Her yıl olduğu gibi bu yıl da fırtına gibi bir serbest oyuncu dönemi yaşadık. Böyle söyleyince dönem bitmiş gibi duruyor ama bitmedi, sadece o meşhur ilk dalga atlatıldı. Serbest kalan ve başka takımlarla görüşmesi serbest olan oyuncu havuzundaki ağır topların tamamı bu ilk dalgayla birlikte yeni evlerini buldular. Bu döneme en fazla maaş sınırı boşluğuyla giren takımlardan birisi olarak (tam olarak ikinci) Oakland Raiders, elbette piyasanın en aktif takımlarından birisiydi. Takım, belki bir Giants, bir Jaguars kadar yüksek meblağlarda para harcamadı ama yapılan eklemelerin tamamı lig çevresinde takdir gören hamleler oldu. Artık sözleşmeler büyük oranda imzalandığına göre ben de kendi çapımda bir Raiders serbest piyasa değerlendirmesi yapmak niyetiyle bu girizgahı oluşturdum.

Geçtiğimiz sezon öncesi de benzer maaş sınırı esnekliğine sahip olan Raiders genel menajeri Reggie McKenzie, bir kaç büyük ismin peşinden koşmuş (Ndamukong Suh), en nihayetinde ise belirli bir yaşı geçmiş ve boşluk doldurma oyuncuları diye tabir edebileceğimiz tecrübeli isimlerle kadroya takviye yapmıştı. Son bir kaç yıldır kaliteli bir altyapı oluşmasını sağlayan başarılı draft seçimlerinin yanına bu tarz oyuncular monte etmek takıma kimlik kazandırmak için önemliydi. Bu hamlelerin içinden Michael Crabtree gibi güzel sürprizler de çıktı. Bu yıl ise McKenzie’nin zihniyeti takımın bir sonraki adımı atmasına yardımcı olacak oyuncuları kadroya katmak oldu. Khalil Mack ve Derek Carr gibi oyuncuların geçtiğimiz sezon gösterdiği gelişim, Raiders’ı ister istemez “şimdi kazanma zamanı” moduna sokmuş durumda. Son yıllarda AFC West’e ambargo koyan Denver Broncos’un güç kaybı da iştahları kabartan başka bir neden. Kısacası bu dönemde yapılan hamleler takımın unuttuğu kimliğine yeniden kavuşması için yapılan hamleler oldu. Peki nedir o? “Just Win, Baby”

Kelechi Osemele, Offensive Guard/Offensive Tackle: Geçen sezon oldukça iyi hücum performansı sergileyen Raiders’ın en büyük yatırımı savunmaya yapması bekleniyordu. Ancak Reggie, akıllı bir hareketle bu hakkını artık herkesin kurtarıcı olduğuna ikna olduğu Derek Carr’a daha iyi koruma sağlamak için kullandı. Sezonun ilk yarısında en az sack edilen quarterback olan Carr, yeterli koruma sağlandığında neler yapabileceğini göstermişti. Osemele ise marketteki en yüksek profilli oyunculardan birisi olmakla kalmayıp, paranın satın alabileceği en iyi offensive line oyuncusuydu. Ravens’ın kendisini takımda tutması zaten imkansıza eş değerken, son bir nefesle yaptıkları Flacco’nun kontratını düzenlemek gibi hamleler işe yaramadı. Osemele, tüm ligdeki en iyi koşu bloğu yapan oyunculardan birisi ve çok yönlü bir line oyuncusu. Öyle ki Ravens’ta center hariç tüm offensive line pozisyonlarında başarıyla görev almış ve left tackle olarak da hatırı sayılır maç sayısına sahip. Bu kadar kalifiye bir oyuncu dolayısıyla ligin en çok kazanan guard’ı oldu. Yine de bazı takımların harcadığı paralar göz önüne alındığında 26 yaşındaki ve muhtemel ligin en iyi guard oyuncusuna verilen 58,500 milyon $ o kadar da fazla değil.

Bruce Irvin, Linebacker: Osemele’nin aksine Raiders’ın Irvin’i kadrosuna katması sürpriz oldu diyebiliriz. Genelde oyuncular takımlarla anlaşmadan önce peşlerindeki takımlarla ilgili haberler çıkar fakat Raiders ve Irvin isimleri bu süreçte hiç yan yana gelmemişti. Buradan ne kadar temiz bir iş yapıldığı ortaya çıkıyor. Irvin için beklenti eski savunma koordinatörünü takip ederek aynı zamanda memleketi olan Atlanta’ya gitmesiydi. Onun yerine eski pozisyon koçuyla yeniden bir araya geldi. Irvin, yetenek fışkıran Seahawks savunmasında fazla dikkat çekemeyen bir oyuncuydu. Bu onun kötü bir oyuncu olduğunu elbette göstermiyor. Hatta Seahawks onu 2012’de ilk turdan seçtiğinde herkes şaşırmıştı. Fakat Irvin, modern NFL’de komple linebacker tanımına uyan bir isim. Aslen SLB oynayan bir pass rusher fakat üstün atletizmi sayesinde cover yeteneğine de sahip ve bu nedenle WLB olarak da kullanılabilir. Tabi Raiders’ın kendisine 37 milyon $ ödeyecek olmasının nedeni rakip quarterback’leri kovalaması. Aldon Smith’in 11. haftaya kadar cezalı olması ve şuan serbest oyuncu olması hem de Justin Tuck’ın emekliliği sonrası Raiders’ın Khalil Mack’e partner olacak bir pass rusher’a ihtiyacı vardı. Güçlü, atletik Mack ile hızlı ve dinamik Irvin’in oluşturacağı ikili için şimdiden heyecanlanmış durumdayız.

