2017 NFL sezonuna hoş geldiniz sevgili okurlar. Bu köşede yazmaya ilk başladığım zamandan beri beni takip edecek kadar sabırlıysanız –Raiders taraftarı olarak– ne kadar yol kat ettiğimizin farkındasınızdır. Oakland Raiders, benim tanıklık ettiğim tarihi boyunca ilk kez bir sezona Super Bowl adayı olarak girdi. İlk kez tecrübe edeceğim bir heyecan olacak ve dolayısıyla bu sezon farklı bir şeyler yapmak istiyorum. Gerçeğe dönüştürmek konusunda kendime güvenmediğim şeyler hakkında vaat vermeyi pek sevmiyorum ama şuanda oldukça gaza gelmiş durumdayım. Bir aksilik olmazsa bu sezon boyunca “İyi, Kötü ve Çirkin” teması altında Raiders’ın haftalık performanslarını değerlendireceğim.
İlk hafta, Raiders’ın etrafında oluşturulan algının ne kadar gerçek olduğu hakkında bir ilk izlenim edinmek açısından çok önemliydi çünkü Tennessee Titans, Raiders’ın bir önceki sezondan kalma defolarının ne kadarının bu sezonda devam ettiğini görebilmemiz açısından güzel bir testti. Sonuçta Raiders, belki de benim bu takımdan gördüğüm en komple performanslardan birini göstererek tatmin edici bir galibiyet aldı. Peki her şey günlük güneşlik mi? Tabi ki değil. O zaman İyi, Kötü ve Çirkin serimizi başlatalım.
İYİ
* Koşu Savunması. Tennessee Titans, geçtiğimiz sezon ligin en iyi üç koşu hücumundan birisine sahipti ve yukarıda da bahsettiğim gibi, koşuya karşı ligin en kötü ekiplerinden biri olan Raiders’ın bu defosunu ne kadar giderdiğini görmek için bu eşleşme oldukça yerinde bir eşleşmeydi. Preseason’da Raiders’ın genel olarak savunmada ileri bir attığını göremedik ve bu nedenle bu maç için de fazlasıyla karamsardım. Ancak beklenmeyen oldu ve Raiders ne olduysa Titans’ın takım olarak sadece 95 yard koşmasına izin verdi ve bunlardan biri de Murray’nin 21 yardlık koşusuydu. Titans koşu başına 4,5 yard almış gibi gözükse de bu istatistiği büken Murray’nin tek seferlik bu patlamasıydı. Yani asıl istatistik bundan daha kötü. Ayrıca geçen sezon 95 yard, olsa olsa tek bir running back’in Raiders’a karşı koştuğu yard olurdu.
Peki ne oldu? En önemlisi savunma, geçen sezondan beri süregelen anlaşma sorununu çözmüş gözüktü. Yetenek olarak çok eksiği olmamasına rağmen Raiders savunmasının çok basit hücumları bile iletişim eksikliği yüzünden savunamadığına defalarca şahit olmuştuk. İkincisi üçüncü tur seçimi Eddie Vanderdoes’un tam da beklentiyi karşılar biçimde NFL kariyerine başlamış olması ve savunma çizgisinin göbeğinde sağlıklı bir Mario Edwards Jr. ile gösterdiği uyum. Bu iki oyuncu da belirli oranda cep dağıtma yeteneğine sahip önemli koşu savunmacıları. GM Reggie McKenzie’nin linebacker hattında genç oyuncularla devam etme kararını doğru bulmayan biri olsam da beşinci tur seçimi çaylak Marquel Lee’nin de bu savunma performansında önemli bir payı vardı, onu da es geçmeyelim.
* Derek Carr. Carr’ın Raiders’ın başarılı olabilmesi için ne kadar önemli bir noktada olduğunu anlatmama gerek yok. Geçtiğimiz sezon 16. haftada ayağı kırılmasıydı Raiders nereye kadar ilerleyebilirdi hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Carr’ın bu sakatlıktan nasıl döneceği çok önemliydi ve testi geçti. İstatistik kağıdına baktığımız zaman 22/32 pas isabeti, 262 yard ve iki touchdown pası standart bir performans gözükse de topun değerini bilerek oynaması ve her geçen sezon savunmayı okumakta bir seviye daha yukarı çıkması günümüz NFL’inde altın değerinde. Ayrıca Amari Cooper, anlamsızca düşürdüğü pasları tutabilmiş olsa istatistik kağıdı bundan çok daha farklı gözükecekti.
