Geçtiğimiz ay Federasyonumuz branşlarından ragbide çok önemli bir gelişme yaşandı. Rugby kulüpleri birleşerek “Ragbi Kulüpler Birliği”ni kurdu. Birliğin tüm ragbi kulüplerine hayırlı olmasını dilerim.

Türkiye’nin 1989 yılında ilk maçın oynanması ile tanınan Amerikan futbolu, 1993 yılında ilk defa 2 Türk Takımının maç yapması ile başlamış oldu. 2002 yılına kadar malzemesiz yapılan sporumuz, 2002 yılında gerçek spor malzemesi ve 2005 yılında federasyon branşı olarak tanınarak gerçek bir düzen kazandı. Biz geçen bu sürede birlik olmayı beceremedik, inşallah Ragbi kulüpleri birlikleri vasıtası ile hedefledikleri amaçlara ulaşabilirler.

2010 yılında Avrupa Kupası’da turnuvalara katılan takımlarımız, gittikleri ülkelerde Amerikan futbolunun bizle aynı dönemlerde başlamasına karşın organizasyon yapısı ve düzeni sebebi ile şaşırmışlardı. Daha beş yıl önce ilk Amerikan futbolu ligine başlayan Macaristan takımları oyuncuları, malzemeleri, hakemleri, organizasyonları ve statları ile bizden çok ileriydiler. Biz yaklaşık 20 yıllık Amerikan Futbolu spor tarihimize karşın halen bilet satmayı başaramamışken, üç yıl önce Macaristan takımları biletli seyirci çekebilecek organizasyon yapısına ulaşmışlardı.

Sırbistan ise, Macaristan’dan 2 sene önce, yani 2003 yılında bu spora başlamasının avantajı ile şuan Avrupa’nın en iyi gelişme gösteren ülkelerinden biri durumunda ve Avrupa Şampiyonasında B Grubundadır. 2010 yılında Avrupa Kupalarında Türk takımları Sırp Takımlarına karşısında 1 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 yenilgi almıştır. Biz Türkiye olarak, üç yıl önce başa baş oynadığımız ve bizden çok sonra bu spor ile tanışmış bir ülke Avrupa Şampiyonasına katılmakta, B grubuna yükselme başarısı göstermekte olduğu halde bizim hiçbir başarı ve aktivite gösterememekteyiz.

2012 yılında Avrupa Karması – Amerika Karması maçına Polonya’ya giden oyuncularımız da orada yapılan organizasyonun güzelliğinden bahsetmişlerdi. Takımları, stadı, organizasyonu, seyircisi ve hatta naklen yayını ile bizden çok ama çok ileri bir organizasyon yapan Polonya’da ise ilk Amerikan futbolu maçı 2005 yılı Aralık ayında oynandı. Şuan 5 farklı ligde 74 takım bulunmaktadır.

Bunlar bizlerin gözlerimizle görüp, yaşadığımız örneklerdir. Peki tüm ülkeler bu kadar gelişirken biz neden bir türlü yapmamız gereken patlamayı yapamadık. Kimse Avrupa’da şartlar farklı demesin. Zira biz bu federasyonun tek delegesiyken, ligi bile olmayan Ragbi kulüpleri şuan 20 kulüp sayısına ulaştılar ve bu hafta itibari ile kulüpler birliklerini resmi olarak kurdurlar.

Türkiye’de 2002 yılından beri malzemeli oynanan sporumuzun halen bir Kulüpler Birliği bulunmamaktadır. Ancak 2009 yılında ligi başlayan Ragbi sporu şuan 20 takımı ve kendine ait bir “Kulüpler Birliği” olan bir spor branşı haline gelmiştir.

Biz sporumuz için savaşmıyorken …
Biz sporumuz için savaşanlara destek olmuyorken…

Ragbi kulüpleri federasyonun tüm baskılarına ve takımları tek tek aramasına karşın bunlara pabuç bırakmadan “Ragbi Kulüpler Birliğini” kurmayı beceriyorlar. Federasyonun yaptığı yanlışlara dur diyebiliyorlar. Spor Bakanlığı ile görüşüp sorunlarını anlatabiliyorlar. En azından bizden farklı olarak, sporlarının gelişmesi için çözüm bulabiliyorlar. Ama biz sporumuz için hiç birşey yapmıyoruz!!! Amerikan Futbolu Kulüpler Birliğini k’urmak için hiçbir çalışma yapmadığımız gibi, bunun için uğraşan kardeşlerimizin arkasında da durmuyoruz.

