Artık değerlendirme yazılarının sondan bir öncekisine geldik. Bu sefer karşımızda güzel bir linebacker sınıfı var. Diğer yıllardan farklı olarak üç dört tane ilk turdan seçilecek iç linebacker var. Bunun tersi olarak ise ilk 20 sıra içinde bir dış linebacker seçilmeyecek gibi gözüküyor. Büyük atletlerden, futbol IQ’su üst düzey olan oyunculara kadar baya dolu bir sınıf…

Roquan Smith, Georgia, ILB

Bazı yorumcular hala Tremaine Edmunds daha iyi dese de siz onlara inanmayın çünkü bu senenin en iyi linebacker’ı Roquan Smith. 185 cm boyunda ve 103 kilo olan Smith en çok çizgiden çizgiye olan hızı ile dikkat çekiyor. Eğer ellerini bir oyuncuya değdirirse bilin ki iki saniye sonra o oyuncu yerde. Tackle yapması elit seviyede. Trafik içinde bir şekilde topun nerede olduğunu buluyor ve doğru yere atak yapıyor. Eğer doğru açıyı ayarlayıp bloklamazsanız sizden kurtulması yarım saniye sürmüyor. Çok hızlı olduğu için blitz yaparsa QB’ye hiç zaman vermiyor bile. Futbol IQ’su çok çok iyi. Atletikliğinin ne kadar iyi olduğundan bahsetmedim buraya kadar ama RB’leri koşu oyununda her seviye de savunabilecek bir oyuncu. Bazen TE’lere karşı pas oyununda biraz zayıf kalıyor fakat bunun da sebebi kısa olan boyu. Her şeye rağmen bunda da gayet iyi. Açık alandaki hızı ve açık alandaki tackle yapma yetenekleri muazzam. Ryan Shazier’den beri gelen en hızlı LB adayı. Negatif yönlerine gelirsek eğer ilk sıraya fiziksel olarak ufak kalmasını söyleyebiliriz. Özellikle bir ofansif line oyuncusu ya da iri kıyım bir TE tarafından bloklanırsa o zaman bazen mücadelesini kazanamıyor. Gücü biraz kısıtlı kaldığı için eksiklikleri var ve de TE cover etmesindeki sıkıntıları sorun. O yüzden asla bir Luke Kuechly kadar iyi değil ama kesinlikle onun kadar iyi bir oyun zekasına sahip. Benzetildiği adaylar arasında Lavonte David var. Eğer agresiflikten dolayı kaybettiği oyunları iyi koçluk ile çözer ve biraz daha kas kütlesi eklerse elit LB’lardan biri olur. Zaten takımı fark etmeksizin seneye defansif çaylak ödülü için aday. Muhtemelen Raiders’a gidecek fakat 49ers da Dolphins de seçebilir.

Tremaine Edmunds, Virginia Tech, LB

Edmunds’un öne çıkan üç özelliği ne diye sorsanız; atletizm, atletizm ve daha çok atletizm diyebiliriz. Bu boyutlarda bu kadar hızlı ve çevik bir oyuncu kolay çıkmıyor. ‘Freak of nature’ tabirine tam anlamıyla uyan bir linebacker adayı. Biraz Anthony Barr’ı andırıyor. 196 cm boyunda ve 113 kilo ağırlığında olan Edmunds henüz 19 yaşında. Şu an o kadar çiğ durumdaki, tam anlamıyla bir defansif koordinatörün rüyasında gördüğü ve yontacağı adam. Her pozisyonda oynayabilir içeride ve dışarıda linebacker olarak oynatabilirsiniz ya da bu ‘Elephant’ pozisyonu olan yarım defansif end, yarım dış linebacker pozisyonuna da koyabilirsiniz. Eğer edge rusher olarak yoğunlaşırsa, Melvin Ingram gibi olabilir. Tackle kaçırmıyor çünkü bu fizik ve bu kollar ile bir running back’in kendisinden kaçma şansı yok. En bariz eksiği ise oyunu hiç okuyamaması. Yapılan her play action, run pass fake’ini yiyor. Herkes sola giderken Edmunds sağa gidiyor ve bunu bir maçta en az dört, beş kere görüyorsunuz. Dediğim gibi bunlar tamamen çiğ olmasından kaynaklı. İyi coaching ile hepsi çözülür. Daha baya yolu var o yüzden. Yine aynı şekilde cover işinde muhteşem değil yine de bu fizik ile hepsi çözülebilir. İlk turdan seçilecektir de ilk 10’da seçilmez diye düşünüyorum. Umuyorum ki yanlış takım tarafından seçilmez ve bu atletik yetenek heba olmaz.

