Merhaba değerli NFLTR okurları. Biz futbolseverler için Şubat ayı ile Eylül ayı arasındaki bu devasa boşlukta sizleri Amerikan futbolundan mahrum bırakmamak adına hissettiğimiz sorumluluk dahilinde farklı konulardan oluşan bir dizi off-season yazısı hazırlamaya karar verdik.

Off-season dönemi deyince elbette free agency ve draft periyotları futbolun bir süre daha gündemde kalmasını sağlıyor. Biz de bu dönemlerde gündemdeki konulara paralel yazılar yazıp, sonrasında yaz aylarındaki magazinsel dönemlere doğru yavaşça geçişler yaparak sezona doğru yolculuğumuzu sürdürmeyi planlıyoruz.

Malumunuz olduğu üzere off-season periyodunun ilk önemli bölümü olan free agency döneminde olduğumuz için bu ilk yazımızda NFL tarihinin en iyi 10 serbest oyuncu transferini inceleyerek yazılarımıza start veriyoruz. Listemize oyuncuları seçerken, transfer oldukları takımlarda belirgin bir iz bırakacak kariyerleri olmasını (En azından bir kez Super Bowl oynamak, Hall Of Fame seçilmek gibi) göz önüne aldık. Elbette bu oyuncular haricinde, NFL tarihinde çok önemli başka sansasyonel transferler de mutlaka gerçekleşmiştir. Ancak maçlarını izlemediğimiz dönemlerde oynamış olan oyuncuları ne yazık ki değerlendirmemize alamadık. Bu noktaları belirttikten sonra, haydi sondan geriye doğru değerlendirmeye başlayalım…

10- Curtis Martin (RB), 1998

Önceki takımı: New England Patriots

İmzaladığı takım: New York Jets

Kontrat detayı: Altı yıl 36 milyon$

Böyle bir listede bir RB olmamasına gönlümüz razı gelemezdi. Hepimizin bildiği gibi RB’lerin kilometreleri çok çabuk dolduğu için free agency döneminde bu oyunculara verilen büyük kontratlar genelde takımların elinde patlamıştır. Ancak yine de bunun bazı istisnaları yok değil. Buna en iyi örnek ise elbette Curtis Martin. Doğup büyüdüğü eyalette, University of Pittsburgh’da kolej kariyerini geçiren Martin, 1995 yılı draftı’nın üçüncü turundan New England Patriots tarafından seçildikten sonra, bu takımda üç yıl oynadı ve ilk yılında Yılın Hücum Çaylağı (OROY) ödülünü kazanırken bir sonraki sezonunda da Super Bowl oynayan kadroda yer aldı. Üç yılın sonunda ise aynı grupta yer aldıkları ezeli rakipleri New York Jets ile altı yıllık, 36 milyon dolar değerinde tartışmalı bir sözleşme imzaladı. Tartışmanın can alıcı noktası ise Martin’in sözleşmesinde yer alan, Patriots’ın bu teklifi karşılaması durumunda Martin’in bir yıl sonra sınırsız bir serbest oyuncu olacağını ve New England’ı maaş sınırlarını zora sokacak bir 3,3 milyon dolarlık bir kadro bonusu ödemeye mecbur bırakacağını belirten bir maddeydi. Bu koşullar altında Patriots teklifi karşılamadı, ancak Jets’in teklifinin o sırada ligin toplu iş sözleşmesi (CBA) şartlarını ihlal ettiği iddiasıyla NFL yönetimine şikâyette bulunduktan sonra, tazminat olarak 1998 NFL Draftı’nda Jets’in birinci ve üçüncü tur seçim haklarına sahip oldu.

