardından iki sezon geçti ve Flacco halen playoff’lardaki performanslarını normal sezonlara taşıyabilmiş değil. Evet, iyi bir playoff QB’si ancak normal sezonda takımını tek başına taşıyamıyor. En büyük özelliği attığı deep paslar olan bir oyun kurucuya göre aldığı ücret de oldukça fazla ve maalesef Joe Flacco da Alex Smith gibi bir “Game Manager QB” olmaktan öteye gidemiyor. Ancak burada da alan memnun veren memnun durumu söz konusu, geçtiğimiz sezon Flacco kariyerinin en iyi rakamlarına ulaştı, yine de bu 27 TD, 12 interception gibi istatistikler listenin devamındaki çoğu isim için yavaş hatta kötü bir sezon niteliğinde…
12) Eli Manning – New York Giants
Peyton Manning’in küçük kardeşinin 34 yaşına geldiğini düşündükçe yılların ne kadar çabuk geçtiğini anlayabiliyor insan. İki şampiyonluk yüzüğü bulunan bir isim nasıl oluyor da hiçbir zaman “NFL’in en iyi 10 quarterback’i” arasında anılmıyor diye düşünebilirsiniz, ancak Eli belki de ligin en istikrarsız isimlerinden biri. Kariyerinin başında kendisine yapışan bu etiketin ne kadar doğru olduğunu geçtiğimiz yıl bize gösterdi. 18 touchdown pası ve 27 interception’luk (Evet doğru okudunuz tam 27!) 2013 sezonundan sonra, geçen yıl adeta küllerinden doğdu ve 2014 sezonunu 30 touchdown pası ve 14 interception ile sonlandırdı. O da çok iyi bir playoff QB’si ve bu sezon elinde sakatlıktan dönen Victor Cruz ve NFL’in altın çocuğu Odell Beckham Jr. ikilisi bir arada olacak. Ancak Eli bu, tekrardan 2013 sezonunu da tekrarlayabilir veya playoff’a kalabilirlerse bir şampiyonluğu daha zorlayabilir. Özetle, Alex Smith ve Joe Flacco’nun bir üst versiyonu diyebiliriz kendisi için.
11) Matt Ryan – Atlanta Falcons
Matty Ice, uzun süredir gözlerden uzaklaşmış durumda. Üst üste playoff yaptıkları yıllardan sonra Atlanta Falcons’ın ligin kötüleri arasına dönüş yapmasıyla beraber, Matt Ryan da eleştirilerin odak noktası biri oldu. Doğru takım arkadaşlarıyla, listede belki ilk beşi zorlayabilecek isim ancak ligin en kötü offensive line’ına sahip takımında öyle bir baskı altında oynuyor ki halen maç kaçırmamasına şaşıyorum. Takımın savunması da yerlerde olunca, Roddy White ve Julio Jones gibi yıldızlar da sakatlıklardan belini doğrultamayınca insan Atlanta’daki Matt Ryan’a üzülmeden edemiyor. Üstelik kötü geçirdiği 2014 sezonunda bile Joe Flacco gibi kendisini “NFL’in en iyi quarterback’i” olarak gösteren isimlerden daha iyi rakamlar elde ediyor. Kısacası halen elinden geleni yapıyor diyebiliriz. Lige girdiğinden beri ilk beş sezonunda 23 maç kazandıran drive’ı bulunan Matt Ryan’ın son iki sezonda sadece dört game winning drive’a imza atabilmesi de bunun bir göstergesi. Yani Matty, ilk 10’a girememenin nedeni, sen değilsin takım arkadaşların ve yönetimin…
10) Matthew Stafford – Detroit Lions
Matthew Stafford, bu yıl kariyerinin yedinci sezonuna giriyor, istatistiki anlamda kendini fersah fersah ispatlamış olsa da baskı altında kötü oynaması, hatalı tercihler yapıyor olması halen hakkında soru işaretleri yaratıyor. İşin ilginci Stafford, yeri geliyor 41 touchdown pası atarak takımını playoff’a taşıyabiliyor, yeri geliyor 22 touchdown pası ile averaj bir sezon geçirip de takımının playoff yapmasını sağlayabiliyor. Ancak normal sezondaki maçlar dahil playoff’ta da ihtiyaç duyulan anlarda sahneye çıkamıyor. Halen 27 yaşında ve öğrenebileceği çok şey var. Ne kadar çabuk olgunlaşırsa, o kadar iyi, sonuçta baskı altında kötü oynama alışkanlığı bir şekilde aşılabilecek bir durum, onun dışında Matthew Stafford, bir franchise quarterback’de aradığınız her özelliğe sahip bir isim.
