Geçen yıl Norv Turner ve ofansif koordinatör kovulduğunda herhalde derin bir iç çekip “Oh be, dünya varmış” demeyen hiçbir Chargers taraftarı yoktu. Pazar akşamı, Redskins maçından sonra, herhalde gene derin bir iç çekmeyen Chargers taraftarı yoktu ama bu sefer olmaması gereken şekilde. Açıkçası ben maçın bitmesine üç saniye kala içimi çekmiş, sinirlenip maçı izlediğim pencereyi kapatmış, (Sağolun, Digitürk’ten Fox Sports’u kaldıranlar) “Niye her seferinde maç trajik bitince kaybeden biz oluyoruz” sorusunu aklımdan bin kere geçirmiştim. Sonra pencereyi geri açtım, Redskins’in yazı-turayı kazandığını gördüm ve derin bir iç daha çektim çünkü defansımız iki maçlık muhteşem TD yememe serisinin ardından (ki 12 çeyrek TD yemeyerek takım rekoru kırıldı) bu maçta gene yokları oynamıştı. Zaten sonrası beklenen bir şeydi. Chargers uzatmalarda 30-24 kaybetti ve 4-4’e geriledi.
Niye gene Norv Turner’a bağladı bu yazıyı diyorsanız biraz daha bekleyin çünkü onun döneminde Chargers’ın yaptığı REZALET play call’ları hatırlayanlar geçen akşam olanları duyunca bizim takımı tutmanın ne kadar zor olduğunu anlayacak. Öncelikle normal sürenin son drive’ını anlatmak istiyorum. Drive’a başlarken Chargers, Keeanan Allen’ın touchdownuyla farkı üçe indirmiş, defansın herhalde ilk kez varlık göstermesiyle 3-and-out yaptırmış ve topu tekrar Philip Rivers’ın ellerine vermişti. Chargers’ın iki molası ve iki dakika uyarsı duracak iki dakikadan az daha fazla zamanı vardı. Drive’ın ilk snap’inde Rivers, Royal’a 21 yardlık bir catch and run play yarattı ve Royal sahanın dışına çıkıp zamanı da durdurdu. Böylece iki dakika uyarısından önce bir snap hakkımız daha doğdu. Bu sefer topu yakalayan Woodhead’di, sekiz yardlık kazançla zaman durdu. Sonrasında Rivers topu dağıtmaya devam etti ve Allen’a bir 3rd down conversion pası attı, sonra bir 20 yardlık daha…
Her şey iyi giderken daha da iyi oldu ve Rivers topla dokuz yardlık bir koşu yaptı. Bu arada, bu güneş tutulmasından daha az olan bir şey, güneş tutulmasını hayatımda bir elin parmağını geçmeyecek kadar görmüştüm, bunu ya ilk kez ya da ikinci kez görüyorum. Bu sırada 37 saniye kalmıştı ve molalar da duruyordu. Artık maçı beraberliğe götürmek cepteydi, kazanmak ise altı yard uzaklıkta. Sonra Rivers topu Woodhead’e verdi, o ise zıplayarak TD’u aldı ve Chargers maçı üç dakika boyunca kazandı. Sonra tekrarlar izlendi ve topun turuncu çubuğumsu şeyi devirmediği, Woodhead’in ayağının devirdiği görüldü ve top 1 yard line’a koyuldu. Şimdi burada asıl sorun topun altı inch’e koyulması gerektiği. “Dört inch’den ne olacak canım” diyebilirsiniz ama eğer daha önce böyle bir pozisyonun analizini yaptıysanız, veya okuduysanız onun ne kadar önemli olduğunu anlarsınız ama zaten Chargers hakemlerin maçları katletmelerine alışkın. Hakemlerin bu hatası ise hiç konuşulmadı çünkü daha büyük hatayı ofansif koordinatör Ken Whisenhunt yaptı.