NFL tarihinin en özel koşucularından olan Curtis Martin, Barry Sanders’tan sonra ilk 10 yılında üst üste 1,000 yard’ı geçmeyi başaran ikinci oyuncu olmayı başardı ve NFL’de tüm zamanların koşu sıralamasında dördüncü sırada olmasıyla beraber lig tarihinde kendini çok ayrı bir konuma yerleştirmiş bir oyuncu. New York Jets ile geçirdiği sekiz yılda hem takım hem bireysel başarı anlamında franchise’ın tarihine kendini altın harflerle yazdırdı. 1998’de Jets’deki ilk sezonunda AFC finalinde John Elway’in Denver Broncos’una boyun eğmek zorunda kaldılar. Bu sezondan sonra Jets ile üç defa daha playoff başarısı gösteren Martin bu sezonlarda bu kadar ileri gidemedi. 2012’de Hall of Fame seçilen Martin’in 28 numaralı forması da Jets tarafınca emekli edildi. Kariyerinde 5x Pro Bowl ve 2xAll-Pro seçimleri bulunurken sakatlanıp dört maç kaçırıp emekli olduğu son sezon dışında 1,000 yardı geçemediği sezon olmadı.

9- Jerry Rice (WR), 2001

Önceki takımı: San Francisco 49ers

İmzaladığı takım: Oakland Raiders

Kontrat detayı: Altı yıl 30 milyon$

Şayet NFL tarihinin en iyi WR’ından bahsediyorsak, onun kariyeri ayrı bir yazı konusu olur. Ancak biz sadece Rice’ın kariyerinin son bölümünde efsane olduğu takımdan ayrılışına değineceğiz. Mississipi Walley State Üniversitesi’ndeki başarılı kolej kariyerinin ardından 1985 NFL Draftı’nda 16. sıradan seçildiği  San Francisco 49’ers’da 1985-2000 yılları arasında 15 sezon forma giyen Rice, Terrell Owens’ın parlayışı, takımın yeniden yapılanma sürecine girmesi ve maaş bütçelerini ayarlama istekleri nedeniyle 49ers’dan ayrıldı ve 2000 sezonunun tamamlanmasının ardından Tim Brown ile birlikte ligin en iyi WR ikililerinden birini oluşturmak için altı yıllığına 30 milyon dolara 20 km ötedeki körfezin diğer tarafındaki şehrin takımı Oakland Raiders ile anlaştı.

Halihazırda Oakland’ta yetenek dolu bir pas yakalama ekibi varken takıma katılan tarihin en iyi wide receiver’ı burada da ilerleyen yaşına rağmen farkını gösterdi ve başarılı bir üç buçuk sezon geçirdi. 2001 yılındaki ilk sezonunda AFC Batı grubunu lider tamamladıktan sonra meşhur “Tuck Rule” maçı ile durduruldular ancak sonraki sene Raiders, 40 yaşındaki Jerry Rice ile nefesi sonuna kadar yetmemesine rağmen Super Bowl’a çıkmayı başardı. Bu iki sezonda da 1,000 yard barajını geçen deneyimli efsane damgasını Oakland’ta da gösterdi. Başarılı geçen iki sezonun Super Bowl mağlubiyetiyle bitmesinin ardından Raiders camiası 2016 yılına kadar playoff’lardan uzak kaldı. Rice ise bunun ardından geçirdiği bir buçuk sezonun peşinden Seattle Seahawks’a takaslandı.

8- Mike Vrabel (LB), 2001

Önceki takımı: Pittsburgh Steelers

İmzaladığı takım: New England Patriots

Kontrat detayı: Beş yıl 16.4 milyon$

Doğup büyüdüğü eyaletin kolej takımında yetişen oyunculardan biri olan Mike Vrabel, Ohio State Üniversitesi’ndeki etkileyici performansı ile 1996 yılında All-American birinci takımına seçilme gururunu yaşadı. 1997 yılında Pittsburgh Steelers tarafından üçüncü turda 91. sıradan seçilen Vrabel, Steelers’ın meşhur koçu Bill Cowher tarafından hiçbir zaman starter yapılmadı ve takımı ile dört yılda toplamda sadece 56 tackle ve yedi sack istatistiği elde edebildi. Ancak 2001 yılında Steelers’ın AFC konferansındaki en büyük rakiplerinden biriyle neredeyse bedavaya olduğunu tahmin edebileceğimiz detayları açıklanmayan bir kontrat ile anlaştıktan sonra, Pittsburgh’un kendisine bir rol bulamamakla ne kadar büyük bir hata yaptığını ilerleyen yıllar boyunca kanıtladı.