9) Philip Rivers – San Diego Chargers
Çok değil dört sezon önce Philip Rivers’ın NFL’in en iyi quarterback’lerinden biri olarak gösteriliyordu. Beklenenler olsaydı belki bu listenin zirvesinde de yer alabilirdi ancak işler hiç Rivers’ın istediği gibi gitmedi. Hatta işler öyle bir hale geldi ki iki sezon önce Rivers elit mi değil mi tartışmaları ayyuka çıktı. Rivers ise 2013 sezonuyla beraber öyle bir küllerinden doğdu ki iki yıldır dönem dönem MVP’lik performanslar gösteriyor, takımını ya playoff’a taşıyor ya da tüm sezon kötü savunma ve sakatlıklara rağmen takımını bu yarışın içinde tutuyor. Rivers’ın 2013 sezonundaki çıkışı 2014 sezonunda da devam etti. Yılların tecrübesi ve yeteneği ile her maçta Peyton Manning, Tom Brady gibi efsanelere kafa tutabilecek, düelloya girebilecek bir quarterback olarak taraftarlarına oldukça güven veriyor. İki yıldır neredeyse tüm QB istatistiklerinde ilk 10’da yer alıyor. Halen önünde birkaç iyi sezonu var, tek arzusu bir yüzük. Beraber draft edildiği Eli Manning ve Ben Roethlisberger’ın toplamda dört yüzüğü bulunması eskisi kadar olmasa da kendisini baskı altında tutuyor. Chargers’ın iki sezon önce playoff yapması imkânsızdı, Rivers bunu başardı, geçen sezon son maçta playoff’u kaçırsalar da dümen de Philip Rivers oldukça Chargers için her şey mümkün.
8) Russell Wilson – Seattle Seahawks
Wilson, bildiğiniz üzere iki yıldır üst üste Super Bowl oynuyor. Birini kazandı, biri son saniyelerde attığı interception ile kaybettirdi. Üstelik sadece üç yıldır bu ligde. Kendisi, ligin en mobil quarterback’i ve tüm mobil quarterback’ler arasında pas hücumunda en doğru kararları veren isim. Koşması gereken yerde koşuyor, riske girmemesi gereken yerlerde doğru kararlar alıyor (2015 playoff’ları hariç). Wilson her sezon üstüne koymaya devam ediyor ve bunları elindeki receiver kadrosu giderek zayıflarken yapıyor. Şansına elinde NFL’in en iyi koşu hücumlarından biri ve ligin en iyi savunması var, bu Wilson’ın başarısının biraz geri planda kalmasına sebep olsa da Doug Baldwin, Jermaine Kearse, Chris Matthews gibi wide receiver’larla başardıkları geçekten takdire şayan. Bu sene kadroya, ligin en iyi tight end’lerinden olan ve hatta ligin en iyi wide receiver’larını kıskandıran istatistiklere sahip Jimmy Graham’ın eklendiğini de göz önünde bulundurursak, 2015 sezonunun Wilson’ın kariyer sezonu olmaması için hiçbir sebep yok. Hem kontrat yılı, hem de inanılmaz bir hayal kırıklığı ile sonlanan bir Super Bowl macerası. Wilson, kısacık kariyerindeki inanılmaz başarılarına rağmen bu yıl kendisini kanıtlamak için sahada olacak…
7) Andrew Luck – Indianapolis Colts
