Merhabalar, değerli NFLTR.com okurları… Geçtiğimiz hafta, Packers bir ulusal kanal maçında daha hikayesi dolu bir şekilde galibiyete ulaştı. Baktığımızda, maçın içi de öncesi de birçok hikayeyi içinde barındırıyordu. İki sene önceki konferans finali intikamı, Rodgers’ın çocukluk takımı ve bu sezon off-season sırasında ilk tercihi olduğu iddiaları çıkmışken San Francisco’ya dönüşü önde gelenlerdendi; maçın içinde ise top kayıpları, touchdown’lar ve en sonunda molasız 37 saniye kalmışken başlayan drive’ın sonunda galibiyeti getiren alan golü ile football perileri prime time’da izleyenlerin football arzularını hayata geçirdi…
Maçın Yıldızları: Mason Crosby & Davante Adams
Özel takımlardan bir oyuncu böyle performanslar göstermedikçe maçın yıldızı olarak pek gösterilmezler fakat deneyimli kicker Crosby gerçekleştirdiği üç alan golü ile takımı adına istikrarlı bir şekilde güvenilir bir ayak olmaya devam ediyor. Liderlik ve karakter olarak takımın demirbaşlarından olan kaptan arkasında bıraktığı anlardan birini kariyerine ekleyerek Packers taraftarlarını sevince boğdu. Kicker’ın önemini gözler önüne süren değerli bir maçı geride bıraktık.
Bir diğer yıldız ise takımın güvenilir eli Davante Adams idi. Detroit Lions karşısında koşucusu ile kazanan Green Bay bu maçı yakalayanı sayesinde kazandı. Her iki maçta atan iyi oynasa da işin büyük fark yaratan kısmını bu oyuncuların yaptığını düşünüyorum. Burada Rodgers’a değinmişken şunu da belirteyim bu cümle ona karşı bir eleştirim değil; yapması gerekeni, doğru olanı, yapıyor ve maç kazandırıyor. Adams’a dönecek olursak, 18 hedefte 12 top yakalarken kazandırdığı 132 yard ile maçın yıldızı olmayı başardı. Takımdaki hatta ligdeki en güvenilir isim olduğunu gösterircesine bu maç bu hücumun akmasını sağladı. Baştan sona maçı domine etti. Molasız galibiyet drive’ında da tuttuğu iki pas ile takımı alan golü mesafesine de sokmayı başardı. Atılan pasların da yarısından çoğunu kendisi aldı, bu oyun içinde verimi de getirdi ama ilerleyen maçlarda kadrodaki ve sahadaki dengenin korunması ve oyuncunun da sağlığı adına yükün azaltılması genel tabloda takıma daha iyi sonuçlar getireceğini inanıyorum. Tabii ki, her maç özeldir ve kendilerine has planları vardır ama kadronun bir adım daha ileriye gidebilmesi için bundan ibaret olunmadığı da gösterilmeli. Bu maçta fazlasıyla Adams üzerine kurulan bir kurgu gördük. Hatta, ona pas atmak için yer yer zorlamaya gidildiği de oldu, baktığımızda bir mantığı da olsa işi maksimize etmek bakımından pasları dağıtmanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Biz, beklentileri yüksek olan taraftarların oyundan da beklentilerinin yüksek olduğundan kaynaklanan bir durum bu; yani takım kötü değil ama geliştirilebilir…
Maçtan Yansıyanlar: Hücumdan ve Defanstan
Packers adına maçın sonucunu belirleyen hücumda da fark yaratan özel oyunculara sahip olmanın avantajını yaşandı. Rodgers’a zaten molasız bile olsa 37 saniye verirseniz Adams da varken her zaman geri dönüşün olasılığı vardır. Mason Crosby de ligin en deneyimli ve yetenekli ayaklarından biri olmasıyla bu üçlü sayesinde Green Bay maçı kazandı. Eğer bunlardan biri eksik olsa çok farklı şeyler yaşanabilirdi ve şu an bambaşka şeyleri konuşuyor olabilirdik. Bu yüzden çeşitliliği çoğaltmak çok değerli çünkü kafa yapısına ve mantaliteye sokmak işleri çok farklı bir boyuta sokar.
Hücum açısından, genel olarak sahada dengeli hücum eden bir takım vardı. Maçın başında Elgton Jenkins’in oynamayacak olmasıyla beraber Nick Bosa’nın Aaron Rodgers’ı tabiri caizse dayak manyağı yapacağını düşünüyordum ama Rodgers bu maçta sadece bir defa sack oldu. Bosa, Armstead ve Ford’un etkisiz kalması da galibiyeti getiren unsurların başında oldu. Bir yandan, Yosuah Nijman’ın da iyi bir performans göstermesiyle beraber Jenkins geldiğinde onu guard’a geri çekmeye bile imkan verebilir düşüncesi kafalara yerleşti. İyi korunan Rodgers ise istediği zamanı olduğunda tehlike yaratmayı başardı. Başarısız sonuçlanan paslarında bile attığı pasın zamanlaması, gittiği yeri ve açısı rakiplere faul yapmaya zorladı. 49ers’ın da yaşadığı cornerback problemi bu konuda sıkıntı yaşatırken maçın genelinde de Packers’ın işini bir hayli kolaylaştırdu.
