12.Adamın başkentinden yine, yeniden merhaba. Şampiyon bu hafta da yenildi ve sevenlerini üzdü. Kendi kalibremizden çok uzak olan Dallas Cowboys ve St. Louis Rams’a yenilmenin faturası ağır olacak. Bir faturayı da ben kesiyorum bu yazıda Seahawks’a. Onu sevmemiz ona eleştirilmez bir statü kazandırmaz. Amerikan futbolu tüketicisinden öte bilinçli bir takipte olduğumuz takımımıza övgü cümlelerim ve eleştiri oklarım her zaman olacak. Başlık konu ile uyumlu olmak zorundadır. Bizim zamanımızdaki adıyla ÖSS’deki Türkçe paragraf sorularında ‘parçaya getirilebilecek en uygun başlık ne olmalıdır’ tarzındaki sorularda soru kitapçığındaki sayfanın yarısını kaplayan paragrafı okumaya, okuyup zaman kaybetmeye gerek yoktur. İlk cümleyi –bilemedin ikinciyi de– oku direk şıklara geç ve cevapla. Bu yazıyı okuyup da sınava hazırlanan kardeşlerimize de kamu spotu kıvamında lüzumlu bilgileri sunduktan sonra; ters yüz olan takımımıza uyup başlığın içeriğini yazının orta sahasına, tanımını da yazımızın forvetine boca ettim. And Kaan Yılmaz son yazısında T-Mac’li yıllara gidince ben de bir nostalji yapıp girişi ‘eğitim şarta’ bağlayayım istedim. And Kaan’a yazıda bir bölüm ekledim. Son iki haftadaki mağlubiyetlerimizde kendisi X-Factor olabilir.

YADELLER ve ORGANELLER

Chicago saat dilimdeki Missouri takımıyla aramızda iki saat dilimi var. NFC West grubundaysan maçlarını TSİ ile 23.00 civarında oynayacaksın arkadaş. San Francisco 49ers, Arizona Cardinals ve Seattle Seahawks kendi sahasında (TSİ) -prime time maçları hariç- 23’te oynarken St. Louis’in kendi grubundaki üç takımla oynayacağı iç saha maçlarını üç saat erken oynaması hem saha, hem saat avantajı sunuyor kendilerine. Kazın ayağı bu ama uzaktan bakınca çok farklı. Biraz yaklaşalım kaza pardon, koçlara: Bu sene NFC West takımlarıyla iç saha maçlarında evvelki hafta, altıncı hafta San Francisco 49ers ile ‘Monday Night Football’da oynadılar; 15.hafta ise Arizona Cardinals ile ‘Thursday Night Football’da oynayacaklar. Yani prime time maçları oldu/olacak o maçlar, ee Seattle Seahawks’a gelince saat 20 maçı, biz taş yiyelim o zaman… Hayır, mağlubiyeti bu saat farkına bağlamıyorum lakin Dallas’tan ve Houston’tan daha batıda; Indianapolis’ten daha güneyde olan St. Louis, NFC East veya AFC South’ta olabilirdi. Bu cümleler enlem boylama göre anlamlı. NFL organizasyonunda ütopya belki de distopya…

Ferdi Tayfur’un Yad Eller şarkısı uzun ve yanık ‘of’ çekmelerle başlar. Rams yad elleri için bizim of çekmemiz de bu şekilde oldu. Başlığın ikinci kısmına organellere, yani takımın birimlerine bakalım. Takımımızın belli başlı sıkıntıları var, en az iki maçımızı izleyen biri gemideki bu delikleri çok rahat görecektir. Düşünsenize NFLTR.com kanalı HD yayın hayatına başlamış. Sitemizde ‘Haftanın Gündemi’ makalesiyle karşınıza çıkan yazarlarımızın hazırladığı topikleri sen de İstiklal Caddesi ben diyeyim İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde halka soruyor. Seattle Seahawks’ın bu ana kadarki performansını bir kelime ile ifade eder misiniz, diyen sunucuya verilecek cevap ne olacaktır? “İ-S-T-İ-K-R-A-R-S-I-Z-L-I-K”… Garrett Jones’un bilimsel ütopyası, George Orwell’ın toplumsal distopyası varsa bu da tarihe spor ütopyası olarak geçebilir. Başta Kaan Özaydın olmak üzere yıllardır emek ve çaba da bu hayal yönünde…