Sean Smith, Cornerback: Serbest oyuncu dönemine girerken Raiders’ın en zayıf pozisyon grubu defensive back’ti. Geçtiğimiz sezon bu konuda inat eden McKenzie, eldeki genç isimlere güvenerek ne draft ne de serbest oyuncu yoluyla cornerback pozisyonuna transfer yapmıştı. Eğer sezon başladıktan bir kaç hafta sonra serbest bırakılan ve takıma katılan David Amerson olmasa bu grubun hali içler acısı olabilirdi. Sean Smith, Raiders’ın ana hedeflerinden biriydi ve kendisini takıma katarak önemli bir iş yapmış oldu. 1,90 boyundaki Smith, Ken Norton Jr.’ın Raiders’ta kurmak istediği “Seahawks v.2” defansı için olmazsa olmaz bir değerdi. Amerson ile birlikte Raiders’ın artık bir değil tam iki tane uzun ve fiziksel cornerback’i olmuş oldu. Ayrıca bu ikili benim hatırladığım geçmiş süreçte Raiders’ın sahip olduğu en iyi cornerback ikilisi oldu. Smith’in transferi sadece Raiders’ı güçlendirmekle kalmayıp en büyük division rakiplerinden Chiefs’in de güç kaybetmesine neden olarak bir taşla iki kuş vurdu.

Kontratı Uzatılanlar

Bu üç büyük transferin yanında Raiders’ın geçirdiği başarılı transfer dönemine anlam katan kontrat yenilemeleri de oldu. LT Donald Penn, iki sezon önce kimsenin istemediği adam olarak katıldığı Raiders’ta ligin en başarılı left tackle’larından birine dönüştü ve kariyerinin son döneminde son kez iyi para kazanmak için marketi test etme kararı aldı. Osemele aslında Raiders’ın Penn’i takıma döndürememesi halinde left tackle’da yedek planıydı. Neyse ki korkulan olmadı ve Donald Penn, iki sezon daha Carr’ın kör noktasını korumak için hatırı sayılır bir maaş zammıyla takıma döndü. Böylelikle daha şimdiden Raiders’ın ligin en iyi offensive line’ı tartışmasında Cowboys’u tahtından edebileceği konuşulmaya başlandı. Donald Penn-Kelechi Osemele-Rodney Hudson-Gabe Jackson-Austin Howard çizgisi daha şimdiden “Carr Insurance” lakabını aldı bile.

Bir başka önemli kontrat yenileme hamlesi olarak wide reciever Andre Holmes’un bir sezon daha takımda tutulmasından bahsedebiliriz. X ve Y pozisyonlarında Amari Cooper ve Michael Crabtree ile güçlü olan Raiders, slotta ise Andre Roberts gösterdiği sürpriz performans ile oldukça iyi bir reciever grubu yakalamış durumda. Fakat bunların arkasında derinlik sağlayacak bir isme de ihtiyaç var. Andre Holmes ise tam olarak bu oluyor. Carr ile aralarındaki kimya ve derin pas tehdidi her zaman için Raiders’ın hayır demeyeceği meziyetler. Ayrıca Roberts’ın aynı performansı gösterememesine karşın sigorta. Bitirmeden “punters are human too” diyerek Marquette King için de birkaç kelam edelim. Ligin tek siyahi punter’ı olmasıyla da dikkat çeken King, geçen sezon gösterdiği başarılı performans ile 16,500 milyon $ değerindeki kontratı kaptı. Hemen sövmeye başlamayın, King yalnızca en çok kazanan beşinci punter oldu bu kontratla. Yani benim açımdan sorun yok, siyahi olsun beş lira fazla olsun.

Genel hatları itibariyle Raiders’ın şimdiye kadar geçirdiği ölü sezondan memnunum. Safety ve iç linebacker serbest oyuncularla takviye edilmesini beklediğim pozisyonlardı ancak Eric Weddle yarışını kaybettikten sonra sefety için draft haklarının kullanılacağı haberleri çıktı. İç linebacker için ise marketteki iyi oyuncuların hepsi tükenmiş durumda, bu bölgede de gözler drafta çevrildi. Bir ay sonraki draftta kalan son ihtiyaçlar giderilip, 2014 ve 2015 tarzı başarılı seçimlere imza atılırsa Raiders, uzun yıllardır sahip olmadığı kadar AFC West şampiyonluk ve playoff şansına sahip olacak.