Ekim ayının son haftasına girilirken son yılların taraftarları nezdinde en duygu karmaşası yaşatan ve en öngörülemez takımı Minnesota Vikings yine hiçbir NFL takipçisini şaşırtmayan bir konum ile karşımızda. Viking neden öngörülemez ve neden taraftarlarına duygu karmaşası yaşatmakta bir numara diye soracak olursanız geçtiğimiz sezona ve bu sezonun başlangıcına değinmekte fayda var.
Takım geçtiğimiz sezonu kaptanı Kirk Cousins ve süperstarı Justin Jefferson önderliğinde 14-3 gibi şahane bir derece ile noktalarken en çok göze çarpan konu Kuzey ekibinin tek skor farkı ile sonuçlanan maçlardaki 11-0’lık derecesi idi. Vikingler izleyicilerine her maç kafa kafaya geçmiş seyir zevki bir hayli yüksek maçlar izletirken bu maçlardan bir tanesi de NFL tarihinin hem normal sezonunun hem de playoff’larının en büyük geri dönüşüne sahne olan Indianapolis Colts karşılaşmasıydı. Sezona 10-3 devam eden Vikings henüz dört galibiyeti bulunan ve playoff ihtimali mucizelere kalmış Colts ile karşılaşacaktı ve karşılaşmanın net favorisi konumundaydı. Fakat Vikings hakkında ne demiştik? Öngörülemez ve duygu karmaşası yaşatmakta bir numara… Karşılaşmanın ilk devresini 33-0 geride kapatan Vikings için normal şartlarda maç bitmiş, 10-4’lük dereceye gerilenmiş ve playoff dönemine dair bir hayli kötü sinyaller verilmişti. Hatta devre arasında takımın veteran cornerback’i Patrick Peterson, oyun kurucusuna dönüp alaycı bir tavırla “Tek ihtiyacımız beş touchdown yapmak’’ demişti. İkinci devre sahaya sanki bambaşka bir ekip çıkmış ve NFL tarihinin en büyük geri dönüşünü dominant bir oyunla tamamlamışlardı. Bu noktada hepimiz anlamıştık ki bu ligde tüm ekiplere karşı kazanıp aynı zamanda tüm ekiplere karşı kaybedebilecek tek takım Minnesota Vikings’den başkası değildi.
2023 sezonuna ise star running back’i Dalvin Cook ile yollarını ayırarak başlayan Vikings cephesinde değişen hiçbir şey yoktu. Net favori olarak çıktığı Tampa Bay Buccaneers karşılaşmasını kendisinden zayıf olan rakibine hediye etmiş, bir sonraki hafta ligin en iyi takımlarından Philadelphia Eagles’a karşı iyi bir oyun sergileyerek kaybetmişti. Lige 0-2 başlayan Vikinglerin huyunu en iyi yansıtan maç ise üçüncü haftada oynadıkları Los Angeles Chargers karşılaşması oldu. Maç sonunda eline tam üç kere kazanma şansı gelen Vikingler rakibinin ikramlarını ısrarlı bir şekilde reddetmiş ve kendilerini 0-3 duruma getirmişlerdi. Tüm taraftarlarda sezon bitti, buradan dönülmez gibi düşünceler varken Kuzey ekibi bir şekilde kendisini 2-4 durumuna getirdi ve geçtiğimiz Pazartesi akşamı ligin en dominant defansına karşı, Kansas City Chiefs maçında sakatlanıp IR listesine giren süperstarı Justin Jefferson’dan yoksun bir şekilde çıktı. Rakibi San Francisco 49ers’ın net favori çıktığı maçı hem defansif hem ofansif anlamda kusursuz yöneten Vikings 22-17’lik galibiyetle derecesini 3-4 konuma getirip ligin geri kalanına “Ben hala buradayım’’ mesajını çok keskin bir şekilde vermiş oldu. Sezonun tam bu noktasında, başlangıçtan itibaren hem ligin üç net şampiyonluk adayına hem de ligin kötü takımlarına karşı oynayan Vikings cephesinde ne vardı biliyor musunuz? Vikings yine bütün maçlarını ya tek skor farkı ile kazandı ya da tek skor farkı ile kaybetti. İşte tam bu sebeple ligin en öngörülemez takımı olan Vikings, taraflarlarına hem acı hem mutluluğu bir arada yaşatabilen tuhaf bir takım durumunda. Onları izleyen kimse bir maçı kazanacağından ya da kaybedeceğinden emin olamıyor fakat keyifli ve renkli bir maç izleyeceğinden emin oluyor. Kaldı ki Vikings’in fıtratı yıllar içinde bu hali aldı. Geri dönüp baktığımızda 2017 yılında yaşanan Minneapolis Miracle maçı, 2022 sezonunda oynadıkları Colts ve Bills maçları da bu öngörülemezliğe delalet niteliğinde. Bu kadar geçmiş yeterse biraz da takımın geleceğine odaklanalım…
