Değerli Amerikan futbolu severler bildiğiniz üzere 2016 NFL Draftı’na bir haftadan az bir süre kaldı. Gün geçtikçe genel menajerlerin üzerindeki baskı da bir hayli artıyor. Nitekim draft, NFL’in tek oyuncu havuzu ve gerek yurt dışından oyuncu ithal edilememesi gerekse de draft’ın yüksek sıralarından seçilmiş oyuncuları kadroya katmak için on milyonlarca para dökmek gibi bir zorunluluk olması genel menajerlerin nokta atış yaparak 32’de bir gibi oldukça seyrek gelen hakkı iyi değerlendirmelerini gerektiriyor.
Aksi takdirde, genel menajerlerin özellikle draft’ın ilk turunda verdiği bir anlık yanlış karar onları kolaylıkla işlerinden edebilir. NFL tarihi böyle hikâyelerle doldurur. Amerikan futbolu tarihi boyunca, dönemin NFL başkanının kürsüye çıkıp artık bir klasik haline gelen “With 23th overall pick (Farazi bir draft sırası) Talahasse Cougars (farazi bir NFL takımı) select Darnelle McShawn (Faraz… anladınız siz)” konuşmayı yapması birçok genel menajer için celladın ölüm fermanını okumasından farksız bir hal almıştır.
Hal böyle olunca menajerlerin, draft öncesinde neler yaşadığını siz tahmin edin, zaten büyük ihtimal draft sırasında nasıl ter döküğünü tahmin edebilecek bir insan evladı yoktur. Ancak bütün bu baskılara rağmen, bizim bu genel menajerler öyle korkusuzdurlar ki neredeyse her draft’ta, hiç beklenmeyen ve o zamana kadar sözde draft uzmanlarının yayımladıkları sayısız mock draft’ların tamamını alt üst eden seçimlere ve draft takaslarına imza atarlar.
Bu sene ise böyle sürprizlerin fazlasıyla yaşanacağı bir draft bizleri bekliyor. İlk iki sıradan seçilecek oyuncular Jared Goff ve Carson Wentz dışında hiçbir şey belli değil ki onların da hangi takıma gideceği halen muğlak, mock draft’ları açın okuyun hepsinin arasında dramatik farklar var. Durum böyleyse dedik 2016 NFL Draftı’nın her an gerçekleşebilecek sürprizlerini bir de biz yazalım. Sonra “Dememiştiniz.” olmasın.
1) Paxton Lynch’in ilk 10 sıraya fırlaması
Paxton Lynch, bu draft klasmanının en yetenekli quarterback’lerinden. Ancak kendisi maalesef bu fazlaca büyütülen Goff-Wentz balonunun gölgesinde kaldı ve şuan için birinci turun sonlarından gitmesi bekleniyor. Buna rağmen birçok draft analistinin atladığı nokta şu ki Lynch’i, ilk 10 sıradan kadrosuna katacak bir takım var. Hangi takım mı? Tabi ki Cleveland Browns. İkinci sırayı Eagles’a verdiler diye quarterback seçmeyecekler mi sandınız? Kendisine büyük bir hayranlığım olsa da bir yıldır eşofmanla saha kenarından Kirk Cousins’i izleyen Robert Griffin III ile koca sezon geçer mi? Hem Lynch, Browns’un aradığı yeteneklerin bütününe sahip. McCown’da olmayan ayak çabukluğu ve RGIII’de olmayan cep sabrına sahip. Ayrıca Browns, yaptığı takasla Eagles’dan kasa kasa draft hakkı aldı. Birkaç tanesini boşa kullansalar bile, ki kullanırlar Browns’tan bahsediyoruz, illa ki birkaç tane de sağlam adam çıkartırlar.
Öte yandan Browns, bu senaryonun bir benzerini 2004 NFL Draftı’nda yaşadı. Eli Manning’in birinci Philip Rivers’ın ise dördüncü sıradan gittiği o draft’ta, bizim Browns altıncı sıradan Ben Roethlisberger yerine tight end Kellen Winslow’u seçti ve geleceğin nam-ı diğer Big Ben’ini division rakibi Pittsburgh Steelers’a kaptırdı. Adamlar şuan bile bu hatadan dolayı dizlerini dövüyorlar. Hem tesadüfe bakın ki elleriyle Steelers’a teslim ettikleri Big Ben de, tıpkı Lynch gibi o draft’ın en iyi üçüncü quarterback’iydi. Demek ki bu sayıda bir keramet var.
2) Ronnie Stanley’nin Laremy Tunsil’den önce seçilmesi
Bundan henüz birkaç hafta öncesine kadar draft’a girecek olan ofansif tackle’lar Ole Miss çıkışlı Laremy Tunsil ve “diğerleri” olarak gösteriliyordu ki Titans, bir numarayı takas etmemişken çok büyük ihtimal draft onunla açılacak, en başta onun ailesi göz yaşlarına boğulacaktı. Ancak günden güne Tunsil furyası da dindi. Tabi şunu kabul etmek gerekir ki Tunsil, inanılmaz bir atlet ve bu atletizmi sayesine koşu oyunu bloklarında da bir o kadar etkili. Yani tam Ryan Clady prototipinde bir oyuncu.
Fakat şöyle bir sıkıntı var ki NFL, NCAA’ye benzemez. NCAA’de çabuk bacaklara sahip ofansif line oyuncularının işi kolaydır. Çünkü karşılarında daha liseden yeni çıkmış, pek güçlü olmayan yeni yetme savunmacılar vardır ve bu yüzden ofansif line’ın yapması gereken çoğunlukla sadece o savunmacıları yakalamaktır. Ama iş NFL’de fazlasıyla değişir. Karşında DeMarcus Ware gibi, J.J. Watt gibi hem atlet hem de aşırı güçlü defansif end’ler olunca onları yakalasan bile tır gibi üzerinden geçerler. Bu sebeple daha çok bu tarz oyuncuların pass rush’larına nasıl karşı koyduğunuz önemlidir.
İşte bu Tunsil’in oldukça zayıf kaldığı ve Notre Dame çıkışlı Ronnie Stanley’i onun önüne geçiren nokta. Tunsil, atletizm ile ilgili bütün testlerden geçmiş olabilir ama Stanley, ondan daha güçlü daha iyi pas bloğu yapabilen ve dolayısıyla da daha çok “NFL kalibresinde” bir oyuncu. Bu sebeple, eğer tackle arayan bir genel menajer, ki bu üçüncü sıradaki Chargers genel menajeri olabilir, çıkıp Tunsil yerine Stanley’i seçerse sonra “And Kaan demişti.” dersiniz.
3) Beklenmedik takas! Jacksonville Jaguars, birinci tur beşinci sıra, üçüncü tur 69. sıra ve 2017 NFL Draftı üçüncü tur haklarını San Diego Chargers’a göndererek Chargers’ın birinci tur üçüncü sıra ve altıncı tur 179. sıra haklarını aldı!
İlk bakışta kulağa ütopik gelen bu takas kimin için mi yapılıyor? Florida State çıkışlı safety Jalen Ramsey için. Bu seneki draft’ın açık ara en iyi defansif back’i hem atletizmi ile hem de dev fiziği ile Ramsey ve Jaguars’ın Ramsey’i eline geçirmesi için önündeki engeller Chargers ve Cowboys. Birçok draft analisti Jaguars’ın ya linebacker Myles Jack ya da defansif end Joey Bosa’yı seçeceğine inanıyor. Ancak genel menajer David Cladwell çıkıp “Malik Jackson ve Dante Fowler Jr. neyimize yetmiyor şu secondary’i uçurmak varken?” diyip böyle bir takasa imza atabilir.
Bildiğiniz gibi Jaguars, off-season’da veteran oyuncular Tasahun Gipson ve Prince Amukamara’yı kadrosuna katarak secondary’sini güçlendirdi. Ancak o secondary’yi taçlandırması için Ramsey gibi muazzam bir yetenek gerekiyor. Öte yandan genel menajer David Caldwell ve head koç Gus Bradley ikilisinin takımda beraber dördüncü sezona gireceklerini ve her ne kadar Jaguars bu dönemde iyi geçirilen draft’lar ile biraz olsun ivme yakalasa da, eğer bu sezon da önceki sezonlarda olduğu gibi secondary’sindeki büyük zaaflar yüzünden rakiplerine peynir ekmek gibi touchdown imkanı verirse bu ikili beşinci yılı anca rüyalarında görür.
İşin Chargers cephesinde ise bu takas gerçek anlamıyla bir “win” olur çünkü onlar, Ramsey kozunu ellerinde tutmakla birlikte, zaten büyük ihtimal bir O-Line oyuncusu seçeceklerdi ve bu takası gerçekleştirdikten sonra Jagaurs’ın Ramsey’i aldığını düşündüğümüzde önlerinde Tunsil veya Stanley için sadece Cowboys kalıyor. Harika bir ofansif line’a sahip olan Cowboys da, bir O-Line oyuncusunu daha anca takım binasının önünde sergilemek için alır. Hal böyle olunca Chargers da iki üçüncü tur hakkını hava parası diye almış olur. Tabi Chargers’ın bu kadar rahat bir pozisyonda oluşu, aynı zamanda Jagaurs’dan daha fazla şey koparamasının da önüne geçer çünkü Jaguars da bu hakları hava parası olarak vereceğinin farkında.
