Her dört yılda bir yapılan yaz olimpiyatları, birçok spor dalını barındırması ve Dünya çapında tüm ülke sporcularından en iyi derece alanların yarışması olması sebebi ile en ilgi çeken organizasyonların başında gelmektedir. Özellikle Futbol ve bir nebze basketbol gibi uluslararası organizasyonları çok ciddi ilgi ve seyirci çeken spor branşlarının dışında kalan spor branşlarının tanıtımının yapılması ve reklam yapabilmesi için en iyi fırsat Yaz ve Kış Olimpiyatlarıdır. Bu açıdan bakınca, Amerikan Futbolu’nun Olimpiyatlarda olması tanıtım ve yaygınlık açısından çok önemli olacaktır.
Peki bir sporun olimpik spor olması için ne lazım? Bir spor dalının Olimpik olması için uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC – International Olympic Committee) tarafından tanınması gerekir. IOC Dünya çapında, Yaz Olimpiyatları ve Kış olimpiyatları olmak üzere, ikişer yıl aralıklarla iki temel organizasyon düzenlemektedir. Şuan için, 2012 yaz olimpiyatlarından tanınmış 26 spor branşı, 2014 Kış olimpiyatlarından tanınmış 7 spor branşı bulunmaktadır. 2016 Olimpiyatlarından bu 26 branşa Rugby ve Golf eklenerek 28 ana branşın yarışması sağlanacaktır.
IOC’nin olimpik spor kabul kriterlerini zaman içerisinde birçok değişiklikler ile değiştirdiğini görmekteyiz. Son hali ile bir spor branşının olimpik spor olarak kabul edilmesi için; Spor branşının Dünya çapında oynanması, uluslararası federasyonunun olması, ülke federasyonlarının olması, Bayanlar ve Erkekler dallarında dünya şampiyonası olması gerekmektedir.
Amerikan futbolunun diğer handikapları ise dünya çapında hem kadın, hem de erkekler tarafından oynanmıyor oluşu ve olimpiyatlara tabii sporların üç haftalık süreç içerisinde sonuçlanması. Bu açıdan bakıldığında, olimpiyatlara katılan sporcu ve koç sayısının 10.500 kişi ile sınırlandırılıyor olması her takımında minimum 60 kişi bulunan bir spor için ciddi bir handikap. Bunlara bulunan çözüm ise Flag Football olarak görülmekte. Sporcu sayısı çok daha az, hem erkekler, hem de kadınlarca oynanabiliyor ve üç haftalık süreçte rahatlıkla tamamlanabilir.
Bu sebeple; şuan oynanmakta olan 2012 Dünya Flag Football Şampiyonası, Amerikan futbolunun olimpik spor olarak kabulü açısından bir anda önem kazanmakta. Tabii son kongrede yapılan yapısal değişiklik ile IFAF Yönetim kuruluna iki Atlet Komitesi üyesinin dahil edilmesi de olimpik spor olabilmek için ciddi bir çalışmanın olduğunun göstergesidir.
IFAF’ın olimpik spor olma yolunda çalışmaları 2003 yılında Uluslararası Spor Federasyonuna (SportAccord) gözlemci üye olarak katılımı ile başladı. IFAF, 2005 yılında SportAccord’un tam üyesi olarak olimpiyatlara katılım yönünde ciddi bir adım attılar.
IFAF bu sene başında resmi olarak IOC’ye olimpik spor olarak kabul edilmek üzere başvurusunu yaptı. IFAF tarafından yapılan başvurunun bu sene sonunda görüşülmesi beklenmekte. Kriterler tam olarak belli olmasa da, en son genel kurulda 64 üye sayısına ulaşan, Uluslararası Federasyonu, ülke federasyonları olan ve en önemlisi Dünya Şampiyonası düzenleyen IFAF, IOC’den olumlu bir sonuç beklemekte.
Bu gelişmelere baktığımızda, IFAF’ın uzun süreden beri, IOC kabulü konusunda çok ciddi çalışmalar yaptığını görmekteyiz. Bunlara ek olarak, IFAF yönetimi, NFL ve Amerikan medyasının, IOC üzerinde çok ciddi bir lobi faaliyeti yönettiğini bilmekteyiz. Amerika’nın milli sporları beysbol ve softbol’un kısa süren ve hatta başarısız olan Olimpiyat macerasından sonra, bir diğer milli spor Amerikan futbolu konusunda çok daha istikrarlı bir çalışma yürütülmekte.
Şuana kadar olan gelişmelere baktığımızda, 11 x 11 Tackle Football, Amerikan futbolunun bilinen şekli olsa da, IFAF şuan oynanan 2012 Flag Football Dünya Şampiyonası ile Flag Football’un IOC tarafından kabul edilmesini hedeflemekte.
Peki, IFAF tüm kuvvetini Flag Football üzerine vermişken ve Dünya Flag Football şampiyonası yapılıyor iken, Türkiye neden 2012 Dünya Flag Football Şampiyonasında yok? 2010 yılında İTÜ Tigers’ın kurduğu Flag Football takımı Hollanda’da yapılan şampiyonaya katılarak, bir Türk takımının ilk defa katıldığı turnuvada finalist olmuşlardı. (hatam varsa düzeltin lütfen) Bu takım 1 ay içerisinde gidebilecek kişilerden kurularak, hiçbir taktik veya hazırlık yapmadan yalnızca deneme amaçlı gittikleri halde bu başarıyı kazanmışlardı.
Bizde, bu şekilde başarı kazanabilecek bir potansiyel varken, IFAF’a daha iki ay önce üye olan Kuveyt bile Dünya Flag Football Şampiyonasına katılıyorken, Türkiye neden Göteborg’da yapılan 2012 Dünya Flag Football şampiyonasında yok?
Hadi potansiyel olmadığı düşünsek bile, hiçbir katılım ön şartı olmayan, Avrupa’da olması sebebi ile ulaşım sorunumuz olmayan, çok daha az bir sporcu ile katılınabilecek olması sebebi ile maliyetleri çok az olan ve offseason döneme gelmesi sebebi ile kadro sıkıntısı yaşanmayacak bir turnuvada Türk Milli Takımının mutlaka olması gerekirdi. Bu şampiyonaya katılabilecek organizasyonun federasyonca yapılması zor olmaması gerekirdi. Hadi bunları geçtim, federasyon, siz takım kurun istediğiniz gibi gidin, bende hiçbir şey beklemeyin dese, camia içerisinden gidecek takım mutlaka ayarlanırdı. Ama mevcut bulunan ilgisizliğimiz, sanırım burada da kendini gösterdi.
Bu vesile ile gelecek haftaki konumuz Türkiye’nin katılmadığı, “2012 IFAF Dünya Flag Football Şampiyonası” olacak…