Peş peşe dördüncü zafer haftasından selamlar çok değerli NFLTR.com okurları. Arizona Cardinals’ın bay haftası öncesindeki son engeli de zorlanmadan rahatça aştığı kritik bir haftayı geride bıraktık. Bu hafta Cardinals’ın playoff yarışından ziyade başlıkta gördüğünüz üzere neden gaza gelmeye başladığımızdan bahsedeceğiz. Önümüzdeki hafta Cardinals’ın maçı olmadığından bu yazımızda 31-6’lık galibiyet ile sonuçlanan New York Jets – Arizona Cardinals maçını değerlendirip önümüzdeki hafta sezon arası değerlendirme yazımızla yolculuğumuza devam edeceğiz.
NFLTR’nin 455. Podcast yayınında ve Cardinals’ın playoff yarışı hakkında özel sohbetlerimizde yaptığımız bazı yorumlara “Çok da gaza gelmemek lazım” denilmiş olsa da Cardinals’ın şu anda oynadığı oyun bizlere biraz olsun 2021 sezonunu anımsatıyor. Gerçekten sahada oynanan oyunların üst düzey olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Elbette sezon başında her ikimiz de gidişatın bu kadar güzel olabileceğini düşünmüyorduk ancak playoff yarışına giremesek de takımın ileriye doğru bir adım atarak güzel bir sezon geçireceğini biliyorduk, zira hücum tarafında gerçekten çok yetenekli oyuncuların yanına bir de Marvin Harrison Jr.’ın eklenmesiyle beraber iyice heyecanlanmıştık. Özellikle son haftalarda maçların tamamını izleyenler dediğimizi daha rahat anlayacaktır ve hak verecektir. Bunların yanı sıra sezon başında takımın yumuşak karnı olarak görünen savunmanın kendi evinde peş peşe üçüncü maçta da rakibine bir tane touchdown dahi yaptırmayışı ile birlikte tüm Cardinals takımının biraz olsun saygıyı hak ettiğini ve değerli podcast yayınlarında en azından bir 30 saniye dahi olsa konuşulmayı hak ettiğini düşünüyoruz.
Jets maçında yaşananlara biraz göz atarsak önceki yazılarımızda bahsettiğimiz şeylerin biraz daha farklı bir versiyonu olduğunu söyleyebiliriz. Öncelikle bu maçta takım adına önemli bir rekor kırıldı. Kyler Murray Cardinals organizasyonu tarihinde (Cardinals’ı hafife alanlara NFL’in en eski franchise’ı olduğumuzu tekrar hatırlatalım) üst üste 17 kez tamamlanmış pas atarak daha önce 2016 sezonunda Carson Palmer tarafından elde edilen üst üste 16 tamamlanmış pas rekorunu eline geçirdi. Bu maçta 266 pas ve 21 koşu yardı ile beraber toplam 287 yard ve bir TD pası ve iki TD koşusu ile toplam üç touchdown istatistiği ile günü kapattı. En önemlisi 24 pas denemesinde 22 tamamlanmış pas atarak yüzde 91 tamamlama oranı ve 126.7 passer rating’i ile hatasız bir şekilde maçı bitirmiş oldu. Maç içerisinde geçirdiğimiz kalp krizini de unutmayalım. İkinci çeyreğin sekizinci dakikasında Quincy Williams’ın Kyler’a kör noktadan çok sert bir darbe yapmış olması yüreğimizi ağzımıza getirdi ama şükürler olsun ki herhangi bir beyin sarsıntısı veya bir sakatlığa yol açmadı. Murray hakemlere iyi olduğunu söyleyip gülerek hemen ayağa kalktı. Eski NFL yıllarındaki gibi böyle sert darbeler görmeyi özlemenin yanı sıra herhangi bir gereksiz sertlik bayrağının atılmaması da büyük bir saygısızlıktı. Pozisyonu görmediyseniz ya da yukarıdaki linki hala izlemediyseniz “Ne kadar sert olabilir ki?” dediğinizi duyar gibiyiz ancak biz o anda kaskının da havaya fırlamasının etkisiyle bir anlığına orada yığılıp kalacağını düşündük.