Geldik, NFL’in gelecek 10 yılına damga vurması beklenen Andrew Luck’a. Lige girdiğinden beri, NFL’in gelecekteki yüzü olması beklenen, gelecek bilmem kaç yıla damgasını vuracak denen Andrew Luck, kantarın topuzunu kaçırdı ve işe biraz erken başladı. Daha 25 yaşında ve 2014 sezonunda ligin en çok touchdown pası atan quarterback’i olmayı başardı. Takımı Colts, her ne kadar zayıf bir grupta olsa ve Luck, New England Patriots maçlarında gösterdiği performans ile choker olmaya aday olsa da geçen sezon, kariyeri bittiğinde bile kıyaslanacağı Peyton Manning’i playoff’ta eleyerek herkesin saygısını kazandı. Tek yapması gereken top kayıplarını biraz azaltması. Listede yedinci sırada olmasının sebebi de ilk altı sırada yer alan ağır abiler. Zaten Luck ilerleyen yıllarda buraları domine edecek ancak önündeki isimler var oldukça bir, iki sezon daha yedinci, altıncı, sıralarda dolanabilir. Öte yandan geçtiğimiz sezon yaptığı gibi büyük bir atılım daha yaparak seneye ikinci, üçüncü sıraya da yerleşebilir. Ne de olsa bu sene elinde Andre Johnson ve Frank Gore gibi NFL’in son on yılına damga vurmuş iki büyük yıldız olacak. Luck için de ufukta muhteşem bir sezon görüyorum…
6) Drew Brees – New Orleans Saints
Yıllardır NFL’de dört quarterback, (Peyton Manning, Tom Brady, Aaron Rodgers ve Drew Brees) “Big Four” olarak adlandırılıp, bu tarz listelerde direk tepeye yazılırdı. Bu dört isim arasında sıralama yapmak bile zordu. Halen de öyle. Ancak bu sene Drew Brees’in altıncı sıraya düşmesinin sebebi, üstündeki (hadi kötüden iyiye gittiğimiz için, altındaki diyelim) iki ismin geçirdiği muhteşem sezonlar. Yoksa Drew Brees bireysel anlamda yine muhteşem bir sezon geçirdi. Son yedi sezonda sadece bir maç kaçırarak, hiçbir sezonda 33 touchdown pasının altına düşmedi. Ancak ahaliyi öyle efsanevi sezonlara alıştırdıktan sonra sadece istatistik kâğıdını doldurmak yetmiyor. 36 yaşındaki oyuncunun sırasıyla 46, 43 ve 39 touchdown pası attığı üç sezondan sonra geçen yıl 33 touchdown pası atması falan listede gerilemesinin sebebi değil. Grup birincisinin sadece yedi (7) galibiyet ile playoff yaptığı, teneke grubu olarak adlandırılan NFC Güney grubunda takımını playoff’a taşıyamaması onun değerini zedeledi. Üstelik sezon bitince hakkında takas dedikoduları bile çıktı, üstüne bir de en önemli silahı Jimmy Graham da Seattle Seahawks’a gönderildi. 2015 sezonu, Drew Brees için önemli bir yıl olacak. Maalesef en efsane sezonlarında hep kendinden biraz daha iyi oynayan bir quarterback olduğu için hep gölgede kaldı, MVP ödülüne yaklaşamadı ama kimseye kanıtlaması gereken bir şeyi de yok. “Altın her zaman altındır, asla gümüş olmaz” durumu ve “Drew Brees, Jimmy Graham ile Drew Brees olmadı” durumunun etkisiyle, 2015 sezonunda Brees’in halen aynı başarılı standardını koruyacağını düşünüyorum. Yine kısa boyu sebebiyle, kafasını kaldıracak, pas atacak birini arayacak ve Saints hücumundan birkaç yıldız yaratacak. Takımı nerelerde olacak, soru işareti orada…
5) Tony Romo – Dallas Cowboys