* Jared Cook’un Hücuma Eksik Olan Baharatı Katması. Son yıllarda tight end denince insanların aklına ultra atletik, iri ve kuvvetli pas yakalayıcılar gelmeye başlayınca daha mütevazı olanlarına burun kıvrılmaya başlandı. Ne yalan söyleyeyim Cook’un transferi beni de çok heyecanlandırmamıştı. Ancak Cook gibi yeteneği olan fakat kariyerinin büyük bölümünü hayal kırıklığı yaratarak geçirmiş oyuncuların bile doğru sistem ve doğru rolde başarılı olabileceklerini gördük. Belki çok ışıltılı değildi oynadığı oyun fakat Carr, artık üçüncü haklarda sahanın ortasında alan açabilen ekstra bir reciever’ı olduğunu biliyor ve bunu Titans’a karşı çok güzel kullandı.
* Beast Mode Yaşıyor ve Gayet İyi Durumda. Marshawn Lynch’in Amerikan futboluna bir sezon ara verdikten sonra doğduğu toprakların takımı için emeklilikten geri dönmesi insanların akıllarında ‘Acaba nasıl bir Lynch izleyeceğiz?’ sorusunu oluşturmuştu. 31 yaşında olan bir running back’in zaten kariyerinin düşüş döneminde olması gerekirken bir de topa dokunmadan geçirilen bir yıl, üstesinde gelmek için büyük bir handikap gibi gözüküyordu. Raiders, Titans karşısında tam da beklenildiği gibi Lynch’e fazla yüklenmedi ancak sınırlı iş yüküne rağmen Lynch’in gayet iyi durumda olduğunu gördük. 18 taşımada 76 yard kesin karara varmak için yetersiz bir done olsa da iki sezondur Pro Bowl seçilen 136 kiloluk Jurrell Casey’nin resmen üstünden geçmesi, Lynch’in hala “Beast” olduğunun kanıtı.
KÖTÜ
* Vadal Alexander’ın Pas Korumasında Hayalet Gibi Olması. Hali hazırda ligin en kaliteli offensive line’larından birine sahip olan Raiders’ın bu line’daki en zayıf noktası right tackle’dı. Geçtiğimiz sezon bu pozisyonu paylaşan Menelik Watson ve Austin Howard ikilisi de takımdan ayrılınca sıkıntının devam etmesini bekliyordum çünkü Raiders, sezon öncesi bu bölge için bir sezon öncesinin yedinci tur draft seçimi Vadal Alexander ve oradan oraya savrulan günlük işçi Marshall Newhouse’u ortak starter olarak açıklamıştı. Titans karşılaşmasının ilk yarısı boyunca da Alexander ve Newhouse’un rotasyon oluşturduğunu izledik. Fakat Vadal Alexander, oynadığı snap’lerde bu görev için yeterli olmadığını gösterdi. Carr, ilk yarıda iki kez sack olurken bu pozisyonlarda baskı Alexander’ın korumakla yükümlü olduğu sağ taraftan geldi. İkinci yarıda Newhouse değişmeden oynadı ve aldığı tüm snaplerde sıfır QB baskısına izin vererek ilk haftanın en iyi tackle performanslarından birini sergiledi. Böylelikle bizler de sorunun Alexander’da olduğunu net görmüş olduk.
ÇİRKİN
* Amari Cooper’ın Düşürdüğü Toplar. Amari Cooper, dünyanın tüm yeteneklerine sahip olabilir ancak Titans karşılaşmasında eski bir hastalığının nüksetmesi takımının daha rahat bir galibiyet almasının önüne geçti. Raiders’ın karşılaşmadaki üçüncü serisinde rakip 10 yard içinde üç oyunda da Carr, Cooper’ı hedef aldı fakat Cooper bu üç pası da touchdown’a çeviremedi. Pekala, bu pasların üçü de mükemmel paslar değildi fakat Cooper kalibresindeki bir oyuncunun bu pasları yakalayabilmesi gerekiyordu. Cooper, genel olarak iyi bir maç çıkardı ancak çok daha iyi olabilir ve Raiders çok daha rahat kazanabilirdi…