Vrabel kariyerinin sekiz sezonunu geçirdiği New England Patriots’ta kolay kolay unutulamayacak başarılar elde etmesiyle akıllara kazandı. Tarihe damgasına vuran hanedanlığın ilk üçlemesinde takımın çok büyük parçalarından oldu. Patriots ile ilk sezonunda şampiyonluk yüzüğünü parmağına takarken oyunculuğu boyunca taraftarlar tarafından çok sevildi. Bill Belichick linebacker’da oyuncunun zekasından ziyade çok yönlülüğünden yararlandı ve Vrabel hücum tarafında da gol çizgisine yakın oyunlarda tight end olarak çokça kullanıldı ve Patriots formasıyla ikisi Super Bowl’da olmak üzere elde ettiği 10 TD ile unutulmayacak bir isim haline geldi. Kariyerinde sadece bir defa Pro Bowl seçilme başarısı gösterse de New England bu üç şampiyonluğu elde edemezdi ancak bu bile Belichick’in, Vrabel’i başka bir AFC takımına göndermesine engel olmadı.

7- Deion Sanders (DB), 1995

Önceki takımı: San Francisco 49ers

İmzaladığı takım: Dallas Cowboys

Kontrat detayı: Altı yıl 35 milyon$ (12,999 milyon$ imza bonusu)

Başarılı bir Amerikan futbolu ve beyzbol bir kariyerine sahip olup 1989 sezonunda aynı haftada bir MLB maçında home run ve NFL maçında touchdown yapan ve tarihte bunu gerçekleştiren tek sporcu olmasının yanı sıra aynı zamanda hem NFL-Super Bowl’da hem de MLB-World Series’de oynayan tek insan ünvanına sahip olan Deion Sanders’ın bu listeye girmesine sebep olan transfer öyküsü ise San Francisco 49’ers ile Super Bowl XXIX’da şampiyonluk yaşadıktan sonra Dallas Cowboys’a transfer olmasından kaynaklanıyor. 49ers ile SB şampiyonluğu ile tamamladığı 1994 sezonun ardından Sanders, menajeri Eugene Parker ile birlikte CB (aynı zamanda returner olarak ve WR olarak da oynayabiliyordu) ihtiyacı olan birkaç takım ile flörtleşmeye başlamıştır. Medyanın deyimiyle “Deion Piyangoları”ndaki bu takımlar Philadelphia Eagles, Oakland Raiders, Miami Dolphins, New Orleans Saints, San Francisco 49ers ve Dallas Cowboys’du.

Uzun süren görüşmelerin sonunda Sanders, Dallas Cowboys ile yedi yıl, 35 milyon dolar değerinde (Cowboys’un sahibi Jerry Jones’un 13 numaraya olan batıl inancı nedeniyle 12,999 milyon dolarlık imza bonusunu da içeren) sözleşme imzalayarak o zamanlar NFL’deki en yüksek ücretli savunma oyuncusu oldu. Sanders daha sonra “Güç, Para ve Seks: Başarı Neredeyse Hayatımı Mahvettin” adlı kitabında görüşmeler sırasında Oakland Raiders’ın kendisine diğer tüm takımlardan daha fazla para teklif ettiğini, ancak Dallas’ta topun hücum tarafında daha fazla oynama tercihi, arka arkaya Super Bowl kazanma şansı ve Cowboys’un WR’ı Michael Irvin ile olan dostluğu nedeniyle Cowboys’u seçtiğini yazdı. Bu seçiminin meyvesini de Super Bowl XXX’un kazanılmasıyla toplanmış oldu. Sanders, Dallas’ta 10 maçın üstünde oynadığı tüm sezonlarında Pro Bowl seçildi ve Cowboys formasıyla üç defa All-Pro seçildi. Zamanında tarihin en iyi cornerback’i olan Sanders beş yıl boyunca “Amerika’nın Takımı” formasını giydi ancak 2000 yılında salary cap’te boşluk açmak adına serbest bırakıldı.