Koşu açısından ise Aaron Jones ile A.J. Dillon sayesinde gayet verim alınan hücuma sahadaydı. Gayet beğendiğim bir kullanımı izledik. Pas yakalama konusunda ise Adams’tan sonra en çok pas hedefi olan oyuncu Marquez Valdes-Scantling oldu. Açıkçası, üzerine koyarak gelmesiyle baskın bir ikinci wide receiver olmaması onun çıkış senesi olup takımda WR2 pozisyonuna gelmesine bekliyordum ve bu da halen olmaya açık bir durum. Ancak diğer isimlerin de oyuna katılması gerekiyor çünkü bunun Valdes-Scantling’in üstüne yıkılması pek iyi sonuçlar doğurmayabilir. Elde Tonyan gibi bir tight end’i olması oldukça değerli, onun da ellerine güvenip biraz pas dağıtarak takımda ve ligde ayrı bir statüye çıkıp bir yıldıza daha sahip olmak için günbegün daha fazla dahil edilmesi lazım. Zaman içinde, özellikle Randall Cobb’un, Amari Rodgers ile beraber biraz daha bu denkleme girmesini umuyorum.
Defans konusunda ise üstüne koyulduğunu gördük, zamanla daha iyi bir duruma da gelebileceklerine inanmak istiyorum. Bu noktada 49ers’ın Garappolo’ya güvenmemesinden kaynaklandığını düşündüğüm oyun planı hatasının da payı var açıkçası. Shanahan bir hücum gurusu olsa da bu maçta Packers’ın zaaflarının üstüne doğru gitmemesinden kaynaklanan bir avantaj yaşandı. Jimmy-G’nin takımın tavanını aşağı çektiğini bu maç görmüş olduk. Trey Lance’in lige alıştığı bir 49ers daha tehlikeli bir takım olmaya aday. Koşu kısmında ise yaşanılan sakatlıklar, koşu hücumunda efektifliği azalttı fakat Shanahan’in ofansif zekası bir nebze Trey Sermon ile gerekeni bir noktada getirdiğini söyleyebiliriz. 49ers’taki sakatlıklar bir yana üstüne koyan bir Packers defansını izledik dürüst olmak gerekirse. Bu yeterli miydi, peki? Buna halen yakın değiller ama bir gelişme görmek çok güzel ve bu gelişmedeki büyük payı da yıllık iki milyon dolara imza atan De’Vondre Campbell’a vermek lazım. Resmen sahanın her yerinde ve çok etkileyici bir performans ortaya koyuyor. İç linebacker açısından açığı kapatma konusunda sezonun başından beri müthiş bir performansı var. İyi bir off-season ve preseason geçirdiği haberleri gelmişti ve bunu normal sezona yayacakmış gibi gözüküyor. Defans için hakem bakımından da işlerin zorlaştığı anlar da olmadı değil. Yine memnun olduğum bir ilerleme olduğunu söyleyebilirim…
Packers İçin Sezona Ağırlığını Koyma Maçı: Packers vs Steelers
Pittsburgh Steelers lige iyi bir Bills maçı ile girdi fakat çok kötü bir şekilde devam edip zor zamanlar geçiren bir takım olarak sezona başladı. Son olarak Bengals’a çok kötü bir hücum performansıyla mağlup olması onlar için sıkıntılı günleri beraberinde getirdi ve bu maç onlar için çok büyük önem arz ediyor. T.J. Watt’ın durumu ise çok büyük öneme sahip ama o olmasa bile yine Packers’ı yorabilecek bir defansa sahipler. Bu açıdan Packers adına da önemli bir test olacaktır ve net bir galibiyet takımın sezondaki konumu hakkında önemli bir resim oluşturacağını düşünüyorum. AFC North’un en zayıf takımı çıksa da Mike Tomlin başta olmak üzere çok değerli isimlere sahipler ve kesinlikle o kadar büyük bir düşüş yaşayacaklarını düşünmüyorum. Bu yüzden tam konsantre bir Steelers izlememiz mümkün ve asla hafife alınacak bir maç olmamalı. Çok iyi oyunculara da hücumda ve defansta da sahipler ve haftanın ilgi çekici maçlarından olacağı kanaatindeyim. Sahaya Packers favori olarak da çıksa gözlerini tam açmaları gereken bir maç. Packers’ın bazı sürprizleri yaşatması olasılığı her zaman var, oyun içinde bile olmasa special teams de bile oyunu kaybedebilirler. Geçen sezon olduğu gibi 49ers maçında da return sıkıntısı yaşandı. Packers’ın oyunun her yerinde hakim olması bu açıdan çok önemli çünkü küçük ayrıntılar büyük felaketler getirebiliyor ve football da ne olursa olsun bir sonuç oyunu. Bundan dolayı alınacak her galibiyet çok önemli, en azından kazanan kafa yapısına sokması büyük fark yaratacaktır…
Önümüzdeki hafta görüşmek dileğiyle…