2012 yılının sıcak bir yaz gününde Meksika’nın Pasifik kıyısında, sahil şehri Puerto Vallarta’daki tatilimizden Houston’a dönmek üzere hava alanına gidip uçuş kartlarımızı aldık, kapıya doğru yürüdüm ve United Havayolları’nın Houston uçuşunun önündeki bankoda kısa boylu bir kızcağız ve kısa boylu erkek arkadaşının arkasında sıraya girdim, eşimle konuşurken fark etmeden önümüzdeki çiftin yanına gelmişim, sağa dönüp bakmamla kızı gözümün bir yerlerden ısırdığını düşündüm, eşime dönüp bu kız şu TV’deki Kim Kardashian değil mi diye sordum, ben bunu sorarken kızcağızla aramızda bir karış mesafe ya var ya yok, kısa boylu kız şok olmuş şekilde bana bakarken, eşim o dar alanda 45 derece açıyla eğilip – kendisi 1.80 boyunda- kızcağızın yüzünün önüne kadar geldi, açısını hiç bozmadan kafasını bana çevirdi ve evet bu Kim Kardashian yanındaki de Kanye West dedi.
Yanımızdaki Türk arkadaşlarımız ve bütün hava alanı şöyle bir çalkalandı eşimin bu bağıra çağıra yaptığı anonsla. Bu andan sonra olanlar yazının sonunda. Ancak herkesin şaşırdığı ve cevap aradığı soru şuydu, Twitter’da başkan Obama’dan daha çok takip edilen Afrika’nın ücra köşelerinden, Borneo Adası’ndaki yerlilere kadar herkesin adını bildiği Kim Kardashian ve Kanye West nasıl olur da bizim gibi ölümlülerle aynı uçakta ABD’ye döner?
Eşimin ilk sorusu da bu oldu bana, nasıl yani özel uçakla uçmuyorlar mı dedi şaşkın gözlerle? Yıllardır Amerikan iş dünyasının içinde olduğum için şunu sordum sevgili karıma, nasıl özel uçakla uçsunlar, buradan Houston en az 50 bin dolar, ne satıyorlar ki öyle bir paraları olsun? Twitter’da çok takip edilenlere Twitter para vermiyorsa eğer, senin benim gibi ABD’deki business acaba bugün ne para getirdi diye düşünecekler ve banka hesaplarına göre hareket edecekler dedim. Eşim bana 30 dakika boyunca TV programını, Twitter’ı vs anlattı durdu, sonunda ona şunu sordum, TV tanınmak için, Twitter kitlelere ulaşmak için ancak para gelmesi için bir şeyin satılması lazım, ne Kim’in ne de Kanye’nin sattığı bir şey yok, bir şey satılmadan hiçbir şey olmaz, İngilizcesi: Nothing happens until something is sold.
Gelelim konumuza, Amerikan futbolu izlediğimi gören bir sürü arkadaşım hemen “abi bunu kim izliyor, kendi kendinize bir şey, dünya kupası finali, Real Madrid’in 400 milyon takipçisi vs diye başlıyorlar, onlara hep ayni şeyi soruyorum evet Real Madrid’in 18 milyon takipçisi var Dallas Cowboys’un ise sadece 1.5 milyon ancak Cowboys dünyanın en değerli spor takimi en yakin takipçisi Madrid’den 750 milyon dolar daha değerli.
NFL en yakin futbol liginden(Premier League) 3 kat daha değerli, NFL’in 100 milyon izleyeni var futbolun 4 milyar ancak NFL’in yayın hakları çok daha pahalı, niye? Genelde soruma cevap alamıyorum, o zaman da şunu soruyorum Madrid’in takım dükkanından, üstüne giyecek forma evine çarşaf nevresim, arabana çıkartma haricinde ne alabilirsin? Real Madrid merdiveni, çim biçme makinesi, ofis koltuğu var mı? Peki Real Madrid kruvaziyer gemisi var mi? Binlerce Real Madrid taraftarı binlerce dolar döküp diğer Real Madridliler ile beraber Atlantik kıyılarında gezmek için para harcıyor mu? Böyle bir şey Real Madrid’in Barcelona’nın aklından bile geçemezken nasıl oluyor da Pittsburgh Steelers gemi kaldırıp taraftarlarına binlerce dolar ödetebiliyor, Cowboys çıkartmalarıyla süslenmiş bir Mustang nasıl oluyor’da Cowboys Edition diye satılabiliyor? Cowboys’un bir arabadan, bir golf sopası setinden kazandığı parayı kazanmak için Real Madrid kaç forma satmalı? İşte bütün bunları üst üste koyduğunuzda NFL denilen pazarlama devi ortaya çıkıyor, çok çok daha az bir kitleye hitap etmesine rağmen NFL parasal olarak bütün Avrupa liglerinin toplamından daha değerli. İşin rakamlarına sezon sonunda Super Bowl öncesi gireceğim ama şimdilik özet bu şekilde.
Kanye ve Kim’e gelirsek 2012’den bu yana çok şey sattılar ve çok para kazandılar, isimlerini taşıyan moda markasından yeni şarkılara kadar takipçilerine alabilecekleri şeyler sundular ve popularitelerini paraya çevirmeyi bildiler. O günkü seyahatimize gelince, ikisinin beraber olduğunu dünyaya ilk ben ve eşim duyurdu diyebilirim, hemen ABD’nin ünlü magazin programlarına Kanye’yi de etiketleyerek uçak kalkmadan tweetler attım, tweetlerimi okuyan Kanye uçakta beni gözleriyle ararken Kim’i battaniye altına sakladı, tweetlerimin sonu gelmeyince de, telefonunda benim resmimi göstererek hosteslere bağıra çağıra bir şeyler anlattı, Houston’a indiklerinde hemen ayrılsalar da olan olmuştu ve aksam haberlerinde ikisinin Puerto Vallarta’da tatil yaptığı ABD’ye anons edilmişti bile, üzgünüm Kanye o gün bulsan dalacağın adam bendim, umarım affedersin!