6- Kurt Warner (QB), 2005

Önceki takımı: New York Giants

İmzaladığı takım: Arizona Cardinals

Kontrat detayı: Bir yıl 4 milyon$, bir sonraki sezon üç yıl 18 milyon$ (performansa göre 24 milyon$)

NFL tarihinin en ilginç hikayelerinden birinin kahramanı olan Kurt Warner bugünlerde “American Underdog” filmiyle yeniden gündemde. NFL’e 1994 yılında draft edilmemiş oyuncu olarak Green Bay Packers hazırlık kampıyla adım atan, ancak buradan sezon öncesi kesildikten sonra NFL’de oynayabilmek için beş yıl Arena Footbal League ve NFL Europe gibi ortamlarda boy gösteren Warner, daha sonrasında şans bulduğu St.Louis Rams günlerinde “The Greatest Show on Turf” ile zirveye çıkıp iki SB oynayıp, ilkinde şampiyonluk ve MVP olma gururunu yaşadı. Sonraki yıllarında yaşadığı düşüş ile takımdan kesildikten sonra, 2004 sezonuna New York Giants’ın starter oyun kurucusu olarak başladı ve ilk yedi maçından beşini kazandı, ancak iki maçlık bir mağlubiyet serisinin ardından, yerini çaylak QB Eli Manning’e kaybetti ve bir daha da forma yüzü göremedi. Ve kariyerinin adeta dibe vurduğu bu dönemde 2005 yılında Arizona Cardinals ile bir yıllık dört milyon dolarlık bir kontrat imzaladı.

Warner’ın Arizona’daki serüveni de tüm kariyerinde olduğu gibi sancılı ve “underdog” şeklinde geçti. İlk sezonunda formayı kaptı kaptırdı şeklinde geçerken sakatlanıp sezonu kapattı. Bir sonraki sezonda ise sözleşmesi yenilenip Heisman sahibi çaylak Matt Leinart’ın önünde deneyimli veteran QB olarak tutuldu. Dördüncü haftadan itibaren formayı çaylak oyun kurucuya kaptırdıktan sonra sakatlıklar dışında çok fazla forma şansı bulamadı.  İnişli çıkışlı üç sezonun ardından 2008 yazının son günlerinde direksiyonu Leinart’ın elinden geri aldı ve şahane bir performans gösterek takımını 33 yıldan sonra NFC Batı’da grup liderliğine taşıdı. Hücumda da Fitzgerald gibi özel bir oyuncuya sahip olmasıyla beraber bu hikâyenin sonu Super Bowl oldu ancak Warner harika oynamasına rağmen kariyerinde çıktığı üçüncü Super Bowl’unda ikinci mağlubiyetini aldı. Sonraki sezonda da takımını “Divisional” turuna kadar taşıdı ancak Saints’in “Bountygate” vakasına mağdur kalarak sakatlandı ve maçı Saints kazandı. Bunun ardından da Kurt Warner’da efsanevi bir kariyere nokta koydu…