Bu arada hazır yeri gelmişken Kyler Murray ile ilgili bir de detay verelim. Call of Duty Black Ops 6 çıktığından beri Cardinals’ın henüz mağlubiyet almamış olması da Murray’i bir türlü sevemeyen bazı kitlelere de cevap niteliğinde bir maç oldu. Biz de bu yüzden “Haters gonna hate” diyerek Black Ops 6’da Kyler Murray’nin kostümünün çıkmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Öte yandan biraz da Kyler Murray’nin silahlarından bahsedecek olursak bu maçta geçen maçtaki koşu ağırlıklı oyundan farklı olarak herkesin bir ölçüde hücuma dahil olması büyük bir takım zaferi olduğunu bizlere gösterdi. Müsadenizle öncelikle Trey McBride’dan başlayalım. Son üç maçta sergilediği toplam dört hurdle ile bizlere Cardinals’ın parlayan yıldızı olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu maçta beş hedeflenmede dört tamamlanmış pas ve toplamda 71 yard ile günü kapattı. Aynı şekilde James Conner 33 koşu ve 80 pas yardı ile toplam 113 yard ve bir touchdown ile yaptığı işlere ara vermeden devam etti. Göz bebeğimiz Marvin Harrison’a baktığımız zaman ise Bears maçından biraz daha farklı olarak bu hafta yüzde 100 yakalama oranı ile beş pasta toplam 54 yard ve bir touchdown’a sahip olarak çaylak sezonunu güzel bir şekilde ilerletiyor. Bu hafta dikkatimizi çeken bir diğer çaylak oyuncu ise RB Trey Benson oldu. Aslında geçen hafta da bu isimden bahsetmiştik fakat bu hafta sadece maç sonunda değil kendisi maç içerisinde de hücuma güzel bir destek verdi. 62 koşu ve 25 pas yardı ile beraber bu maçı toplam 87 yard ile kapatan Benson ile birlikte Kyler Murray’i de işin içine dahil edersek Kyler Murray, James Conner, Emari Demercado ve Trey Benson ile sahada toplam 4 tane üstün koşu yeteneği görüyoruz. Cardinals’ın pas oyunlarından ziyade koşu oyunları gerçekten çok güçlü bir hal almaya başladı.
Savunma tarafına bakacak olursak bu hafta iki konudan bahsetmek istiyoruz. İlk olarak, geçtiğimiz yazılarda sezon başında takıma katılan CB Sean Murphy-Bunting’in sakatlığı ile beraber mecburen Max Melton ve Starling Thomas gibi çaylak oyunculara şans tanınması ve onların da ikinci yılındaki CB Garreth Williams ile beraber secondary’deki bazı problemleri çözdüğünden bahsetmiştik. Murphy-Bunting sakatlıktan geldikten sonra ise tekrardan başlangıç oyuncusu olacağını biliyorduk ve biz de yaşanan sorunların gerçekten onunla alakalı olup olmadığını sormuştuk ve bu hafta cevabımızı “bir ölçüde evet” olarak aldık. Maçın başında yaptığı pass interference ihlalleri az kalsın üç haftalık touchdown yaptırmama rekorunu elimizden alıyordu. Neyse ki bu da bahsedeceğimiz diğer konuya bağlanıyor. Cardinals’ın endzone savunması.
Evimizde oynanan geçmiş üç maçtaki touchdown olmamasının en büyük etkeninin endzone savunması olduğunu artık net bir şekilde gördük. Bears, Jets gibi hayal kırıklığı yaratan takımlardan dolayı mı bilemeyiz ama Cardinals’ın şu anki savunma koordinatörü Nick Rallis her ne yapıyorsa gerçekten çok iyi bir iş çıkartıyor. Sadece endzone savunmasıyla kalmayıp yaptırdığı blitz oyunları ile de kronikleşmiş pass rush sorununun da bir nebze üstesinden geliyor. İlk haftalardaki yazılarımızda Budda Baker’ın blitz oyunlarına dahil olamadığından bahsetmiştik. Takım savunmasının yerine oturmuş olduğu 2020-2021 yıllarında Budda Baker blitz oyunlarıyla pass rush savunmasına inanılmaz derecede destek veriyordu. Bu maçta ilk kez forma giyen yeni transfer Baron Browning’in maç içerisinde herhangi bir tackle veya kayda değer bir oyununu göremesek de eski yıllarda olduğu gibi Budda Baker’ı tekrardan blitz oyunlarında aktif olarak görmek bizleri sevindirdi.
Cardinals’ın yazılarımızda dilimizin döndüğünce anlatabildiğimiz kadarıyla şimdiye kadar bay haftasından önceki performansı, takımın yenilenmesi ve olumlu yöndeki gelişimi beklediğimizden çok daha başarılı bir şekilde ilerledi. Bay haftasına NFC Batı grubu lideri olarak giriyoruz ve bu noktaya pek çok değerlendirmede belirtildiği gibi ligin en zor fikstüründen çıkarak geldik. Bu gelişimi gördükçe de doğal olarak gaza gelmemiz şart oldu.
Haftaya sezon ortası değerlendirme yazımızda, bay haftası sonrası için maç tahminlerimizin yanı sıra “sezon sonunda playoff yapabilecek miyiz yoksa 49ers bu şansımızı elimizden mi alacak?” sorusuna yanıt arayacak, Jonathan Gannon’ın yılın koçu ödülü için aday olması gerekliliğinden ve takımın genel durumundan bahsedeceğiz.
Haftaya görüşmek üzere…