Şimdi, bir yard line’dan first and goal’ünüz var, elinizde run play’lerin efendisi 339 poundluk namı değer “Beast” (Marshawn Lynch’i karıştırmayın) tackle D.J. Fluker, ligdeki en iyi blocking fullback’lerden 260 poundluk Le’Ron McClain ve takımın tough yardage adamı 220 poundluk Ryan Mathews var. Ne yapmalı? Tabii ki bir play önce kaşı açılmış Danny Woodhead topu almalı (!) ve ilk down’u harcamalı… Buradaki kimse NFL’de ofansif koordinatör değil ama hemen hemen hepimiz bu durumda topu Mathews’un eline verir, Le’Ron McClain’e blok yaptırır ve Fluker’ın arkasından koştururuz. Tabii Antonio Gates ve Ladarius Green gibi blockerları saymıyorum bile. Hadi bunu ilk down’da yaptırmadın, elinde iki şans daha var, hadi birisinde gereksiz şekilde pas denedin, ama artık üçüncüde alternatif yolu bir dene.
Ben olsam ilk down’da bunu dener, olmazsa (ki olur), ikinci down’da QB sneek yapar veya bir Brett Favre / Matthew Stafford “over the pile” çakarım, hadi o da olmadı ilk şansı gene dener veya Matthews’u pile’ın üzerinden atlatırım. Eğer bunları yapıp maçı kaybederseniz kimse bir şey de diyemez. Bana göre zaman bitmiş gibi gösterip field goal ekibine üçüncü down’da fake FG denemesi yaptırmak bile daha mantıklı. O da olmadı Bengals stili bir o-lineman’e bulldozer play yaptır eğer atraksiyon istiyorsan. Kusura bakmayın bu yazıda biraz sitem ediyorum ama aslında bu her Chargers taraftarının içinden geçenleri dökmek biraz da.
Ken Whisenhunt’a son yüklenmem budur: Bir takım red zone’da bu kadar başarısız olmaz. Eğer yıl boyunca bir yarddan yağtığın 11 denemenin sadece ikisi skora dönüşmüşse, burada büyük bir sıkıntı vardır. Bu arada 11’de iki %18 oluyor…
Benim yazılarım Chargers’dan daha dengeli olduğu için ofansa tamamen yüklenip defansı es geçmeyeceğim. John Pagano son iki maçta kazandığı güvenin hepsini bu maçta kaybetti. Eğer rakip takımın WR’ı Megatron değilse o tek kişinin her türlü passing playde 3rd down conversion yapmasına izin vermezsin. Garçon bize aynen bunu yaptı. Chargers defansı bir şeyi iyi yapmak isterken diğer her ögeyi unutuyor. Bu maçta çok kritik bir RGIII koşusu dışında onu tamamen koşudan kesmeyi başardık ama Alfred Morris, Washington’dan çıksa o kadar yard ile San Diego’ya koşardı. Zaten Garçon leblebi yakalar gibi top yakaladı, Derek Cox ise tam bir facia olduğunu kanıtladı. Farkındaysanız burada acı olan övdüğüm herkesin Redskins oyuncusu olup yerlere vurduğum tek oyuncunun Chargers oyuncusu olması. Tabii bu sadece secondary. Onun için bir 4th round pickden vazgeçtiğimiz Manti Te’o sahada ne yapması gerektiğini bilmiyor gibi. Her block’a yakalanıyor ve sadece üniversiteden tanıdığı için RGIII’nin bir koşu oyununu kesti o kadar.
Bu kadar kötü yorumun dışında tek bir övgüm var, o da özel takımlarda, özellikle Scrifes, Guy ve Liuget’e. Scrifes ilk iki puntta topu tam bir yard çizgisine topu attı ve mükemmelliğin sözlük anlamını yeniden yazdı. Guy ve Liuget’da 175 maçtır Chargers’ın yapamadığı bir şeyi, field goal bloklamayı bir maçta birer kez yaptılar. Aynı zamanda bunların defansta yaptığı bloklar da mükemmeldi, birisi pick-6 ile sonuçlandı.
Son olarak bu haftaki yazım Chargers’ın elindeki maçı verdiği Titans, Redskins ve Houston karşılaşmalarından içimde kalan sinirin boşalmasıyla oluştu, bunun için sizden özür diliyorum. Haftaya Denver maçı sonrası sinir patlaması olmadan görüşmek üzere NFLTR okuyucular…