5- Charles Woodson (DB), 2006

Önceki takımı: Oakland Raiders

İmzaladığı takım: Green Bay Packers

Kontrat detayı: Yedi yıl 52,7 milyon$

Michigan Üniversitesindeki başarılı kariyerini Heisman Ödülü ile taçlandırdıktan sonra 1998 draft’ında ilk tur dördüncü sıradan Oakland Raiders tarafından draft edilen Charles Woodson, yedi yıllık Raiders kariyerinin ilk yılında Pro-Bowl ve Yılın Savunma Çaylağı seçildikten sonra Super Bowl oynadıkları 2002 sezonuna kadar Tuck Rule-zede oldukları 2001 sezonu da dahil olmak tüm sezonlarında All-Pro seçildi. Sonrasında dramatik şekilde düşen takım performansıyla beraber Woodson’da sakatlıklar nedeniyle istediği performansları ortaya koyamadı ve en nihayetinde 2006 yılında Green Bay Packers ile yedi yıl 52,7 milyon dolar değerinde sözleşme imzalayarak yedi yıl sonra kariyerinin son bölümünde geri dönmek üzere takımdan ayrıldı.

Green Bay Packers gibi köklü bir takımın formasını giyip tarihinin en özel defans oyuncularından biri olmak her yiğidin harcı değildir. Woodson en başta küçük şehir takımı olduğu için Green Bay’e gelmek istemezken tek teklifi buradan alınca Wisconsin’e doğru yol almak zorunda kalmıştı. Baktığımızda, Packers formasıyla elde ettikleri başarıları kariyerinin çoğunu geçirdiği Raiders’ı da geçti. Pozisyonuna göre etkili sack ve interception rakamları ortaya koyarken altın-yeşil formayla dört Pro Bowl ve iki All-Pro seçildi. Kariyerinin en iyi sezonunu geçirdiği 2009 sezonunda dokuz pas arası ve üç TD ile ligi sürklase etti ve “Yılın Defansif Oyuncusu” seçildi. 2010 sezonunda da Green Bay Packers’ın kazandığı Super Bowl’un en kilit parçalarından olmuştu. Woodson duygusal anlamda Packers taraftarlarınca ikonik bir karakter oldu.

4- Reggie White (DE), 1993

Önceki takımı: Philadelphia Eagles

İmzaladığı takım: Green Bay Packers

Kontrat detayı: Dört yıl 17 milyon$

“Sack sayısı” denince akla ilk gelen isimlerden biri de NFL tarihinin en önemli savunma oyuncularından biri olan Reggie White. Ancak böyle bir ismin Tennessee Üniversitesi’ndeki etkileyici kolej kariyerinin ardından profesyonel kariyerine NFL yerine USFL’den başlaması oldukça ilginç bir hikâye. White bu dönemde iki yıl boyunca Memphis Showboats forması giydikten sonra, 1986’da USFL’in iflas etmesiyle birlikte Philadelphia Eagles, White’ın kontratının kalan kısmını satın aldı ve White bunun için kontratında indirim yapmak durumunda kaldı. Ancak sonrasında Eagles’da sekiz sezon oynayan White, bu süreçte toplam 121 maçta 124 sack ve 1987 sezonunda sadece 12 maçta elde ettiği 21 sack ile “sack sayısı” istatistiklerini paramparça ettikten sonra 1993 yılında Green Bay Packers ile dört yıllığına 17 milyon dolarlık bir sözleşme imzaladı.

White, serbest oyuncu olarak takım değiştiren ilk büyük oyuncu oldu. Philadelphia ile NFL’i uzun süre domine ettikten sonra Green Bay’de de kaldığı yerden devam etti. Eagles ile geçirdiği altı sezonda All-Pro olurken Packers formasıyla buna sadece iki defa erişebildi. İki takımda da birer defa “Yılın Defansif Oyuncusu” seçilirken başarı açısından fark yarattığı takım ise Packers oldu ve kariyerinde bir defa çıktığı Super Bowl’u da kazanarak dolu kariyerini bir de yüzükle süsledi. Super Bowl XXXI’de sonuncusu maçı bitiren olmak üzere toplam üç sack ile Super Bowl rekoru kırarken son çeyrekteki performansıyla kupayı yeniden evine getirdi. NFL’in gördüğü en özel birkaç defans oyuncusundan olan “Savunma Bakanı” 2004 yılında geçirdiği kalp ritmi bozukluğu ile üzücü bir şekilde 43 yaşında hayata veda etti.

