Playoff’lara üç hafta kala hata yapma lüksü olmayan takımlardan bir tanesi de Dallas Cowboys’tu. Geçen hafta grup liderliği ve doğal olarak play off için çok kritik bir maç olan Giants mücadelesini oldukça dramatik bir şekilde kaybetti kovboylar. İlk olarak geçtiğimiz haftaya kısa bir yolculuk yaparak bu maçla ilgili bir kaç şey söylemek istiyorum.

Öncelikle maçın devasa Cowboys Stadyumunda oynanacak olmasından dolayı Cowboys’u avantajlı görüyordum ve maçtan oldukça umutluydum. Giants maça çok iyi savunma yaparak başladı ve skorborda ilk sayıyı 2 sayılık safety ile onlar yazdırdı. Sonrasında sahada Romo liderliğinde çok iyi bir Cowboys hücumu vardı. Murray’nin bileğini kırarak oyun ve sezon dışı kaldığı karşılaşmada eski görevini tekrar üstlenen Felix Jones çok iyi oynadı. Önde olan takımın sürekli değiştiği çok zevkli bir maç izledik.

Maçın bitimine kala beş dakika kala ben dahil tüm Cowboys taraftarlarının tamam bu maçı kazandık hissine kapıldığını düşünüyorum. Bu rehavete kapılanlar sadece taraftarlar olsa iyiydi. Maalesef Cowboys oyuncuları da bu rehavete kapıldılar. Yanlış hücum seçimleri ve rezalet bir punt sonrası rakibe sunulan müthiş bir saha avantajı sonunda savunmanın da yapacak bir şeyi kalmadı. Bu kadar ikramı kardeş Manning de geri çeviremezdi. Nitekim öyle de oldu son 5 dakikada dönmez denen maç  2 TD ve bir 2 sayılık oyun ile Giants’a gitti. Yine de Cowboys’un kazanmak için son bir şansı daha vardı. Onu da son saniyede Bailey’nin kaçan FG’si ile değerlendiremediler. Çok dramatik bir yenilgi oldu. Takımın her parçası çok iyi çalışmıştı. Bu yenilgiyle birlikte Giants, Cowboys’a devrettiği koltuğunu geri kazandı.

İşte bu noktadan sonra son yıllarda hep hüzünü yaşayan Cowboys için çok kritik bir viraja giriliyordu. Bitime 3 hafta kala kalan 2 maçın kazanılması Giants ile çıkılacak son haftada final niteliğindeki maçın deplasmanda olmasından dolayı çok önemliydi. Ancak her durumda Cowboys’un kaderi kendi elindeydi ve üç maçta üç galibiyet playoff demek olacaktı.

Bu amaçta ilk durak kötü bir sezon geçiren Tampa Bay Buccaneers deplasmanıydı. Thursday Night kapışması olan bu maç özel edisyon sonucu cumartesi akşamı oynandı. Bu da Giants maçında sonra bir prime time maçı daha demek oluyordu. Rakip Buccs ligin en genç kadrosuna ve doğal olarak en tecrübesiz kadrosuna sahip takımı. Maçtan önce bir çok tecrübeli yıldıza sahip Cowboys’un favori gösterilmesi pekte şaşılacak bir durum değildi. Ancak dediğim gibi Dallas’ın geçmişinde bu konuda çok kötü tecrübeler var. 1960-1996 yılları arasında Dallas Cowboys’un 32 postseason galibiyeti olduğunu görüyoruz. Bu rakamın NFL’de en yüksek rakam olduğunu belirtmeliyim. 1997-2011 yılları arasına baktığımız da ise bu sayı sadece 1. Evet bu tablo son yıllardaki hüzünü en iyi özetleyen tablo diye düşünüyorum.

