Resmi gazetede geçen hafta yayınlanan bir paragraflık Başbakanlık oluru camiamızda epey yankı getirdi. Federasyonunuzum adı “Türkiye Ragbi Federasyonu” oluyordu. Şu ana kadar bunun neden yapıldığına dair federasyondan bir açıklama yok. Bence Sayın Şahin Kömürcü bu konuda ivedilikle bir açıklama yapmalıdır. Bu değişikliğin nedeni ve hedeflenenleri bir bir net şekilde anlatmaları ve adları federasyonun adından silinen ama görev tanımında duran sporların için ne planladığını anlatmalıdır.

Kendi düşüncelerime gelince bunu daha öncede forumda yazdım. Hiçbir federasyon kendi üstüne kayıtlı lisanslı sporcuları kaybetmek istemez ve bir kere federe olan spor kolay kolay federe olmaktan çıkmaz. Tabi adı ragbi olan federasyon içinde ne kadar destek alacağımız sorusu cevaplamak kolay değil ancak en azında hiç sevemediğim korumalı futbol isminde kurtuluş olduk bundan dolayı mutluyum.

Aslına bakarsak Amerikan futbolunun gelişiminde federasyonun yeri çok kritik değil ancak kritik olan camia olarak bu büyümeyi nasıl destekleyeceğiz. Bu camiada hiç kimse bu spora federasyonu var diye başlamadık. Federasyon en büyük katkısı hakemlik organizasyonu, saha kullanımında kolaylık ve liglerin organizasyonu olmuştur. Sonuçta biz takım sayımızı ve oyuncu sayımızı artırdığımız ve ülke çapında yayıldığımız sürece GSGM bizi göz ardı edemeyecektir. Sonuçta Federasyon ve GSGM benim sizin vergilerinizle kurulmuş yapılardırlar. Amaçları bize ve spora hizmet etmektir.

Amerikan Futbolunun Türkiye’deki gelişimi:

Federasyon konusu açılmışken Türkiye’de Amerikan futbolunun gelişimi konusuna tekrar dönmek gerekiyor. Bugün Murat Erdem’in forumda yazdığı gibi camia olarak biraz tembelleştik. Hala yeni takımlar kuruyoruz. Bu sene yanlış saymadıysam 5 veya 6 yeni üniversitede de takımlar açıldı ve bir yeni kulüp takımı kuruldu. Avrupa’da maç yapar hale geldik ama hala çok gelişim sağlamamız gereken konular var. Bunları kısa kısa saymak gerekirse:

1) Yaygınlık: Hala Türkiye’nin büyük kısmında hala Amerikan futbolu yok.

2) Kulüp ve üniversite takımlarının desteklenmesi: Bu sene bir üniversite ve bir kulüp ligden çekildi (Mersin) ve Konya da sadece bir maç yaptı. Birçok kulübünüzün ise mali yapıları zayıf ve güçlendirilmesi lazım. Eski oyuncuların ve mezunları kulüplerini desteklemesinin sağlanması lazım. Her eski oyuncudan ayda 25 ile 50 TL arasında toplandığını ve bunun kredi kartlarında otomatik çekildiğini düşünün. 100 eski oyuncu olan bir kulüp için bu ayda 2500 TL eder.

3) Oyun tekniğimizin yükseltilmesi: Türkiye’de teorik ve pratik Amerikan futbol bilgisi hala yeterli değil, bunun yurt dışında gelecek koçların verecekleri eğitimler ile yükseltilmesi ve yeni koçların yetiştirilmesi sporun gelişiminde büyük önem taşıyor.

4) Altyapı: Hala kendimize ait sahamız yok ve hakem kadromuzda devamlılık yok.

Ayrıca bu konuda son olarak şunu düşünce ile bitirmek isterim. Türkiye’de Amerikan futbolunun gelişimi hiç bir zaman kolay olmayacak ve olmadı ama hep ileriye gittik. Biz bu spora gönül veren insanlar olduğu için gelişen bir sporuz! Bir federasyonumuz olduğunda değil!

Hakemler:

Son hafta iki maç hakemler konusunda epey eleştiri yarattı. Şikayetçilerden biri kaybeden biri de kazanan takım olunca ortaya ilginç bir resim çıkıyor. Bence takımlar suçu hakemlerde arıyorlarsa yanlış yapıyorlar. Ancak takımlar şu konuda haklılar. Federasyon Amerikan futbolu için tecrübeli ve kuralları standart olarak uygulayacak bir hakem ekibi oluşturamadı. Federasyon neredeyse her sene MHK değiştirdi. Şu anki MHK 5. sürüm diyebiliriz. Elindeki tecrübeli hakemleri küstürdü veya kaybetti. Böyle olunca şu anda Türkiyede aynı anda beş maç yapacak ekip (onlarda 7 kişilik ekipler halinde değil) Ankara’da 20 hakem ve İstanbul’da 6 hakem ile dört tane lig yürütülmeye çalışıyor. Eğitim ve yeni hakem alımı sadece Ankara’da yapılabiliyor. Oysa maçlar Gazi Magosa’dan İstanbul’a dokuz farklı şehirde yapılıyor. Aslı sorun sanırım biraz bu noktalarda yatıyor…