3- Peyton Manning (QB), 2012

Önceki takımı: Indianapolis Colts

İmzaladığı takım: Denver Broncos

Kontrat detayı: Dört yıl 96 milyon$

1998 NFL draftında uzun süren “Manning mi Leaf mi?” tartışmalarının ardından ilk sıradan seçildiği Indianapolis Colts formasıyla geçirdiği 14 sezonda dört kez normal sezon MVP ödülü kazanan Peyton Manning 2 kez Super Bowl oynarken bunların birinde kutsal kaseyi ve MVP ödülünü de kazanmayı başarmıştı. Ancak Manning’in son sezonunda boyun sakatlığı nedeniyle hiç oynamaması ve o sezonun sonunda draft’a girecek Andrew Luck adlı müthiş yetenek, Colts için o sezonun sloganının “Suck for Luck” olarak adlandırılmasına neden olmuştu. Pardon, NFL’de tanking yoktu değil mi?

Indianapolis Colts ile geçen başarılı 13 yılın ardından Denver Broncos ile dopdolu bir şekilde dört yıl geçirdi. Sakatlık sıkıntılarını geride bırakarak ilk sezonunda “Yılın Geri Dönüş Yapan Oyuncusu” ödülünü kazandı ve hem All-Pro ve Pro Bowl seçilirken MVP yarışında ise ikinci sırada kaldı. Sonraki sezonu ise Colorado’da hatta kariyerinde geçirdiği en başarılı sezon oldu. 5,477 yard pas atarken 55 TD pası atarak halen günümüze kadar yakalanamayan rekorları kırdı ve beşinci MVP ödülünü kazandı. Super Bowl’a kadar çıkan Manning yüzüğü Legion of Boom ve genç Russell Wilson’ın Seattle Seahawks’ına kaptırdı. Denver’daki üçüncü sezonunda da iyi bir performans göstererek tüm zamanların en çok TD pası atan oyuncusu sıralamasında zirveye çıktı.  Ancak kariyerinin de son sezonu olan dördüncü senesinde tarihin en büyük oyun kurucularından Manning adeta gözleri kanattı. Akıllarda çok kötü kalan bir sezonda ilginç bir şekilde defansın başarısıyla Super Bowl’u kazanmayı başardı ve iki takımla da yüzük kazanmayı başaran ilk isim oldu…

2- Tom Brady (QB), 2020

Önceki takımı: New England Patriots

İmzaladığı takım: Tampa Bay Buccaneers

Kontrat detayı: İki yıl 50 milyon$

GOAT’a da bu yapılır mıydı? 20 sezon boyunca New England Patriots ile sayısız başarı yaşayan bir oyuncunun kariyerinin de bu forma ile bitmesi gerekirdi. Ancak Brady’nin karşısındaki adam da Bill Belichick gibi taviz vermeyen bir kişilik olunca Tom Brady de 20 yılın ardından iki yıl 50 milyon dolar gibi günümüz QB ücret standartlarının çok altında bir ücrete Tampa Bay Buccanners’a yol aldı. Ancak ne yazık ki bu profesyonel bir iş ve “vefa” bazen sadece İstanbul’da bir semt adı olmaktan öteye gitmiyor. Neyse bu konuya ilerleyen yazılarımızda ayrıca değineceğiz.

Kendisi emekli olmayıp Florida sularına ayak basma kararı aldığında zaten açık ara tarihin en başarılı oyuncusuydu. Burada da rüştünü yine net bir şekilde ispat etti. Yıllarını geçirdiği Patriots’dan olaylı bir şekilde ayrılarak “Bill Belichick sayesinde kazandı” diyenleri susturdu. Şimdi Brady’nin başarılarını yazıp burayı doldurmayacağız zaten bunları biliyoruz. Böyle büyük bir marka çağrı yaptığında ise geri çevirebilmek çok zordur. Tampa’da ilk iki senesinde çok güçlü bir ekip kurdu ve ilk sezonunda yedinci şampiyonluk yüzüğüne erişerek Super Bowl MVP’si oldu. Sonraki sezonunda tüm pas departmanlarında ligi dağıttı geçti ancak MVP yarışını da büyük ölçüde hakkı yenilerek kaybetti. Bu yaşta ligin ve takımın çehresini böyle değiştirebilecek başka ikinci bir isim dünyaya gelmedi. Yazı yazılma aşamasındayken emekli olan “genç quarterback (?)” 23. sezonuna dönerken listemizin tek aktif oyuncusu konumunda bulunuyor.

1) Drew Brees (QB), 2006

Önceki takımı: San Diego Chargers

İmzaladığı takım: New Orleans Saints

Kontrat detayı: Beş yıl 60 milyon$

Belki Bradyseverler listenin ilk sırasında Drew Brees’i seçmemizi yadırgayabilirler. Ancak bunun birçok sebebi var. Her şeyden önce Brees’in transfer olduğu dönemde kariyerinin bulunduğu nokta, ona güvenmeyen bir takımın yerine çaylak bir QB’yi tercih etmesi, 2005’deki Katrina kasırgası felaketini yaşayan bir şehirle bütünleşen kader sonrasında Super Bowl’a uzanan bir kariyer Brees’in listenin ilk sırasında olmasını gerektiriyor. Amerika’nın futbol açısından çok da göz önünde olmayan kolejlerinden biri olan Purdue (yazı Ankara’da hazırlandığı için bugünlerde çok uzaklarda olan Purdue mezunu Hilmi Çeltikçioğlu’na da selam olsun) mezunu Drew Brees 2001 yılında San Diego Chargers ile adım attığı NFL’deki ilk 5 sezonun ardından takımıyla son maçında yaşadığı sakatlık sonrasında kontrat yenileme aşamasında takım yönetimi ile arasında bazı anlaşmazlıklar yaşandı. Sonrasında Chargers’ın teklifini değiştirmemesi üzerine Brees beş yıl 60 milyon dolar karşılığında New Orleans Saints’e geçti.

Drew Brees’in Saints kariyerini anlatmak için aslında kitap yazmak gerekir. Bir franchise’ın tüm gidişini değiştirirken yaşamadığı olay kalmamıştır. Katrina Kasırgasının etkilerinin olduğu bir şehre kattıkları ile çok ayrı bir duruma geldi. Baktığımızda normal sezonun en dominant oyun kurucusu olduğu söylenebilir ancak ilginç bir şekilde hiç MVP ödülü bulunmuyor. Kariyerinde sadece Saints ile ilk sezonunda “First Team All-Pro” seçilme ünvanına erişti. NFL’de yedi defa pas yardı lideri olurken çok az oyuncunun başarabildiği 5,000 yard’ı toplam beş defa geçerek ne kadar özel bir oyuncu olduğunu herkese gösterdi. Saints ile geçirdiği 15 yılda playoff’larda çokça hüsran yaşadı ve bunlar mirasında kara bir leke olarak kaldı. Tek yüzüğünü de “Bountygate” olarak tarihe geçen skandalla beraber elde etti. Tüm bunlar bir yana bir takım ile bu kadar özdeşleşip başarı gösteren bir oyuncu yoktur. İnişleri çıkışlarına rağmen oyunun gördüğü en büyük birkaç yetenekten biriydi ve bu da NFL tarihinin en değerli birlikteliklerinden birini getirdi…

Tarihin en büyük takaslarını inceleyeceğimiz bir sonraki yazımızda yeniden görüşmek dileğiyle…