Sevgili NFLTR okurları, wild card haftasından sonra yine çekişmesiz ve zevksiz bir konferans finali haftasını geride bıraktık. Zevksiz geçen bu hafta Green Bay Packers ve Pittsburgh Steelers taraftarları için kabus olurken New England Patriots ve özellikle Atlanta Falcons taraftarları içinde bayram oldu. Böylelikle gözbebeğimiz olan NFL’in uzunca bir süre aramızdan ayrılmasına sadece bir maç kaldı. Ben yine her zamanki gibi başınızı Packers ile şişireceğim. Ancak merak etmeyin bu sefer çok fazla bir iddiam yok. Onun için bu yazı sizi rahatsız etmeyebilir. Aaron Rodgers hater’ıysanız belki de edebilir bilmiyorum…
Sezona kilit oyuncuların sakatlıklarıyla başlayan Green Bay Packers onuncu haftadan itibaren başta Aaron Rodgers ve diğer hücum oyuncularının katkılarıyla yükselişe geçti. Bu yükseliş takımı ilk olarak NFC Kuzey şampiyonluğuna ve sonrasında NFC Finali’ne taşıdı. Sezon içerisinde yine Packers gibi yükselişe geçen bir diğer takım ise Steelers’dı. Bu iki ekip konferans finali haftasına kadar ligde arka arkaya en çok maç kazanan takımdı ve şimdi ikisi de bir maç önceden balığa çıktı.
Packers’ın galibiyet serisini sonlandıran Falcons karşılaşmasına geçelim. Maça her zamanki gibi çok iyi başlayan Falcons hücumu ilk çeyrekte yakaladığı on sayılık üstünlüğü iyi korudu. Geçtiğimiz hafta Cowboys maçında iki tane 50 yard üzeri alan golü kaydeden Mason Crosby’nin ilk çeyrekte 41 yardlık alan golünü kaçırması ve ikinci çeyreğin Aaron Ripkowski’nin touchdown’a giderken topu düşürüp kaptırması Packers’ı daha ilk yarı bitmeden maçtan düşürdü. İşin savunma tarafında çoğu zaman Rodgers’ı cep içinde tutmayı başaran ve Rodgers’da o baskıyı kuran Falcons defansif line’ı herhangi bir sürpriz yaşanmasına izin vermedi. Packers secondary’sinin bu aciz durumu ligin en iyi hücumlarından birine sahip olan Falcons’ı daha da iştahlandırdı ve ortaya çok komik görüntüler çıktı. Eğer maçı izlemediyseniz Julio Jones’ın kaydettiği 73 yardlık touchdown pozisyonunu izlemenizi tavsiye ediyorum. Haftalardır Packers taraftarında karın ağrısına sebebiyet veren Ladarius Gunter bu maçta çok cömertti sağ olsun. Kendisini bilmeyenler için şöyle bir benzetme yapayım. Kendisi bu sezon receiver’ların jeneriklik hareketlerine yardım etti ve Packers’ın Sabri Reyizi oldu. Umarım kariyerine bundan sonra Kanada Futbol Liginde devam eder… Georgia Dome stadındaki son maçını oynayan Falcons güzel bir veda yaptı ve Matt Ryan 2012’den bu yana ilk defa koşu touchdown’ı kaydetti. Sonuç olarak Falcons hak ettiği bir galibiyet alıp 18 yıl aradan sonra Super Bowl’a giderken Packers ise son üç yılda ikinci kez konferans finalinden eli boş döndü.
Maçın Kırılma Anı
Bu maçın en büyük kırılma anı Packers secondary oyuncularının sahaya adım atmalarıydı. Kendileri gerçekten zoru başardılar.
Packers’ı Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?
Sezonun tamamını izleyen ve Packers’ı yakından takip eden biri olarak bu takımı nelerin beklediğini ve yapılması gerekenleri kendi gözümden değerlendireceğim. Packers için bir sezon daha “came up short” geçerken üstat Rodgers’da geçtiğimiz aylarda 33 yaşına girdi. Super Bowl kazanılan 2010 yılından bu yana playoff’a kalmayı başaran Rodgers, aynı zamanda lig tarihinde arka arkaya altı yıl playoff görüp şampiyon olamayan tek oyuncu olarak da tarihe geçti. Packers taraftarıysanız bu acı istatistik sonrası elinizi yüzünüze götürebilirsiniz. Eğer Rodgers kariyerini tek yüzükle bitirirse de bu ayıp başta biz taraftara ve sonrasında yöneticilere ait olacak. Falcons maçı sonrası sosyal medyada başlatılan “Rodgers’a düzgün savunma alın” kampanyasını destekleyen biri olarak bu takımın tüm draft haklarını secondary oyuncularından yana kullanması gerektiğini düşünüyorum. 2009’dan bu yana takımda savunma koordinatörlüğü yapan Dom Capers’ın tıpkı Steelers’ın efsane koordinatörü Dick Lebeau gibi görevi bırakması gerekiyor. “Bu sezon savunmada sakatlıklar çok oldu Capers ne yapsın?” diye düşünebilirsiniz ama savunmanın çizdiği bu aciz görüntü Falcons maçıyla birlikte gerçekten bardağı taşıran son damla oldu ve “yok artık” dedirtti. Dick Lebeau da Steelers için çok önemli işlere imza atmıştı. Kendisi zone blitz taktiğini Amerikan futboluna kazandıran isimdi. Her başarılı ismin bir gün bir sonu olması gerekiyor. Bu Capers’ın kariyerinin kötü olduğunu göstermez.
Aynı zamanda 2005’ten bu yana genel menajerlik yapan Ted Thompson’ında artık kenara çekilme vakti geldi. 1991-2001 yılları arasında GM’lik yapmış efsane isim Ron Wolf’un oğlu Eliot Wolf’un geçtiğimiz haftalarda San Francisco 49ers’a GM olarak gideceği gündemdeydi fakat Wolf takımda kalmayı tercih etti. Bu arada Ron Wolf’un Packers tarihindeki yeri, Vince Lombardi kadar olmasa da azımsanmayacak derecededir. Kendisinin takımı Vince Lombardi’den sonra şampiyonluğa taşıması ve Brett Favre’ı takas yoluyla takıma katması gibi önemli başarıları bulunuyor. Yönetimin Eliot Wolf’u bu göreve getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Mevcut GM Ted Thompson tüm takaslardan, draft’lardan ve free agent hamlelerinden sorumlu olan kişi olarak geçtiğimiz off-season gerekli ihtiyaçları karşılayamadı. Thompson’ın iş felsefesi bu bahsettiğimiz duruma biraz aykırı. Kendisi öyle yüksek draft hakları için takasa girmeyi doğru bulmadığı gibi buna benzer hamlelerden sakınan bir iş felsefesine sahip. Packers’ın ikinci veya üçüncü turdan seçtiği oyuncuları yetiştirecek vakti yok. Rodgers’ın en verimli yıllarının böyle heba olması herkesi üzüyor. Bunun en büyük örneğini bu sezon yaşadık. Rodgers, adeta takımı tek başına götürmeye çalıştı ama sonu maalesef gelmedi. Yine de Packers taraftarlarına 4-6’dan gelip unutulmaz bir sezon yaşattığı için kendisine büyük bir teşekkürü borç biliyorum.
Yazımın sonuna gelirken hepinize iyi bir Pro Bowl ve ardından Super Bowl haftası diliyorum. Umarım Super Bowl’u Atlanta Falcons alır. “Hiç olmazsa şampiyona elendik” mottosu bir nebze teselli olur. Off-season’da farklı değerlendirmelerde görüşmek üzere…