Büyük maçları yazmak kolay olmalıdır değil mi? Hikaye bellidir çünkü.. Elimizdeki örnek, alın işte, tarihin en iyi oyun kurucularından biri efsane olduğu takıma karşı. Halef – selef de yardır, hangisi daha iyi ondan bahset, Colts, Manning’i göndererek hata yaptı mı gibi polemik yaratacak konulara gir, değil mi?

Kazın ayağı öyle değil işte. Sıkıldık çünkü hepimiz bundan… Andrew Luck son dönemlerin en yetenekli QB’si. Peyton Manning belki tüm zamanların en iyisi (benim gözümde öyle). Biri koştu mu koşabiliyor, öteki soğuk hava gördü mü çöküyor arada. Birine daha büyük maç kazanamadı deniyor, ötekisine choker. Sabaha kadar tartışırız bunların hepsini. Lüzumsuz. Colts ve Broncos bu Pazar karşı karşıya geldiklerinde Luck ile Manning birbirlerine karşı oynamayacaklar millet. Bu tarz sansasyonel başlıklardan uzak durmak lazım. Luck da Manning de yeteneklerine sual olmayacak iki oyun kurucu, ikisi de muhteşem oynayacak, buyurun takımların geri kalanına…

İki takım ligin ilk haftasında karşı karşıya gelmişti ve mücadele Broncos’un 31-24 üstünlüğüyle sona ermişti. Ancak o maç göründüğü kadar yakın geçmedi, ev sahibi Denver ilk yarıda Julius Thomas’la üç touchdown buldu ve 24-0 öne geçtikten sonra son çeyreğe 31-10 önde girdi. Son periyotta fark o kadar kapandı anlayacağınız. Julius Thomas’tan üç TD geldi dedik, benzer bir performansın bu karşılaşmada da ortaya çıkması oldukça olası. Colts savunması kronik olarak TE’leri savunmayı başaramıyor çünkü. Linebacker’lar fiziksel olarak çok çok küçük kalıyorlar Thomas’a karşı, OLB’lerin hiçbiri yeterli coverage yeteneğine sahip değil, safety’ler de yardım konusunda fena olmasalar da bire birde pek savunma yapabilecek durumda değiller. Agresif bir savunma planı uygulaması gereken Colts’un özellikle linebacker’larıyla blitz uygulaması gerektiğini düşünecek olursak Julius Thomas’ı savunmak LaRon Landry’ye kalacak. İlk maçta kesinlikle bu görevi yerine getirememişti.

Hadi diyelim Colts, Julius Thomas’ı savunmayı başardı, daha bunun Demaryius’u var. Demaryius Thomas’la Vontae Davis’in eşleşmesi oldukça ilginç olacak. Sezonun ilk maçında Peyton Demaryius’a doğru 11 pas atmış, bunların sadece dördünde isabet bulabilmişti ve Broncos bu paslardan 48 yard kazanabilmişti. Vontae Davis ligin en iyi WR’lerini bile tek başına kilitleyebilecek bir cornerback, çok çok ilgi çekici olacak bu eşleşme.

Darius Butler, Colts için çok kötü bir nickel corner değil, linebacker ve safety yardımıyla Wes Welker’ın da zaten az olan etkisinin çok değişmemesi muhtemel. Peki Emmanuel Sanders? Colts Sanders’ı nasıl savunacak o biraz muamma. Olası durum Sanders’a karşı Greg Toler ve safety Mike Adams’ın yardımı gibi gözüküyor. Az çok man coverage’dan bahsediyoruz anladığınız gibi, özellikle Manning’e karşı çok çok ciddi bir risk bu, ama Colts’un başka şansı yok gibi gözüküyor.

Agresif savunma planı dedik, blitz dedik. Peyton Manning gibi bir isme karşı pass rush yaratmak zo-run-da-sı-nız. Bunun yolu da Ryan Clady’yi yenmekten geçiyor. Clady, her ne kadar ismine hürmeten Pro Bowl olduysa da, sezon içinde birçok speed rusher’a karşı ciddi sıkıntı yaşadı. Michael Bennett, Melvin Ingram, Robert Quinn, hatta Jason Babin akla gelen örnekler. Colts adına son dönemde hızlı pass rusher kontenjanını dolduran isim genç Jonathan Newsome. Björn Werner ve Erik Walden’ın da ciddi şekilde pass üretmesi gerekiyor, ancak Newsome, Clady’ye karşı oynamazsa Manning rakip savunmayı paramparça edecektir.

Blitz’lere geri dönersek, Peyton Manning’in rakip savunmaları okumak konusunda ne kadar iyi olduğunu açıklamaya bile gerek yok. Colts, blitz’lerini saklayabilirse Manning’e ulaşabilir. Bunun yolu ise base 4-3 veya nickel savunmadan yapılacak linebacker blitz’leri gibi gözüküyor. Manny Ramirez, Denver o-line’ının zayıf halkalarından biri, oraya oynamak önemli olabilir.

