Merhaba değerli NFLTR.com okurları. Başlıktan da anlayacağınız üzere ilk iki haftada alınan Saints ve Panthers’a karşı alınan galibiyetlerin ne yazık ki gerçeği saklayan ince bir perde olduğu ortaya çıktı. Cardinals zaten yıpranarak oynuyordu. Üzerine 100 saat içerisinde iki division rakibine temdit FG’leri ile kaybedilen maçlar bazı gerçekleri su üzerine çıkardı. Evet belki play-off’tan henüz ümit kesilmedi ama bu işin devamının olmayacağı neredeyse kesin gibi duruyor. Önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz gibi her ne kadar Cardinals savunması taraftarlara güven verse de geçen sezondan kalan hücum problemleri devam ediyor. Üstüne as koşucular James Conner ve Trey Benson’ın üst üste gelen sakatlıkları da işleri bir hayli zorlaştıracak gibi duruyor. Cardinals hücumu, ilk dört haftanın ardından taraftarların üstünde travmatik bir etki yaratsa da gelecek sezonlara umut ışığı gösteren bazı duygusal anlar da yaşandı. Bu yazımızda üçüncü hafta 49ers’e karşı olan karşılaşmayı ve dördüncü haftanın açılış maçında Perşembe Gecesi Futbolu’nda Seahawks’a karşı yapılan mücadeleyi beraber inceleyecek ve hücum takımının en büyük problemi üzerinde duracağız.

Sorunlarıyla ve yaşadığı sıkıntılarla meşhur Cardinals hücumunun ana problemine dair nokta atışı tespit yapmak gerekirse Marvin Harrison Jr., Michael Wilson, Zay Jones ve Greg Dortch’dan oluşan wide receiver odasına bakmak yeterli olacaktır. Maalesef açık ve net bir şekilde ilk aydaki dört maçın en büyük probleminin bu ekibin yetersizliği olduğu ortada. İlk iki hafta Saints ve Panthers maçında yarattıkları açıkları Cardinals savunması kapatmış olsa da son iki hafta 49ers ve Seahawks gibi daha güçlü rakiplerle oynanan maçlarda, savunma da bu açığı kapatmaya yetmedi. Belki kazanmaya çok yaklaştılar ama sonu gelmedi. 49ers karşılaşmasında birbirinden kötü oynayan iki tane kötü hücum karşılaştı ve iki tarafın da savunması gayet iyiydi fakat maçın kazananı daha az hata yapan oldu yani 49ers bu tarafta galip geldi. Cardinals bu maçta receiver konusunda son yıllarda gördüğümüz en berbat hatalarla karşı karşıya kaldı. Marvin Harrison’ın etrafı bomboş olmasına rağmen topu tutamaması inanılmaz derecede kötü bir olaydı. NFL’de oynama şansı bulmuş defensive back, running back, tight end gibi oyuncuların etrafları böylesine bomboş olmasına rağmen topu tutamamaları dahi kabul edilemezken bir wide reciever’ın böylesine kolay topu tutamaması asla kabul edilemez bir olaydır.

Maçın ileri safhalarında Cardinals endzone’a yaklaştığında yine etrafı bomboş olmasına rağmen takımın üçüncü koşucusu Emari Demarcado da aynı şekilde kolay bir topu yakalayamadığı için Cardinals touchdown yapamadı ve bu hücumlarda üç puanlık alan golüyle yetinmek zorunda kaldı. Öyle veya böyle Cardinals maçı bir şekilde 13-13’lük eşit skora getirdikten sonra Cardinals efsanesi Calais Campbell  yine yapacağını yaptı ve 49ers’ı iki puanlık safety’e zorladı. Dördüncü çeyrekte maçın bitmesine üç dakika kala gelen bu safety ile skorun 15-13 olması ve topun tekrardan Cardinals’e geçmesi maçın zafer olduğuna işaret etmesine rağmen safety punt’ından sonra  WR Zay Jones’un rakip savunma ile birebir karlığı bir anda topu tutamamasıyla beraber topun 49ers’e tekrar geçmesinden sonra 49ers, son saniye alan golü ile maçı kazanması bir taraftar olarak izlemesi güç bir maç haline geldi. Bu maçta Kicker Chad Ryland’ın bir tane alan golü kaçırmış olduğunu da hesaba katarsak son üç dakika kala topun Cardinals hücumunda olması ve Cardinals’ın önde olması Chad Ryland’ın alan golü kaçırma suçunu üstünden alıyor. Aynı şekilde Seahawks karşılaşmasında da Marvin Harrison’ın rotasını unutup koşmayı bıraktığında gelen interception yürekleri ağıza getirdi.