Leighton Vander Esch, Boise State, ILB

Bu adama bakıyorum, sonra Tremaine Edmunds’a bakıyorum sonra kendime bakıyorum ve ben insansam bunlar ne diye soruyorum. 193 cm boyunda 116 kilo ağırlığında olan Vander Esch de bu fiziğe rağmen 40 yardı 4.6’nın altında koşuyor. Vander Esch’in filmine bakınca ilk gördüğünüz şey tabi ki Boise State’in mavi sahası oluyor fakat ikinci sıraya bu çocuğun iç güdülerini ve topun yerini kolaylıkla bulabilmesini koyabiliriz. Edmunds’da olduğu gibi açık alanda denk geldiğinde RB’lere hiç şans vermiyor. Boise State’te 3-4 ILB olarak kullanılsa da dışarıya koyup hadi pass rush yap desen de bir sıkıntı yaşamaz. Hani 3-4 için defansif end ya da defansif tackle dışında ne oyna desen oynar. Bir de yine mavi yakalı, yüksek eforlu bir oyuncu. Bazen hücum oyuncularına sertlik yapmaktan da hoşlanan bir yapısı var gibi hissettim filmi izlerken. Küçük bir okuldan gelen bir oyuncu olmasına rağmen ilk turu zorlayacaktır. En büyük eksikliği çabukluğu olsa gerek. Bir de eminim yazılarımı okuyanlar bıkmıştır ama gerçekten pad seviyesi çok yüksek oynuyor. Bazen TE’ler blokladığında dahil kurtulamıyor, ki bir de güçlü rakiplere karşı olmuyor bu. Bunlar büyük soru işaretleri ve NFL takımlarını birazcık soğutabilir Vander Esch’ten. Fakat bu kadar atletiklik olunca takımlar draft etmekte çok sıkıntı çekmiyor.

Rashaan Evans, Alabama, ILB

Alabama’dan linebacker olunca herkesin ilgisi fazla oluyor tabi ki. Sonucta Dont’a Hightower, C. J. Mosley, Reuben Foster ve daha ismini saymadığım bir sürü NFL’in iyi linebacker’ı bu okuldan gelme. Evans bu saydığım isimler kadar olmasa da gayet iyi bir aday. 190 cm boyunda ve 106 kilo olan Evans da, Roquan Smith kadar olmasa da, iyi çizgiden çizgiye hıza sahip. Çabukluğu çok iyi ve bir şekilde ofansif line oyuncularının bloklarından kaçabiliyor. İçgüdüleri Roquan Smith kadar iyi olmasa da hiç bekleme yapmadan topa gidebiliyor. Kitlendiği zaman varış hızı oldukça iyi. Gap disiplini en iyi iç linebacker bu sınıfta. Hatta hiç kumar oynamıyor. İki, üç yardı veriyor ama büyük oyunu vermiyor hiçbir zaman. Boyutları iç linebacker için çok uygun. Kolaylıkla geriye ittirilmiyor, sert darbe vurmaktan çekinmiyor ve hücum oyuncuları sahada nerede olduğuna bakmak durumunda kalıyor. Pas cover’ında da elit olmasa da kolej seviyesinde gayet başarılı idi ve son olarak blitz’lerinde de çok başarılı. Hatta 3-4 defanslarda OLB olarak bile oynatabilirsiniz hiç sırıtmaz. Bazen iyi RB ve TE’lere karşı pas savumasında sorun yaşayabilir çünkü biraz yavaş kalıyor. Yine pad seviyesi yüksek ve bazen çok saçma tackle’lar yapıyor. Önce adama vurup sonra sardığını görüyorsun bazen. Negatif yönlerine bakarsak birinci sıraya tecrübesizliğini koyabiliriz çünkü sadece bir sene ilk 11 başladı. İkinci sırada da 2017 senesinde yaşadığı kasık sakatlığını işin içine katabiliriz. Aslında sadece iki maç kaçırdı ama Evans hem combine’da hem de Alabama’nın düzenlediği iki Pro Day’de de 40 yard koşmadı. Bu da sağlığı ile alakalı soru işaretleri oluşturdu. İlk günden güçlü tarafta ya da ortada linebacker olarak oynatabilirsiniz. Biraz Zach Brown’ı andırıyor fakat benim en benzettiğim isim genç Lawrence Timmons.