Colts için son dönemin en büyük hayal kırıklığı olan Trent Richardson, sonunda bir miktar geri plana atıldı. Geçen hafta Bengals’a karşı ne kadar gerçek olduğu bilinmeyen bir “hastalık” sonrası topu tek bir kez bile taşımayan T-Rich, bu hafta antrenmanlarda özel takımlarla çalıştı, punt coverage’da görev alacak gibi kendisi. Ahmad Bradshaw sakatlandığından beri kendini göstermeyi başaran Dan “Boom” Herron starter, yedeği ise Zurlon Tipton olacak. 3.1 YPC ile kendini bitirdi çünkü Richardson. Colts’un koşu oyunundan her şeye rağmen çok şey beklemek mümkün değil. Denver sağlam bir koşu savunmasına sahip, Indianapolis’in istikrarsız hücum çizgisine pek izin vermeyeceklerdir. Ancak, Luck geçen hafta checkdown’larını harika kullandı, bu hafta da Herron’a gidecek kısa paslara biraz koşu oyunu olarak planlanmış gözüyle bakmak lazım.

Turnover’lar, her playoff maçında olduğu gibi, çok kritik olacak, Boom Herron her ne kadar iyi bir RB potansiyeli olarak kendisini gösterse de topa hakim olma konusunda sıkıntı yaşayabiliyor. Top senin bebeğin, sahip çıkacaksın. Başka yolu yok.

Ters tarafta CJ Anderson, sağlam bir form yakalamış durumda Denver running back’i olarak. Colts savunma yedilisi koşuyu durdurmak konusunda özellikle başarılı bir ekip değil. Jonas Gray’in neler yaptığını hatırlıyorsunuz değil mi? Aynısını ve hatta daha fazlasını Anderson’dan beklemek mümkün. Broncos koşuya ağırlık vermeli, açıkçası neredeyse sadece koşarak arka arkaya first down’lar… Denver kağıt üstünde çok sağlam bir pass rush ekibine sahip. Colts’un O-Line’ı ise genel olarak istikrar sıkıntısı yaşıyor. Ancak Von Miller son dönemde görebildiğim kadarıyla RUSH değil de daha çok SAM linebacker olarak oynuyor, tek işi rakip QB’ye koşmak değil kısaca. Broncos d-line’ı koşuya karşı mükemmel oynasa da pass rush spesiyalisti olduklarını söylemek güç. Her şeye rağmen Indianapolis çizgisine bolca sıkıntılı an yaşatacaklarını söylemek mümkün. Denver’ın baskıyı kurması ve Luck’ın ritm bulmasını engellemesi gerekiyor.

Bolca derin pas denenecek Colts tarafından, ancak Broncos ligin en iyi cornerback ikililerinden birine sahip: Aqib Talib ve Chris Harris Jr.. Ancak bu ikili belki de en zor eşleşmelerinden biriyle karşı karşıya gelecek. TY Hilton ligin en iyi WR’lerinden biri olma yolunda. Reggie Wayne her zaman elleri çok sağlam bir possession receiver, yaşlanmış olsa da. Bu ikisini geçince sağlam bir derin tehdit olarak Donte Moncrief geliyor. Sezon boyunca hiçbir işe yaramayan Hakeem Nicks son haftalarda kendine geldi ve değerli bir oyuncu olabileceğini gösterdi. Bu ekibin yanında TE’den çok WR gibi oynayan Coby Fleener ve takımın kendisinden istediği her şeyi yerine getiren Dwayne Allen var. Geriye yaslanıp onları kilitleseniz Luck’a koşacak boş alan kalıyor. Broncos, Colts’un pas hücumunu nasıl çözecek, izlemesi keyifli olacak.

Colts’un oyun planından bolca bahsettik değil mi? Bunun nedeni Denver’ın bu maçta çok ciddi favori olması. Colts’un Denver’a karşı bahsettiğimiz belli başlı noktalara göre oynaması gerekiyor. Herhangi bir takıma karşı mücadele eder gibi sahaya çıkarsanız darmadağın olursunuz. Ancak pas oyununda iki takımın da yapması gereken şeyler hemen hemen aynı. Corner’larla ana WR’leri kilitlemek, pass rush yaratmak ve TE’leri savunmayı başarmak. Bu noktada Colts’un koşu oyunundaki bariz üstünlüğü maçın da kritik eşleşmesi olacak gibi.

Üç nokta çok kritik, üç noktaya çok dikkatli bakılması gerekiyor bu maçta:

-Broncos koşusu vs. Colts savunma yedilisi
-Broncos O-Line’ı vs. Colts pass rush’ı
-Luck vs. Broncos secondary’si.

Bu üç eşleşmeye hakim olan takım maçın da galibi olacaktır.

Her hafta olduğu gibi maça iyi başlamak Colts için büyük önem taşıyor. Rakip defansı yormak ve son bölümlere önde girip rakipleri koşu yerine pas oynamaya zorlamak bugüne kadarki Colts galibiyetlerinin senaryosuydu, benzer bir duruma ihtiyaç var. Colts denilen at kafaları doğru planla ligdeki her takımı yenecek yeteneğe sahip, sezon boyunca da bunu söyledim. Chuck Pagano sezon boyunca dahice fikirler de uyguladı, saç baş da yoldurdu. Onun neler yapacağı çok çok kritik olacak.

Tahmin: Valla ne yalan söyleyeyim, 45-10 Broncos da, 24-22 Broncos da, 28-27 Colts da aynı ölçüde olası gözüküyor bana. %80 Broncos kazanır, ancak maç özellikle Oktay Çavuş’un beklediğinden çok çok daha yakın geçebilir.