4) Myles Jack’in dramatik düşüşü
Eğer biraz önce anlattığım senaryo gerçekleşmez ve Jaguars, beklenenin aksine herhangi bir sebeple UCLA çıkışlı linebacker Myles Jack’i seçmezse Jack, ilk tur boyunca hayatında görüp görebileceği en stresli dakikaları yaşayabilir. Şu unutulmamalı ki Jack, kolejde son sezonunu dizindeki sakatlık sebebiyle kenardan izledi ve bu sebeple Şubat ayındaki Combine’ın büyük bölümünü de kaçırdı. Şöyle anlatmak daha doğru olur, adamın şu an elimizde resmi 40 yard koşu derecesi bile yok. Ancak kolejdeki yetenekleri ve UCLA Pro Günü’ndeki performansı onu halen ilk 10’da tutuyor.
Olur da Jack’i seçmesi en muhtemel takım olan, bu sebeple Los Angeles ile Jacksonville arasında mekik dokuyan ve oyuncuyu derinlemesine araştıran Jaguars, onu pas geçerse diğer NFL takımları bu durumdan işkillenebilir ve Jack gibi yıldız adayı bir linebacker’i seçmektense öncelikli pozisyonel ihtiyaçlarını karşılayabilirler.
Bunun en güzel örneği, Kevin Costner’ın başrolde oynadığı 2014 yapımı “Draft Day” filmi. Küçük bir not: Bu filmi izlerseniz yukarıda anlatmış olduğum gibi bir genel menajerin draft gününü ne kadar gergin geçirdiğini rahatlıkla gözlemleyebilirsiniz. Neyse filmde bizim Costner, Browns’un genel menajeri rolünde ve takım o seneki draft’ta yedinci sıraya sahip. Biraz da takım sahibinin emriyle Costner, yıldız quarterback Bo Callahan’ı seçebilmek için Seattle Seahawks’a tam üç birinci tur hakkı veriyor ve böylece draft’ın ilk sırasına oturuyor. Ancak günün sonunda Browns, bu ilk pick ile Callahan’ı seçmiyor ve Browns’un ardındaki bütün NFL takımları, özellikle Jagaurs, bundan fazlasıyla şüphe duyuyor ve hatta sıra kendilerine geldiğinde Jaguars genel menajerinin eli ayağına dolanıyor.
Yani diyeceğim o ki, her ne kadar muhteşem bir yeteneğe sahip olsa da bu son sakatlığı sebebiyle kafalarda soru işaretleri bırakan Jack, Jaguars tarafından seçilmezse bu bir domino etkisi yaratabilir ve genç linebacker kendisini beklediğinden aşağılarda bulabilir.
5) Shaq Lawson’ın oldukça yüksekten gitmesi
Clemson çıkışlı defansif end Lawson, bu draft’ta hak ettiği ilgiyi bir türlü göremeyen oyuncuların başında geliyor. Ama merak etmeyin Lawson bu duruma fazlasıyla alışık. Nitekim, Clemson formasıyla yıllarca Vic Beasley gibi isimlerin arkasında bekledi ve ancak kolejdeki son senesinde starter olabildi.
Üniversitedeki son senesinde ilk 11 olup yıldızlaşmak öyle her yiğidin harcı değil ama gelin görün ki bazı mock draft analistleri halen kendisinin ilk turun sonunda seçileceğini söylüyorlar. Her ne kadar bu uç bir örnek olsa da Lawson’un ilk turun ortalarından gitmesi bekleniyor ancak düşük bir ihtimalle ilk 10’daki bir takım, bu Ravens veya Browns olabilir, onu seçip sonunda hak ettiği değeri görmesini sağlayabilir.
Bugünlerde, draft’ın Ohio State çıkışlı defansif end’i Joey Bosa’nın ardından ikinci en iyi defansif line oyuncusu DeForest Buckner’ın fazlasıyla eleştirildiğini görüyoruz. Eğer Browns veya Ravens, Buckner’ı es geçip ardından Lawson ve Lawson’ın Clemson’dan takım arkadaşı Kevin Dodd arasında bir seçim yapmak zorunda kalırlarsa neden bizim Lawson’ı seçmesinler ki?
6) Jared Goff ilk iki sıradan değil de… (Eh yok artık, o kadar da abartmayalım değil mi?)
Son Eklemeler…
Değerli NFLTR takipçileri, uzun lafın kısası bizleri birçok sürprize gebe, inanılmaz bir draft bekliyor. Yazdıklarımın dışında da ilginç seçimler ve draft anında yapılan ilginç takaslar ile ortaya bambaşka senaryolar çıkabilir. Şimdiden hepsine hazırlıklı olun ve draft heyecanını iliklerinize kadar hissedin.