Maça Tampa Bay genç QB’si Josh Freeman’ın etkili koşusuyla başladı. Ancak aynı koşuyu üst üste bir kez daha deneyince Cowboys defansı tarafından cezalandırıldı. Anthony Spencer’ın fumble zorlaması ve Bradie James’in recovery’si ile topu hemen geri kazandı Cowboys. Bu drive sonunda da Romo’nun pasında Austin’in TD’si geldi ki bu TD oldukça tartışmaya açık bir TD. İlk yarı boyunca fırtına gibi esti Cowboys. Romo sırasıyla Robinson ve Bryant’a da birer TD pası attıktan sonra ilk yarının son anlarında QB Sneak ile bir TD de kendisi yaptı ve Cowboys ilk yarıyı 28-0 önde kapattı. Bu fark Cowboys tarihinin en farklı ikinci ilk yarı farkı oldu.

İlk yarıdan bu kadar fark olunca her hangi bir takım taraftarı doğal olarak rahatlar. Ancak aynı şey Cowboys taraftarları için malesef geçerli değil. Bu sezon tam üç tane geldi denen maçı kaybetti Cowboys. NY Jets, Detroit Lions ve son hafta NY Giants karşısında son periyotta 12 ve ya üstü farkla önde olup maçı kaybetti Dallas. Şimdi bu maçlar kazanılmış olsa play off’u garantilemiş bir Cowboys olacaktı. İkinci yarının başlamasıyla birlikte gelen fumble korkuların daha da artmasına sebep oldu. Romo 3 TD ve 1 Rush TD ile tamamladığı ilk yarı sonunda mükemmel oyununa yakışmayan bir top kaybına imza attı. Bu fumble TD ile sonuçlanınca Buccs maça daha da asıldı. Üstüne bir TD daha ve sonrasında bir 2 sayılık oyunda başarı oldular. Bir çok kez 4th down da punt yerine 1st down için savaştılar. Başardıkları da oldu başaramadıkları da oldu. Fakat çabaları takdire şahayandı. Bu sezon ki rakamları ile geçen sezon ki rakamları arasında büyük bir uçurum olan ve çok eleştirilen Freeman bana göre başarılı bir oyun ortaya koydu. En azından pes etmedi. Bu çabaları maçı kazanmaya yetmedi. Çünkü çok konsantre bir Cowboys savunması ve başarılı bir Cowboys hücumu vardı sahada.

Hücumdan bahsetmişken Felix Jones’a değinmeden geçemeyeceğim. Sezonun büyük bölümünü sakatlıktan dolayı kaçıran, dönünce de yerini etkileyice çaylak Murray’e kaptıran Jones geçen hafta genç oyuncunun sakatlanmasıyla kazandığı formasının hakkını 2 haftadır veriyor. Tampa karşısında 100+ yard koşarak bu sezon 3.kez bunu gerçekleştirdi. Murray’nin sezonu kapadığını düşündüğümüzde takımın Jones’a daha çok ihtiyacı olacak. Bu nedenle bu form düzeyini devam ettirmesi takımı adına çok önemli.

Jones’un iyi oyununun en büyük destekçilerinden biri Fiametta. Bunu daha önceki haftalarda Murray’nin performansından bahsederken de söylemiştim. Onun kaçırdığı maçlarda Cowboys RB’lerinden beklediği verimi alamamıştı. Bir parantez de RT Tyronn Smith’e açmak istiyorum. Bildiğiniz üzere daha önce ki bir yazımda genç oyuncuyu eleştirmiştim. Ancak son haftalardaki müthiş oyunuyla ağzımın payını verdi çaylak oyuncu. Oynadıkça daha da iyi bir hale geliyor ve bu onu Cowboys hücumunun en önemli parçalarından biri haline getiriyor. Buccs karşısında da gerek Romo’ya sağladığı koruma gerekse yaptığı bloklarla göz doldurdu. Bu performansını sürdürürse ligin en iyi Tackle’larından biri olacaktır.

Pazar günü maçlarında sonra bu galibiyet Cowboys için daha da büyük bir anlam kazandı. Çünkü Giants sürpriz bir şekilde Redskins’e kaybederek liderlik koltuğunu Cowboys’a geri verdi. Ancak bu demek değil ki Cowboys için artık her şey daha kolay. Son hafta hala Giants ile bir maçları var ve avantaj hala onlarda olabilir son maça kadar. Bir daha ki yazıda görüşmek üzere…