Dallas Cowboys, son üç sezonu 8-8’lik derecelerle bitirip, son maçlarda playoff’ları kaçırınca, suçlu hep Tony Romo’ydu. Baskıyı kaldıramıyordu, kritik anlarda takımını yüz üstü bırakıyordu, her sezon sonrası formaları yakılıyor hatta formalar patlayıcılara bağlatılıp havalara uçuruluyordu. Tony Romo, her türlü olumlu istatistiğine rağmen NFL’in en çok alay edilen oyuncusuydu, adeta “choker” teriminin sözlük karşılığı olmuştu. Ancak 2014 sezonunda, koşu hücumu Romo’nun üstündeki baskıyı azaltınca, iyi bir O-Line’ın arkasında Romo adeta ligin en iyi quarterback performansını ortaya koydu (Aaron Rodgers’ın performansını ayrı tutuyorum). Herkes sezon öncesi, berbat savunmasıyla, DeMarcus Ware’in gidişi ve Sean Lee’in sakatlığı gibi sebeplerle Dallas’ı silmişken, Tony Romo, running back DeMarco Murray’nin de desteğiyle takımını playoff’a taşımayı başardı. Choker mı dediniz? Romo ve Dallas geçen sene normal sezonda deplasmanda, kritik maçları geçtim, maç dahi kaybetmedi. Romo, 34 touchdown pası ve dokuz interception ile sezonu tamamlarken, bir oyun kurucu için en önemli istatistik olan quarterback reytinginde lig lideriydi. Karşısına hangi quarterback’i koyarsanız koyun onunla düello yapabilecek, kaburgaları kırılsa da takımını sahada yalnız bırakmayacak bir lider. Romo sonunda üzerindeki olumsuz etiketleri sökmeyi başardı ve bu sezon Dallas Cowboys taraftarlarına Super Bowl’u garanti ediyor. İki yıl önce olsa gülünüp geçilirdi ancak devir artık değişti…
4) Ben Roethlisberger – Pittsburgh Steelers
2006’daki motorsiklet kazası ve 2009’daki cinsel saldırı skandalları olmasa Ben Roethlisberger şuanda NFL’in 2000’lerdeki yüzü olarak anılacaktı. Düşünün, 2005, 2008 ve 2010 yıllarında Super Bowl oynamışsınız, bunların ilk ikisini kazanmışsınız, normal sezon performanslarınız da gayet güzel ve halen kimseyi tatmin edemiyorsunuz. Tüm o başarılara rağmen, 2009’dan beri hiçbir reklamda dahi yoksunuz. Rodgers’ları Brady’leri Manning’leri geçelim o reklamlarda hep Flacco’lar, Kaepernick’ler, Cam Newton’lar var. Ben Roethlisberger kim ki? Her yıl en üst sıralardan seçilen quarterback’ler için “Yeni Ben Roethlisberger” deniyor ancak siz NFL’in en underrated oyuncularından birisiniz. Sonuçta, sizden şüphe edenlere en güzel cevabı verebileceğiniz yer yeşil sahadır ve geçtiğimiz yıl Big Ben’in yaptığı da tam olarak buydu. 32 yaşındaki oyuncu, yaşlı savunmasına rağmen takımını iki yıl aradan sonra playoff’lara döndürmeyi başardı hatta bunu MVP’lik bir performans ortaya koyarak gerçekleştirdi. Big Ben ayrıca, sezonun sekizinci ve dokuzuncu haftalarında iki playoff takımı Colts ve Ravens’a karşı altışar touchdown pası atarak (iki maçta da sıfır interception), NFL genelinde küçük çaplı bir depreme de sebep oldu. Bize de ilk Super Bowl’unu bundan 10 yıl önce kazanan, Aaron Rodgers’tan sadece bir yaş büyük olan, ligin bu en underrated oyuncusunun kefaretini ödeyerek onu gönül rahatlığıyla dördüncü sıraya koymak düşüyor. Hem cep içinde hareketli, hem doğru kararları alan, hem muhteşem bir kolu olan, hem de birden fazla Super Bowl yüzüğü olan, bu yıkılmayan adamı daha önce gerilere koyanlar utansın.