Harold Landry, Boston College, LB

190 cm ve 113 kilo ağırlığında olan Landry, line of scrimmage’da patlayıcı ve bir o kadar da atletik. Çoğu pozisyonda daha tackle ayağını kaldırmadan adamın omuz hizasını geçmiş oluyor. İnanmazsınız ama pad seviyesini gerçekten çok alçakta tutuyor ve tackle’ın etrafından dönerken hiç dengesini kaybetmiyor. Hem sol hem de sağ tarafta oynayabilen Landry, uzun kolları sayesinde koşuya karşıda çok başarılı. Eğer bloğun arkasında kalırsa bile uzun kolları ile tackle’ı yapabiliyor. Pass rush konusunda hala çok çiğ. Genelde atletizm ile işini bitirmeye çalışıyor. Eğer şu patlamadan gelen hızını güce çevirirse çok canlar yakacak bir linebacker olabilir. Bazen ilk hamle de rakibini yenemediğinde o noktada takılıp kalıyor. Bana Vic Beasley’nin ilk senesini hatırlatıyor. O da ilk geldiğinde pass rush’ı sadece atletizm ve hıza bağlı idi. Daha sonra ellerini yere koymayı ve hızını güce çevirmeyi öğrendi. Sonrasında da bildiğiniz gibi 15.5 sack’lik bir sezon ve Super Bowl yaşadı. Landry’nin de benzer bir yoldan geçeceğini düşünüyorum. 20 ile 30. sıra arasında pass rusher almak isteyen her takıma gider. Koşuya karşı iyi olduğu için ilk 11 bile başlayabilir…

Lorenzo Carter, Georgia, OLB

Lorenzo Carter bu senenin draft’ının az konuşulan kahramanı olmaya aday. 193 cm boyunda ve 110 kilo ağırlığında. Boyutları dış linebacker pozisyonu için biçilmiş kaftan. Dinamik ve elit seviye de atletizme sahip. Bazen savunmadığı taraftan bir koşu oluyor ve RB ikinci seviyeye geçiyor, bir bakıyorsunuz 30 yard ileride Carter gitmiş tackle yapmış ve touchdown’ı engellemiş. Bunları bu kadar söyledik ama en büyük özelliği ‘playmaker’ olarak bilinen maçı kazandıracak oyunları yapabilmesi. Bazen interception yapar, bazen line of scrimmage’da topu tipler, fumble’a sebep olur ama bir şekilde takıma pozitif etki yapar. Özellikle bu sene kolej playoff’larındaki Oklahoma maçını izlerseniz sağ tackle Bobby Evans’ı baya üzmüştü ikinci devrede. Negatif tarafta ise denemesine rağmen hala ellerini çok iyi kullanamıyor. Bir de bazen köşeden baskı kurmaya çalışırken dengesini kaybedip uzaklara gidebiliyor. Hala pek çok konuda çiğ olmasına rağmen elit atletizm ve hızı sayesinde her sene 10’dan fazla sack yapabilecek bir oyuncuya dönüşebilir. Patriots’a çok yakıştırıyorum ilk turda ama ikinci tura da kalabilir.

Josh Sweat, Florida State, OLB

Josh Sweat’in filmine bakınca tackle’ları sarstığını görüyorsunuz ve diyorsunuz ki baya güçlü bir adam. Buna rağmen bazı durumlarda acaba zayıf mı diyorsunuz çünkü bu gücü oyunun her aşamasında kullanamıyor. Kesinlikle yüksek eforla oynuyor ve gözleri hep topun üzerinde. Kısa mesafedeki çabukluğu elit ve uzun mesafe kat etmede de hiç fena değil. 193 cm boyu ve 113 kilo ağırlığı ile prototip bir dış linebacker. Tackle’ları kendisine yaklaştırmamak için ellerini çok iyi kullanıyor. Fakat tackle’ları kendisine yaklaştırmamak için iyi kullandığı ellerini tackle’ları birebir de yenmek için kullanmayı tercih etmiyor. Pass rush hamlesi repertuvarı oldukça kısıtlı. Eğer lig içinde iyi bir yere gelmek istiyorsa kesinlikle yeni pass rush hamleleri öğrenmesi lazım. Her şey atletizme kalınca her mücadeleyi kazanamıyorsunuz sonuçta. İki tane de büyük sıkıntısı var. Birincisi maç içinde devamlılığını kaybetmesi… Zamanla ve iyi bir koç ile bu sorunu kolaylıkla atlatacaktır. İkinci sıra da ise lise yıllarından beri süregelen sakatlıkları geliyor. Bu sakatlıklar yüzünden hiçbir takım Sweat’i ilk turdan seçmeyecektir. Fiziğe bakınca işte Jadaveon Clowney bu diyorsunuz fakat sakatlıklar kendisini ikinci tura düşürecektir.

