Uzun bir aradan sonra Redskins için en azından eskisinden daha renkli günler hayal edebildiğimiz günlerin Kirk Cousins’ın perfect QB rating’i tutturması ve NFC’de haftanın hücum oyuncusu seçilmesi ile başlayacağını hangimiz tahmin edebilirdik? Açık konuşayım, ben edemezdim. Her zaman Cousins’i vasat oyunuyla ve küçük düşünmesiyle eleştiren biri olarak titanyum bir kalbura benzeyen Saints savunmasını ince ince işleyerek haftalardır defansın gösterdiği ekstra çabanın karşılığını verdiği maçı keyifle izlememem mümkün değildi. Fakat tahmin edebileceğiniz gibi, benim de Cousins’e düzebileceğim methiyelerin bir haddi var. Birkaç satır sonra kendisi lig dışına yollamak için çalışmalara başlamayacağım ne malum? NFC Doğu’nun kayıp çocukları gerçekten geri mi döndüler? İrdelemek için kolları sıvasak iyi olacak.
NFC East: Organize Kaosun En Güzel Örneği.
Sezon başı konu NFC East’e her geldiğinde kuşkusuz herkesin favorisi başarılı bir sezonu geride bırakan Cowboys’tu. Eagles serbest oyuncu piyasasında yaptığı saçmalık derecesinde bağıntısız olan hamlelerle kafa karıştırırken Giants kendi teknik problemlerini çözmeye çabalıyor, Redskins ise savunmadaki gediklerini tartışmaya açık hamlelerle doldurmaya çabalıyordu. Benim sezon sonu öngördüğüm tablo, RGIII ile başlayacağımız bir sezonun mevcut kadroyla 6 ila 7 galibiyet getireceğiydi. Görebildiğimiz üzere köprünün altından çok sular aktı. Cousins as QB ilan edildi ve Cowboys ise takımın yarısını her maç acil servisten topluyor. Değişmeyen tek şey ise, Eagles hala ne yaptığını bilmiyor.
Cowboys ve Eagles istisnalarını bir kenara bırakıp Redskins özelinde grubu inceleyecek olursak, Redskins savunması geçen sezona göre inanılmaz yol katetmiş durumda. Paea-Hatcher-Knighton üçlüsünün ürettiği tork kuvveti hem rakip pocket’ın elini çok daraltıyor, hem de koşu oyununda çok efektif sonuçlar ortaya çıkarıyor. Takım, geçen sene 10. Hafta geride kalırken maç başına 27 sayıya izin verirken bu sezon bu rakamı 23’e düşürmüş durumda. Maç başına ortalama izin verilen pass yardası geçen sezon 245 iken bu sezonki ortalama 234, yani sahada yaşanan ilerlemeler istatistiklere de doğru oranda yansımış durumda. Her maç bir defensive back kurban etmeyi alışkanlık haline getirse de Redskins pas coverage’ında da Dashon Goldson ve Culliver eklemeleriyle de ciddi ivme kazanmışa benziyor. Şimdi bu grafikleri önümüze alıp, diğer takımların da ya yerinde saydıklarını, ya da geriye gittiklerini hesaba katacak olursak Redskins’in gruptaki daha güçlü konumunun aslında gökten zembille inen bir hadise olmadığını görüyoruz. Sonuç: NFC East’in kayıp çocukları döndü demek için çok erken.
“McVay yoluna cenk edelim, şan alalım, şan!”
Skins hücumunun son 2 sezona göre çok daha etkili gözükmesinin sebebi tamamiyle savunmadaki verimliliğin artması. Hücum istatistiklerinin bize gösterdiği o ki, hücumda geçirilen zaman daha fazla olmasına rağmen maç başına toplam kazanılan yarda geçen sezona kıyasla 8 yarda daha az, özetle değişen pek birşey yok, tek önemli değişiklik RB rotasyonunun hücumda daha fazla rol alması. Matt Jones ve Chris Thompson’ın her türlü hücum formasyonunda yer alabilecek olması McVay için çok önemli bir avantaj, ve sayın koordinatör bu avantajı 9 maçta da sömürü derecesinde kullandılar. Alfred Morris ve Garçon’un azalan rolleri Jordan Reed ve Matt Jones’u spot ışığına daha çok yaklaştırırken aslında hücum açısından artı/eksi hesabı açısından pek de önemli bir fark yaratmadı. İzleyiciye daha fazla keyif unsuru yaratan nedir sorusunun yanıtı ise Cousins’ın isabetli oyunu.
Söylemesi benim için zor ama Sonuç: Evet adam vasat oynuyor küçük düşünüyor olabilir, ancak sezarın hakkı sezara, Redskins hücumu oldukça dengeli işliyor.
“Ne oldum değil, Ne olacağım diyeceksin.”
An itibariyle başkent ekibi 4 galibiyet 5 mağlubiyet dengesinde bulunuyor. Gidişatın böyle devam etmesi halinde -elbette Cousins’ın son maçtaki performansını sezonun kalanına taşıyacağını varsaymıyorum- önümüzdeki 3 maç için pek de umutlu konuşmak ne yazık ki mümkün değil. Bu haftaki rakip Panthers, sonrasında ise grupta mahalle kavgası etkisi yaratacak Giants ve Cowboys maçları var. Cowboys, Dez ve Romo’nun dönüşüyle tekrar grupta hak iddia edecek seviyeye ulaşmaya çalışacağı maçlardan birini oynayacak, Panthers için ise söylenecek çok şey, fakat bu yazının konusuna giren çok az şey var. Kendilerinin namağlup olduklarını söylemek yeterli olacaktır diye umuyorum.
Yine de tamamen sabit değişkenlerden bahsedecek kadar umutsuz değiliz. Chris Baker, Bashaud Breeland, Jamison Crowder, Brandon Scherff gibi ışık veren ve gidişat değiştirebilecek isimlere sahip bir Redskins söz konusu. Panthers maçından galibiyet çıkmasa bile daha yeni toplarlanan Cowboys’a beklemediği bir çelme takmak imkansız değil. Belki kısa vadede hücumda bir Saints performansı daha izleyemeyiz ancak savunma bir süre daha bu ivmesini sürdürecek gibi duruyor. Playoff kelimesinin yavaş yavaş ağızlara dağılmaya başladığı şu dönemde ise hala “geçiniz bunları” demek için erken. Grupta ortalık hala çok karışık, işler çirkinleşecek. Ricky Jean François, Chris Baker ve D-Jax üçlüsüne sahip olduğumuz düşünülürse, bu durumdan ekmek yiyen biz oluruz gibi.