Herkese uzun zaman sonra selamlar! NFL sezonunun geçtiğimiz ay bitmesiyle ben de kişisel olarak sezonla birlikte yazılarıma kısa bir ara verdim fakat bugün sizlere süper bir haberle dönüyorum. Geçtiğimiz sene hasret kaldığımız ilkbahar futbolu sonunda “USFL’’ adı altında alternatif bir lig ile geri dönüyor. 2020 yılında pandemi sebebiyle iflasını duyuran XFL’in bir diğer benzeri olan USFL, NFL özlemimizi tamamen giderecek kalitede bir lig değil fakat şimdilik bir nebze yatıştırabilecek gibi duruyor. XFL demiş iken, XFL’in de 2023 yılında geri döneceği haberini buradan sizlere vermiş olalım. Hadi gelin, hep birlikte USFL’in detaylarına inip, sizlerle birlikte bu ligi yakından tanıyalım.
Donald Trump ve Orijinal USFL
USFL, yepyeni bir lig olmadığı gibi tarihi de 1980’li yılların başına dayanıyor fakat şimdiki lig ile aralarında resmi bir bağlantı olmadığını da eklemeden geçemeyeceğim. O yıllarda ünü ve elde tutulduğu konum gereği bugünkünden çok daha farklı olan lige, dönemin; Herschel Walker, Mike Rozier, Jim Kelly, Steve Young gibi o dönemde Heisman kazanmış ve gelecek yıllarda da NFL’de HOF’e kadar tırmanacak olan oyuncular katılıyordu. Fakat 1986 yılında, yıl içerisinde ligin ilkbahar-yaz sezonundan, NFL’in oynandığı tarihlere çekilmesi kendileri adına sonun başlangıcı oldu. Başlangıçta NFL ile rekabet etmeyi planlayan ligin başkanı Donald Trump, takımların finansal olarak güçlük çekmesinden sebep büyük bir engele takıldı. Daha sonrasında NFL’e açtıkları yayın hakları davasını kazansalar bile ligi finanse ettiremeyeceklerini anlayan lig yönetimi, lige bir yıl ara verse de bu ligin oynanması için yeterli olmadı ve lig 1990 yılında resmi olarak kapatıldı.
Sekiz Takım, İki konferans ve Haziran Ortasına Kadar Sürecek Bir Lig
Kuzey ve Güney olarak iki farklı konferansa sahip olan ligde toplamda sekiz takım mücadele edecek. Her takım kendi konferansındaki takımlarla çift kez, karşı konferansındaki takımlarla ise birer kez olacak şekilde bir maç periyodu oynayarak, playoff’a katılım hakkı elde etmeye çalışacak. Her konferansın ilk iki sıra takımı ise yarı finalde birbirleriyle oynayarak, finale katılım hakkı elde etmek için mücadele verecek. Kuzey konferansında boy gösterecek takımlar; Michigan Panthers, New Jersey Generals, Philadelphia Stars ve son olarak Pittsburgh Maulers olacak. Güney’de ise bizlerin karşısına sırasıyla; Birmingham Stallions, Houston Gamblers, New Orleans Breakers, Tampa Bay Bandits çıkacak.
16 Nisan 2022 Cumartesi günü, New Jersey Generals – Birmingham Stallions karşılaşmasıyla açılışı yapılacak olan ligin ilk maçında FOX ve NBC bizlere eşlik edecek. Bu maç, Super Bowl I’den bu yana rakip yayın kanalların birlikte yayınlayacağı tek spor karşılaşması olması istatistiğiyle dikkat çekiyor. Normal sezonun tamamı Birmingham, Alabama’da, playoff maçlarının ise Canton, Ohio’da oynanacağı bilgisini vermekte fayda var.
Draft, Kapılı Kapılar Ardında Yapıldı
Sosyal medya da dahil olmak üzere hiçbir yayın organından yayınlanmayan Draft, toplamda iki farklı gün olmak üzere 32 tur sürdü. Kolej kariyeri bir hayli parlak fakat kolej sonrası bekleneni verememiş, yanlış kariyer yönetimi, sakatlık problemleri yaşamış, Community College çıkışlı vb. birçok oyuncu profilleri gördüğümüz draft’ın ilk turundan kolej yıllarını hatırladığımız fakat büyük sahnede isimlerini fazla duyamadığımız; Shea Patterson, Jordan Ta’amu, Brayn Scott, Kyle Lauletta ve 2016 NFL Draft’ı ilk tur seçimi; Paxton Lynch gibi isimler seçildi.
Her ne kadar draft’ın büyük bir kısmı beklentileri karşılayamayan NCAA Division I oyuncularından olsa da, son yıllarda Netflix’in ‘’Last Chance U’’ dizisinden yakından tanıdığımız, Community College ligi yani JUCO çıkışlı tanıdık isimler de var. Koç olarak ise Los Angeles Rams ve Tennessee Titans’ın uzun yıllar başında bulunmuş Jeff Fisher’ın Michigan Panthers, bir dönem Kansas City Chiefs’te head koçluk yapmış ve NFL’de daha çok hücum koçluğu ile tanınan Todd Haley’nin Tampa Bay Bandits’i çalıştıracağını belirtelim…
Son Şans
Her ne kadar lig yetenek, seyir zevki, teknoloji, atmosfer gibi etmenler bakımından NFL ile boy ölçüşemeyecek derecede olsa bile hayatlarında ikinci veya büyülü sahneye adım atabilmek için son şanslarını kovalayacak gençleri izlemenin de ben bir hayli keyifli olacağı kanaatindeyim. Bol bol başarıya açlık, mücadele, hırs, azim gibi faktörleri bir arada fazlaca göreceğimiz için kimilerine göre izlemek son derece keyifli bile olabilir. Bakalım USFL, -XFL’in NFL’e bıraktığı miras gibi- NFL’e oyuncu göndermeyi başarıp, son şans kovalayan gençlere bir umut kaynağı olmayı başaracak mı? Yoksa bir süre sonra sessiz sedasız bizlere veda mı edecek, göreceğiz…