Kyler Murray’nin pası kötü gibi dursa da aslında biraz dikkatli baktığımız zaman Marvin Harrison koşmayı bıraktığı için topun çalındığı çok açık çünkü aynı hataları geçen sezon da yapmıştı. Her ne kadar aynı oyun içinde sonucunda Seahawks topu düşürüp top hiç Seahawks hücumuna geçmeden Cardinals tekrardan topu alsa da yine Marvin Harrison açısından affedilemez bir hata niteliğindeydi. Yine maçın ilerleyen safhalarında Marvin Harrison bu sefer de topu ilk eline almasında tutmasına rağmen topu elinden kaydırıp ikinci bir interception‘a yol açması açık bir şekilde takımın receiver konusunda kırmızı alarm niteliğinde bir çözüm bulması gerekiyor. Maçın son safhalarına geldiğimizde Marvin Harrison’ın hiç top düşürmeden ve endzone’da zor bir topu yakalayıp touchdown yapması üzerine çok duygusal bir an yaşandı çünkü gerçekten ikinci yılında bu denli yetenekli bir oyuncunun affedilemez hatalar yapması Marvin Harrison’ın moralini neredeyse sıfıra indirmişti. Bu maçı geri çevirme safhasında her ne kadar mükemmel yakalayışlar gerçekleştirmiş ve 40 saniye kala skoru 20-20’ye getirmiş olsa da  bu sefer de Chad Ryland’ın kötü bir kickoff’u sonucu kendi 40 yardından hücuma başlayan Seattle hücumu kolayca FG menziline girip son saniye alan golü ile maçın galibi oldu.

Bu iki maçın ardından net bir şekilde görülüyor ki Cardinals receiverları için geliştirilmesi gereken en önemli konular disiplin ve konsantrasyondur. Rotasını doğru koşmak ve tam olarak avcunun içine gelen topları tutmak bir receiver’ın ana görevidir gerisi ya topu atan oyun kurucunun hatasıdır ya da receiver’ın kendi sarf ettiği efora bağlıdır. Bu bağlamda, bu maçlarda yaşananlar açık bir şekilde geçen sezondan kalan Kyler Murray eleştirilerine bir cevap niteliğindeydi. “Bu adam daha ne yapsın?”. Cardinals savunmasının hem kağıt üstünde hem de saha içinde çok yüksek seviyede bir oyun sergiliyor olmasının yanında hücumun çok az bir yardımda bulunması halinde aslında şu anda Cardinals’ın 4-0 namağlup olmasını konuşuyor hatta Super Bowl konuşuyor olabilirdik. Burada suçun bir kısmını da off-season döneminde takıma kaliteli bir WR eklemesi yapmayan GM Monti Ossenfort’a yüklemek yanlış olmayacak.

Her şeye rağmen hala umutlar tükenmedi. Haftaya Cardinals, Titans ile mücadele edecek ve bu maçta Cardinals’ın galip geleceğini ve insanların kafasındaki soru işaretlenin silinip yoluna üç galibiyet iki mağlubiyet olarak ilerlemesini umuyoruz.

Haftaya görüşmek üzere…