Chargers için San Diego’ya dönme ve dinlenme zamanı geldi. Daha fazla uzamasını bütün taraftarlar ve takım istiyordu ama Denver bize birkaç boy büyük geldi, özellikle playoff’larda. Peyton’ın “playoff maçı kazanamıyor” laflarına cevabı böyle oldu, bize patladı. Ama olsun. Chargers NFL’in son yıllardaki en değişik istatistiğini de sona erdirerek 2013 sezonunu noktaladı.

Bahsettiğim istatistiği artık duymayan kalmamıştır. 2009 Saints’den beri her sezon Philadelphia Eagles ile Philly’nin ev açılışında karşılaşan (ve her seferinde yenen) takım sezon sonunda Super Bowl’u kazanmıştı. Bu yıl bu maçı oynayıp kazanan Chargers oldu fakat bu tesadüfleri (yoksa değil mi?) devam ettiremedi. Yeni “lanet” ise: 2009’dan beri Philly’i ev açılış maçında yenen her takım en az playoff divisional round da oynamış. Yoksa eğlencesi kaçtı mı? Seneye Eagles’la oynayan Browns, Raiders veya Redskins olursa kesin olarak yok sayabiliriz.
Maça gelecek olursak her ne kadar çok az snap’te ve sadece bir drive’da sahada olsa da Ryan Mathews maçın en önemli oyuncusuydu. Kilit adamdı ve e bilek sakatlığı yüzünden oynayamaması Chargers’ı çok etkiledi. Ofansta hiç son çeyreğe kadar hiçbir şey üretemedik, defans ise Peyton ve Broncos ofansını 14 sayıda tutsa da beklenmedik şekilde Rivers ve Chargers ofansı hiç sayı üretemeyince (buna Nick Novak’in kaçırdığı FG dahil) ilk yarıya 14-0 geride girdik. Buradan sonra her şey kopmaya başlayacak diye düşünenler yanılıyordu, çünkü Chargers sezonun başından beri her zaman savaşmasıyla bilinen bir takımdı ve öyle de oldu ancak dördüncü çeyrekteki son çaba sezonun sona ermesine engel olamadı. Bu son 15 dakika için söylenecek üç isim var. Pozitif olarak: Keenan Allen ve Nick Novak.
Allen sezon boyunca bize gösterdiği yılın çaylağı adayını tekrar sahaya yansıttı ve Rivers top atmaya başlayınca neler yapabileceğini gösterdi. Tabii Rivers’ın elit QB olduğunu kanıtladığı sezonun son maçında son anlara kadar top kullanamaması biraz can yaktı ama bu RG pozisyonunda sakatlık yaşayan O-Line’ın pas korumasındaki kötü performansından kaynaklıydı. Rivers henüz ilk yarıda üç kez defans tarafından yere indirildi.
Novak ise gördüğüm en başarılı onside kick’lerden birisini kullandığı için burada. Bundan daha yüksek ve kaliteli bir onside kick daha önce görmemiştim, daha sonra da görülmesi uzun bir süre sonra olacak. Ayrıca bir tane de FG atmayı başardı.

Bahsedilecek üçüncü kişi ise çoğu kişinin daha önce pek duymadığı bir isim: Bront Bird. Normalde specilal teams oyuncusu olarak sahaya çıkan Bird, maçın sonlarında defansın sakatlıklar yüzünden daralmasıyla oyuna girdi. Girmez olaydı. Chargers’a maçı kaybettiren 3rd & 17 play’i onun yüzünden bir Denver first down’una dönüştü. Manning’in favori hedeflerinden Thomas o kadar boş kaldı ki, Tim Tebow, Blaine Gabbert veya JaMarcus Russell bile onun 2-3 metre yakınına topu atmayı başarırlar ve kimse de topa hamle yapamazdı. Bird biraz da oynamamanın verdiği iletişim sorunuyla dışarıya hamle yapması gerekirken rezalet Chargers secondarysindeki birisinin (Weddle ve Addae dışında) aynı anda iki kişiyi tutmasının, ki bu oraya Deion Sanders veya Richard Sherman’ı koysan bile imkansıza yakın, mümkün olduğunu düşündü ve içeriye hareketlendi. Tabii bundan sonra zamanı eritmek Denver için çok basitti.
Her ne kadar Chargers iyi bir maç çıkarmasa da, Denver defansını ve running oyununu kutlamak lazım. Maç boyunca O-Line’ları çok dominanttı ve D.J Fluker’ın bile ellenmeden geçebileceği delikler açmayı başardılar. Defans ise Ryan Mathews’un yokluğundan oldukça faydalansa da çok tehlikeli bir isim olan Danny Woodhead’i ve eskiden az tehlikeli bir isim Ronnie Brown’u durdurmayı başardı. Ne olursa olsun first round draft seçimi olmak kolay değil, dalga geçmek bilgisayar başındaki bana düşmez… Ama onu seçen Dolphins’i de tebrik etmek lazım. Free agency’den almak derinlik için iyi olsa da draft’ta ilk round’da ve oldukça yüksek bir pick ile seçmek trajikomik. Üniversitedeyken iyiydi deyip geçmek lazım…
Chargers oyuncularının bu sezonki başarılarına bir bakmak gerekirse:
1- Philip Rivers sezonun en iyi geri dönen oyuncusu seçildi.
2- Keenan Allen yılın çaylağı yarışından Eddie Lacy ile kıyasıya bir mücadele içinde ve kazanması oldukça mümkün.
3- Keenan Allen ve D.J Fluker Pro Football Writers of America’nın seçtiği yılın çaylakları takımında kendilerine yer buldular ve mükemmel bir çaylak sezonunu kapattılar. GM Tom Telesco’nun bu sezon başındaki hareketlerinin ne kadar mantıklı olduğu ise ortaya çıkmış oldu. Fluker ise son yılların en iyi OT’larının olduğu draft sınıfında bu takımda yer bularak gerçekten büyük bir iş başardı.
4- Sezon boyunca birden fazla kez haftanın çaylağı, AFC special teams haftanın oyuncusu ve AFC haftanın ofansif oyuncusu ödüllerini kazanan Keenan Allen, Philip Rivers ve Nick Novak’i tebrik ediyorum. Tabii benim tebrik etmem bir işe yaramıyor fakat nezaket önemlidir.
Chargers’ın sezonunun analizini gelecek günlerde NFLTR’de okuyabilirsiniz. Konferans maçları ile ilgili şahsi fikrim ise 49ers – Seahawks maçından Seahawks’ın çıkacağı. Marhsawn Lynch taraftarın sahaya Skittles atması için çok uğraşacaktır. Bu maç hakkında çok emin olsam da, Denver – Pats maçı için bir şey söylemek çok zor.
Broncos defansı Patriots koşularını durduracak güçte mi bilmiyorum. Her ne kadar aklım ve istatistikler Patriots’ın kazanacağını söylese de NFL tarihinin en iyi ofanslarından birisinin NFL tarihinin en iyi defanslarından birisi olma yolunda ilerleyen Seahawks ile karşılaşacağı bir Super Bowl çok zevkli olacağa benziyor. Sezonun klişesi olabilir ama ben first seed’lerin karşılaşmasını isterim. Şampiyonun da koluna “Şampiyon Seahawks” dövmesi yaptıran amcanın yüzünü kara çıkarmayacak Seahawks olacağını düşünüyorum. Tabii elektrikler kesilirse farklı olabilir… Son olarak Philip, ne yazık ki son maç yazısını böyle bitirmeliyim “Chargers are NOT alive!”