Çalıştay yapıyoruz, federasyon tehdidi ile “Amerikan Futbolu” adını kullanmıyoruz. Oysa ki federasyonun böyle bir hakkı yok. Ama hiç kimse ne oluyor demiyor.

Takım oyuncuları takım değiştirmek istiyor. Asbaşkanın takımından ayrılıyorlar diye, bu sporu yapmak isteyen kardeşlerimiz federasyon 10.000.- TL para ödetiyor. Kimse ne oluyor demiyor. Sonuçta ise o takım bu spor yerine federasyona yatırdığı ve sporumuza geri dönmeyen para yüzünden batıyor.

Kulüpler Birliği çalışması yapılıyor, çalışmayı yapanlar üniversite rektörünüz ile görüşürüz diye baskı görüyor.

Federasyon faaliyetlerinin tanıtımında “Kulüpler Birliği” toplanacak deniliyor, ama telefonlara bile çıkılmıyor.

Hakemler her türlü sıkıntıya rağmen ligleri başlatmak için emek veriyorlar, ama onlarda sezon sonunda maçları tribün ile kavga ederek terk ediyorlar.
Lig başlatılamıyor diye takımlar kendi arasında lig düzenlemek istiyor, federasyon lig düzenlenmesin diye baskı kuruyore. Ligi düzenleyen takımların fikstürleri değiştiriliyor, değişen fikstür yüzünden takımlar kapanıyor, kimsenin umurunda olmuyor.

Lig yapısı ligin ortasını bile geçmişken, ragbiden araklanan Teknik Kurul Kararları ile değiştiriliyor.

İşin komik tarafı Teknik Kurul Üyeleri mevcut lig yapısının değiştiğinden bile farkında olmuyor, Zira bir ay önce yayınlanan Ragbi Teknik Kurul Kararı ile Amerikan Futbolu Teknik Kurul Kararı arasında dört tanecik değişiklik var.

Bu sezon daha önce hiç yaşanmamış beyin kanaması, çene kırılması ve beton üzerine döşenen halı sahada bilek kırılması gibi ciddi sakatlıklar yaşanıyor, ama buna rağmen hiç kimse önce güvenlik demiyor.

Hakem eğitimleri ve antrenör eğitimleri kaç sezondur yapılmıyor ve yapılması için emek verilmiyor.

Türkiye’de yurt dışından takımların katılımı ile turnuva yapmak isteyen takımlara türlü şekillerde engel olarak, Türkiye Amerikan futbolunun tanıtılması için ele gelecek fırsatlar keyfi kararlar ile harcanıyor.

Türkiye’den yurt dışına maç yapmak için gitmek isteyen takımlara hiçbir destek olunmuyor.

Play-out maçlarının oynanacağı yerler, federasyon yetkililerinin eski takımlarına avantaj sağlanarak değiştiriliyor. Daha acısı, liginde birinci olan takımlara sanki ceza verirmiş gibi deplasmanda play-out oynamaya zorlanıyor.

Sporumuzun vitrin organizasyonu olan Final maçımız oynanacağı yer, her zamankinden daha iyi bir performans ile maça 6 gün kala açıklanıyor. Açıklanan yer ise sporumuzun ve taraftarının bulunmadığı bir yer ve stat.

Bu sporu yapmak isteyen kulüplere haksız yere ceza kesilerek, Amerikan futbolu branşlarının kapatılmasını zorluyor.

Bugüne kadar yapılmış en güzel aktivitelerden biri olan Parslar TV, Selimiye Parsları takımı tarafından yapılıyor, ama kimse destek olmuyor ve sonuçta takım kapanıyor.

Farkında mısınız, bu spor için bir şeyler yapmaya çalışan tüm takımlar sonuçta kapanıyorlar. Daha da acısı bu sporun sürekliliğin sağlanması için yapılması gereken hiçbir şey yapılmıyor.

Biz birlik olmadığımız sürece, tüm takımlar tek tek avlanıp kapanacaklar…

Suç federasyonda değil, suç yanlışa yanlış demeyen, doğruyu bulmaya çalışmayan, doğrunun arkasında durmayan, yanlış uygulamalara itiraz etmeyen ve bu spor için birleşmeyen kulüplerdedir. Kalın sağlıcakla…

Yazı ile alakalı not : Tüm yaşanan olayları takım ismi vermeden yazdım. Hangi olayı hangi takımın yaşadığını merak edenler bana [email protected] mail adresimden ulaşabilir.