İstikrarsızlık demiştim değil mi, sezonun açılış maçında Green Bay Packers’a ‘maça çıkmasaydınız daha iyi olurdu sizin için’ mesajını vermiştik. Şimdi oynasak Green Bay ile verecekleri mesajları düşünmek bile istemeyiz. Sonra San Diego’da silik bir efor sonucu elektriğe çarpıldık. Şuan final olsa, (bence) Green Bay Packers ile finali oynayacak Denver Broncos’a vidaların sıkıldığı bir savunma eforu ile ev sahipliği yaptığımız maçta durdurulamayan Manning ve Denver’ı dördüncü çeyrek hücum top kayıpları olmasaydı rencide edici sayısal değerlerle yollayacaktık Colorado’ya. Dinlenme haftası ardından, sakatlardan ötürü kağıt üzerinde iyice zayıflayan Washington Redskins zaferi ile huzurumuz yerindeydi. Bize yakışmayan performans sonucu Dallas’a hediye edilen maç. Kaz gibi yolacağımızı düşündüğüm Rams’tan böğrümüze böğrümüze yediğimiz boynuz darbeleri. Wildcard’sız playoff hayal gibi, wildcard ve/veya NFC West liderlik bileti de artık bizim için el yakıyor. Green Bay Packers maçındaki Şahinler’i şayet o maçın tekrarını izlemediyseniz, o maçtaki Şahinler’den bir iz, bir koku son beş maçta göremediniz. Her maç şampiyon gibi oyna diyen yok sana ama ‘organellerdeki’ kusur ve istikrarsızlık; son iki maçın kaybedilmesi ile 3-3’e gelen derecemiz… Ocağı görecek mi bu takım?

Öncelikle O-Line’ı bu maçta eleştirmeyeceğim artık, ben de bıktım; Russell Wilson da durumu kabullenip bireysel koşulara, keskinleştirdiği riskli pas denemelerine yöneldi. Beş maçta tek sack yapan Rams iki pozisyon üst üste sack yaptı… D-Line desen başka bir bisküvi çocuğu daha derim. Beni en çok üzen savunmamızın kimliğini kaybetmesi. Sakatlıklardan ötürü rotasyonda elimiz kolumuz bağlandı fakat Seattle’ın NFL’deki bir nevi takma (üye) adı Legion of Bloom’un NFL’den süresiz uzaklaştırılacak, başka bir deyişle üyeliği kapatılacak. Takeaway fukarası bir savunma geçen seneye zıt işler yapıyor. Üçüncü hak savunması San Diego maçından itibaren ligde 32. sıraya doğru serbest düşüşle gidiyor. Maç süresi azaldıkça savunmamıza duyduğumuz güven de son maçlarda yaşananlarla birlikte ne yazık ki azalmaya başladı. Dert yandığım clear pocket’lerden ötürü ilk yarı 9/9, toplamda 19/22 pas isabeti ile oynayan Davis %86.4 ile Seattle Seahawks’a karşı en yüksek yüzdeyle pas atan quaterback oldu. Ağlasak mı, gülsek mi bilemedim. Kaliteli quaterback’lerden Tony Romo, Philip Rivers sahadan galibiyetle ayrıldı. Fakat bir Romo, Rivers’ın kalitesine bak, bir de Austin Davis’i nasıl devleştirdiğimize!.. Running back savunmasında çaylak Tre Mason 100 yardı 85 yardlık koşusuyla zorladı.

Organeller, organeller. Hücumda ve savunmada acemice yapılan hatalar sonucu sarı bayraklar ve hücuma ket vuran, savunmamızın belini kıran yard cezaları. Hücumdan önceki durağımız special teams. Punt ve kick dönüşlerinde rakibe bir çakıl taşlık yer vermezdik lakin biri dolaylı olmak üzere iki touchdown sayısının geldiği Rams special teams hücumları ve dördüncü hakta punt fake yapıp hançeri iyice derine ittiren Jeff Fisher oranizasyonu… Dallas Cowboys maçında bizi ayakta tutan special teams bu sefer tam tersini yaptı. İstikrarsızlık… Special teams koşusuyla gelen touchdown’da fair catch işaretini es geçip oyunu devam ettiren hakem heyeti maçın son dakikasındaki fumble’da es geçti. Belki de iki pozisyon Rams’ın lehineydi, belki de değildi… Monitörden pozisyona bakmak bu kadar mı zordu? Ben bunu ilk senesindeki baş hakeme ve ekip arkadaşlarına bağlıyorum. Benzeri San Diego maçında Percy Harvin (elveda Harvin elveda) touchdown’ındaki bizim lehimize hatalı kararda görüldü. Bizim lehimize, rakibin lehine fark etmez. Temiz maç olsun, iyi oynayan kazansın.

Maç bitip Carolina – Green Bay maçını açtığımda üzüntünün yanında hücumumuzdaki ufak ritimlenme beni sevindirmişti. Green Bay’in Carolina’ya yaptığı ‘tiki taka’ hücumu ve oluşan sayı farkını Seattle hücumunda kısa vadede görmek zor. Percy Harvin’in yerine umut bağlanan Paul Richardson, Kevin Norwood ve –tight end– Helfet sahadaydı, çaplarına göre başta Helfet olmak üzere iyi oynadılar. Son haftalarda Wilson’ın en güvendiği oyuncu olan Baldwin, Wilson’dan sonra maçtaki en iyi hücum silahımızdı. Yedi pas yakalayan Baldwin 123 yard oyuna bir touchdown ekledi. Geçen maç touchdown serisi sonlanan Beast Mode off konumunda. 18 kez koşan Lynch sadece 53 yard yapabildi ve end zone’u göremedi. Washington maçındaki ufak dediğimiz sakatlığının onu frenlemesi söz konusu olabilir. Büyük yardlar koşularını son zamanlarda çok özledik çok. Takımımız ve takımdaki birimler yumruk yiye yiye nakavt olacakmışçasına ayakta zor duran boksör misali, Russell Wilson efsanevi performansla yoluna devam ediyor. 313 pas yardına eklediği 106 yardlık koşu oyunuyla 300 pas&100 koşu ikilisine bir maçta ulaşan tarihteki ilk isim oldu. Bu sayısal değerlere daha önce yaklaşılsa da ulaşılamamıştı.

