Merhaba değerli okurlar, 285 maçlık sezonun sonuna geldiğimiz bugünlerde, o en değerli maça sayılı günler kala özel bir takım içerikler üretmemiz artık gelenek haline geldi. Kaan Özaydın ile birlikte bu senenin konsepti olarak da en güzel Super Bowl şehirleri konusunu seçtik…
Bilindiği üzere ABD tarihinin en önemli unsurlarından birisi de 1861-1865 arasında Kuzey-Güney eyaletleri arasında yapılan ve en nihayetinde köleliğin kaldırılmasıyla sonuçlanan Amerikan İç Savaşı. Günümüzde, bunun gibi topla tüfekle olmasa da Super Bowl şehri seçilmek için de şehirler ve eyaletler arasında adeta modern bir savaş yaşanıyor. Her ne kadar tarihteki savaşı Kuzeyliler kazanmış olsalar da Super Bowl ev sahipliği savaşında durum tam tersine dönüyor ve buradaki savaşı belli konulardaki avantajları nedeniyle genellikle Güneyliler kazanıyorlar. Kabul etmek gerekir ki Detroit ve Minnesota gibi kapalı stadyuma sahip istisnalar haricinde Kuzey şehirlerinin bu organizasyonu alma ihtimalleri yok denecek kadar az. Diğer taraftan Dallas, Indianapolis ve New York’un da yeni stadyumlarının ödüllendirilmesi hatırına birer kez ev sahipliği yapmış olmaları haricinde, gelecekte de ev sahibi şehirler genellikle Güney şehirleri olmaya devam edecek gibi görünüyor. Belki yine bir istisna olarak yeni stadyumlarını inşa ettiklerinde Buffalo’da bir organizasyon görme ihtimalimiz olabilir. Bunlar haricindeki diğer Kuzeyliler de kışın soğuk havayı avantaja çevirme saçmalığına devam edecekler.
Özellikle yılın bu günlerinde Super Bowl ile ilgili pek çok yazıda genellikle bu maçın yarattığı ekonomik değer hep ön plana çıkarılır. Bu hafta itibarıyla bizim medyamızda da maçtan daha çok, satılan yiyecek-içecek miktarları, bilet fiyatları vs. içeren haberleri sıkça görür olacağız. Elbette bir Super Bowl maçının ev sahibi şehre sağladığı ekonomik fayda inanılmaz ölçülerde. Örneğin geçtiğimiz yılki Super Bowl LVII’nin, ev sahibi Phoenix bölgesinde yarattığı toplam ekonomik büyüklüğün yaklaşık 1.3 milyar dolar olduğu ve Arizona eyaletinin gayri safi hasılasına 726 milyon dolarlık bir katkı sağladığı hesaplanmış. Hal böyle olunca da bir çok şehrin Super Bowl organizasyonunu alabilmek için adeta birbiriyle yarış halinde olmaları çok normal. Ancak organizasyona ev sahipliği yapacak şehrin seçiminde mümkünse yeni modern bir stadyuma sahip olmak gibi lojistik imkanların yanında yeterli konaklama tesisi, restoran-bar sayısı, ulaşım, yılın bu dönemindeki iklim şartları gibi pek çok faktör ön plana çıkıyor. Tüm bunlara bir arada sahip olan ve onbinlerce misafiri ağırlama kapasitesi olan şehir sayısı da aslında çok fazla değil. Bu yılki Super Bowl’un ev sahibi Las Vegas’ın da kısa bir süre önce bir NFL takımına sahip olup çok güzel bir stadyum inşa etmesinin ardından ileriki yıllarda da sıkça tercih edilecek popüler bir Super Bowl şehri olacağına hiç şüphe yok.Bu uzun giriş faslından sonra, gelin en favori favori Super Bowl şehrimize sondan başa doğru bir göz atalım.
5- Tampa, Florida (Super Bowl XVIII, XXV, XXXV, XLIII, LV)
Benim gibi bir Arizona Cardinals taraftarı için oldukça hüzünlü bir seçimle başlayalım. Cardinals’ın tarihinde oynadığı ve dramatik bir sonla kaybettiği tek super bowl maçının (SB XLIII Steelers: 27 – Cardinals: 23) oynandığı Tampa şehri, Buffalo Bills taraftarları için de Scott Norwood faciasının yaşandığı yer olması nedeniyle de yine bir hüzün kaynağı (SB XXV Giants: 20 – Bills: 19). Öte yandan buradaki diğer maçlar ise açık farklarla bittiği için izleyenlere çok da keyif vermemişti.
Sonuncusu 2020’de olmak üzere toplam beş kez Super Bowl organizasyonuna ev sahipliği yapan Tampa, aynı zamanda bir takımın (Tampa Bay Buccaneers) kendi şehrinde kazandığı ilk SB şampiyonluğuna ve NFL efsanesi Tom Brady’nin son SB şampiyonluğuna da sahne olma özelliğine sahip (SB LV Buccaneers: 31 – Chiefs: 9) . Her ne kadar popülarite olarak Miami’nin gerisinde kalsa da bu güzel batı Florida şehri de Ybor City, Busch Gardens bölgeleri ve Orlando’daki Disney World’e iki saat mesafede olma gibi avantajlarıyla ideal bir Super Bowl şehri olma özelliğini gelecekte de sürdürecek.
