Atlanta Falcons iki haftadır kaybetmekte. Zira bu kayıplar sezonun formda ve güçlü takımlarına karşı dişe diş kaybedilen maçlar oldu. Gelin geçtiğimiz iki haftaya şöyle bir göz atalım.
MVP, İsimsiz Defansa Karşı
Green Bay Packers. Aaron Rodgers’ın önderliğinde koşu ve pas oyunlarını muazzam yapabilen, kapı defanslı takım. Deplasmanda oynadığımız maç öncesi takım olarak mentalitemiz bir hayli yüksekti. Önceki hafta alınan Arizona Cardinals galibiyeti moral ve hırs kazandırmıştı bize. Herkes bir şeylerin farkına vardı ve Green Bay’e öyle hazırlandı.
Maça güzel başladı iki takım da. Atlanta Falcons’ın başlangıç vuruşundan sonra Packers dengeli pas ve koşu oyunlarıyla Falcons endzone’un önüne geldi ve James Stark sayıya ulaştı. Kolay lokma olmadığımızı göstermek istedik bu sayıdan sonra. Matt Ryan’ın paslarıyla güzel başlangıç yapan Falcons topu veteran koşucu teven Jackson’a vererek skoru eşitledi. Ne olduysa o küçük arada oldu ve Green Bay ikinci çeyrekte adeta kilitledi bizi. Lacy’i az çok tutmuş olsak da Rodgers’ın iğne deliğinden geçen paslarına engel olamadık. 31-7’lik bir skorla devre arasına girdik. Bu arada Green Bay altı maç üst üste ilk yarıda 23’ten fazla sayı atarak NFL tarihinde bir ilke imza attı.
İkinci yarıya inanılmaz bir hırsla başladı Falcons ve Eric Weems ile sayıya ulaştı. Fakat bu drive’dan akılda kalan Julio Jones’un 79 yardlık reception’ıydı. Ayrıca geçen maç kırdığı kariyer rekorunu bu maçta yeniden egale etti ve maçı 259 yard bir TD ile sonlandırdı. Falcons son çeyreğin son dakikasına kadar savaştı ve skoru 43-37’ye getirmişti ki bitime çok az kala defansın Green Bay’i durdurması gerekiyordu ve koşucu James Stark buna izin vermedi.
Maçta defansif olarak öne çıkan isimler Desmond Trufant ve Paul Worillow’dı .Maç Trufant için en çekişmeli maçlardan biri olmalıydı ki hem çok iyi receiver’lara karşı hem de ligin oyun kurucularından birine karşı savaşacaktı. Rodgers gibi bir oyuncunun paslarını keserek ne kadar iyi olduğunu gösterdi bize. Yaptığı tackle’lar da yerindeydi ve tackle kaçırmayarak güzel bir oyun sergiledi. Paul Worillow ise adeta her yerdeydi maç içinde. Çoğu tackle’a ismini yazdırdı. Zira bu tackle’lar first down çizgisi geçildikten sonraydı.
William Moore sakatlıktan yeni dönmüştü fakat daha form tutamadan tekrar revire gönderdik kendisini. Güzel bir maç çıkarıyordu oyunu okuması çok iyi, defansımıza lazım olan adamlardan. Kaç hafta oynamayacağı belli değil. Sakatlanan bir diğer isimse Julio Jones oldu. Maçın sonlarına doğru bir pası tuttuktan sonra sert bir darbe aldı.
Maçı ne kadar kaybetmiş olsak da böyle güçlü bir takıma kafa tutmamız çok hoşuma gitti açıkçası. Ofansif olarak Matt Ryan gerçekten çok iyi durumda dört touchdown ve bir interception ile oynadı. Belki daha iyi bir koruma olsaydı maç bizim için çok daha zevkli olabilirdi.
Hücum takımının sezonun başından beri gelişmiş olması birazda genç oyunculara ve rotasyona verilen önemle ilgili. Çaylak koşucu Devonta Freeman çok güzel bir oyun çıkardı. Düşürülmesi zor ve çevik bir oyuncu. Önümüzdeki senelerde tecrübelenerek Falcons’ın as koşucusu olacak potansiyele de sahip. Diğer koşucularımıza gelirsek Steven Jackson, Rams yıllarındaki kadar olmasa, oyunun kırılma anlarında bizi şaşırtacak koşular yapıyor. Sezon genelinde koştuğu yardın az olması ise Falcons’ın koşucu rotasyonunu çok iyi kullanmasından. Jacquizz Rodgers, Steven Jackson ve Devonta Freeman üçüde topla gerektiği kadar buluşturuluyor. Üçü de birbirine yakın sayılarda.
Ruhsuz Maç
Gelelim Steelers karşılaşmasına. Başlığımı böyle seçmemin takımla hiç alakası yok. Evet, bu direk taraftarlarla ilgili. Maç Atlanta’da olmasına rağmen tribünler sarı siyahtı. Maç içerisinde hep onların sesi duyuldu takdir etmek lazım fakat ben utandım böyle bir şey yaşanmasına. Kesinlikle taraftar takıma ilgi göstermesi gerekiyor.
Hal böyle olunca moral olarak 1-0 geride başladı Falcons. Buna rağmen defansımız hiç fena değildi. Öncelikle Bell gibi 2,000 yard barajını aşmaya potansiyelli bir koşucuyu durdurmak zordur ve bunu başardık. Geçen seneki koşu savunmasını bir hatırlamaya çalışın. Yapamazsınız çünkü böyle bir şey yoktu. Bu sene ise biraz dengesiz olsa da güzel işler başarabilen bir savunma var.
Defensive back’lerimizi zor bir sınav bekliyordu. Big Ben ve Antonio Brown gibi tehlikeli oyuncular tecrübeli ve mevkisilerinde bir numaraya oynayan isimler vardı Steelers’ta. Big Ben sack’lenmesi oldukça çok zor olan bir oyun kurucu. Fiziğine göre de gayet hızlı. Kol kuvvetinden şüphe dahi duyulamaz. Maçta oyuncularımızı çok çok zorladı zaten. Antonio Brown’ı ise durdurmak imkansızdı. Kendisine atılan her topu tuttu adeta. İlk yarının bitimine saniyeler kala bir top yakaladı ki hala aklımızda. Robert McClain ile eşleşen oyuncu kendi olduğu tarafı domine etti maç boyunca.
Falcons ofansı ise önceki maç olduğu gibi ikinci yarıda dönüş yaptı maça zira kazanmamıza yetmedi. İlk yarı 20-7’lik skorla bitti. Sonrasında Matt Ryan, Jones’un yokluğunda topu birçok kez Harry Douglas ile buluşturdu. Douglas günü 141 yardlık istatistik ile tamamladı. Roddy White ise tuttuğu touchdown pası ile Falcons forması altında en çok touchdown’a (62) ulaşan oyuncu oldu.
Bu hafta ezeli rakibimiz New Orleans ile oynayacağız. İlk maçtan galip ayrılmıştık. Umarım bu maçtan öyle ayrılırız çünkü playoff için hala şansımız var. Atlanta Falcons son iki maçını kendi division rakipleri olan Carolina ve New Orleans ile oynayacak ve iki maçı kazanması durumunda gruptan birinci olarak ayrılacak.
Mike Smith bu hafta için Julio Jones’tan oynaması için umutlu olduğunu söyledi. Eğer oynayabilecek durumdaysa bizim için işleri kolaylaştıracaktır. Bu takım playoff’a aç. Playoff biletini almak ise şuan için bizim elimizde…