İzmir’den(35) Kars’a(36)

Dallas Cowboys maçında 34. maça çıkan 27 ve üzeri sayı yediğimiz maçlarda mağlup olma/bir türlü kazanamama serisi 35’e çıktı. Carolina Panters ve 27 sayı, kolay değil ama olursa da seri 36. maça gider.

Gider demişken rakip savunmaları varlığıyla yıpratan ama istatistiklere gelince bir ufak es’ten uzak olan Percy Harvin artık ülkenin diğer yakasında New York seyircisi için oynayacak. 22 pas tutma isabetinde 133 yard ilerleyebilen Harvin 22 kez top tutup da 200 yardın altında -epey altında- kalan tek wide reciever. Super Bowl’daki touchdown’ı, Washington maçında kayıt dışı üç touchdown’ı ve Dallas maçındaki mutlak sıfırlık performansı kısa süreli Kuzey Pasifik macerasında hatırlayacağımız anılardan en önemlileri olacak.

Jacksonville’den Öte, Jaguars’tan Ziyade: And Kaan Yılmaz

NBA’den F1’e birçok sporda üstadımız Kaan Kural abimizin adaşı, yazar fantasy draft’ına girse ilk turdan seçilecek yazar And Kaan… Yazılarını ilgiyle okuduğum, Amerikan futbolunu Türkçe mizah anlayışıyla sevdiren (kaliteli mizah, komik espriler ama bir Kardeş Payı değil onu da parantez içine alayım) And Kaan Yılmaz, 4 Ekim 2014 tarihli ‘Gelme Biye Küstüm Siye’ adlı yazısında bana telmihte bulunmuştu. Doğru tespitleri için teşekkür ediyorum, kalemi keskin bir yazar tarafından bu tarz dönüt onere edici, noktasız olanı da mideye ziyafettir arkadaş ama her ilde yok ne yazık ki… Ligin en iyi takımı bendeydi bir zamanlar, en iyi organizasyonu Hilmi Çeltikçioğlu’nda, en kötü takımı da kendisinin kaleminde (üç cümlede aşırı görecelidir sevgili okuyucular). Jaguars gibi taraftarının kalbini kıran, evlat olsa sevilmeyecek bir takıma gönül vermesi; üstüne üstlük Michael Jordan gibi performansını düşürmeden superstar yazar performansı sergilemesi takdirle karşılanacak bir olay. And Kaan; Jaguars’tan daha iyi takımları hak ediyor. Sağlam bir sitede münhal Barça, Bayern Münih yazarlık kadrosu açılırsa kendisini önereceğim. Al gülüm ver gülüm en sevdiğim deyimlerdendir. Lakin And Kaan’ın övgüsüne mazhar olduktan sonra Seattle iki maç üst üste kaybetti. Kardeşim nazarın değdi diye korkuyorum takımımıza…

Carolina Panters, Steve Nash

İki hafta iki deplasman maçı. NFLTR.com’da bir Seattle Seahawks geleneği haline getirmek istediğim Seattle Odaklayım ve şehir rehberi yazılarını iş yoğunluğu, NBA fantasy draft’larına katılmamdan ötürü sizlerle buluşturamadım. Artık önümüzdeki maçlara bakacağız. Steve Nash sezonu -muhtemelen kariyerini- sonlandırdı, bir de sen üzme Seattle Seahawks. NFL’in küçük kardeşi NBA’de başlıyor. NFL kadar olmasa da heyecanlanıyor insan. Geçen seneki savunmasından uzak Carolina’nın panterleri bizim gibi zor haftalar yaşıyor. Lakin Atlanta ve New Orleans’ın da liderliği elinin tersiyle itmesinden dolayı NFC South’ta zirvedeler (yazar burada Tampa Bay Bucs’tan- NFC South liderliği için bahsetmenin birkaç sene erken olacağını düşünüyor). Cam Newton ve Russell Wilson arasındaki pas ve play option koşuları maçın en ilgi çekici noktası, en azından kağıt üstünde.

Dallas ve St. Louis’ten yediğimiz iki aparkat sonucu sendeleyen boksörüz, grogi durumundayız. Carolina’ya da yenilirsek ringde minderi öpüp nakavt olabiliriz. Grogi durumundan kurtulmamız gerekiyor. Yıllar evvel Maxime Chattam veya Jean C. Grange’ın kitabında okuyup da hafızama aldığım grogi kelimesinin, başlığımızın tanımsal ve Seattle yazımızla ilgili ilintisini de açıkladığıma göre yazı sonlanmış bulunmakta. 12. Adamın başkentinden herkese mükemmel geçecek NFL sekizinci haftası, bol NFL fantasy puanları diliyorum…