4- Phoenix, Arizona (SB XXX, XLII, XLIX, LVII)
Bir başka güzeldir Çölde Super Bowl.:) “Hadi oradan” sesleri kulaklarımda yankılanır gibi olsa da buradaki maçları (SB XLII Giants: 17 – Patriots: 14, SB XLIX Patriots: 28 – Seahawks: 24 ve SB LVII Chiefs: 38 – Eagles: 35) hatırlattığımda eminim bana hak vereceksiniz. Yoksa gerçekten olayın taraftarlıkla bir alakası yok.
Her ne kadar şehir merkezinde kayda değer farklı bir şey sunmasa da mimari olarak NFL’in en güzel stadyumlarından birine ve super bowl zamanında en ideal iklim şartlarına sahip olması Phoenix bölgesinin gelecektede de popüler bir super bowl şehri olmaya devam etmesine yeterli olacaktır.
3- Los Angeles, Kaliforniya (SB I, VII, XI, XIV, XVII, XXI, XVII, LVI)
İlk Super Bowl’un ev sahibi olan Los Angeles, 1993’e kadar iki kez LA Memorial Coliseum ve beş kez de Rose Bowl ile Super Bowl’un favori ev sahiplerinden biri olmaya devam etmişti. Ancak 1994’de Rams’in St.Louis’e ve Raiders’ın Oakland’a taşınmasıyla birlikte yaklaşık çeyrek asır boyunca NFL takımına sahip olmayınca super bowl organizasyonundan da uzak kaldılar. Ta ki 2017’de Rams ve Chargers’ın Los Angeles’a taşınmaları ve muhteşem SoFi Stadyumunun inşa edilmesiyle birlikte super bowl organizasyonu 2022 yılında (SB LVI) nihayet evine geri döndü. Bu organizasyonu yerinde izleme şansına sahip olan sevgili Oktay Çavuş seyahatine dair tüm ayrıntılarla ilgili sitemize de özel bir yazı yazmış olduğu için benim LA için daha fazla ayrıntı yazmama gerek yok sanırım.
Los Angeles’lılar NFL’den ayrı kaldıkları çeyrek asrın acısını çıkarmaya oldukça kararlılar ve fazla ara vermeden SB LXI’in de ev sahipliği hakkını kazanarak önümüzdeki yıllarda da popülaritelerini sürdürmeye devam edecekler.
2- New Orleans, Louisiana (SB IV, VI, IX, XII, XV, XX, XIV, XXXI, XVI, XLVII)
New Orleans’da oynanan Super Bowl maçlarının ikisi hariç (SB XVI Patriots: 20 – Rams: 17, SB XLVII Ravens: 34 – 49ers: 31) diğerleri çok çekişmeli geçmese de bu şehir turistik açıdan çok güzel bir Super Bowl atmosferi yaratmaya devam ediyor. İlk dönemlerde her üç, dört yılda bir organizasyonu alan şehir artık her bir yeni organizasyon için ortalama 10 yıl civarında beklemek zorunda kalıyor. En sonuncusunda (SB XLVII) yaşanan elektrik kesintisi skandalına karşın 2005 yılında şehri adeta yerle bir eden Katrina kasırgası felaketinden ötürü de olsa gerek, New Orleans pek çok kişinin de sempatiyle baktığı bir şehir.Organizasyon için New Orleans’a gelenler kültür, sanat, jazz ve gastronomi açısından dopdolu bir zaman geçirdikleri için asla sıkılmaya zaman bulamıyorlar.
Yeni stadyumların inşasına rağmen 1976’da açılan Lousiana Superdome NFL’in en özel stadyumlarından biri olmayı sürdürüyor ve önümüzdeki yılın SB organizasyonu da yine burada gerçekleştirilecek.
1- Miami, Florida (SB II, III, V, X, XIII,XIII, XIX, XXXIII, XLI, XLIV, LIV)
Zirveye elbette super bowla en fazla ev sahipliği yapan şehri koymamız gerekir. 1970’lerdeki oldukça çekişmeli geçen üç Super Bowl maçına (SB V Colts: 16 – Cowboys: 13, SB X Steelers: 21 – Cowboys: 17, SB XIII Steelers: 35 – Cowboys: 31) ev sahipliği yapan Miami’de daha sonraki maçlar ne yazıkki aynı heyecana sahne olmadı. Ancak Miami’nin bahtsızının da Amerika’nın Takımı Dallas Cowboys olması oldukça enteresan.
2000’li yıllardan itibaren yeni stadyumlar yapıldıkça bu şehirlere ödül olarak mutlaka super bowl organizasyonu hediye eden NFL takım patronları, önümüzdeki yıllarda yeni stadyum inşaları da azaldıkça yine popüler şehirlerin etrafında dönmeye devam edecekler gibi görünüyor. Bunların en başında da yine mutlaka Miami gelecektir. Buraya gelen hiç kimsenin sıkılmaya dahi zaman bulamayacağı, keyifli ve güzel bir hafta geçireceği aşikar. Latin esintileriyle dolu güzel plajlar, barlar ve restoranlarla dolu bu şehirde bir de stadyuma bir çatı yapmayı becerebilirlerse yılın bu dönemlerinde sıkça yaşanan fırtınaların olumsuz etkilerinden de korunmayı başarabilirler.
Bu yazıyı okuyan herkese bir gün Super Bowl’u yerinde takip etme şansını yakalamayı diliyorum…