Shaquem Griffin, University of Central Florida, LB

Hikaye olarak gerçekten efsane. Griffin, amniyotik band sendromu ile dünyaya geliyor. Bu rahatsızlık sol elini etkiliyor ve sol elindeki parmaklarının gelişimini engelliyor. Dört yaşında iken ailesi Shaquem’i bir bıçak ile parmaklarını kesmeye kalkışırken yakalıyorlar. Bu sendrom parmaklarına çok acı verdiği için doktorlar sol parmaklarını ampute ediyorlar. Fakat Griffin bu handikaba rağmen pek çok spor dalında mücadele ediyor. Şimdi sempati notları elbet tavan yaptı bu anda farkındayım fakat bu çocuğun sempatiye ihtiyacı yok çünkü gerçekten iyi. Filmini açın izleyin, bu çocuğun eli yok demezsiniz bile. Hatta interception bile yapıyor. Hızlı, pass rush yapabiliyor, çok büyük değil ama running back’leri cover edebiliyor. Eğer beş parmağı daha olsaydı draft’ta ilk seçilecek linebacker’dı. Tek elle bench press’te 20 tekrar yaptı. Bu kadar güce bir de 40 yardı 4.38’de koşmasını eklerseniz, çok iyi şeyler bekleyebilirsiniz. Bu kadar iyi özelliğin yanına bir de liderliği koymayı unutmayın. Negatif olarak ise çocukluktan beri süregelen bu sağlık sorunu ilk sırayı alıyor. İkinci sıraya ise genelde mücadeleleri hep hızıyla kazanmasını koyabiliriz. Hani biraz başka şekilde mücadele kazansın da başka yeteneklerini de görsek diyebilirsiniz. Benzettiğim isim onun kadar uzun olmasa da Falcons linebacker’ı Deion Jones. Yani dayanır mı bilmiyorum ama yakıştırdığım takım Los Angeles Rams ama üçüncü tura kadar gider muhtemelen.

Malik Jefferson, Texas, LB

Fakir adamın Roquan Smith’i desek herhalde yanılmayız Jefferson için. Smith’e göre iri kıyım biraz daha. 190 cm boyunda ve 109 kilo ağırlığında. Yine Roquan Smith gibi oyunu okuması ile ön plana çıkan bir oyuncu. Filmde gözüme çarpan iyi özelliği doğru gap’i gördüğünde yaptığı patlayıcı atak. Hiç çekinmiyor omzunu indirip running back’e darbeyi hissettirmekten. Fakat bu sınıf içinde en iyi diyebileceğim özelliği cover yeteneğidir. Alan derinliği konsepti kafasında çok iyi oturmuş olduğu için bu konuda hiç sorun yaşamayacaktır. Ya da kat edeceği mesafe konusunda da hiç çekinceye gerek yok. Her TE ya da RB ile beraber her yere koşar. Ya da dışarı koşu oyunu mu var çizgiden çizgiye hızıyla mesafeyi kapatıverir. Bazı yorumcular kolejde bir sene daha kalsa iyi olurdu dese de NFL koçluğu bu oyuncuyu daha iyi yapacaktır. Negatif tarafta da ofansif line oyuncularına karşı güçsüz kalmasından bahsedebiliriz. Gücü konusunda hala çok soru işareti var. Tamam ofansif line oyuncusunu yenemiyorsun çünkü kilo farkın var ya da TE’lerin de iyi olanı var onlarla da zorlanıyorsun fakat running back’leri blitz yaparken ezemiyorsan o noktada büyük sıkıntı oluyor. Biraz kas kütlesi eklemesi lazım. Muhtemelen ikinci tur sonu ya da üçüncü tur başı gibi duruyor.

Ogbonnia Okoronkwo, Oklahoma, OLB

Buraya kadar bir sürü aday yazdım hepsi uzun boylu ve iri kıyım oyunculardı. Okoronkwo ise bunların tersine sadece 183 cm boyunda ve 110 kilo ağırlığında. Hem elleri yerde hem de iki ayak üzerinde dizildiğinde patlayıcılığından bir şey kaybetmiyor. Ellerini oldukça iyi kullanıyor ve ofansif line oyuncularının kendisini kitlemesine izin vermemeye çalışıyor. Pass rush durumlarında yön değiştirmesi elit seviyede ve kazandığı hızı momentum’a çevirip tackle’ları zorluyor. Boyu ufak olsa da kalın bir oyuncu. James Harrison kadar güçlü olmasa da onu andırıyor. Fakat NFL seviyesinde kısa olması genel olarak kendisine sıkıntı yaşatacaktır, özellikle büyük ve uzun tackle’lara karşı. Sonuçta herkes Eric Fisher gibi değil. Bir de şu an pass rush yaparken hiçbir planı olmadan yaklaşıyor. O an kafasına ne eserse onu yapıyor gibi diyeyim. Bir de takımlar pas savunmasına düşmesini isterse o zaman da sıkıntı yaşayabilir çünkü atletizmi o kadar iyi değil. Bir de ufak oyuncuların koşu savunmasına karşı yaşadığı problemlerde ortada. Bir iki sene içinde bunların hepsini düzeltebilir. Yine beğenen bir takım çıkacaktır ve üçüncü güne kalmaz diye düşünüyorum…