3) Tom Brady – New England Patriots
Hayat ne garip değil mi? Şubat başında oynadığınız altıncı Super Bowl’unuzda kazandığınız dördüncü şampiyonluk sonrası bir anda NFL tarihinin en iyi quarterback’i olarak adlandırılmaya başlıyorsunuz. Ardından bir skandal patlak veriyor ve NFL tarihinin en hileci, en şikeci ismi oluyorsunuz. Burada Tom Brady’i pek anlatmaya gerek yok, yetenekleri, 37 yaşında halen kariyerinin zirvesinde olması vs. kendisini adına zaten konuşuyor. Topların havasını mı indirmiş? Olabilir. Ben dahil çoğu kişiye göre az gelen bir dört maçlık cezaya mı çarptırılmış? Olabilir. Bunlar zaten Brady’nin kariyerine büyük bir kara leke olarak not düşüldü. Brady, bu lekeyi ancak kazanacağı bir şampiyonluk ile temizleyebilir, evet, beşinci şampiyonluk ile. Her türlü skandala rağmen kadronuzda Tom Brady olduğunda, takımınızın geri kalanı isimsiz wide receiver’lardan ve running back’lerden oluşsa da sezona kötü başlasanız da her yıl en büyük şampiyonluk adayı oluyorsunuz. Tüm skandallar belki Tom Brady’nin NFL tarihindeki yerini etkiledi ancak onu, aktif oyun kurucular arasında ilk üçün dışına çıkarmamız için yeterli delil halen yok, hem saha içinde hem saha dışında…
2) Peyton Manning – Denver Broncos
Sezon sona erdiğinden beri, hatta Peyton Manning ve Denver Broncos, konferans yarı finalinde elendiğinden beri, tüm yorumcular ağız birliği yapmışçasına “Peyton Manning bitti, Peyton Manning yaşlandı” diyor. Manning’in kafa kâğıdına bakıp, yaşlandı demek kolay ancak bitti demek için çok erken. Artık kendisini “En iyi beş quarterback”ten biri olarak görmeyenler dahi de var. Daha bir yıl önce, 2014’te MVP olmuş hatta NFL’in en iyi 100 oyuncu listesinde birinci sırada gösterilmiş Peyton Manning’i silmek için daha çok erken. Üstelik saha içinde yavaşlamaya başlamış Peyton Manning’in geçtiğimiz yıl 39 touchdown pası attığını da hatırlatmakta fayda var. Herhangi bir oyuncu için 39 touchdown pası inanılmaz bir rakam iken konu Peyton olunca, 55 touchdown pası attığı bir sezonun ardından, bu istatistik az geliyor. Peyton, geçen sezon çok kötü bir Aralık ayı geçirdi, playoff’larda yine kötü bir maç çıkarıp takımını elenmekten kurtaramadı, doğrudur. 38-39 yaşındaki bir isme biraz inişli çıkışlı bir sezon geçirme hakkı verelim derim. Bu yıl PM’in üzerinde 2012’de olduğu gibi büyük bir baskı var. 2011’de sakatlığından ötürü tüm sezonu kaçıran PM için, o dönemde sakat, yaşlı, artık bitti yorumları yapılıyordu, bu yıl da benzer bir durum söz konusu. Peyton, 2012’de kendinden şüphe edenlerin başını öne eğmesini sağlamıştı, bu sezon da bir benzeri yapmaması için hiçbir sebep yok.
1) Aaron Rodgers – Green Bay Packers
NFL genelinde son üç, dört sezondur var olan konsensüs gibi bizim listemizde de Green Bay Packers’ın quarterback’i birinci sırada. Rodgers, 2014’e eleştiriler eşliğinde başlamıştı, takımı ilk üç maçın ikisini kaybedince, bir anda hem medya hem de Green Bay ahalisini bir tedirginlik bastı ve tecrübeli QB dedi ki: “R-E-L-A-X”. Bu açıklamasının ardından öyle bir şov ortaya koydu ki belki de NFL tarihinde bir quarterback’in bir sezonda gösterdiği en iyi performanstı. Rakam vermek gerekirse 4,381 yard pas, 35 touchdown pası, iki touchdown koşusu ve sadece beş interception (O beş interception ikisi, 13.haftada oynanan Buffalo Bills maçında gelmişti ki o gün halen Rodgers’a neler olduğu bilinmiyor). Sonuçta Rodgers, sezonu, kariyerinin ikinci MVP ödülünü alarak bitirdi ancak Packers, playoff’larda Seattle Seahawks karşısında facia bir geri dönüşe izin vererek noktaladı. Packers favori olduğu bir sezonda daha Super Bowl yapamadı, konferans finalinin ardından evinin yolunu tuttu. Rodgers’ın da tek eleştirildiği nokta, son şampiyonluğundan bu yana beş yılın geçmiş olması. Biraz garip geliyor değil mi? Millet can derdinde, playoff derdinde, bir Super Bowl’a çıkma derdinde, siz “Ama beş yıldır şampiyon olamıyorsun!” diye eleştiriliyorsunuz, üstelik NFL gibi playoff’ların tek maç üzerinden oynandığı, her an her şeyin olabileceği bir ligde. İşte, Aaron Rodgers o kadar iyi bir quarterback.