2023 sezonunun en zor başlangıç fikstürüne sahip ekip bu fikstürü yukarıda bahsettiğim üzere 3-4 derece ile geçti ve önünde görece olarak kolay maçlar var. Kaptan Kirk’ün kusursuza yakın performansı bu şekilde devam ederse Vikingler, Detroit Lions’ın muhteşem sezon açılışına rağmen NFC Kuzey grubunu kazanmak için hala çok güçlü bir aday. Fakat yazının ana temasını oluşturan öngörülemezlik faktörünü ele aldığımızda Vikingler hakkında; “sezonun kalan kolay fikstürünü minimum hasarla atlatırlar’’ diyebilmek mümkün değil zira Lions 2021 sezonunda 11. Hafta geride kalırken sıfır galibiyet, bir beraberlik ve 10 mağlubiyetlik eşsiz bir dereceye sahipti ve 12. Hafta karşılaşmasında Vikings ile karşı karşıya gelecekti, “öngörülemediği’’ üzere Vikings bu maçı kaybederek hem ligin alay konusu konumundaki rakibine sezondaki ilk galibiyetini vermiş hem de bu mağlubiyet sonucu sezon sonunda playoff potasından bir galibiyet uzakta kalmıştı. Görüldüğü üzere Vikings, taraftarlarına güven veren bir takım olmasa da ligde oynadığı her maç yeni sürprizlere gebe…
İşin takımın kazanma ya da elindeki maçı fırlatma alışkanlıkları boyutunu bir kenara bıraktığımızda Vikings elinde hem ofansif hem de defansı anlamda harika silahları ve kazanma hırsına sahip taze bir ana koça sahip kuvvetli bir takım. Hücum anlamında yıllardır O-Line’ından verim alamayan Vikings geride bıraktığımız San Francisco 49ers maçında rakibinin inanılmaz savunma oyuncularını oyun kurucusundan uzak tutmayı başardı ve Kirk Cousins maçı sıfır sack ile noktalarken kusursuza yakın bir oyun ortaya çıkarttı. Vikings hücum silahları bakımından Justin Jefferson’ın yokluğunda kısır kalacak gibi durduysa da çaylak receiver Jordan Addison’un iki touchdown ve 123 yardlık harika performansı ve ligin en çok kazanan tight end’i konumunda olan T.J. Hockenson’ın neler yapabildiğini hatırlaması sonucu Justin Jefferson’sız dahi 450 yarda yakın bir hücum performansı ile ligin en iyi defansını geçmesini ve hücumunu işletmesini bildi. Tüm bu iyi hücum aksiyonlarının yanı sıra Los Angeles Rams’den takaslanan RB Cam Akers da Vikings hücumunun koşu oyununun geleceğine dair iyi sinyaller verdi. Savunma yönünde ise harika bir koşu savunması ortaya koyamasalar da yine yıllardır Vikings’in kanayan yarası olan cornerback pozisyonunda/pas savunmasında Filipinli yıldız Camryn Bynum sahneye çıktı ve ligin yeni yıldız adayı Brock Purdy’nin iki pas denemesini ikisi de son çeyrekte olacak şekilde çalmasını bilip savunma anlamında clutch bir performans ortaya çıkarttı. Vikings’in bu hayat veren galibiyetinin sezonlarını bir ‘’kazanan sezon’’ olma yolunda yeniden dirilttiğini söyleyebilirim ama Kevin O’Connell’in ve Vikings oyuncu grubunun sadece Playoff yapma ile yetinecek potansiyel ve hırsta olmadıkları aşikar. Vikings kazanmak için geliyor ve yollarını kesebilecek en büyük tehdit yine kendi tuhaf alışkanlıklarından başka bir şey değil.
Son olarak yazımın başından beri üstüne basa basa Kirk Cousins’ın şahane performansı dediğim gözünüze çarpmıştır. Peki ne bu şahane performans dediğimiz? Kaptan Kirk sezon başından bu yana ligin en çok isabetli pas atan ve ligin en çok touchdown pası veren oyun kurucusu konumunda olmakla beraber, ligin en çok pas yardası sıralamasında ikinci sırayı almış durumda. Hepsinden öte ise bu sezon çok istiyor görüntüsü veriyor. Gelecek Pazar ezeli rakibi Green Bay Packers ile karşılaşacak olan Vikings için görece kötü durumda olan rakibine karşı alınacak olası bir galibiyetin hem kendileri hem de taraftarları için şahane bir motivasyon olacağı aşikar…