Merhabalar sevgili NFLTR okurları, bu yazımda öncelikle maçı anlatmaya başlamadan iki takımı da tebrik etmek istediğim iki konu var…
İlk olarak son yıllarda tanık olduğum en ‘’fair play’’ çerçevesinde oynanan maçtı. Maçtan önce, yarıda ve sonrasında iki takımda sürekli birbiriyle sohbet ediyordu ve hatta maç içinde birbirini yerden kaldırıp “geçen el biraz facemask oldu sanki, affedersin bir daha olmaz.” şeklinde diyaloglara da şahit oldum.
Çok büyük bir mesele değilmiş gibi geliyor kulağa ama bugüne kadar diğer maçlarda çıkan kavgaları, küfürleri ve yapılan düzenbazlıkları hatırlayınca iki takımı da sporcu mentalitelerinden dolayı tebrik etmek lazım.
İkinci olarak ise iki takımda pasa çok önem vererek oynadı. Artık Türkiye’de Amerikan futbolunun sadece koşmaktan ibaret olmayıp dengeli bir düzene oturması beni çok mutlu ediyor. Daha önce de pas vardı tabi ki ama Tatankalar, Rangers gibi Anadolu takımlarının pasa bu kadar özen göstermesi bence ülkemizdeki futbol kalitesinin gitgide arttığını gösteriyor.
Maça gelirsek:
Maç için favori Koç Stallions’dı bu bilinen bir durum fakat ilk çeyreğin başlarında Stallions’ın bir türlü maça ısınamaması ve ardından gelen küçük hatalar kafalarda biraz soru işaretleri oluşturdu.
Derken Rangers, Stallions’ın bir anda yaptığı fumble’la avantajı yakaladı ve 60 yardlık bir koşuyla ilk TD’ı yaptılar fakat oyun esnasında hakem arkadaşlardan biri yanlış düdük çaldığı için Rangers’ın ilk sayısı verilmedi. Orada biraz hak yendiğini düşünüyorum.
Birkaç down sonra Stallions punt return’de topun kontrolünü sağlayamayınca Rangers’lı oyunculardan biri endzone’da sekmekte olan topa dokunduğu için maçın ilk skoru Rangers’a gitti.
Tartışmalı pozisyonlardan biri buydu çünkü Rangers oyuncusu endzone içinde topun kontrolünü sağlamadı, sadece topa değdi ama kimse bu duruma bir ses çıkartmadı çünkü ilk sayıları hakem hatası yüzünden yenmişti. Bu pozisyonda sayı almaları biraz hakemlerin yaptıklarını sıvaması gibi geldi bana. Neyse ne şekilde olursa olsun sonuçta adalet sağlandı orada. :) Yanlış anlaşılmasın lütfen amacım hakemlere veya Rangers’a sataşmak değil, zaten pozisyonun videosu da elimde mevcut.
Maçın geri kalanından çok bahsetmeyeceğim çünkü ikinci çeyrekten itibaren Stallions maçı aldı götürdü, üç çeyrekte 44 sayı attılar.
Bu durumun sebebi Stallions’ın yeni bir yapılanma içinde olması ve kadrosunu güçlendirmesi. Bu sene yaptığı transferlerle kadrosunu güçlendiren takım gözlerini Avrupa’ya dikmiş durumda ve yeni bir yapılanma içinde.
Kısaca özetlemek gerekirse sene başında koç John D. Harper’ın Koç ile anlaşmasının ardından takım Avrupa için inanılmaz bir yapılanma içerisine girdi.
Yapılanmanın ilk başlarında yapılan konuşmalarda takım bu senelerde de iddialı olsa da esas hedefin dört sene sonrası olduğuna değinildi.
Bu yeni programın esas kurucuları kendi aralarında ‘Core’ diye adlandırılan ve hayatının büyük kısmını bu programı geliştirmeye adayan oyunculardan oluşuyor.
Takım bu sene yabancı importlar ve İstanbul Cavaliers’ın eski oyuncularını da kadrosuna katmasıyla birlikte tüm gücüyle Avrupa için hazırlanıyor. Cavaliers’dan altısı şampiyon kadrodan olmak üzere 10’dan fazla oyuncuyu bünyesine katan takım sene içinde idmanlarına beşten fazla yabancı oyuncuyu kattı.
Anlayacağımız karşımızda yeni bir takım var. Stallions, sıfırdan kurulan yeni bir alt yapı ve yeni transferleriyle bu takım iddialı bir şekilde geliyor.
Takımın bu seneki oyun kurucusu Boston College’dan gelen Codi Boek ve diğer bir yabancı transferi ise Minesota Vikings antrenman takımlarında oynamış olan William Norwood.
Stallions’ın kadrosunda başka yabancı oyuncuları da olmasına rağmen koç Harper’dan bu yazıda ancak bunları yazmaya izin alabildik. Oyuncuların kariyerleri ve daha fazlası için www.kocfootball.com’u ziyaret edebilirsiniz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere…