Tony Romo, 4 Nisan 2017 Salı sabahı emekliliğini açıklayarak herkesi şaşırtmayı başardı. Spor gündeminin hafta boyunca bir numaralı maddesi olan bu karar, CBS’in yorumculuk teklifi ile birlikte geldi ve Amerikan futbolunda eşi benzeri görülmemiş bir emeklilik şekli olarak tarihe geçti.

Kurt Warner, Brett Favre, Peyton Manning, Tony Romo derken oyun kurucuların altın çağını yavaş yavaş geride bıraktığımız şu günlerde, NFL severler olarak yıldız quarterback’lerin en kötü anlarına kadar kariyerlerine dört elle sarılmalarına alışığız. Warner ve Favre, muhteşem kariyerlere imza atıp, kazanabilecekleri her şeyi kazanmalarına rağmen vücutları pes edene kadar oynamışlardı. Keza Peyton Manning’de öyle. Geriye dönüp baktığınızda bu üç isim, MVP ödülleri, Super Bowl yüzükleri olmasına rağmen oynayabilecekleri son raddeye kadar sahadaydılar. Son sezonları öncesi kimseye ispatlamaları gerek bir şeyleri yoktu. Üçüncün de bireysel olarak en kötü performanslarını son sezonlarında görmüştük. Ancak Romo’nun durumu biraz daha farklıydı halen ispatlaması gereken çok şey ve kazanması gereken bir Super Bowl vardı.

Son iki sezonunu sakatlıklarla boğuşarak geçiren Romo’nun Super Bowl kazanmak için ciddi bir şansı vardı. Super Bowl’a ulaşmaya bir quarterback kadar yakın olan iki takım, Denver Broncos ve Houston Texans, Romo’yu bu kadar çok isterken yıldız oyuncunun emekliye ayrılması ufak çaplı bir şok etkisi yarattı. Çoğu kişi Romo’nun emekli olmasının sebebi olarak Dak Prescott’a formasını kaptırmasını veya Dallas Cowboys’tan başka bir takımın formasını giymek istememesini gösterebilir… Ancak Romo’nun emekli olmasının aslında tek bir sebebi var o da Columbia Broadcasting Network yani CBS’ten aldığı teklif.

Geride bıraktığımız süreçte herkes Romo’nun opsiyonlarını değerlendirdiğini, Broncos veya Texans arasında bir seçim yapmaya çalıştığını, biraz da Cowboys’un Romo’yu gönderirken karşılığında bir şeyler almak için müşteri kovaladığını ve yüzden sürecin uzadığını düşünüyordu. Sonra CBS ve Fox’un Romo’ya yorumculuk teklifleri yaptığı konuşulmaya başlandı ancak bu haberler pek de ciddiye alınmadı. Cowboys’un sahibi Jerry Jones, 31 takımın tamamına Romo ile görüşme izni verdikten bir gün sonra Romo, CBS ceketiyle pozunu vererek kariyerini noktaladı.

Romo’nun CBS’ten aldığı teklif şu ana kadar eşi benzeri görülmemiş bir teklif ve bir şans. Öncelikle bilmeyenler için CBS’in NBC, Fox, ESPN ve NFL Network ile birlikte NFL maçlarının yayıncılarından biri olduğunu ve aynı zamanda Amerika’nın en çok izlenen televizyon kanalı olduğunu belirtelim. İşbu CBS, Tony Romo’yu, kanalın bir numaralı NFL yorumcusu yaptı. Bir numaralı NFL yorumcusu olmak demek, maç esnasında yorumculuk yapıp spikere eşlik etmek demek. Fox kanalı da Romo’yu istiyordu ancak Romo’ya bir numaralı yorumculuk pozisyonu vermek yerine normal yorumculuk pozisyonu önerdiler. Kurt Warner, Matt Hasselbeck, Tiki Barber, Michael Strahan gibi isimlerin Amerikan futbolunu bırakır bırakmaz yorumculuk işine adım atmalarına zaten alışkınız. Ancak hiçbiri kramponlarını astıktan sonra maç esnasında canlı yorumculuk işine adım atmadılar, daha doğrusu atamadılar.

Dört büyük kanaldaki yorumculuk pozisyonları öyle her sene açılan pozisyonlar da değiller. Bu pozisyonları kapanlar da yerlerini kolay kolay bırakmıyorlar. Örneğin eski koç Jon Gruden, 2009 yılından beri ESPN’de maçları yorumluyor ve istisnasız her off-season’da NFL’den kendisine gelen koçluk tekliflerini elinin tersiyle itmesiyle biliniyor. Fox’da ise bir başka Dallas Cowboys efsanesi eski quarterback Troy Aikman var. 2002’den beri orada ancak Amerikan futbolunu bıraktıktan sonra gidip NFL Europe maçları yorumlayıp tecrübe kazanıp, bu pozisyona geçmişti. Romo’ya işini kaptıran New York Giants’ın eski quarterback’i Phil Simms (kendisinin Madden’da da yıllarca yorumcu olarak sesini duyduk) ise 1998 beri yorumcu koltuğunda oturuyordu. Bu işin piri John Madden ise 20 sene yorumculuk yaptı. Anlayacağınız ortalama 15 yılda boşalan bir pozisyon Romo’ya teklif edilince, Romo da “fırsat bu fırsat” diyerek emekliye ayrıldı.

Koçlar John Madden ve Jon Gruden, Super Bowl’larını kazanmış, isimlerini NFL tarihine altın isimlerle yazdırmış kişiler olarak yayıncılığa başladılar. Eski quarterback’ler Troy Aikman ve Phil Simms yayıncılığa başladıklarında birden fazla Super Bowl yüzükleriyle sahneyi devralmışlardı. Ancak yorumculuğu, Super Bowl kazanma şansına tercih eden Romo’nun Super Bowl’u geçin, kariyerinde elle tutulur bir başarısı dahi bulunmazken Amerikan futbolunu bu şekilde bırakması, ben dahil tüm hayranlarını büyük bir hayal kırıklığına uğrattı…

Romo’nun yeri benim için ayrıdır. Kendisinin roller-coaster gibi geçen kariyerini iki yıl önce bu yazımda değerlendirmiştim. Belki de NFL tarihinin izlemesi en zevk veren quarterback’i olan Brett Favre’a benzeyen stili Romo’yu benim favori oyuncularımdan biri yapmıştı, bilemiyorum. Mesela, NFLTR’de 11 yıl önce geçtiğimiz ilk haber, Tony Romo’nun starter olması haberiydi. Başlığının da “Tony Romo Artık Starter Oldu” olması lazım tam hatırlayamıyorum… Aynı zamanda 10 yıl önce fantasy football’da ilk draft ettiğim oyuncu da Tony Romo’ydu. İlk starter olduğu sezon, beni fantasy’de yarı finale taşımış ancak adeta kariyerinin nasıl gelişeceğine göz kırparcasına, yarı finalde sadece iki puan getirerek “choke” etmişti.

Tarihinde “Captain Comeback” lakaplı bir efsaneyi, Roger Staubach’i barındıran Cowboys’un en fazla geriden gelerek ve son çeyrekte maç kazandıran oyuncusu. NFL tarihinin en iyi üçüncü quarterback rating’ine sahip oyuncu. Gunslinger. Geri dönüşlerin kralı. Küçük maçların büyük oyuncusu. Kronik sakat. Kritik anlarda “choke” eden Dallas quarterback’i… Romo’yu birçok şekilde tanımlayabilirsiniz. Her şeye rağmen Romo dendiğinde birçok kişinin aklına gelmesi gereken şey, asla pes etmeyen bir oyuncu olduğu olmalı. Kırık kaburgalarla kazandırdığı maçlar, geçirdiği her sakatlıktan sonra sahaya daha iyi bir biçimde geri dönmeler, sakatlanmasına rağmen maçları tamamlama arzusu… Romo adeta Favre sonrası zor şartlar alıntında pes etmeyen quarterback ekolünün son temsilcisiydi. Çok maç kazandırdı çok maç kaybettirdi ama asla pes etmedi, taa ki 4 Nisan 2017 Salı gününe kadar…

Yukarıda maç yorumculuğunun nasıl ender gelen bir fırsat olduğunu ve bu pozisyonu bir ele geçirdiğinizde en az 15 yıllık bir kariyer yoluna girdiğinizi anlatmaya çalıştım. Romo da emeklilik açıklamasında “10, 20 belki 30 yıl bu işi yapmak istiyorum” diyerek bunun altını çizmişti. Bu bakımdan Romo’ya hak verebilirsiniz. Ancak öte yandan bu karar ile Romo belki de ilk defa “pes etti”. Super Bowl kazanma ihtimalini elinin tersiyle iterek, kolay yolu seçti. NFL maç yorumculuğu çok az bir insanın eline çok geçecek bir fırsat. Ancak Super Bowl kazanıp NFL tarihine geçen bir quarterback olma ihtimali de öyle. Romo’nun Broncos veya Texans formasını sırtına geçirdiğinde Super Bowl kazanması garanti değildi ancak Super Bowl kazanmak için kariyeri boyunca elde edebileceği en büyük şanstı.

Eastern Illinois’tan 2003 yılında 10 bin dolara, draft edilmemiş bir çaylak olarak NFL’e giren Antonio Ramiro Romo, 14 yıl sonra ilk defa yeter dedi ve pes etti. Şimdi yıllar boyunca Romo televizyon ekranlarında gözümüzün önünde olacak, maç esnasında da sesi kulaklarımızdan eksilmeyecek. Öte yandan NFL’e veda ediş şekli de hiç unutulmayacak. Yıllar sonra ismi geçtiğinde, tarihin en iyilerinden biri olarak değil, bireysel istatistikleri şişkin, asla Super Bowl kazanamamış, playoff’larda hiçbir varlık gösterememiş bir quarterback’ti denecek. Eminim ki 2019 yılında CBS ekranlarında Super Bowl’u anlatırken de içi oldukça buruk olacak…